Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Gündem

KTO Başkanı Gülsoy’dan 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı Mesajı

Kayseri Ticaret Odası (KTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla bir kutlama mesajı yayımladı.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun’a çıkarak milli mücadeleyi başlatmasının 102. yıldönümünün büyük gururu ve onurunu yaşıyoruz” diyen Gülsoy, mesajında şu ifadelere yer verdi.

Türk Milletinin kurtuluş mücadelesinin başladığı gün olan 19 Mayıs 1919’un, zafere giden yolda ülkemiz ve milletimiz adına atılan en önemli adım olduğunu vurgulayan Gülsoy; “Kendi tarihini, kültürünü bilen, milli benliğine sahip çıkan ve değerlerini yeni nesillere aktarabilen milletler, ilelebet yaşarlar. Bu imanla yola çıkan ve Samsun’da bağımsızlık meşalesini yakan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, fedakâr Türk milleti ile birlikte başlatılan bu kutlu yürüyüşü, zaferle taçlandırmıştır” dedi.

“GENÇLERİMİZ ATASI’NIN EMANETİNE SAHİP ÇIKACAK”
Yeşeren umutları daim kılacak, Türkiye Cumhuriyeti’ni her zaman bir adım ileriye götürecek olanların gençler olduğunu belirten Gülsoy, mesajını şöyle sürdürdü:
“Büyük Önder Atatürk, ‘En büyük eserimdir’ dediği Türkiye Cumhuriyeti’ni de ‘Milletin bağrından temiz bir nesil yetişiyor. Bu eseri, ona bırakacağım ve gözüm arkamda olmayacak’ diyerek gençlere emanet etmiştir. Biliyoruz ki, Türk gençliği de kendisine Atası tarafından emanet edilen bu değere her zaman sahip çıkmalı, üzerine düşen görev ve sorumluluklarını yerine getirmeli; şanlı tarihimiz ışığında, emanet aldıkları bu eşsiz mirası daha da zenginleştirmek için büyük bir özveriyle çalışmalıdır. Bizler de devlet, millet ve iş dünyası olarak böylesine gençleri önemseyen, onlara inanan ve geleceği onların aydınlatacağını düşünen Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yolundan hiçbir zaman ayrılmamalı, gençliğimize sahip çıkmalı, gençlerimize çıktıkları yolda yol göstermeli, onlara fırsat vermeliyiz. Çok daha müreffeh bir ülke olmanın en temel yolu budur. Atatürk tarafından armağan edilen geleceğimiz ve umudumuz olan gençlerimizin, bağımsızlığa, Cumhuriyete, Atatürk ilke ve devrimlerine ve 19 Mayıs ruhuna her zamankinden daha fazla sahip çıkacağına inancımız tamdır. Bu duygu ve düşüncelerle, böylesine anlamlı günde başta gençlerimiz olmak üzere tüm halkımızın 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutluyor, başta Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bizlere bağımsız Türkiye’yi armağan eden ve bu uğurda can veren aziz şehitlerimize Cenabı Hakk’tan rahmet diliyor, kahraman gazilerimizi de minnet ve saygı ile anıyorum.”

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Genel

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan öğretmenlere müjde

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Resmi eğitim kurumlarında ek ders ücreti karşılığında görev yapanlar ve usta öğreticilerimizle ilgili bir adım atıyoruz. Bu kardeşlerimizin saatlik ek ders ücretlerinde yaklaşık yüzde 25 oranında ilave bir artışa gidiyoruz. Böylece aylık ücretlerinde 2023 yılında yüzde 91 oranında artış yapmış olacağız” dedi.

İSTANBUL-
Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen 2023-2024 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Törenine bir konuşma yaptı. 3 aylık yaz tatilinin ardından Pazartesi günü öğretmen ve öğrencilerin buluştuğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aydınlık yarınlarımızın teminatı olan gençlerimizi yetiştirmek için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan kıymetli öğretmenlerimizin hakkını ödeyemeyiz. Mesleğini tutku ile icra eden idealist bir öğretmenin milletimize yaptığı hizmetleri anlatmaya kelimeler kifayet etmez. Rabbim tüm öğretmenlerimizden razı olsun diyorum. Üzerimde hakkı ve emeği olan saygıdeğer öğretmenlerimi burada bir kez daha saygıyla anıyor vefat edenlere Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Aydınlık yarınlarımızın teminatı olan gençlerimizi yetiştirmek için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan kıymetli öğretmenlerimizin hakkını ödeyemeyiz. Yine bu vesilesiyle Necmettin Yılmaz ve Aybuke Yalçın gibi görevi başında şehit edilenleri rahmetle yad ediyorum. Türkiye’nin müreffeh yarınlarını için mücadele ederken bizden kopartılan öğretmenleri hiçbir zaman unutmadık unutmayacağız. İnsanımızın gönlünü fetheden şehit Aybüke Yalçın’ın ismini ülkemizin en büyük petrol rezervine sahip Cudi Gabar’daki petrol sahasına verdik. Günlük 100 bin varil üretim yapacak petrol sahamız Türkiye’ye değer kattıkça şehidimizin adı da nesilden nesle aktarılmaya devam edecektir. Bu sene Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümünü kutluyoruz. 29 Ekim tarihinde millet olarak bu önemli yıl dönümüne ulaşmanın gururunu hep birlikte yaşayacağız. Bu topraklardaki bin yıllık şanlı mazimizden aldığımız cesaret ve ilhamla devletimizin ikinci asrına çok büyük bir heyecanla gireceğiz. Geçen sene Cumhuriyetimizin 100. yılına bir selam mahiyetinde Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu kamuoyumuz ile paylaşmıştık” dedi.

Farklı görüşlerden insanların Türkiye Yüzyılı vizyonunu sahiplenmesinin devleti yönetenler olarak kendilerine cesaret verdiğini güven aşıladığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun siyasi bir söylemden öte ayakları yere basan, tutarlı, kapsamlı hedefler bütünü olduğunun görülmüş olduğunu ifade etti.

“Ek ders ücretlerinde yaklaşık yüzde 25 oranında ilave bir artışa gidiyoruz”

Mayıs ayındaki seçimlerde milletin Türkiye Yüzyılı’na olan güçlü desteğinin teyit edildiği kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstiklalden istikbale kurduğumuz bu köprüyü inşallah güçlendireceğiz. Tıpkı bir asır önce olduğu gibi 85 milyon el ele, gönül gönüle vererek Türkiye Yüzyılı’nı hep birlikte inşa edeceğiz. Tarih boyunca nice engeli aşan, nice saldırıyı püskürten, nice oyunu bozan, nice imkansızı başaran mücadeleci bir milletin evlatları olarak bu hedefimize de ulaşacağımıza yürekten inanıyorum. Böylesine kendimizden emin ve iddialı konuşmamızın arka planında 21 yıllık emek, özveri ve çalışma vardır. Biz ne yaptığımızı 21 yılda neyi başardığımızı çok iyi biliyoruz. Biz kendimizi de milletimizi de Türkiye’nin potansiyelini de biliyoruz. Çünkü biz 2002’den beri boş durmadık. Türkiye Yüzyılı’na giden yolun önündeki taşları temizledik, alt yapısını kurduk. Eğitimden teknolojiye, ulaştırmadan savunmaya, demokrasiden hak ve özgürlüklere kadar her alanda çok ciddi hazırlık yaptık. Bu süreçte eğitime daima özel önem ve öncelik verdik. Bakınız 2002 yılında göreve geldiğimizde derslik sayımız 343 bindi. Bugün bu sayı iki kata yakın artışla 620 bine çıktı. 21 sene önce yaklaşık 500 bin öğretmenimiz varken şimdi 1 milyon 200 bin öğretmenimiz var. Hali hazırda görev yapan öğretmenlerin yüzde 80’ini biz atadık. Rekor sayıdaki atamalar yanında öğretmenlik meslek kanununu hayata geçirerek öğretmenlerimize ilave mali ve ekonomik haklar tanıdık. Şimdi bakanlığımıza bağlı olarak resmi eğitim kurumlarında ek ders ücreti karşılığında görev yapanlar ve usta öğreticilerimizle ilgili bir adım atıyoruz. Bu kardeşlerimizin saatlik ek ders ücretlerinde yaklaşık yüzde 25 oranında ilave bir artışa gidiyoruz. Böylece aylık ücretlerinde 2023 yılında yüzde 91 oranında artış yapmış olacağız. Milli Eğitim Burslusu lisans üstü öğrencilerimizin burslarını da okudukları okulların şartlarına göre değişen oranlarda yükseltiyoruz. Burslarda döviz bazında ortalama yüzde 26-27 civarında bir zam yapmış oluyoruz. Her iki müjdemizin de hayırlı olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı.

Eğitimin kurumlarındaki alt yapı problemlerini önemli ölçüde çözdüklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Okullarımızdaki 560 bin etkileşimli tahta sayısını 2023 yılı sonuna kadar 620 bine ulaştıracağız. Okullarımızın fiziki alt yapısı yanında darbeci zihniyetin eğitim sisteminde açtığı tahribatı da giderdik. Meslek liselerine üvey evlat muamelesi yapan katsayı adaletsizliğine son verdik. Ortaokul ve liselerde başörtüsü yasağını kaldırarak kız evlatlarımızın eğitimdeki önünü açtık. Ders kitaplarını ücretsiz dağıtarak hem velilerimizi büyük bir yükten hem de öğrencilerimizi kırtasiye kırtasiye dolaştırmaktan kurtardık. Hayatın dinamizmi içinde yeni ihtiyaçların ortaya çıkması gayet doğaldır. Sadece teknolojik imkanlar değişmedi. Aynı zamanda insanlar değişti. Talepler değişti. Karşı karşıya kalınan sorunlar değişti. Tüm bunlarla birlikte elbette beklenti ve istekler de değişti. Hayata dair her alanda köklü değişimler yaşanırken eğitim yöntemlerinin, araçlarının ve müfredatın aynı kalması düşünülemez. Biz böyle gelmiş böyle gitsin zihniyetinin bedelini ağır ödemiş bir ülkeyiz. Pırıl pırıl çocuklarımızı yasakçı, tek tipçi, eğitim sisteminin paslanmış dişlileri arasında kaybettik. Sınav odaklı, sınavlardaki başarıya odaklı bakış açısı ne yazık ki eğitim sistemimizin yarayan kanalarından biri oldu. Düşünmeye, sorgulamaya, öğrencilerimizi sanat, spor, bilim gibi farklı alanlardaki kabiliyetlerini keşfetmeye önem verilmedi. Milletimizi asırlardır ayakta tutan manevi değerler örselendi, yok sayıldı. Devlet vatandaşlarımızın talepleri karşısında kör sağır kesildi. Tüm bu acı tecrübelerimizin ışığında artık şunu çok net görebiliyoruz, eskiye öykünerek zamanın gerisinde kalarak hiçbir yere varamayız.85 milyon olarak hepimizin 1. önceliği evlatlarımızın geleceğidir. Eğitim meselesinde siyasi görüşü ne olursa olsun tüm paydaşların yapıcı görüşlerine açığız. Yapılan her çalışmaya kapı duvar olmak yerine eğitimde kaliteyi artıracak projeler sunulsun. Ama doğrudan istikbalimizi ilgilendiren eğitim konusu ideolojik kakafoniye mahkum edilmesin. Aynı durum darbe anayasası yerine ülkemizi sivil, kuşatıcı ve özgürlükçü bir anayasa ile buluşturma hedefimiz için de geçerlidir. Türk demokrasisi sivil anayasa yapacak olgunluğa ulaşmış, 15 Temmuz ihanetinden alnının akıyla çıkarak rüştünü ispat etmiştir. Cumhuriyetin 2. Asrındaki yolculuğunu sivil bir anayasa ile yapmamız amaçlarımıza daha kolay ulaşmamızı sağlayacaktır. Elbette yeni anayasamızı bizim her zaman ve her yerde ifade ettiğimiz gibi 4 ana sütun üzerine inşa etmeyi hedefliyoruz. Bunların da tek vatan, tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet ilkeleri olduğunu ısrarla söylüyoruz. Devletimizin bekası milletimizin birliği, vatanımızın bütünlüğü ayyıldızlı bayrağımızın temsil ettiği bağımsızlık bizim kırmızı çizgimizdir” dedi.

Okumaya devam et

Ekonomi

Ekimde memura zam yolda

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıyla beraber ekim ayında emekli aylıklarına zam gelmesi bekleniyor.

Kemal Diri
ANKARA-
Asgari ücretin 11 bin 400 lira olması ve en düşük memur maaşının 22 bin lirayı geçmesi üzerine emeklilerin gözü emekli aylığı zamlarına çevrildi. Emeklilere temmuz ayında yapılan yüzde 25’lik zammın da 7 bin 500 liranın altında emekli aylığı olanlara yansımamasının ardından birçok emeklinin beklentisi karşılanmadı ve ek zam beklentisi başladı. Yapılan son Kabine toplantısı sonrasında ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, emeklilerle alakalı açıklamalarda bulundu.

Erdoğan, AK Parti Genel Merkezinde genişletilmiş il başkanları toplantısında yaptığı konuşmada, “Emeklilerimizden gelen serzenişin farkındayız. Gereken adımları yılsonuna kadar atacağız. Emeklilerle ilgili de ayrıca Bakanlığımız çalışmalarını sürdürüyor. Memurlarımıza bu zamlar gelirken, emeklilerimize hiçbir şeyin gelmemesi olacak bir şey değil. Onları da inşallah memnun edecek adımları atacağız” ifadelerini kullanmıştı.

Bakan Işıkhan’dan zam açıklaması

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ise emekli maaşlarına yönelik yeni düzenlemeyle ilgili çalışmaya başladıklarını açıkladı. Bakan Işıkhan, emeklilerle ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatlarını aldıklarını ve çalışmaya başladıklarını belirterek, “Bu zamana kadar ne emeklilerimizin ne de diğer vatandaşlarımızın taleplerine kayıtsız kalmadık, bundan sonra da kalmayız. Tüm imkanlarımızı hatta imkanları daha da zorlayarak gerekeni yapacağımızın bilinmesini özellikle belirtmek istiyorum” açıklamasında bulundu.

