Sağlık

Uzmanından merdiven altı ‘sülük’ ve ‘hacamat’ uyarısı

Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde “sülük” ve “hacamat” tedavileri, “merdiven altı” olarak tabir edilen sağlıksız ortamlardan alınarak uzman hekimler eşliğinde vatandaşlara uygulanıyor.

Furkan Abrek Ünal – Berkay Yıldız
SAMSUN-
Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları (GETAT) Merkezi’nde “sülük” ve “hacamat” tedavileri 2014’te çıkan Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Yönetmeliği dahilinde uzman hekimler gözetiminde yapılıyor. GETAT Merkezi Sorumlusu Doç. Dr. Onur Öztürk, sülük ve hacamat tedavilerini uygulamak için kişinin birçok yeterliliğe sahip olması gerektiğinin altını çizdi.

“10 bin sülük içerisinden sadece 15 tanesi tıbbi sülük”

Sülük tedavisi hakkında bilgi veren Doç. Dr. Onur Öztürk, “Hirudoterapi denilen ve sülük tedavisi olarak bilinen aslında uluslararası bir tedavi yöntemidir. Bir tıbbi literatürde, eski İngiliz kültüründe sülük eczane anlamına da gelmektedir. Sülük eczanede bulunan bütün ilaçları tek bir yapı içerisinde bulunduran mekanizmadır. Sülük tedavisi bütün sülüklerle yapılamaz. Dünyada 10 bin çeşit sülük vardır fakat bunlardan sadece 15 tanesi tıbbi sülüktür. Bu tıbbi sülüklerden 2 tanesi Türkiye’de bulunmaktadır. Bunlar ‘hirudo medicinalis’ ve ‘hirudo verbana’ olarak bilinmektedir. Sülük tedavisi 2014’te çıkan Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Yönetmeliği’ne göre bazı durumlarda uygulanabiliyor. Bütün hastalıklarda uygulanacak diye bir durum yoktur. Bunlar kronikleşmiş eklem, kas, tendon hastalıkları olabilir. Varis hastalıkları olabilir. Sonradan doku parmak nakli yapılmış hastalarımızda, o bölgenin tekrar kanlanması amacıyla sülük tedavisi yapılabilir. Sülük tedavisinin yapılmaması gereken durumlar da olabilir. Mesela kan sulandırıcı ilaç kullanan insanlarda sülük tedavisi yapılmaz. Sülüğe karşı bir alerjisi varsa sülük tedavisi uygun değildir. Hastada anemi dediğimiz ciddi bir kansızlık durumu varsa yine sülük tedavisi uygun değildir. Tıbbi ve steril sülüklerin bakanlık onaylı bir çiftlikten edinilmesi gerekiyor. Bizim merkezimizde bunların hepsi sağlanmış durumdadır. Sülük tedavisini yapabilmek için hekim veya hekim gözetimi altında çalışan bir sağlık çalışanı olmanız gerekmektedir. Biz asistan doktorlarımız ve baş hemşirelerimiz ile beraber ekip halinde çalışmaktayız. Tabii, hekim veya hekim gözetimi altında çalışan bir sağlık personeli olmanız da yetmiyor. Sertifikanızın da olması gerekiyor. Bu da yetmiyor. Bir geleneksek ve tamamlayıcı tıp ünitesinde veya merkezinde çalışmanız gerekiyor. Merdiven altı uygulamalardan kaçınılması gerekiyor. Bizlere dışarıdan mikrop kapmış, kanama yaşamış gibi birçok problemli hastalar geliyor. Biz açıkçası o hastalarla da burada ilgileniyoruz” dedi.

Vücutta sülük konulmayacak yerler

Özellikle kanserli hastalara sülük tedavisinin yapılmaması gerektiğine dikkat çeken Dr. Öztürk, “Sülük tedavisi vücutta birçok noktaya yapılabilir. Hastalık gereksinimleri doğrultusunda birçok noktaya uygulanabilir. Tabii ki Doğu felsefesine göre akupunkturla ilişkili bazı noktalar vardır. O noktalara sülük tedavisi yapılması daha anlamlı ve değerli olabilir. Bunları bizim gibi kapsamlı bir merkezdeki hekimlerin ortak kararıyla uygulamak gerekmektedir. Sülükler birçok bölgeye yapılmaz. Özellikle varis tedavisinin yapıldığı bölgeye sülük konmaz. Çünkü oradaki damarın iltihaplanmasına sebep olabilir. Sülüğün kendi midesinde ve bağırsağında bulunan bir mikrop bizim vücudumuzda bulunmadığı için bizde enfeksiyon oluşturur. Dolayısıyla direkt varisin üstüne koyulmaması gerekiyor. Aktif enfeksiyon olan bölgelere de sülüğün konmaması gerekiyor. Kanser hastalarına, kanserle mücadele hala devam ediyorsa sülüğün yapılmaması gerekiyor. Çünkü metastaz dediğimiz o kanserinde yayılmasına sebebiyet verebilir. Bunlar toplumda yapılan hatalardan biridir” diye konuştu.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Trendler