Aydın Adliyesi’nde staj gören 11 hakim ve savcı adayı için Adalet Bakanlığı’nın başlatmış olduğu Hakim ve Savcı Adaylarının Staj Verimliliğinin Arttırılması Projesi kapsamında kurgusal duruşma düzenlendi. Stajyer hakim ve savcılar gerçek olaylar üzerinde düzenlenen kurgusal duruşmalar ile hem kürsü heyecanlarını yeniyor hem de tecrübe kazanıyorlar.
Adalet Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü’nce yürütülen projede hakim savcı adayları adliyelerdeki staj dönemlerinde gerçek olaylar üzerinden kurgusal duruşmalar yaparak, bilgilerini pratiğe dönüştürme imkanı buluyor. Hakim ve Savcı Adaylarının Staj Verimliliğinin Arttırılması Projesi kapsamında içerisinde Aydın Adliyesi’nin de bulunduğu 30 ilde pilot adliyeler ve adliyelerde de bir koordinatör hakim belirlendi. Aydın Adliyesi’nde 11 hakim ve savcı adayının katılımıyla Aydın Gençlik Merkezi Fethi Sekin Konferans Salonu’nda Aydın Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Erhan Yıldırım ve Aydın 2. Ağır Ceza Hakimi ve Proje Koordinatörü Ali Rıza Akkeyik’in katılımıyla kurgusal duruşma düzenlendi. Gerçek olaylar üzerinden düzenlenen duruşmada hakim ve savcı koltuğuna stajyerler otururken, sanık ve avukatları da yine stajyerler canlandırdı.
“Adaylar tecrübe sahibi oluyor”
Kurgusal duruşmaların kendilerine tecrübe anlamında çok faydalı olduğunu kaydeden Adli Yargı 24. Dönem Cumhuriyet Savcısı Adayı Ömer Müsevitoğlu, “Atanmamıza az bir süre kaldı. Bu tür çalışmaların atandığımız yerde kürsüye çıktığımızda tecrübe sahibi olup heyecanımızı yenmede çok faydalı olduğunu düşünüyorum. Bugün burada diğer arkadaşlarımla birlikte bilgiyi ve heyecanı paylaşıyoruz. Bu organizasyonu düzenleyen Adalet Bakanlığı ve Aydın Adalet Komisyonu’na teşekkür ediyor, aday arkadaşlarımıza da görevlerinde başarılar diliyorum” dedi.
Bu tür çalışmalarla staj verimliliğinin arttığını kaydeden Adli Yargı 24. Dönem Cumhuriyet Savcısı Adayı Aygül Yavuz, “Atamalarımız yapıldığında cumhuriyet savcısı olarak kürsüde bulunduğumuzda olayların nasıl gelişeceği ve nasıl kararlar verebileceğimiz konusunda hem gelişimimizi sağlamak hem de somut olarak bu olayları görmek bizim için mutluluk ve heyecan verici oluyor. Aynı zamanda bu proje bizim deneyimizi de arttırmamıza yardımcı oluyor. Burada olmaktan çok mutlu ve gururluyum. Güzel bir proje kapsamında çalışıyoruz. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.
“Mentör hakim ve savcılar adaylarla birebir ilgileniyorlar”
Aydın 2. Ağır Ceza Hakimi ve Proje Koordinatörü Ali Rıza Akkeyik, Adalet Bakanlığı’nın başlatmış olduğu Hakim ve Savcı Adaylarının Staj Verimliliğinin Arttırılması Projesi kapsamında, hakim ve savcı adaylarının eğitimleri ile hem mesleki hem de kişisel gelişimlerine yönelik çalışmalar düzenlendiğini ifade ederek, “Yaklaşık 30 ilde pilot adliyeler belirlendi. Bu adliyelerden birisi de Aydın Adliyesi oldu. Projenin koordinesi açısından adliyelerde bir koordinatör hakim belirlendi. Yine proje kapsamında, hakim ve savcı adayları ile birebir ilgilenecek, mesleklerinde onlara yol gösterecek, tecrübelerini aktaracak, hakim ve savcıların her gün yapmış olduğu otopsi, keşif, duruşma yönetimi, karar yazma, içtihatlara ulaşma gibi konularda adaylara yol gösterecek mentör hakim ve savcılar belirledik. Her savcı adayına bir tecrübeli mentör savcı, her hakim adayına da bir hukuk hakimi, bir de ceza hakimi mentör hakim olarak belirledik.
