Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Türkiye’nin Kıbrıs Türkünü iki devletli çözüm yolundaki haklı davasında bir gün bile yalnız bırakmadığını belirterek, “Konu Kıbrıs Türk halkı olunca AB Orta Çağ’da yaşadığı karanlığa dönüyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki (KKTC) temasları kapsamında KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile KKTC Polis Genel Müdürlüğü Araç ve Malzeme Teslim Hibe Töreni’ne katıldı. Törene ayrıca, KKTC Başbakanı Ersan Saner, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sezai Öztürk, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Zorlu Topaloğlu, KKTC Polis Genel Müdürü Ahmet Soyalan ve diğer yetkililer katıldı.
Tatar’dan Türkiye’ye teşekkür
Cumhurbaşkanı Tatar törende yaptığı konuşmada, araç gereç ve teknolojinin verdiği imkanlarla polis gücünün takviye edilmesinin KKTC adına çok olumlu bir gelişme olduğunu belirterek, araç ve malzeme desteği için Türkiye’ye teşekkür etti. Tatar, KKTC’nin araç-gereç mobilize gücünün daha etkin bir şekilde sağlanabilmesi ve asayiş ile emniyetin korunabilmesi için bu takviyenin yapıldığını ifade etti.
KKTC’nin kendi imkanları çerçevesinde ekipmanları ve diğer araç gereçleri sürekli olarak geliştirdiğini aktaran Tatar, Türkiye’nin destekleriyle polis teşkilatının daha da güçlendirilmesinin herkesin temennisi olduğunu dile getirdi. KKTC’de polisin icra kabiliyetini düzenleyebilmesi için yeteneğinin artırılması gerektiğini belirten Tatar, bunun da araç-gereç ve teknolojinin sunduğu imkanlara bağlı olduğunu söyledi.
“Polis gücümüzün takviye edilmesi KKTC adına çok olumlu bir gelişmedir”
Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC polisinin hem gerekli eğitimlerden geçmesi hem de Türkiye’nin istihbarat birimleri ve polis teşkilatıyla bilgi alışverişini düzenleyebilmesinin önemli olduğunu kaydetti. Bugünlerde birtakım tedbirleri alabilmenin bilgi akışına bağlı olduğunu aktaran Tatar, “Bilgi akışını sağlayabilmeniz durumunda çok daha etkili olabilirsiniz.
Dolayısıyla bütün araç-gereç ve teknolojinin verdiği imkanlarla polis gücümüzün takviye edilmesi KKTC adına çok olumlu bir gelişmedir” dedi. Tatar, “Çeşitli olayların önlenmesi anlamında etkin ve mobilize polis gücümüzün bütün halkın emniyeti, güvenliği ve asayişi için en iyi şekilde değerlendirilmesi, sahada araç gerecin en iyi şekilde elde edilmesi konusunda Türkiye’nin verdiği destek önemlidir” ifadelerini kullandı.
Tatar’ın konuşmasının ardından söz alan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, KKTC Polis Teşkilatı’nın tam donanımı için yapılan hibeyi işaret eden Oktay, “Hiçbir gayretten kaçınmayacağız” ifadelerini kullandı. Kıbrıs konusuna da değinen Oktay, “Kıbrıs Türkünü iki devletli çözüm yolundaki haklı davasında bir gün bile yalnız bırakmadık, bırakmayacağız” dedi. “Biz birlikte güçlüyüz” ifadelerini kullanan Oktay, anavatan ve garantör ülke olarak, Türkiye’nin KKTC’nin çözüm vizyonuna olan desteğini yineledi. Doğu Akdeniz’de KKTC’nin haklarını Türkiye’nin haklarından ayırmadıklarını vurgulayan Oktay, Kıbrıs’ta iki tarafın rızasını çözüme yansıtmak için gayret verirken, karşıda ise aklı, gözü ve kulağı kapalı bir yapının olduğunu aktardı.
“Konu Kıbrıs Türk halkı olunca AB Orta Çağda yaşadığı karanlığa dönüyor”
AB’nin konu Kıbrıs Türk halkına gelince Orta Çağda yaşadıkları karanlığa döndüğünü işaret eden Oktay, “AB Komisyonu Başkanı bir açıklama yaptı. İki devletli çözümü asla kabul etmeyeceklerini söyledi. İki gündür de Rum kesimini ziyaret ediyor. AB’nin Akdeniz ve Ege’de yaşanan dramlara, ‘asla ve asla’ dediğine şahit olmadık. AB’de artan İslam karşıtlığına, Türklere yapılan ayrımcılığa ‘asla’ dediklerini duymadık. Konu Kıbrıs Türk halkının eşit hakkına, egemenliğine gelince çok kesin konuşuyorlar” sözleriyle AB’nin tavrını eleştirdi.
“Kıbrıs konusunda asla ‘asla’ demeyin”
AB Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın KKTC ziyaretinde daha yumuşak konuşması için temennide bulunduğunu da aktaran Oktay, Erdoğan’ın hiçbir zaman yönlendirmelerle konuşmadığını, haklının yanında dimdik durduğunu vurguladı. Uluslararası toplumun tüm paydaşlarına seslenen Oktay, “Kıbrıs konusunda asla ‘asla’ demeyin. Adada tarihsel gerçekler ortada. Çözüm konusunda çizgimiz nettir” dedi.
“Yeni müzakere süreci ancak iki devlet arasında olabilir”
Yeni bir müzakere süreci olacaksa ancak ve ancak iki devlet arasında olabileceğinin altını çizen Oktay, “Bu iki devlet eşittir, egemendir ve bağımsızdır. Egemen ve bağımsız KKTC’nin kendi toprağı olan, Maraş’a yönelik politikalarını da destekliyoruz. Milli davamıza olan inancımızla KKTC’nin barış, refah ve huzurla devam etmesi için kararlılıkla çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi.
ABD, Hamas’ın 6 lideri hakkında 7 Ekim saldırıları nedeniyle iddianame hazırladı
ABD Adalet Bakanlığı, aralarında Yahya Sinvar, Muhammed Deif ve İsmail Haniye’nin de yer aldığı 6 Hamas lideri hakkında 7 Ekim 2023’teki saldırıyı planlama ve diğer çeşitli suçları içeren iddianame hazırladı. İddianamenin 1 Şubat 2024’te hazırlandığı ancak mühürlü tutulduğu, Hamas’ın Siyasi Büro Şefi İsmail Haniye’nin suikast sonucu hayatını kaybetmesiyle mühürlü tutulmasına gerek kalmadığı ifade edildi.
VAHDET AYAZ ABD Adalet Bakanlığı, İsmail Haniye, Yahya Sinvar, Muhammed Al-Masri, Marwan Issa, Halid Meşal ve Ali Baraka hakkında 7 Ekim 2023’teki saldırıyı planlama, destekleme, cinayet, insan kaçırma gibi suçlamaları içeren iddianame hazırladı. ABD Adalet Bakanı Merrick Garland konuyla ilgili açıklamasında, “Adalet Bakanlığı, Yahya Sinvar ve Hamas‘ın diğer üst düzey liderlerini, Amerikan vatandaşlarını öldürmek ve ABD’nin ulusal güvenliğini tehlikeye atmak için onlarca yıl süren bir kampanyayı finanse etmek, yönetmek ve denetlemekle suçladı” dedi.
Bakanlık, 7 Ekim saldırılarında 40’tan fazla ABD vatandaşının da hayatını kaybettiğini duyurdu. Ayrıca geçen hafta öldüğü açıklanan ABD vatandaşı rehine Hersh Goldberg-Polin’in (23) de ‘Hamas tarafından’ öldürüldüğü öne sürüldü. ABD medyası iddianamenin 1 Şubat 2024’te hazırlandığını ve mühürlü tutulduğunu, İsmail Haniye’nin suikast sonucu hayatını kaybetmesinin ardından mühürlü tutulmasına gerek kalmadığını yazdı.
