Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

15 Temmuz şehidi babası Ekrem Ekşi: “Oğlum şehit olmadan 1 ay önce askerden gelmişti”

15 Temmuz hain darbe girişimi gecesi Ümraniye’deki evinden ayrılarak köprüye giden Kemal Ekşi, göğsünün altına isabet eden kurşun sonrası şehit edilmişti. Şehit Kemal Ekşi’nin babası Ahmet Ekşi oğlunun şehit olduğu o geceyi anlattı.

15 Temmuz gecesi hain darbe girişimini öğrenen Kemal Ekşi, kuzeniyle birlikte FETÖ’cü askerler tarafından kapatılan Boğaziçi Köprüsü’ne gitti. Köprüyü kapatan darbeci askerlere direnen vatandaşlara ateş açıldı. Kurşunlardan biriyse henüz 24 yaşında olan ve askerden 1 ay önce terhis olan Kemal Ekşi’nin kalbinin altına isabet etti. Yaklaşık 15 dakika boyunca düştüğü yerde yardım bekleyen Ekşi’yi o esnada orada bulunan başka bir vatandaş aracıyla hastaneye götürdü. Hastaneye gittiğinde durumu ağır olan Ekşi yapılan tüm müdahalelere rağmen daha fazla dayanamayarak hayatını kaybetti.

15 Temmuz gecesi Boğaziçi Köprüsü’nde şehit düşen Ekşi, Karacaahmet Mezarlığı’na defnedildi. Şehit Kemal Ekşi’nin ismi, Büyükçekmece’de bulunan bir Anadolu imam hatip lisesine verildi. Şehit Kemal Ekşi’nin babası Ekrem Ekşi oğlunun şehit düştüğü o geceyi anlattı.

“Annesi sanki her şeyi hissetti”

Darbe gecesinde yaşadıklarını anlatan baba Ekrem Ekşi, “Sıradan bir yaz akşamıydı. Arkadaşım beni arayarak televizyonu açmamı söyledi. Televizyonu açtığımda ise birkaç askeri aracın köprü üzerindeki yolu kestiğini gördüm. Her şey bir anda olmaya başladı. İstanbul’da her şey daha yeni başlarken Ankara’da meclisin bombalandığı haberini aldık. Gece saat 02.00 sıralarında oğlumu ilk aradığımda Koşuyolu’nda arkadaşlarıyla birlikte oturduğunu söyledi. İkinci kez aradığımda ise köprüye gittiklerini söyledi. Annesi telaş yaptı. Oğlum da annesine cevaben ‘anne bu senin bildiğin gibi bir şey değil’ diyerek cevap verdi. İlerleyen saatlerde kız kardeşim arayarak bize Kemal’in nerede olduğunu sordu. Bize söylemese de annesi Kemal’e bir şey olduğunu hissetti. Şüpheye düştüğümüz için oğlumla beraber köprüye giden kuzenini aradık ve Kemal’i sorduğumuzda göğsünün altından vurulduğunu öğrendik” diye konuştu.

“Kalp masajı yaptık, şu an yoğun bakımda”

Oğlunun, köprüde yediği kurşun sonrası bir başka vatandaş tarafından hastaneye götürüldüğünü belirten Ekrem Ekşi, “Kemal’in yanına gidebilmek için yola çıktık fakat yollar kapatılmıştı. Sonra çok kısa süre de olsa köprünün açıldığını duyduk. Oğlumun Şişli Etfal Hastanesi’ne kaldırıldığını öğrendik.

Oğlum kurşunu yedikten sonra o sırada orada bulunan bir vatandaş aracına alarak onu hastaneye götürmüş. Biz hastaneye gittiğimizde doktorun bize ilk söylediği şey ‘Kalp masajı yaptık, şu an yoğun bakımda’ oldu. Meğerse Kemal vefat etmiş. O an bize söyleyememişler. Zaten sabah saatlerinde şehit olan kişilerin ismi tek tek hastanede açıklandı. 24 yaşında oğlumu kaybettiğimi öğrendim” dedi.

“Onlara sükunet verdi, korkuyu aldı”

Sonradan her şey ortaya çıktığında olayın FETÖ tarafından gerçekleştirildiğini öğrendik. Tabi bu arada insanlar yaralanmış, can vermiş. Zaman geçtikçe insan anlıyor ki bu çocuklar boşu boşuna şehit olmamışlar. Eğer darbe girişimi başarılı olsaydı. Biz ülke olarak hem içte hem de dışta savaş halinde olacaktık. Bu çocuklar aslında büyük bir olayın önüne geçtiler. Şehit aileleriyle görüştüğünüz zaman aslında hepsinin bir hikayesi var. Mesela bir şehidimiz abdest alıyor, geri gidiyor. Mesela Ayşe Aykaç, hayatında her şeyden çekinen bir kadın ama o gece kocasını kolundan tutarak dışarı çıkartan bir kadın. Bunları yan yana koyduğumuz zaman şunu görüyorsunuz. Allah bu insanlara sekinetini indirdi. Onlara sükunet verdi, korkuyu aldı” diye konuştu.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ekonomi

Mesleki yaralanmalarda Türkiye 11. sırada

RÜMEYSA BULUT
HABER MERKEZİ-İş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin sadece yasal bir zorunluluk değil insanın en temel haklarından biri olduğunu vurgulayan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ülkemizde, iş sağlığı ve güvenliği konusunda önemli adımlar atılmakla birlikte hala iyileştirilmesi gereken alanlar bulunmaktadır. Özellikle küçük ölçekli işletmelerde ve belirli sektörlerde iş kazaları ve meslek hastalıkları daha sık görülmektedir. Bu nedenle, iş sağlığı ve güvenliği konusunda farkındalığın artırılması, yasal düzenlemelerin takip edilmesi, düzenli denetimlerin yapılması ve çalışanların eğitimine önem verilmesi büyük önem taşımaktadır. Sonuç olarak, iş sağlığı ve güvenliği sadece bir yasal zorunluluk değil, aynı zamanda insanların en temel haklarından biridir” dedi.

– “2023’TE 2 BİN İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ”

İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası vesilesiyle yazılı bir mesaj yayınlayan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “ILO verilerine göre 2023 yılında Türkiye, ölümcül olmayan mesleki yaralanmalar bakımından dünyada 11. sırada, ölümlü iş kazası sayısı bakımından ise 15. sırada yer alıyor. İş kazaları üzerine veriler toplayan ve paylaşan İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) verilerine göre 2023 yılında en az bin 929 işçi hayatını kaybetti. Bir ülkede meydana gelen iş kazalarının sayısının azalması, o ülkenin iş sağlığı ve güvenliği açısından ne kadar başarılı olduğunun bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. İş sağlığı ve güvenliği yönetiminin uygulanabilirliği ile iş kazalarının önceden engellenmesi oldukça önemlidir. Unutulmamalıdır ki her iş kazası önlenebilir nitelikte bir risktir ve bu konuda alınacak önlemler hayati önem taşır. Herkesin sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamına sahip olması, daha verimli ve mutlu bir işgücü yaratmaya yardımcı olur” ifadelerini kullandı.

-“SAĞLIKLI ÇALIŞMA ORTAMI İŞLETME YARARINDIR”

İş sağlığı ve güvenliği konusunun seçenek değil zorunluluk olduğunu belirten Palandöken, “Çalışanların daha güvenli bir ortamda çalışmalarını sağlamak, hem işverenlerin hem de çalışanların ortak sorumluluğudur. İşverenlerin ve çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusunda bilinçlenmeleri, uygun ekipmanların kullanımı, risklerin değerlendirilmesi ve önleyici tedbirlerin alınması önemlidir. Sağlıklı çalışma ortamları oluşturarak, çalışanların daha mutlu, daha sağlıklı ve daha verimli olmalarını sağlamak hem işletmelerin hem de toplumun yararınadır. Esnaf ve sanatkarlar için iş sağlığı ve güvenliği konularına uyum sağlamak, yasal sorunlardan kaçınmak ve işletmelerini güvende tutmak açısından hayati öneme sahiptir. İşletmelerin itibarını korumak için düzenli olarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmalı ve çalışanlara gerekli eğitimler verilmelidir. Bu vesile ile 4 – 10 Mayıs İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası’nda tüm işletmelere kazasız bir çalışma hayatı dilerken, bu konuda daha bilinçli, duyarlı ve sorumlu olmamız gerektiğinin altını çiziyorum” dedi.

