Millet bahçesi toplu açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Marmara’daki müsilaj sorununa değindi. Çözüm için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na talimat verdiğini söyleyen Erdoğan, “Haliç’i nasıl kurtardıksak, denizlerimizi de bu beladan kurtaracağız” dedi.
Millet Bahçeleri açılış programında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Gerçekten şehrimize yakışan güzel eseri Zonguldak’a kazandırmaktan memnuniyet duyduk. İstanbul, Aydın, Kars, Malatya, Muş, Trabzon, Mersin ve Adıyaman’daki 10 ayrı millet bahçemizi daha bugün hizmete açıyoruz. Van, Niğde, Batman’daki atık su artıma, Artvin’deki içme suyu tesislerinin açılışlarını gerçekleştiriyoruz. Bugün aynı zamanda Kaş, Pendik, Kulu, Seydikemer ilçelerindeki bisiklet yollarımızın resmi açılışını yapıyoruz. Toplamda 814 milyon lirayı bulan yatırımla tesisleri halkımızın istifadesine sunmuş oluyoruz. Muğla’da 34 mavi bayraklı halk plajımız, Muğla Gökova, Konya Beyşehir, Samsun Kızılırmak’ta 120 koruma izleme alanımız ile ilgili çalışmaların da resmi açılışlarını burada yapıyoruz. Tüm bu eserlerin tesislerin şehirlerimize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
61 Millet Bahçesini tamamladık
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan konuşmasının devamında, “Hastanelerimiz salgın döneminde milletimizin sağlığını korumada hayati öneme sahipse millet bahçeleri ve yeşil alanlarımız da adeta insanlarımıza nefes borusu görevi görmüştür. Pek çok şehrimize yapışan hava kirliliği sorununun azaltılması, doğal gazın yaygınlaşması ve parkların açılması milletimize faydalı olmuştur. Ülkemizin tamamında toplam 56 milyon metrekarelik alanı bulan 324 millet bahçesi yapmak için kollarımızı sıvamıştık. 61 millet bahçesini tamamladık. 46 ilimizde 80 millet bahçesi şu anda yapım aşamasındadır. Ülke genelinde 183 millet bahçesiyle ilgili çalışmalarımızda sürüyor” diye konuştu. Konuşmasına Zonguldak’a yapılacak yeni projenin haberini veren Erdoğan, “Proje ile sadece yeşil alan değil her kesimin ihtiyaç duyduğu sosyal altyapıyı milletimizin hizmetine sunuyoruz. Cazibe alanları oluşturuyoruz. Millet bahçelerimiz insanlarımıza yürüme mesafesinde erişim sağladığı için afetlerde toplanma alanı olarak da hizmet verecektir. Uzun Mehmet Cami’ni açtık, cami ile birlikte oradan itibaren Karadeniz sahilini adeta bir kordon boyu olarak bitirecek yeni bir projeyi de Zonguldak’ta hayata geçireceğiz” dedi.
“Fidan dikmedik, ağaç diktik”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi görevini devir aldıklarında fidan yerine ağaç diktiklerini belirten Erdoğan, “İBB’de görevi devraldığımda ağaç yoktu zaten. Yollarımızın kenarlarına, refüjlere ağaç diktik. Fidan dikmedik, ağaç diktik. Fidanlar zaman alır. Ağaçlandırma merkezlerinden tutun, ithal edene kadar 10-15 yaşında ağaçlarla tamamen döşedik ve bir anda İstanbulumuz ağaçlandırılmış oldu. 81 ilimizin tamamında şehirlerimizi çok daha fazla yeşil alanla buluşturduk. Çevre, yeşil bizim işimiz. Biz bundan sonra da bunu yapmakla kalmayacak bu noktada özellikle ağaçlandırmadaki faaliyetlerimizi daha da hızlandıracağız. Bisiklet yollarımızı da hayat kalitesini artıran hizmetler arasında görüyorum. Bisiklet kullanımını teşvik ediyoruz. Tıpkı Konya gibi. Konya bir örnek. Bisikleti tercih edenler kesintisiz ulaşım imkanı sağlıyoruz. Türkiye Bisiklet Yolu Master Planını tamamladığımız Avrupa ile bütünleştirmiş olacağız. Edirne’den bisiklete binen Hakkari’ye kadar güvenli ve kolay şekilde gidebilecektir” diye konuştu.
“Müsilaj belasından denizlerimizi kurtaracağız”
Erdoğan, “Katı atık toplama tesislerini de artırıyoruz. Yer altı ve yer üstü su kaynaklarını korumanın önemi artıyor. Çöplerden yayılan metan ve karbondioksit oranlarını kontrol altına almayı başardık. Kartal, Pendik burada da yine metan gazı çöp depolama alanlarıyla bir tehdit vardı. Bu tehditten de Pendik, Kartal’ı biz kurtardık. İnsan sağlığını koruma ve suyun korunması için atık su arıtma tesisleridir. Ülkemizdeki tesislerin sayısını 145’ten 1170’e çıkardık. Artık atık suyun pek çok alanda kullanılma imkanı doğmuştur. Marmara’da karşımıza çıkan müsilaj gibi sorunların kaynağı arıtılmadan denizlere bırakılan atık sulardır. Bakanıma talimatı verdim. Hiç gecikmeden, İBB niye yapmıyor, Konya niye yapmıyor demeyeceğiz. Çevre Şehircilik Bakanlığı olarak koordinasyonunuza alacaksınız, üniversiteler ile el ele verip bu müsilaj belasından denizlerimizi kurtaracağız. Biz bunu Haliç’te yaptık. Haliç’i nasıl temizlediysek müsilaj belasından da denizlerimizi kurtaracağız. Karadeniz’e yayılırsa bela büyüktür. Gecikmeden bu adımı atmamız lazım. Deniz suyundaki sıcaklık artışının da bunda etkisi var. Kirlilik kaynağı olacak her yerde denetimler sürüyor. Belediyelerden özel sektöre ortak gayretle çözülecek bir sorundur. Tüm kurumlarımızın katkısını alarak bu meselenin üstesinden geleceğimize inanıyorum. Kritik öneme sahip hizmetleri geçmişle mukayese edilemeyecek kadar ileriye taşıdık. Bu hizmetleri her geçen yıl artırarak sürdürmeye kararlıyı” dedi.
Erdoğan konuşmasında hocasının sözlerini hatırlatarak, Rahmetli hocam şöyle derdi: Çocuklar, sakın ha, çevreciliği konuşuyoruz ya arabasında giderken içtiği sigarayı kalkıp da arabasının penceresinden dışarı atıyorsa o bir çevre katliamı yapıyor demektir. Sigara paketini atıyorsa, çevre katliamı yapıyor demektir. Yol kenarına tükürse bile çevre katliamı yapıyor demektir. Kuru toprağı canlı şehir haline getiren ve hayata bakışlar, günlük pratikleriyle içinde yaşayan insanlardır. Yürekler bozulmuşsa hangi malzeme kullanılırsa kullanılsın ortaya çıkan şehirler güzelliği yansıtmaz. Ecdadımızın inşa ettiği şehirlerin altında bu anlayış vardır.” diye konuştu.
Mevlana’dan örnek
Konuşmasında Mevlana’dan örnek veren Erdoğan, “Ne diyor Mevlana ‘Her gün bir yerden göç etmek değil, her gün yeni bir yere konmak ne güzel. Bulanmadan donmadan akmak ne hoş, dünle beraber gitti cancağızım. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.’ Biz de maziden Fatih’e kurduğumuz köprüyü her gün yeni şeyler söyleyerek her gün daha çok çalışarak daha ileriye taşımalıyız. Ülkemizi daha güçlendirmeli, şehirlerimizi güzelleştirmeliyiz. Çevre alanında da büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasını süratlendirmeliyiz” şeklinde konuştu.
Millet Bahçeleri hayırlı olsun
Pendik vatandaşlara hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, “İçinde bulunduğumuz Pendik Millet Bahçesi tek kelime ile muhteşem. Tüm belediyelerimize diyorum ki, oralarda yaşayan tüm vatandaşlarıma millet bahçeleri hayırlı olsun” diye konuştu.(Abdalle Ahmed Mumin – Aykut Zor/iha)
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Batı’da yaşayan Müslümanlara yönelik saldırılar artıyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Batı’da yaşayan Müslümanlara yönelik saldırı ve tehditlerde artış yaşandığı belirterek, “İslam düşmanlığı Batı toplumlarında veba gibi yayılırken, hükümetler tarafından maalesef bir tedbir alınmıyor. Burada asıl amaç Müslümanları kışkırtarak tıpkı 85 sene önce olduğu gibi bir Müslüman sorunu oluşturmaktır. Allah’ın izni ile biz buna fırsat vermeyeceğiz. Bizi ve kardeşlerimizi çekmek istedikleri tuzağa düşmeyeceğiz” dedi. İSTANBUL-Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi’nin (İSEDAK) 39. Bakanlar Toplantısı’nda katılımcılara hitap etti. Batı ülkelerinde yaşayan Müslümanlara yönelik saldırılarda artış yaşandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Müslümanlar olarak tehdit boyutu artan sorunlarımızdan birisi de İslam düşmanlığıdır. Avrupa’nın birçok ülkesinde göçmen nüfusun kahir ekseriyetini oluşturan Müslümanlar, her gün bir başka yabancı düşmanı, ırkçı, ayrımcı ve İslam karşıtı muameleye maruz kalmaktadır. Son yıllarda Batı Avrupa ülkelerinde yaşayan vatandaşlarımıza, mülklerine ve camilerine yönelik saldırı ve tehditlerde artış yaşanıyor. Ocak 2023’ten bu yana Kur’an-ı Kerim’in yakıldığı 500’e yakın İslam karşıtı saldırı gerçekleştirildi. Geçen hafta Filistin kefiyesi takan 3 genç, ABD’de sokak ortasında silahlı saldırıya uğradı. İslam düşmanlığı Batı toplumlarında veba gibi yayılırken, hükümetler tarafından maalesef bir tedbir alınmıyor. Kur’an-ı Kerim’e yönelik alçakla eylemler ifade özgürlüğü kisvesi altında meşru gösteriliyor. Bu saldırılara göz yumanların mesele Filistin ve Gazze’deki masumların haklarını savunmak olduğunda birden nasıl yasakçı davrandıklarını hep birlikte görüyoruz. Fikir ve toplanma hürriyeti diyenlerin aslında böyle bir hassasiyetlerinin bulunmadığını çok iyi biliyoruz. Burada asıl amaç Müslümanları kışkırtarak tıpkı 85 sene önce olduğu gibi bir Müslüman sorunu oluşturmaktır. Allah’ın izni ile biz buna fırsat vermeyeceğiz. Bizi ve kardeşlerimizi çekmek istedikleri tuzağa düşmeyeceğiz. İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkeler olarak bu nefret suçlarına karşı ortak hareket etmemizin ehemmiyetini tekrar vurgulamakta fayda görüyorum. Gerek ikili düzeyde, gerek uluslararası platformları kullanarak nefret suçları ile mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” dedi.
