Siyaset

Bakan Çavuşoğlu’ndan Ayşenur Arslan’a tepki: Türk Mukavemet Teşkilatı, KKTC’nin Kuvayi Milliyesi’dir

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “KKTC’nin Kuvayi Milliyesi’dir. Kıbrıs’ta Türklerin direnişinin sembolüdür. Böylesine bir Kuvayi Milliye dediğimiz Türk Mukavemet Teşkilatı’nın mafya ve illegal faaliyet ve cinayetlerle birlikte anılması hepimizi üzer” dedi.

Mevlüt İşli
ANKARA-
Bakan Çavuşoğlu, bir televizyon programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Ukrayna ile Rusya arasındaki gerginliğin azaltılması yönünde Türkiye’nin adımlar attığını söyleyen Çavuşoğlu, sorunun kökten çözülmesinin belirli bir zaman alabileceğini fakat güven artırıcı adımların atılmasının şart olduğunu dile getirdi. Bazı ülkelerin bu işin içinde ben de varım demek için adım attığını kaydeden Bakan Çavuşoğlu, “Gereksiz açıklamalardan da kaçınılması lazım. Biz Ukrayna’ya gittiğimizde de gördük. Rusya bugün işgal edecek, yarın işgal edecek her gün buna benzer yapılan açıklamalar Ukrayna’da huzursuzluğa sebep oluyor, paniğe sebep oluyor. Görüyoruz ki gerçek tablo bu değil. Gerginlik, kırılganlık, tedirginlik, çatışma ihtimali var mı var ama bunu bazı Batılı ülkelerin açıkladığı gibi megafon diplomasisiyle söylemenin bir faydası yok. Ayrıca çok da abartıldığını düşünüyoruz” diye konuştu.

“TMT, KKTC’nin Kuvayi Milliyesi’dir”

Türk Mukavemet Teşkilatı’na (TMT) yönelik bir televizyon programında Ayşenur Arslan’ın kullanmış olduğu ifadeleri değerlendiren Çavuşoğlu, “Son derece üzüldüğümüz bir söylem gördük. Büyük bir yanılgının olduğuna inanmak isterim. Çünkü TMT, KKTC’nin Kuvayi Milliyesi’dir. Kıbrıs’ta Türklerin direnişinin sembolüdür. Böylesine bir Kuvayi Milliye dediğimiz TMT’nin mafya ve illegal faaliyet ve cinayetlerle birlikte anılması hepimizi üzer. Kıbrıs bir milli meseledir. Kıbrıs Türklerinin ve Türk milletinin davasıdır. Dün akşam böyle bir söylemi görünce inanamadım. Bir daha dinledim, açıkça bir hanımefendinin bu söylem içinde olduğunu gördük. İnşallah bir düzeltici açıklama da yaparlar. Gördüğüm kadarıyla hem KKTC’de hem de Türkiye’de infial oluşturdu” dedi.

Bakan Çavuşoğlu, Kıbrıs meselesinin iki boyutundan birinin hidrokarbon konusunda gelir paylaşımı olduğunu belirterek, “Kıbrıs’ta kalıcı bir siyasi çözüm ne kadar olur bilmiyoruz, ama gelir paylaşımı konusunda aslında Rumlar evet dese, samimi olsa Avrupa Birliği de bunlara biraz baskı yapsa ya da ikna etse çok kolay. İki taraf arasında iki taraftan şirketler üzerinden Avrupa Birliği ya da BM mekanizması üzerinden bu hakça gelir paylaşımı düzenlenebilir” açıklamasında bulundu.

“Siyasi eşitlik konusunda bu hakları bozan Rum kesimi bu müzakerelerde masayı devirmiştir”

Kıbrıs’ta siyasi bir çözüm için 54 sene müzakere yapıldığının altını çizen Çavuşoğlu, “Yapılan 54 sene müzakere çerçevesinde bir başarıya ulaşamadık. Ulaşamamızın sebebi Kıbrıs Rum Kesimi’nin tutumudur. 1960 Anlaşması’nı bozan da onlar. TMT niye kuruldu? Bu mezalime karşı Türk halkını korumak için kuruldu. 1960 Anlaşması’nda Kıbrıs Türkleri’ne verilen hakları savunuyoruz biz şimdi. Siyasi eşitlik konusunda bu hakları bozan Rum kesimi, bu müzakerelerde masayı devirmiştir. 54 sene müzakere ettik, ortada bir şey yok. Bir taraf tadını çıkarıyor, bir taraf cezasını çekiyor” ifadelerini kullandı.

Doğu Akdeniz

Çavuşoğlu, kıta sahanlığının batı sınırlarının belirli olduğunu, Birleşmiş Milletler’e kaydının yaptırıldığını söyleyerek, “Buradan taviz vermemiz mümkün değildir. Sınırlar çerçevesinde Libya ile birlikte Deniz Yetki Anlaşması’nı da imzaladık, onu da BM’ye gönderdik. Son 1 yıl içerisinde Rum tarafı ve Yunanistan 9 defa kıta sahanlığımızı ihlal etmek istedi. Üçüncü ülke bayraklı gemileri değişik sebeplerle buraya sokmak istedi. Biz bazılarını diplomatik yollarla engelledik, bazılarını da sahada gerekli deniz kuvvetleri tedbirleri, gemilerimiz gerekli uyarıları yaparak kıta sahanlığımıza hem güneyde hem de batıda sokmadık” dedi.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Trendler