Siyaset

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Ahlaksız ifadelerin ifade hürriyetiyle alakası yok

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Gazeteci sıfatı taşıyan Sedef Kabaş adlı kişinin yaptığı şey hiçbir şekilde kabul edilemeyecek ahlaksız bir davranış biçimidir. Cumhurbaşkanımızın şahsına, Cumhurbaşkanlığı Makamına dönük o ifadelerin kullanılması başlı başına ahlak yoksunluğu, bir pespayeliktir. Bunun hiçbir şekilde fikir ve ifade hürriyetiyle alakası yoktur” dedi.

Derya Yetim
ANKARA-
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan MYK toplantısı sonrasında kameraların karşısına geçen Sözcü Ömer Çelik, toplantıda Metaverse çerçevesinde yaşanan gelişmeler ve dijitalin siyasetine ilişkin sunum yapıldığını belirtti.

Sedef Kabaş’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Cumhurbaşkanlığı Makamına yönelik hakaret içeren sözlerine ilişkin açıklama yapan Ömer Çelik, muhalefeti eleştirerek “Orada susarsanız, oradaki hakarete zımni bir onay verirseniz, yapmaya çalıştığınız şeyin hakaret ve nefret siyasetinin önüne açmak şeklinde olduğu görülecektir” ifadelerini kullandı.

“Bu bakanlık Cumhurbaşkanımızın imzaladığı kararnameyle zaten kurulmuştur”

CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun, projelerinden birisinin İklim Değişikliği Bakanlığı kurmak olduğunu söylediğini hatırlatan Ömer Çelik, “Bu bizi artık şaşırtmıyor. En azından bir partinin genel başkanının daha kaliteli bilgilerle kamuoyunun çıkması gerekir. Mesela bazen siyasette dil sürçmesi ile unutkanlık olabiliyor. Hazırlık yapılmış bir toplantıda İklim Değişikliği Bakanlığından bahsetmesi çok şaşırtıcı olmuştur. Çünkü Türkiye’de bu bakanlık Cumhurbaşkanımızın imzaladığı kararnameyle zaten kurulmuştur” dedi.

Ukrayna-Rusya krizi

Ukrayna merkezli kriz ile ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önemli bir diplomasi yürüttüğünün altını çizen Ömer Çelik, “Bir tek Türkiye, krizin hem Ukrayna hem de Rusya tarafından olumlu karşılanabilen mesajları ortaya koyabiliyor. Haftalardır dünya Ukrayna merkezli krizi konuşuyor, dünyanın önemli ülkeleri bu krizin sadece bir tarafına hitap edebilen bir yaklaşım ortaya koyuyorlar” dedi.

Çelik, “Burada önemli olan, Türkiye’nin ortaya koyduğu barışçıl rolün aslında her krizin tarafları için ne kadar kıymetli olduğudur” açıklamasında bulundu.

PKK-PYD’nin Rum Kesimi’nde ofis açması

PKK-PYD terör örgütünün Rum Kesimi’nde ofis açmasına tepki gösteren Ömer Çelik, “Rum Kesimi’nin PKK-PYD terör örgütünün bir ofisini açması, AB topraklarının terör örgütleri için güvenli bir yuva haline getirilmesinin sembolik bir halini oluşturmaktadır. Bu derece cüretkar bir biçimde teröre destek verilmesi hiçbir şekilde mantıklı mazerete sokulamayacak meseledir. Burada hem Türkiye hem KKTC kendi yolunda yürüyor. Ne Ege’de ne Doğu Akdeniz’de hiçbir şekilde tavizin verilmesi söz konusu olmayacaktır. KKTC’de seçimler gerçekleşti. KKTC demokrasisinin geldiği yeri göstermesi bakımından son derece önemlidir” şeklinde konuştu.

“Bunun hiçbir şekilde fikir ve ifade hürriyetiyle alakası yoktur”

Sedef Kabaş’ın bir televizyon programında Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanlığı Makamına yönelik hakaret içeren sözlerinin ardından yaşanan gelişmelere ilişkin konuşan Ömer Çelik, “Gazeteci sıfatı taşıyan Sedef Kabaş adlı kişinin yaptığı şey hiçbir şekilde kabul edilemeyecek ahlaksız bir davranış biçimidir. Cumhurbaşkanımızın şahsına, Cumhurbaşkanlığı Makamına dönük o ifadelerin kullanılması başlı başına ahlak yoksunluğu, bir pespayeliktir. Bunun hiçbir şekilde fikir ve ifade hürriyetiyle alakası yoktur. Eğer birisi buna fikir hürriyeti veya ifade hürriyeti diyorsa milletin evi olan, seçilmiş Cumhurbaşkanının millete hizmet mekanı olan Cumhurbaşkanlığı Külliyesine birisinin edepsizce ‘ahır’ demesini meşru gören birisi varsa ifade hürriyetinden hiçbir şey anlamamıştır. Bu millete hakarettir, milli iradeye hakarettir. Milletin verdiği oylarla seçtiği Cumhurbaşkanlığı Makamına, devlet başkanlığına, devletin başına hakarettir. Cumhurbaşkanımızın şahsına dönük asla kabul edilemeyecek bu ahlaksız yaklaşım aynı zamanda milletin iradesini temsil eden Cumhurbaşkanlığı Makamına dönük olarak ortaya koyulan yaklaşım. Muhalefet demokrasi için zorunludur, keşke çok kaliteli muhalefetimiz olsa bu demokrasimizin standardını yükseltir. Ama hakaretle muhalefeti birbirine karıştırmak, hakaret edene tavır alındığı zaman ‘muhalifler susturuluyor’ gibi bir yaklaşım ortaya koymak ifade hürriyetini istismar etmekten, onu temel unsurlarından boşandırmaktan başka hiçbir şeye yaramaz. Söylenen bu sözleri meşru görenlere şunu sormak lazım, aynı sözler sizin siyasi liderlerinize söylense, sizin benimsediğiniz partilerin genel merkezlerine söylense, çalıştığınız kuruma söylense bunu makul kabul eder misiniz? Bu asla kabul edilemeyecek, kabul edenin gerçekten ifade hürriyetinden hiçbir şey anlamadığını gösteren bir davranıştır. AK Parti bu konularda hukuki ve siyasi olarak mücadelesini kararlı bir şekilde sürdürecektir. Bu şekilde nefret suçlarının bu kadar kolay işlenebilmesi aslında nefret siyasetinin himayesi yüzünden oluyor. Birileri nefret siyaseti vasıtasıyla bunları himaye etmeseler, bu olaylar gerçekleştiğinde kınamak yerine siyasi şemsiye oluşturmasalar nefret söylemi gerilemiş olacak” açıklamasında bulundu.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Trendler