Erdoğan’dan İslam ülkelerine çağrı İslam ülkeleri arasında tercihli ticaret sisteminin geçen yıl yürürlüğe girmiş olmasından dolayı büyük bir memnuniyet duyduklarını belirten Erdoğan, “Sisteme dahil olan ülkelerin gerekli tedbirleri alarak anlaşmayı bihakkın uygulamalarına büyük önem veriyoruz. Sisteme henüz taraf olmamış ülkeleri de bir an evvel katılmaya davet ediyoruz. Birlikte geliştireceğimiz ekonomik fırsatlar, refahı, bereketi ve ekonomik istikrarı beraberinde getirecektir. Ülkelerimiz arasındaki ticareti ve yatırımları teşvik edecek bir diğer husus ise uyuşmazlıkların çözümü meselesidir. Özellikle faaliyetlerini İstanbul’da sürdüren İslam İşbirliği Teşkilatı Tahkim merkezinin, yatırım ve ticari uyuşmazlıkların çözümü noktasında önemli bir adres olması için sizlerin de desteğini kıymetli buluyoruz. İSEDAK Kobi programının teşkilat üyesi ülkelerde faaliyet gösteren Kobilerin güçlendirilmesine katkı sağlayacağına inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
Gazze’den 130 Türk vatandaşı daha Türkiye’ye gelecek
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, dün 130 Türk vatandaşının Gazze’den Mısır’a geçiş yaptığını, bugün Türkiye’ye gelmesinin öngörüldüğünü açıkladı.
Mehmet Kalay GAZZE-Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, dün 130 Türk vatandaşının aile yakını Gazze’den Mısır’a geçiş yaptığını, bugün Türkiye’ye gelmesinin öngörüldüğünü belirtti.
Bursa’nın Gemlik ilçesi merkez üssü olan 5.1 büyüklüğündeki deprem şehirde korku ve paniğe sebep oldu. Bursalılar binaları ve evlerini terk edip sokağa çıkarken, Vali Mahmut Demirtaş şehirde herhangi bir can kaybı, yaralanma ve mal kaybı olmadığını bildirdi.
Emir Aktaş-Göktuğ Erdem BURSA-Gemlik Körfezi olan orta şiddetteki deprem en çok Gemlik’in yanısıra Mudanya, Nilüfer, Osmangazi, Yıldırım ve diğer ilçelerde hissedildi.
Mudanyalılar ve Gemlikliler büyük korku yaşarken, Valilik herhangi bir sıkıntı olmadığını açıkladı.
Merkez Osmangazi İlçesi Haşimişcan Caddesi’ndeki eğitim kurumlarında öğrenim gören öğrenciler ise büyük panikle dışarıya çıktılar.
Vali Mahmut Demirtaş, İHA’ya yaptığı açıklamada, “Bursa ilinde can mal kaybı, bina yıkılması yok. Bu konuda söyleyeceklerimiz bundan ibaret. Arkadaşlarımız sahayı geziyorlar, jandarma muhtarlar ile görüşüyor. Tüm kamu kurumları olarak sahadayız. Bize gelen sıkıntılı bir durum söz konusu değil. Tüm ilçe kaymakamlarımızla irtibata geçtik. Deprem esnasında yoldaydım. Bir toplantım vardı, araçta valiliğe doğru gelirken oldu. Ben hissetmedim.Tedirgin olmaya gerek yok, herkes rahat olsun. Panik yapmaya gerek yok. Şu anda bir sıkıntımız yok” dedi. Öte yandan AFAD ekipleri de müteyakkız duruma geçirildi. Gemlik ve Mudanya’da araştırmaların yoğunlaştığı öğrenildi.