Kavak Belediye Başkanı İbrahim Sarıcaoğlu, “Bu millet bayrağına, geleceğine, değerlerine uzanan elleri nasıl kırdığını 15 Temmuz’da dünyaya gösterdi” dedi.
15 Temmuz hain darbe girişiminin 5. yıl dönümü nedeniyle düzenlenen “Demokrasi ve Milli Birlik Yürüyüşü”nde Kavak tek yürek oldu. Kaymakamlık önünden başlayan ve vatandaşların ellerinde Türk bayraklarıyla “Şehitler ölmez vatan bölünmez”, “Her Türk asker doğar”, sloganları eşliğinde yaptığı yürüyüş 15 Temmuz ve Demokrasi Şehitleri Kavak Otogarı’nda son buldu. İlçe halkının evlerinin camları ve balkonlarından tezahüratlarla destek verdikleri yürüyüşe Kavak Kaymakamı Ömer Saygılı, Belediye Başkanı İbrahim Sarıcaoğlu, siyasi partilerin temsilcileri, askeri ve mülki erkan, meclis üyeleri, çeşitli kurum ve kuruluşların müdürleri, STK Temsilcileri ile kalabalık bir vatandaş topluluğu katıldı.
“En büyük gücümüz kardeşliğimiz”
Yürüyüş ardından Kavak Otogarında gece boyunca süren anma programı yapıldı. Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan gecede 15 Temmuz gecesine ilişkin slayt gösterimleri yapıldı. İlahiler ve şiirler okunarak programa katılan vatandaşlara çeşitli ikramlarda bulunuldu. Programda konuşan Belediye Başkanı İbrahim Sarıcaoğlu, Türkiye’nin 15 Temmuz 2016’da tarihinin en büyük ihanetlerinden biriyle karşılaştığını söyledi. Bu yıl hain girişimin 5’inci yılında olduğumuzu belirten Başkan Sarıcaoğlu “O gece duruşuyla, direnişiyle bir tarih yazan bu aziz millet bayrağına, geleceğine, değerlerine uzanan elleri nasıl kırdığını tüm dünyaya gösterdi” dedi. Türk halkının en büyük gücünün birliği ve kardeşliği olduğunu söyleyen Sarıcaoğlu, “Ülkemiz üzerindeki tüm bu oyunlara karşı büyük gücümüz birliğimiz ve kardeşliğimizdir. Bizde bu güç olduğu sürece hiçbir güç bu milletin sırtını yere getiremez. Onun için çocuklarımızı vatan, bayrak ve millet sevgisi ile yetiştirmeliyiz. Birbirimize daha çok bağlı olmalıyız. Bu millet birliği ve kardeşliği ile bayrağına, ülkesinin geleceğine, değerleri ve inançlarına uzanan elleri nasıl kırdığını 15 Temmuz’da tüm dünyaya gösterdi” diye konuştu.
Samsunspor Teknik Direktörü Reis: Sahadan çekilme olayları Türk futbolu için üzücü
Samsunspor Teknik Direktörü Thomas Reis, “Hakemlerle alakalı konuşmayı sevmiyorum. Sahadan çekilme olaylarının yaşanması Türk futbolu adına üzücü bir durum. Biz tamamen kendi oyunumuz ve maçlarımıza odaklanmak istiyoruz. Umarım kalan maçlarımızda da iyi bir hakem yönetimi ile karşılaşırız” dedi.
Berkay YILDIZ – Gökçen ÖZEN SAMSUN-Samsunspor Teknik Direktörü Thomas Reis, Süper Lig’in 24’ncü haftasında deplasmanda oynayacakları Konyaspor maçı öncesinde Nuri Asan Tesisleri’nde basın toplantısı düzenledi. Konyaspor karşısında temkinli şekilde oynamaları gerektiğini belirten Reis, “Ligde ikinci mağlubiyetimizi Konyaspor’a karşı almıştık. Güçlü bir rakibe karşı oynayacağız. Hava toplarında ve kafa vuruşlarında etkili olan topçuları var. Savunmayı en iyi şekilde yapmamız gereken bir karşılaşma olacak. Son maçlarında şanssız bir mağlubiyet aldıklarını düşünüyorum. Bizim adımıza da zor geçecek bir maç olacak. Kesinlikle ilk yarıda oynadığımız maçtan daha iyi bir sonuç almak için Konyaspor maçında güzel performans gösterip, elimizden gelenin en iyisini yaparak, mutlu ayrılmak istiyoruz” diye konuştu.
‘BAZEN ÖNDE BASACAĞIZ, BAZEN İKİNCİ BÖLGEDE BEKLEYECEĞİZ’
Konyaspor maçında iyi bir savunma taktiği yapmaları gerektiğini söyleyen Reis, “Tehlikeli oyuncuları olan ve duran topları etkili kullanan bir takıma karşı mücadele edeceğiz. Bugüne kadar duran toplardan 9 gol attılar. Küme düşme potası ile aralarında 4 puan fark var. İyi bir sonuç almak için önümüzde güzel bir fırsat var. İlk karşılaşmayı kaybetmiştik ve üzülmüştük. O karşılaşmada topa daha fazla sahip olan, maçın kontrolünü elinde tutan bizdik. Ancak şansız bir golle kaybetmiştik. Bu karşılaşmada çok daha iyi savunma yapmamız gerekiyor. İyi bir maç olacaktır. Konyaspor karşısında iyi bir sonuç almak istiyoruz. Çok dikkatli olmamamız gerekiyor. Bazen önde basacağız bazen ikinci bölgede bekleyeceğiz. Bunları çok düzgün yapmamız gerekiyor. Bu geçiş oyununu çok iyi oynamamız gerekiyor. Sadece defans yapmak istemiyoruz. Defansif anlamda güzel işlerin yanı sıra ofansif anlamda da geçiş oyununu çok iyi oynamamız gerekiyor. İlk maça nazaran çok daha iyi bir sonuç almak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘KADROMUZ GENİŞ DEĞİL AMA BUNU FIRSATA ÇEVİRECEK OYUNCULARIMIZ VAR’
Takımın sakatlık durumu ve kadro genişliği hakkında bilgi veren Reis, “Lubomir Satka’nın küçük bir sakatlığı var. O da takımla antrenmana başladı ve yarın kendisine ve durumuna bakacağız. Marc Bola’nın son maçta kas ağrıları olmuştu. Onun da durumu gayet iyi. