Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Eğitim

SAMÜ 3 yaşında

Samsun Üniversitesi (SAMÜ) Rektörü Prof. Dr. Mahmut Aydın, “Üniversitemiz Samsun’da ilk adımı atılan Milli Mücadele’nin ikinci yüzyılı ve ötesi için nitelikli işler üretmeye odaklanmış durumdadır. Bu bağlamda daha kat edecek çok yolumuz var. Kurucu rektörü olmaktan gurur duyduğum üniversitemizin 3. kuruluş yıl dönümünü en içten dileklerimle kutluyorum” dedi.

Samsun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Aydın, SAMÜ’nün kuruluşunun 3. yıl dönümü nedeniyle açıklamalarda bulundu. Üniversitenin kurulduğu tarih olan 18 Mayıs 2018’den bu yana büyük yol kat ettiklerini söyleyen Rektör Aydın, “Üç farklı kampüsümüzde topluma hizmet eden, insanlarla ürettiği bilgiyi paylaşan, küresel sorunlara çözüm üretmeye gayret eden; öğrenci, öğretim üyeleri ve idari personelimiz için bir yuva halini alan dünya standartlarıyla uyumlu bir kurum haline geldik. Başarılarımızın başta Samsun şehri olmak üzere, ülkemize olan katkılarını da görmeye başladık” diye konuştu.

Üniversitenin çok kısa sürede önemli atılımlar gerçekleştirdiğine değinen SAMÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Aydın şöyle anlattı: “Hâlihazırda üniversitemiz bünyesinde 6 fakülte, 1 yüksekokul, 2 meslek yüksekokulu ve 1 lisansüstü eğitim enstitüsünün bulunduğu akademik birimlerimizde toplamda 49 bölüm mevcuttur. Sadece bu yıl içerisinde Samsun şehrine bir tıp fakültesi daha kazandırmanın yanı sıra İslami İlimler Fakültesi’nin de açılması sağlanmıştır. Samsun’un ikinci Tıp Fakültesi, şehrimizin, Karadeniz Bölgesi’nin en büyük sağlık üssü olmasına katkı sağlayacak ve ‘Sağlık Kenti Samsun’ ilkesiyle hareket ederek hem şehrimize hem de kurulmuş olduğu bölgeye en iyi şekilde hizmet edecektir. Bu hizmetin ne anlama geldiğini tüm dünyaca maruz kaldığımız Kovid-19 salgını dolayısıyla acı biçimde tecrübe ettik. Pandemi sürecinde, üstelik Avrupa’nın gelişmiş ülkelerinden gelen haberler ve görünen manzara hafızalarımızda yer etti. Hastanelerde artan yoğunluktan dolayı durumu kritik olanların gözden çıkarıldığı, hayatta kalma ihtimali daha yüksek olan hastalara öncelik verildiği günler yaşandı. Solunum cihazlarının hangi hastalara bağlanacağı seçilmek zorunda kalındı. Ağırlaşıp artık yaşama umudu kalmayan hastalara verilen yatak ya da sağlanan imkânlar iyileşme ihtimali olanlara aktarıldı. Sağlık alanında bilimsel katkının ve mekân ihtiyacının son derece hayatî olduğunun idrak edildiği böyle bir ortamda, şehrimize ikinci bir Tıp Fakültesi’nin kurulmuş olmasının ne anlama geldiği ortadadır.”
Pandemi sürecinin de etkin bir şekilde değerlendirildiğini belirten Mahmut Aydın, “Üniversitemiz yirmi birinci yüzyılda, özellikle de bir yıldan fazla süredir insanlığın uğraştığı Kovid-19 salgını sürecinde modern üniversite idealinin sadece örgün eğitimle gerçeklik kazanamayacağının farkındadır. Bu farkındalıkla öğrencilerimiz için pandemi sürecinde daima erişilebilir olduk, onları ders dışı çevrim içi akademik-sosyal faaliyetler ve danışmanlık toplantılarıyla destekledik. Düşünce ve Sanat Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi’mizle tıptan felsefeye, siyasetten mimariye, ekonomiden psikolojiye, edebiyata ve tarihe kadar multidisipliner nitelikte çevrim içi konferans, panel ve sempozyumlar düzenledik. Bu programlarla Türkiye’den ve dünyadan çok farklı perspektiflere sahip seçkin akademisyen ve sanatçıları eleştirel bir diyalog ortamında bir araya getirdik. Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi’mize son teknoloji cihazlar, modern stüdyolar kazandırdık. Öğrenci ve öğretim üyelerimiz için sınıf içi etkileşimin sağlandığı, anlık soru sorma, karşılıklı tartışma gibi faaliyetlerinin aktif bir şekilde uygulandığı dijital bir ders ortamı oluşturduk. Hem AR-GE çalışmaları hem toplumsal katkı hem de ülke ekonomisine katkı sağlayacak çok farklı projeler için Avrupa Birliği, TÜBİTAK ve Gençlik ve Spor Bakanlığı gibi saygın kurumlardan destekler aldık. Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi öğrencilerimizle katıldığımız TEKNOFEST Roket Yarışmalarından birincilikle döndük. Bunun gibi başka birçok başarıya imza attık” şeklinde konuştu.

Devam eden çalışmalardan da bahseden Prof. D. Aydın, “Resmî kuruluşunu daha önce tamamladığımız Mimarlık ve Tasarım Fakültemiz, bünyesine kattığımız 13 öğretim elemanı ile ilk öğrencilerini 2021-22 eğitim öğretim döneminde alacak. Mimarlık ve Tasarım Fakültemizin kullanacağı mekân da son bir yıl içerisinde bizzat hocalarımızın katılımıyla tasarlandı. Projeleri çizildi ve inşaatına başlandı. Ballıca Kampüsümüzde yer alacak fakülte binalarımızın mimari hususiyetlerini ayrıca dile getirmemiz gerekir. Üniversitemize devredilen önemli bir endüstri mirası olan eski TEKEL kampüsüne olanca hassasiyetle yaklaşıyoruz. Üç tütün hangarını dönüştürüyoruz. Bu mekânlar, mimarlık öğrencilerimize; tasarlarken aynı zamanda inşa edebilme imkânını sağlayacak atölyeleri kapsıyor. Müfredatı ve hoca kadrosuyla bir ufuk barındıran fakültemizin ilerleyen zamanlarda ses getirecek işlere imza atacaklarına tüm kalbimizle inanıyoruz. Ayrıca, mimarlık ve tasarım müfredatımızı destekleyecek bir araştırma merkezinin kuruluş çalışmalarını da tamamladık. Gerekli başvuru işlemlerini yaptık. Tasarım, Mimarlık ve Şehir Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezimiz hem daha nitelikli projeler üretmemizi sağlayacak hem de öğrencilerimizin dahil olmasıyla eğitim müfredatımızı destekleyecek. Üstelik Merkezimiz sadece üniversite içinde kapalı bir birim olmayacak. Kamuya ve özel kuruluşlara, şehrimizin ve bölgemizin ihtiyaçları doğrultusunda proje ve araştırma desteği verecek. Ballıca Kampüsümüzdeki hangarların mekan hafızasını koruyan ve sürdürülebilir dönüşümü çerçevesinde Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültemizin yeni mekanlarının yapımına da bu yıl itibarıyla başlıyoruz” sözlerini kullandı.

3. kuruluş yıl dönümü için iyi dileklerini ileten Aydın, “Üniversitemiz Samsun’da ilk adımı atılan Milli Mücadele’nin ikinci yüzyılı ve ötesi için nitelikli işler üretmeye odaklanmış durumdadır. Bu bağlamda daha kat edecek çok yolumuz var. Çağdaş ve disiplinlerarası eğitim anlayışıyla yükseköğretimde nitelikli büyümeye katkı sağlamayı hedef edinmiş olan Samsun Üniversitesi ailesinin hem bireysel hem de kolektif çabası ile Samsun şehrinden aldığımız motive edici desteklerle hedeflerimize ulaşacağımıza inancımız tamdır. Üniversitemizin kuruluş sürecinde ve sonrasında emeği geçen başta bölge milletvekillerimiz, Valimiz, Büyükşehir Belediye Başkanımız ve OMÜ Rektörümüz olmak üzere ilçe belediye başkanlarımız, kamu kurum ve kuruluşlarının değerli yöneticileri, iş insanlarımız ve elbette sesimiz olan yerel basınımızın değerli temsilcileri ile üç yıl gibi kısa bir sürede gerçekleştirdiğimiz sayısız çalışmaya özveriyle katkı sağlayan akademik personelimize, idari personelimize ve üniversitemizi üniversite yapan tüm öğrencilerimize teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bu temennilerle kurucu rektörü olmaktan gurur duyduğum üniversitemizin 3. kuruluş yıl dönümünü en içten dileklerimle kutluyorum” ifadelerine yer verdi.

Eğitim

LGS tercih sonuçları açıklandı

MEB: Liselere Geçiş Sınavı (LGStercih (yerleştirme) sonuçları “meb.gov.tr” adresi üzerinden açıklandı.

Okumaya devam et

Eğitim

YÖK’ten vakıf üniversitelerine ‘ücret’ uyarısı

Yükseköğretim Kurulu (YÖK), vakıf yükseköğretim kurumlarına öğrenim ücretleri konusunda uyarı yazısı gönderdi.

Ruken KADIOĞLU
ANKARA-YÖK‘ten yapılan yazılı açıklamada, öğrencilerin kriterlerinin başında öğrenim ücretlerinin geldiği belirtilerek, “Bilindiği üzere devlet üniversitelerinde 2011-2012 Akademik Yılı’ndan beri birinci öğretimdeki öğrencilerden katkı payı alınmıyor. Yine bilindiği gibi vakıf yükseköğretim kurumları kazanç amacına yönelik kurulamaz. Adayların kaydolacakları programın tamamlanma süresi boyunca yaklaşık güncellenme oranları ile öğrenim ücretlerini bilmek istemeleri, sürpriz veya beklenmedik bir ücret değişikliği ile karşılaşmak istememeleri son derece haklı ve meşru bir taleptir” denildi.(DHA)

Okumaya devam et

Eğitim

YKS birincileri başarılarının sırrını anlattı

8-9 Haziran’da yapılan Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçları açıklandı. Eşit Ağırlık puanında Türkiye birincisi Galatasaray Lisesi öğrencisi Berra Kuruş olurken, Yabancı Dil puanında Fransızca’da birinciliği Çapa Fen Lisesi öğrencisi Yunus Emre Aydoğan aldı. Ekonomi okumak istediğini söyleyen Kuruş sınava hazırlanacaklara tavsiyelerde de bulunarak, “Yapamadığım soruların üzerine çok eğildim ve bunun çok katkısı olduğunu düşünüyorum. Bir tavsiye vermem gerekecekse de bunu söyleyebilirim” dedi. Yabancı Dil puanında Fransızca’da birinci olan Yunus Emre Aydoğan ise, “2016’dan itibaren tüm Fransızca YDT’leri çözerek hazırlandım ve aslında orada sınavın sizden ne istediğini de görmüş oluyorsunuz” şeklinde konuştu.

Kübra SONKAYA -Fırat ALKIZ
İSTANBUL-8-9 Haziran’da üç oturum halinde Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından yapılan 2024 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçları açıklandı. Yabancı Dil Testi’nde Almanca’da Kabataş Erkek Lisesi’nden Sevgi Kırmızıbekmez, Arapça’da Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi’nden Yusuf Salih Orhan, Fransızca’da Çapa Fen Lisesi’nden Yunus Emre Aydoğan, İngilizce’de İstanbul Atatürk Fen Lisesi’nden Mehmet Alp Güneş birinci oldu. YKS’de Alan Yeterlilik Testi’nde Eşit Ağrılık puanı birinciliğini ise, Galatasaray Lisesi öğrencisi Berra Kuruş aldı.

Kuruş ve Aydoğan sınava nasıl hazırlandıklarını anlattı; YKS’ye girecek öğrencilere tavsiyelerde bulundu.

“EKONOMİ OKUMAK İSTİYORUM”

Daha önce 2019’daki LGS’de de birinci olan Eşit Ağırlık Türkiye birincisi Berra Kuruş, YKS’ye hazırlanırken Beşiktaş’taki özel eğitim merkezine devam etti. 2 yıl boyunca okuldan kalan zamanlarında merkeze giden Kuruş, bu sürede yaklaşık 80 bin soru çözdü. Kuruş “İyi birşey bekliyordum ama tabii tam birinciliği de bilemiyordum. Bazı öğretmenlerim acaba diyordu ama ben tam kesin olur diye de düşünmek istemiyordum; ama çok mutluyum, şimdi sevinçliyim. LGS 2019’da da Türkiye birincisi oldum ve Galatasaray Lisesi’ne yerleştim. Boğaziçi veya bir iki özel üniversiteden birinde ekonomi bölümünü okumak istiyorum. Gelecekte finans üzerine çalışmak istiyorum, finans danışmanlığı yapmak istiyorum” dedi.

Üniversite sınavına gireceklere tavsiyelerde de bulunan Kuruş, “Ailem çok mutlu oldu, çok gururlandı tabii ki. Açıkçası eğitim hayatım boyunca düzenli çalışan bir öğrenciydim ama YKS özelinde de 11. sınıf itibarıyla daha yoğun çalışmaya başladım diyebilirim. Yaz tatilimi iyi değerlendirdim 12. sınıfa geçişte. 12. sınıfta da performansımı yavaş yavaş artırarak enerjimi tamamen tüketmeden düzenli bir şekilde ilerlemeye gayret ettim. Bu dönemde ailem ve öğretmenlerim çok destek oldu. Arkadaşlarıma aynı şekilde hepsine teşekkürü bir borç biliyorum. Yapamadığım soruların üzerine çok eğildim ve bunun çok katkısı olduğunu düşünüyorum. Bir tavsiye vermem gerekecekse de bunu söyleyebilirim. Kesinlikle daha çok zorlandıkları ve yapamadıkları konuların üzerine giderlerse başarının gelmesi kaçınılmaz oluyor diyebilirim” şeklinde konuştu.

” ‘TÜRKİYE BİRİNCİSİ OLDUM’ DEDİ İNANILMAZ MUTLU OLDUM”

Kuruş’un YKS’ye hazırlanırken destek aldığı Beşiktaş’taki özel öğretim merkezinin kurucu ve öğretmeni Onur Meynioğlu, “Berra’yı ben de çok kutluyorum, beklediğimiz bir sonuçtu. Yıl içinde de Türkiye genellerinde başka birincilikler gördük ondan; ama tabii gerçekten bu haberi almak bambaşka bir mutluluk. Sabah uyandım, kahvemi içerken telefon açtı Berra. Ben de Galatasaray Lisesi mezunuyum, o yüzden ağabey der. ‘Ağabey Türkiye birincisi oldum’ dedi, inanılmaz mutlu oldum, elim ayağım birbirine dolaştı. 5 dakika sonra Ömer aradı yine öğrencimiz, ben de TM’de (Türkçe-Matematik) ‘Türkiye ikincisi oldum’ dedi. Ondan 15 dakika sonra Kevser aradı. Kevser Demir, ‘Ben de Türkiye üçüncüsü oldum’ dedi. İnanamadım, ne yapacağımı şaşırdım. Açıkçası geçmiş senelerde de çok büyük başarılarımız vardı ama 1-2-3 tarihte belki de görülmemiş bir şeydir. Bu başarılar nasıl geldi derseniz; genel alışılagelmiş sınava hazırlık sistemlerini de değiştirdiğimizi düşünüyoruz. Hala çünkü veliler geliyorlar ve soruyorlar, günde 400 soru mu çözelim 500 mü. Bunların çok demode olduğunu düşünüyorum. Data çağındayız, teknoloji çağındayız. Yaklaşık 6 yıl önce bunun önemini fark edip öğrencilerin datalarını toplama üzerine sistemler geliştirmeye çalıştık. Biz öğrenciye günde bir sürü soru çöz diyoruz, ödev veriyoruz bunların hepsine sadece yaptı yapmadı gözüyle bakıp sınavdan gelen küçük datalarla öğrenciyi yönlendirmeye çalışıyoruz. Bu doğru bir yöntem değil. Biz 6 yıl önce burayı kurduk. Öğrencinin ödevlerinde çözdüğü bütün dataları da toplamaya başladık. Mesela Berra ile ilgili elimizde 30 bin, 40 bin sorunun üzerinde data var. Doğal olarak Berra’nın gerçekten nerede takıldığını, neresini yükseltebileceğimiz, nereye dokunmamız gerektiğini, bu datalar sayesinde çok net görüyorduk” diye konuştu.(DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.