İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Thodex kurucusu Fatih Özer’in yakalanmasına ilişkin, ““Bizim düşüncemiz Arnavutluk’tadır. Bütün temaslarımız sürüyor” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu TRT Haber’de katıldığı bir programda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bekçilerin, vatandaşlara yönelik görevini aşan hiçbir muameleye müsamaha göstermeyeceklerini aktaran Soylu, “Bekçilik sistemi Cumhurbaşkanımızın Türkiye’ye emanet ettiği, Türkiye’nin asayişini başarılı bir şekilde yönetilmesini sağlayan sistemin adıdır. Birileri korkuyor, nereden çıktı bu bekçi diyorlar. Buna yönelik ideolojik bir bakış açısı var. Biz bugün bekçileri polis akademisinde eğittik. Toplam 5 aylık eğitim. Yüzde 100’e yakın lise ve üniversite mezunları. Uyuşturucudan her türlü asayişsizliğe, hırsızlığa ve hatta terör meselesine kadar bekçilerimiz görevdedir. Vatandaşımıza yönelik görevini aşan hiçbir muameleye müsamaha göstermeyiz” ifadelerini kullandı.
“ABD Büyükelçisi randevu istiyor, vermedim”
ABD Büyükelçisinin randevu istediğini ve vermediğini belirten Soylu, “Türkiye sağlık sistemi, hastane, üniversiteleriyle 27 Nisan öncesi mi? Hayır, kapasite geliştirmiştir. Atak helikopterinden kendi ürettiğimiz mühimmatlara kadar. Simetrik ve asimetrik birçok saldırıyla karşı karşıya kaldık. 15 Temmuz’un faili bugün nerede? Bugün Cumhurbaşkanımıza antisemitist diye saldıranlar 15 Temmuz’un failini ülkelerinde tutuyor. Bunu hepimiz biliyoruz. Ben bu sözlerimden dolayı Amerika’dan iki defa kısıtlama almış bir insanım. ABD Büyükelçisi randevu istiyor, vermedim, vermeyeceğim. Bu ülkeye saygı duymaya başladıkları andan itibaren ancak veririm. Cumhurbaşkanımız var, ne meseleleri varsa görebilirler” diye konuştu.
“Kandil ve uzantıları Bakanlıklarda da adamları olsun istiyor”
Türkiye’de kalan terörist sayının 260 olduğunun bilgisini veren Soylu, “Mesele sadece bakanlık değil, başka meseleler de var. Kandil ve uzantıları Bakanlıklarda da adamları olsun istiyor. Bugün Türkiye’de kalan terörist sayısı 260. Beytüşşebap’ta ise 4 terörist daha etkisiz hale getirildi. Bundan 5 yıl önce Türkiye’de her gün bir patlama vardı. Şimdi bunların önüne geçtik. Bunu çekemiyorlar” şeklinde konuştu.
“Türkiye tarihinin en büyük uyuşturucu ile mücadelesini biz veriyoruz”
Uyuşturucu konusunda Avrupa’nın Türkiye’yi tebrik ettiğini vurgulayan Soylu şu ifadeleri kullandı: “Türkiye’ye göz koyanlar sadece dışarıda değil. İçeride de bunların şakşakçıları, işbirlikçileri var. Türkiye tarihinin en büyük uyuşturucu ile mücadelesini biz veriyoruz. Bu mücadelesinde Avrupa, Türkiye’yi her raporunda tebrik eder. Biz uyuşturucuda hem hedef hem transit ülkeyiz. Üç eroin rotası, birisi kuzey, birisi Balkan, biri de aşağıdan Afrika üzerinden Akdeniz’den güney rotası. Biz bu üç rotadan birisinde olmamıza rağmen Avrupa’nın yüzde 60 bazen 75 eroinini biz yakalarız. Dünyanın uyuşturucu ile mücadele eden bir numaralı ülkesi Türkiye”
“2 uyuşturucu baronunu yakaladık”
2 Uyuşturucu baronunun Türkiye’de yakalandığı bilgisini veren Soylu, “Bataklık operasyonunun içinde FETÖ var ve buna ulaştık. 2 uyuşturucu baronunu yakaladık. Bataklık operasyonu içerisinde biraz önce resmi çıkanlar da var. Şimdi Kılıçdaroğlu diyor ki, ‘Kolombiya’dan şu kirli bilgi rotasını getirir misiniz’ diyor. Bunun nasıl büyük bir baron olduğunu anlatırsam herkesin aklı şaşar. ‘Kolombiya’dan Türkiye’ye gelen’ dedi Kılıçdaroğlu? Bunu kim söylemiş FETÖ firarisi söylemiş. FETÖ’cülerin kaynağına binen bir ana muhalefet lideri olur mu? Bunu burada söylüyorum, bırakın bu ülkeye ihanet etmeyi, işimi yapamadığımı düşündüğüm an, bir dakika koltukta kalan namussuzdur” dedi.