HAMAS LİDERLERİNE İLİŞKİN BİLGİLER DE PAYLAŞILDI
ABD Adalet Bakanlığı, iddianamede adı geçen 6 Hamas liderine ilişkin bilgileri de paylaştı. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“İsmail Haniye 2017’den 31 Temmuz’da öldüğü bildirilene kadar Hamas’ın Siyası Büro Şefiydi. Haniye 2017’den önce Politbüro Başkan Yardımcısı ve Hamas’ın Gazze Şeridi’ndeki lideriydi. Ebu İbrahim olarak da bilinen 61 yaşındaki Yahya Sinvar Hamas’ın lideridir. Daha önce, yaklaşık 2017’den itibaren Hamas’ın Gazze Şeridi’ndeki lideriydi ve El Kassam Tugayları’nın kurucularından biriydi. Sinvar esas olarak Gazze Şeridi’nde yerleşiktir. Muhammed Deif ve al Khalid al-Deif olarak da bilinen Mohammad Al-Masri, 2002’den 13 Temmuz’da öldüğü bildirilene kadar El Kassam Tugayları’nın başkomutanıydı. Al-Masri esas olarak Gazze Şeridi’nde görev yapmaktaydı. Ebu Baraa olarak da bilinen Marwan Issa, yaklaşık 2007’den 10 Mart’ta öldüğü bildirilene kadar El Kassam Tugayları’nın komutan yardımcısıydı. Issa esas olarak Gazze Şeridi’nde bulunuyordu. Ebu el-Velid olarak da bilinen 68 yaşındaki Halid Meşal, yaklaşık 2004-2017 yılları arasında Hamas’ın politbüro başkanıydı ve şu anda Hamas’ın Gazze Şeridi ve Batı Şeria dışındaki resmi varlığından etkin bir şekilde sorumlu olan Hamas’ın diaspora ofisinin başkanıdır. Meşal’in merkezi Katar’da bulunuyor. 57 yaşındaki Ali Baraka yaklaşık 2019’dan beri Hamas’ın Yurtdışı Ulusal İlişkiler Başkanı ve daha önce Hamas’ın Lübnan temsilcisiydi. Baraka esas olarak Lübnan’da yaşamaktadır.”(DHA)
Gazze Şeridi’nde Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı kuruluşlar ve Dünya Sağlık Örgütü’nce (DSÖ) çocuk felci kapsamında başlatılan aşı kampanyasında ilk gün 87 bin çocuk aşılandı. Aşılama çalışmaları devam ediyor.
VAHDET AYAZ BM’nin Filistin Ajansı’ndan (UNRWA) yapılan açıklamada, “Bugün Gazze’nin orta kesimlerindeki çocuk felci aşılama kampanyası ikinci gününe giriyor DSÖ’ye göre UNRWA ekipleri ve ortakları sadece ilk gün yaklaşık 87 bin çocuğa ulaştı. Çocuklara bu önemli aşıyı sağlamak için çabalar devam ediyor, ancak en çok ihtiyaç duydukları şey şu anda ateşkes” denildi.
İnsani yardım ve sağlık örgütleri, bir hafta sürecek kampanya boyunca 10 yaş altı 640 bin çocuğu aşılamayı planlıyor.(DHA)
Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’nde düzenlediği saldırılarda 40 bin 691 sivilin hayatını kaybettiğini, 94 bin 60 sivilin ise yaralandığını açıkladı.
Şara Zehra ÖZBEY Bakanlık, son 48 saat içerisinde 89 sivilin öldüğünü 205 yaralının hastaneye kaldırıldığını ifade etti. İsrail’in saldırılarının 330’uncu gününde yıkılan binaların enkazında hala sivillerin bulunduğu ifade edildi.(DHA)