“En düşük emekli maaşının 10 lira olması bekleniyor”

Öte yandan Sosyal Güvenlik Başuzmanı İsa Karakaş da ekim ayında emekli taban ücretine seyyanen zam gelebileceğinin altını çizdi. Karakaş, “Ekim ayında zam yapılması halinde bu zammın sadece kök ücreti 7 bin 500 liranın altında olan emekliler için söz konusu olacak. Dolayısıyla 7 bin 500 liranın üstünde maaş alan emeklilere zam yapılmayacağı beklentileri de arttı. Şunu söyleyebiliriz ki 1 Ekim’de TBMM açıldığı zaman, Meclise gelecek olan torba yasada 7 bin 500 liralık taban maaşların artması söz konusu olacaktır” değerlendirmesinde bulundu.
Karakaş, haziran ayına bakıldığında asgari ücretin 8 bin 500, en düşük emekli maaşının ise 7 bin 500 lira olduğunu ve en düşük emekli maaşının asgari ücretin yüzde 88’ine denk geldiğini vurgulayarak, “Buradan hareketle şu anda asgari ücretin 11 bin 400 olduğunu ele aldığımızda en düşük emekli maaşının 10 lira civarında olması gerektiğini söyleyebiliriz” açıklamasında bulundu.

Emekli maaşlarına yapılması planlanan en zam için gözler Meclis’in açılacağı tarihe çevrilecek. Bu nedenle ekim ayında çalışmaların tamamlanması ve kasım ayında ise ek zamların gerçekleşmesi bekleniyor.

Okumaya devam et

Ekonomi

Bakan Şimşek’in hedef enflasyonu işaret etmesiyle maaşlarda yeni dönem nasıl olacak

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in maaş düzenlemelerinin hedef enflasyona göre yapılacağı açıklamasını değerlendiren Sosyal Güvenlik Uzmanı İsa Karakaş, ekim ayında da yeni bir seyyanen zam yapılabileceğini vurgulayarak, “Şu anda asgari ücretin 11 bin 400 olduğunu ele aldığımızda en düşük emekli maaşının 10 lira civarında olması gerektiğini söyleyebiliriz” dedi.

Kemal Diri – Hakan Karaduman
ANKARA-
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, geçtiğimiz günlerde Orta Vadeli Program (OVP) çerçevesinde ücret düzenlemelerinin artık hedef enflasyona göre yapılacağını söyledi. Emeklilerin tamamına yeni bir düzenleme gelmesini beklediğini ifade eden Şimşek, bu düzenlemenin ekim ayında olabileceğinin sinyallerini verdi. Sosyal Güvenlik Uzmanı İsa Karakaş, hedeflenen enflasyon üzerinden belirlenecek olan memur ve memur emeklisinin maaşlarının yanı sıra ekim ayında emekli maaşlarında olabilecek muhtemel artışı İhlas Haber Ajansı’na (İHA) değerlendirdi.

“Gerçekleşen enflasyonun hep hedeflenenden daha yüksek bir yüzde olduğunu görüyoruz”

Karakaş, hedeflenen enflasyonun Merkez Bankası verileri üzerinden ele alınacağını belirterek, geçmiş yılların hedeflenen ve gerçekleşen enflasyon verilerini açıkladı. Karakaş, “Merkez Bankası 2011 verilerine baktığımız zaman hedeflenen enflasyonun yüzde 5,5, ama gerçekleşen enflasyonun 10,4 olduğunu görüyoruz. 2012 yılından 2022 yılına kadar Merkez Bankası sürekli olarak yüzde 5’lik bir enflasyon hedefi koymuş. Fakat geldiğimiz noktada gerçekleşen enflasyonun hep hedeflenenden daha yüksek bir yüzde olduğunu görüyoruz. Verilere baktığımız zaman 2012’de hedeflenen yüzde 5, gerçekleşen yüzde 6,2, 2013’te gerçekleşen 7,4, 2014’te 8,2 olmuş. Son 5 yılda ise 2018’de hedeflenen gene yüzde 5 olmasına rağmen hedeflenenin 4 katından fazla gerçekleşmiş, yüzde 20,30 olduğunu görüyoruz. 2019’da yüzde 11,8, 2020’de yüzde 14,60, 2021’yılında gerçekleşen enflasyon yüzde 36,80 ve 2022’de ise yine yüzde 5 hedeflendiğini fakat yüzde 64,27 olarak gerçekleştiğini görüyoruz” açıklamasında bulundu.

Karakaş, hedeflenen enflasyon oranının gerçekleşmemesi durumunda ise memur ve memur emeklilerinin maaşlarında enflasyon oranında kayıplar yaşanacağını söyledi.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.