“HDP’den seçilen bir milletvekili bu operasyonun içinde”
HDP’den seçilen bir milletvekili bu operasyonun içinde olduğunun bilgisini veren Soylu, “25 Şubat’ta 13 ton kokain yakalandı? Nerede? Hamburg’ta. Şansölye Merkel bu kokainin sahipleri midir diyeceğiz? Tam tersine ‘yakaladınız tebrik ediyoruz’ dedik. FETÖ’cülerin kayığına binen bir ana muhalefet başkanı olur mu? Organize suç örgütlerinin emrinde bir ana muhalefet başkanı olur mu? Özgür Özel’in suçlamaları var. Ben sistemi ifade etmek istiyorum. HDP’den seçilen bir milletvekili bu operasyonun içinde. Bizim görevimiz dibine kadar gidip, bu meselenin esas sahibini bulmak. Bulduğumuz zaman ilan ediyoruz zaten. Bizim kadar dünya ile ortak çalışan başka bir ülke sözkonusu değil. Özgür Özel bu açıklamayı saat kaçta yapıyor, video saat kaçta çıkıyor? Türkiye ana muhalefet partisi genel başkanının sistemine kadar oturmuş ve onu spekar haline getirmiş bir operasyonla karşı karşıyayız. Grup başkan vekili çıkıyor, orada böyle bir kaset çıkıyor, bilginiz olsun diyor. Her şeyi kurgulamışlar” diye konuştu.
15 Temmuz’dan bugüne 30 ulusal çete çökertildiğinin bilgisini veren Soylu, “Organize suç örgütleri gayri nizami harplerin en önemli aparatları. Sırbistan’daki suç örgütü Skaljarı’ın kurucusu Jovica Vukotiç’i Antalya’da yakaladık ve teslim ettik. Yakaladığımız 14 önemli mafyayı ülkelerine gönderdik” dedi. Sedat Peker’e korumaların göreve gelmeden verildiğini ve kendi döneminde kaldırdığını belirten Soylu, “Burada uluslararası bir operasyon var. Ama devlet Süleyman Soylu ile kaim değildir. Bu devlet suçlu ile suçsuzu en iyi bilen anlayışa sahip. Bu bir operasyondur ve operasyon devam ediyor. Bunlarla mücadele etmek bizim namusumuzdur. Bunları silmek ve süpürmek de namusumuzdur. Bu ülkede mafyalara hayat hakkı tanımayız. Bu operasyonları başlatan benim. Korumalar ben göreve gelmeden önce verilmiş, benim dönemimde kaldırıldı. Bütün bu tartışmaların hepsi suyu bulandırmaya yöneliktir. Devlet dönem dönem koruma verir. Bugün Kobani davasında yargılanlarda da koruma var. Bir maraza çıkmasın, provokasyonla karşı karşıya kalınmasın diye bunlar yapılır. Gazeteci bir yazı yazar, tehdit edilir. DHKP/C, PKK gibi terör örgütleri mafya tehdit eder. Bunlar sağlanabilir. Tehdit geçerse alınabilir” diye konuştu. Hadi ve Süleyman Özışık konusuna değinen Soylu, “Anlıyorum ki ben uzun zamandan beri organize suç örgütünün hedefindeyim. Peki benimle temas edebilmiş mi hiç kimse. Edememiş. Hadi Bey’i Günaydın Gazetesindeki fotoğrafçılığından tanırım. Babamla ilgili söylenenleri de kabul etmem. Kimse onun yanına yaklaşamaz. Aracılık konusunda benim haberimin olması benim idam edilmem. Böyle bir şey olabilir mi. Keklemişler, ben ne yapayım. Kim keklediyse hesabını ondan sorsun. Hangi siyasetçiye ayda 10 bin dolar gönderdiyse hesabını ondan sorsun. Karısının iç çamaşırına sığınan acizler. Birinci ve ikinci videoyu izledim, hedef Türkiye” ifadelerini kullandı.
“Bizim düşüncemiz Arnavutluk’tadır”
Thodex soruşturmasına ilişkin Fatih Özer ile ilgili Soylu, “Bizim düşüncemiz Arnavutluk’tadır. Bütün temaslarımız sürüyor. Yan ülkelerde arkadaşlarımız var, herhangi bir ülkeye geçtiği bilgisi yok nerede olduğunu biliyoruz, alacağız” bilgisini verdi.
TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan: Türk Lirasına geçiş başlamıştır
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan, “Türk Lirasına geçiş başladı. Türk lirası tasarruf araçlarına ve özellikle vadeli mevduata olan talep artmıştır. 17 Kasım itibarıyla, 12 hafta içerisinde, Türk lirası mevduat 1,7 trilyon Türk lirası artarken, kur korumalı mevduat 601 milyar Türk lirası ve döviz cinsi mevduat da yaklaşık 3 milyar ABD doları gerilemiştir” dedi.
Murat Ergin – Muhammed Fırat Aksoy İSTANBUL-Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Dr. Hafize Gaye Erkan, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meslek Komiteleri Ortak Toplantısı’na katıldı. Erkan, program kapsamında ekonomi ve finans alanındaki güncel gelişmelerin yanı sıra enflasyonla mücadelede izlenen politikalar ve sonuçları, Türk Lirasını güçlendirmeye yönelik atılan adımlar, bireysel ve ticari kredi konularındaki gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu.
Enflasyonla mücadele konusunda uygulanan politikalar ve bu politikaların sonuçlarını anlatarak konuşmasına başlayan TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan, ‘‘Enflasyon ile mücadelede önkoşul tüm paydaşlarda ve karar alıcılarda aynı algının oluşması ve mücadeleye dair olan kararlılıktır. Enflasyonla mücadelenin ikinci olmazsa olmaz koşulu, doğru dezenflasyon politikalarının devreye sokulması halinde öngörülebilir enflasyon politikasının toplum geneli ve özellikle fiyat koyucular tarafından kabul ve itibar görmesidir’’ dedi.
Erkan, ‘’Biz üzerimize düşeni yaptığımız ve yaptıklarımız üzerinden bizi değerlendirip bu patikaya olan inancınızı pekiştirirseniz, enflasyonu bu patika üzerinde oturtup dezenflasyonu minimum maliyetle gerçekleştirmemiz mümkün olabilecektir. Biz üzerimize düşeni yaparken şu ya da bu sebeple “algı, kabul, itibar” üçlüsü devreye girmiyorsa, enflasyonu daha yüksek bir maliyetle de olsa bu patikaya oturtmaya azimli ve kararlıyız’’ diye konuştu.
‘Politika kararlarımızın etkileri devreye girdi, iyileşme işaretleri belirmeye başladı’’ Uygulanan politikaların sonuç vermeye başladığına dikkat çeken Erkan, ‘‘Enflasyondaki yükselişten sonra, politika kararlarımızın etkilerinin devreye girmeye başlamasıyla birlikte beklentilerde ve beklenti dağılımında iyileşme işaretleri belirmeye başlamıştır. Otomobil, beyaz eşya ve mobilya gibi, para politikasından daha çok etkilenen ürün gruplarında fiyat artış hızı azalmakla kalmadı, uzun bir süreden sonra ilk kez indirimler görülmeye başladı. Kasım ayı öncü göstergeleri de aylık enflasyondaki gerilemenin devam edeceğine işaret etmektedir’’ şeklinde konuştu.
‘’Enflasyondaki düşüş süreci birçok kanalla kendini gösterecek’’ Enflasyon Raporu’nda da belirttiğimiz gibi yıllık enflasyon mayıs ayındaki baz etkisiyle tepe noktasına ulaştıktan sonra 2024’ün ikinci yarısında gerileyecek. Baz etkilerinin ötesinde, enflasyondaki düşüş süreci birçok kanalla kendini gösterecek. Yapısı gereği yılda bir kere fiyatın güncellendiği kira ve eğitim gibi kalemlerde de manşet enflasyon geriledikçe daha kademeli bir yavaşlama göreceğiz. Bu tür kalemlerde dezenflasyon 2024 yılı sonu ve 2025 yılında daha hissedilir hale gelecek. Özellikle büyükşehirlerde, kiralık ev ilanlarındaki fiyat artışlarında belirgin yavaşlama sinyalleri alıyoruz. Parasal aktarım sürdükçe bu gözlemler daha da yaygınlık gösterecektir’’ dedi.
‘’Bireysel kredilerde israf ve enflasyona yol açan aşırılık giderildi’’ Kredilerde uygulanan politikalara ilişkin de açıklamalarda bulunan Erkan, ‘‘Aldığımız seçici kredi tedbirleri sonucunda, temmuz ayından itibaren bireysel kredilerde normalleşme başlamıştır. Bireysel kredilerde israf ve enflasyona yol açan aşırılık giderilirken, ticari krediler ise süreklilik göstererek üretim kapasitesine katkıda bulunmaktadır. 2023’ün ilk yarısında görülen hızlanmanın ardından, ticari kredi büyümesi mayıs ayı sonunda durma noktasına gelmişti. Gerek öncesindeki aşırılık gerekse sonrasındaki ani duruş hem firmalarımız hem de bankacılık sistemi için sağlıklı değildir. Bu değerlendirme ışığında hızla hareket geçerek piyasa mekanizmasının yeniden tesisini sağladık. Böylece, reel sektöre Türk lirası cinsinden kredi akışının toparlanmasıyla ticari kredi büyümesi dengeli ve sürekli bir yapıya kavuşmuştur’’ ifadelerini kullandı.