Aydın Adalet Komisyonu Başkanlığı’nın öncülüğünde adliyede birtakım faaliyetlerde bulunduk. Öncelikle hakim ve savcı stajyerler, adliyede göreve başlamış oldukları ilk günden itibaren onlara ilk başta işin mutfağından işe başlayarak ön bürolar, mahkeme ve savcılık kalemlerini onlara tanıtıyoruz. Meslek hayatları boyunca işlerine yarayacak olan Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) seminerleri veriyoruz. Adliyeler ile yakın ilişki içerisinde olan baro başkanlıkları, nezarethaneler, açık ve kapalı cezaevleri, adli tıp kurumları, emniyet, jandarma, kriminal daireleri, çocuk izleme merkezleri gibi kurumları tanıtıyoruz. Oralarda yetkili kişiler tarafından adaylarımıza eğitim seminerleri verilirken, buralardaki çalışmalar adaylarımız tarafından yakından takip ediliyor. Yine üniversitelerimiz ile protokoller yapıyoruz. Bu protokoller kapsamında adaylarımız yabancı dil eğitimi, yüksek lisans ve kişisel gelişimlerini destekleyen seminerlere katılma imkanları buluyorlar” dedi.
Merkez Bankası’nın faiz kararına ilişkin değerlendirme
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu dün politika faizini yüzde 25’ten 500 baz puan artışla yüzde 30’a çıkardı. Faiz kararını değerlendiren Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, yıl sonuna kadar faizin yüzde 40 seviyesine yükseltileceğini öngördü. İSTANBUL-Merkez Bankası, Eylül ayında politika faizini yüzde 25’ten 500 baz puan artışla yüzde 30’a çıkarttı. Altınbaş Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu Merkez Bankası’nın politika faizi artışını değerlendirdi. Merkez Bankası’nın 2023’ün kalan üç toplantısında faiz artışlarını sürdürüp, muhtemelen yılı yüzde 40 civarında bir politika faiziyle kapatacak izlenimini verdiğini söyleyen Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu “Böylelikle politika faizinin 2024 yılı beklenen enflasyonun üzerine çıkıp, en azından kâğıt üzerinde pozitif bölgeye geçmiş olacağını öngörüyorum. Karar metninde enflasyonun yıl sonunda tahmin aralığının üst sınırına yakın seyredecek. Bu oranın Temmuz ayı Enflasyon Raporu’nda yüzde 62 olarak belirtildi. Yılın ilk 8 ayında tüketici enflasyonu yüzde 43,06 olarak gerçekleşti, Eylül enflasyonunun da yüzde 5 civarında gelmesi bekleniyor. Bu durumda 2022 Aralık ayına göre tüketici fiyatları yüzde 50 artacak. Yılın son üç ayı için yüzde 8 bir enflasyon payı kalacak ki, yüzde 62 hedefi bu koşullarda gerçekçi görünmüyor. Aylık yüzde 4’lük bir enflasyon yıl sonu tüketici fiyat artışlarını yüzde 69’a taşıyacak” dedi.
“Kredi kartı aylık faizleri yüzde 3’ü aşar” Faizlerin yükselmesiyle kredi kartı faizlerinin de artacağını vurgulayan Kozanoğlu, “Aylık faiz yüzde 3’ü aşacak. İhtiyaç kredisi faizlerinin de yüzde 60’ı buldu. 28 Mayıs seçimlerinde reel geliri düşse de uygun borçlanma koşulları nedeniyle kredi kartı ve tüketici harcamaları sayesinde hayat pahalılığını o denli şiddetli hissetmeyen kesimler için de hem yaşam zorlaşacak, hem de makro anlamda halkın mal ve hizmetlere talebi gerileyecek. Şöyle ki, 8 Eylül itibarıyla bireysel kredi kartı harcamaları yüzde 182 artışla 925 milyar lirayı bulmuştu. İhtiyaç kredileri de yüzde 60 artışla 903 milyar liraya ulaşmıştı. Demek ki kredi kartlarına takla attırarak, ihtiyaç kredisi-kredi kartı limitlerini zorlayarak çetin geçim koşullarına katlanmak da artık imkânsız hale geliyor” diye konuştu.
“Petrol fiyatlarının yüksek seyri 2024’te öngörülen 86,7 dolar ortalama fiyatın aşılabileceği kuşkusunu oluşturuyor” OVP’de 2024 yılı büyümesinin yüzde 4 tahmin edildiğine işaret eden Kozanoğlu, “Enflasyonun yüzde 70 civarından yüzde 33’e kadar gerilemesi ancak talepte keskin bir zayıflamayla olanaklı. Bu durumda da, yüzde 4 büyüme hedefinin tutturulması iyice zor. 2024 cari açığının da OVP’de 34,7 milyar dolar bekleniyor. 2023’ün ilk 7 ayında tüketim malları ithalatı bir önceki yıla göre 10 milyar dolar artışla 25 milyar doları bulmuştu. Uygun borçlanma koşullarına ve düşük kura bağlı olarak kamçılanan bu eğilim, 2024’te büyük olasılıkla dizginlenir. Ancak petrol fiyatlarının yüksek seyri 2024’te öngörülen 86,7 dolar ortalama fiyatın aşılabileceği kuşkusunu oluşturuyor” şeklinde konuştu.