Okumaya devam et

Genel

Sudan Cumhurbaşkanının oğlu Ankara’da son yolculuğuna uğurlandı

Ankara’da motosikletiyle otomobile arkadan çarptığı kazada yaralanıp, tedavi gördüğü hastanede 2 ay sonra hayatını kaybeden Sudan Cumhurbaşkanı Abdulfettah el-Burhan’ın oğlu Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, Karşıyaka Mezarlığı’nda son yolculuğuna uğurlandı.

Gizem KARADAĞ- Canberk ÖZTÜRK
ANKARA-Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, 7 Mart’ta akşam saatlerinde Gölbaşı ilçesine bağlı Kızılcaşar Mahallesi Kiraz Bulvarı’nda motosikleti ile hafif ticari araca çarptı. Çarpmanın etkisiyle savrulan Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, ağır yaralandı. Olay yerindeki ilk müdahalenin ardından ambulansla Bilkent Şehir Hastanesi’ne kaldırılan el-Burhan Rahman, hastanenin yoğun bakım sevisine alındı. Yaklaşık 2 aydır yaşam mücadelesi veren Sudan Cumhurbaşkanı‘nın oğlu Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, dün hayatını kaybetti.

Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman için Ankara’da Karşıyaka Camii’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene, Sudan Cumhurbaşkanı Abdulfettah el-Burhan, ailesi, yakınlarının yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, MİT Başkanı İbrahim Kalın, AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Bekir Bozdağ ile çok sayıda kişi katıldı. Cenaze namazını Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş kıldırdı. Öğle kılınan namazın ardından Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman’ın cenazesi Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verildi.(DHA)

Okumaya devam et

Asayiş

İliç’teki maden faciasında cansız bedenine ulaşılan 2 işçi, toprağa verildi

Erzincan’ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında cansız bedenlerine ulaşılan işçilerden Ramazan Çimen ile Kenan Öz’ün cenazeleri, bugün törenle toprağa verildi.

Muzaffer KOŞAN
ERZİNCAN-İliç ilçesinde Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye ait altın madeninde, 13 Şubat’ta yaklaşık 10 milyon metreküp toprağın yamaçtan akması ile heyelan altında kalan 9 işçiden kıdemli kırıcı vardiya süpervizörü Ramazan Çimen ile kıdemli istifleme ve aglomeratör süpervizörü Kenan Öz’ün, dün akşam saatlerinde cansız bedenlerine ulaşıldı.
Evli ve 3 çocuk babası olan Ramazan Çimen ile evli ve 2 çocuk babası olan Kenan Öz için bugün cenaze töreni düzenlendi. İliç ilçesindeki Yusuf Ziya Demir Camisi’nde öğlen kılınan cenaze namazına protokol, Çimen ve Öz’ün ailesi, yakınları ve vatandaşlar katıldı. Erzincan Müftüsü Muharrem Gül’ün kıldırdığı cenaze namazı sonrası Çimen ve Öz’ün cenazeleri ilçe mezarlığında toprağa verildi.

5 İŞÇİ ARANIYOR

Faciada toprak altında kalan 9 işçiden Ramazan Çimen ile Kenan Öz ile birlikte 4 işçinin cansız bedenine ulaşıldı. Çok sayıda iş makinesi ve personelin katıldığı aramalarda ilk olarak 5 Nisan’da Uğur Yıldız’ın, 19 Nisan’da Adnan Keklik’in cenazesi bulunmuştu.

Halen toprak altında olan 5 işçiye ulaşmak için çalışmalar aralıksız sürüyor. (DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.