Sakarya’nın Adapazarı ilçesinde market alışverişi yapmak için BİM’e giren bir vatandaş, gördüğü manzara karşısında şok oldu. Reyonda fare gören vatandaş, o anları cep telefonu ile saniye saniye kaydetti.
Burak Can Tokyürek SAKARYA-Mide bulandıran olay, Adapazarı ilçesi Karaman Mahallesi’nde bulunan BİM’de meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, alışveriş yapmak için markete giren bir vatandaş, suların bulunduğu bölümde bir fare gördü. Gördüğü manzara karşısında şoke olan vatandaş, o anları cep telefonu kamerasıyla kaydetti. Su ve sodaların bulunduğu reyonda duran fareyi kaydeden vatandaş, “Burası Karaman BİM. Görüyorsunuz reyonda kocaman bir fare. BİM’i fare bastı. Sakarya Karaman BİM’de kocaman fare, şu anda su stantlarının orada” ifadelerini kullandı.
Emlak Uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı, “TÜİK ücretli çalışan istatistikleri Eylül 2023 verilerine göre gayrimenkul sektöründe ücretli çalışan sayısı 122 bin 179’a ulaştı” dedi. İSTANBUL-TÜİK ücretli çalışan istatistikleri Eylül 2023 verilerine göre gayrimenkul sektöründe ücretli çalışan sayısı 122 bin 179’a ulaştı. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Altın Emlak Genel Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı, “Gayrimenkul faaliyetleri kapsamında 2009 yılında yaklaşık 33 bin seviyesinde olan ücretli çalışan sayısı, 2023 yılında 120 bin seviyesini geçti. Eylül ayı itibarı ile de gayrimenkul sektöründe ücretli çalışan sayısı 122 bin 179’a ulaştı. Gayrimenkul sektörünün gayrisafi yurtiçi hasıla payı da yüzde 3.7 oranında gerçekleşti. Türkiye genelindeki yetki belgeli emlak işletmelerinin sayısı ise 55 bine yaklaştı” dedi.
“Bakış açısı değişiyor” Gayrimenkul sektörünün gün geçtikçe daha nitelikli bir iş olarak görüldüğünü de ifade eden Özelmacıklı, “Artık teknolojiyi pazarlama faaliyetlerinde yoğun olarak kullanabilen, gayrimenkul mevzuatına hakim, vergiden hukuka, değerlemeden iletişime birçok beceri ve yetkinlikleri barındıran, kendini geliştirmeye açık üniversite mezunu kişiler sektörümüzde çalışıyorlar” dedi.
“Yönetmelik değişikliği etkili oldu” Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelik çerçevesinde gayrimenkul sektöründe çalışanların kayıt altına alındıklarını ifade eden Özelmacıklı “Yönetmelik çerçevesinde emlak işletmelerinde çalışan danışmanlar ya sigortalı ya da kendi vergi levhaları ile faaliyet gösteren kişiler olabiliyorlar. Ayrıca özellikle 18-29 yaş aralığında olan genç girişimciler için de çeşitli destekler bulunuyor. Bu kapsamda vergi ve 4/B kapsamındaki Bağ-Kur primi ödemelerinde çeşitli muafiyet söz konusu oluyor” ifadelerini kullandı.
“TTBS bildirimi unutulmamalı” Emlak işletmelerinde çalışan gerek danışmanların gerekse de sözleşmeli işletmelerin mutlaka Taşınmaz Ticareti Bilgi Sistemi üzerinden girişlerinin yapılması gerektiğini de hatırlatan Özelmacıklı, “Yönetmeliği göre işletmeler yetki belgesi alınması sonrasında sözleşmeli işletmelerini ve danışmanlarını Taşınmaz Ticareti Bilgi Sistemi üzerinden il müdürlüklerine bildirmiş olmaları gerekiyor. İşletmeler sorumlu emlak danışmanları ve emlak danışmanları ile sözleşmeli işletmelerinin sorumlu emlak danışmanları ve emlak danışmanlarının işe başlama ve işi bırakma bilgilerini de bu durumların gerçekleştiği tarihten itibaren on gün içinde bilgi sistemine aktarmakla yükümlüler” diye konuştu.