Türkiye genelinde konut imarlı yeni arsaların üretilememesi, kentsel dönüşüm çalışmalarının istenen hızda ilerlememesi, inşaat maliyetlerinin artması ve uygun faizli kredilerin yok denecek kadar az olmasının konut alımını giderek zorlaştırdığını belirten gayrimenkul sektörü temsilcileri, çözümün yine krediye ulaşımın kolaylaşmasından geçtiğini söyledi. BURSA-Gayrimenkul sektöründeki gelişmeler hız kesmeden sürüyor. Her geçen gün sektörü etkileyen hadiselere bir yenisi ekleniyor. Bunların başında Türkiye genelinde konut imarlı yeni arsaların üretilememesi, kentsel dönüşüm çalışmalarının istenen hızda ilerleyememesi, inşaat maliyetlerinin artması, uygun faizli kredilerin yok denecek kadar az olması geliyor.
Son 5 yılın en düşük 8 aylık konut satışlarının yaşandığı bir atmosferde sektör temsilcileriyse çözümü konut kredisine ulaşımda yaşanan zorluğun ortadan kalkmasında buluyor. Elfi Gayrimenkul Kurucusu ve Broker’ı Özkan Aydemir, yeni veya ikinci el konut almak isteyenlerin, uzun vadeli ve uygun faizli krediyi bulmakta zorlandığı için taleplerde ciddi bir düşüşün söz konusu olduğunu dile getirdi.
Sektörün hareketlenmesi için uygun faizli kredi imkanı sunulması gerektiğine işaret eden Özkan Aydemir, KDV oranlarında da düzenlemeye gidilmesi önerisinde bulundu. Piyasadaki arz talep dengesinin yeniden kurulması için kredi konusunun çözülmesinin önemine değinen Aydemir, konut kredilerindeki faizin düşürülmesi ve ev almak isteyenlerin bu kredilere ulaşması şu anki sektörün canlanması için hayati önemde olduğunu yineledi.
Uzun bir süre gayrimenkul sektörü piyasasının belirleyicisinin satıcı olduğunu, artık bu durumun alıcı lehine değiştiğini belirten Aydemir, “İnşaat firmalarının takas yöntemini devreye aldığını biliyoruz. Ya da kendi finansman yöntemlerini oluşturdular. Bu giderek artıyor. Müteahhit firmalar çareyi burada arıyorlar. Hal böyleyken satıcının rolleri dağıttığı bir gayrimenkul piyasasından alıcının karar verici mekanizmanın başına geçtiği bir piyasaya doğru evrildik” diye konuştu.
Ordu’da serbest piyasada fındık fiyatları 100 lira seviyesine ulaşırken, üreticiler fındıklarını depolayacaklarını söyledi. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, “Serbest piyasa hızlı bir şekilde yükselişe geçti ve 100 lira seviyelerinde hatta bazı noktalarda üzerinde alım yapan alıcıları görüyoruz, bu yükseliş devam edecektir” dedi.
Selim Kuşcu ORDU-Türkiye’de en fazla fındık üretimimin yapıldığı Ordu’da serbest piyasada fiyatlar 100 lira seviyelerine kadar yükseldi. Üreticiler, fiyatların daha da artacağını düşündüklerini, bu yıl rekoltenin açıklananın altında olduğunu belirterek, mahsullerini depolayacaklarını söyledi.
“Yükseliş hızlı bir şekilde devam edecektir” Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, “TMO fındık alımlarına başladığında serbest piyasa 72 liradan alımlara başlamıştı. Şu anda ise bir aya yakın süredir fındık pazara iniyor, serbest piyasa hızlı bir şekilde yükselişe geçti ve 100 lira seviyelerinde hatta bazı noktalarda üzerinde alım yapan alıcıları görüyoruz. Tabi bu yükseliş devam edecektir. Biz üreticilerimize özellikle hasat bittikten sonra ‘ihtiyacınız kadar fındığı pazara indirin’ şeklinde açıklamalarda bulunduk. Üreticilerimiz de bunları dikkate aldı ve bu üreticilerin ellerinde fındıkları duruyor, ihtiyacı olan üreticiler ise pazara fındıklarını indirdi. Şu anda 100 lira seviyelerinde olan fındık fiyatları hızlı bir şekilde yükselecek” diye konuştu.
“Ciddi bir talep var, fındık yok satıyor” Bu yıl rekoltenin düştüğünü ve Türk fındığının kalitesinin diğer ülkelere göre çok yüksek olduğunu aktaran Soydan, “Bahçede görülen fındık ağustos ayında harmana gelmedi. Yani genel bir rekolte düşüşü var. Bu düşüş karşısında gerçekten ülkemizde üretilen fındığa da ciddi bir talep var. Fındık çok önemli bir ihracat ürünü. O açıdan fındık yok satıyor. Üreticinin bu günlerdeki fiyatlar, hasattan hemen sonra bekledikleri fiyatlardı. En azından fındığını elinde bulunduran üreticilerimize yüksek fiyattan sağma fırsatı doğdu” ifadelerine yer verdi.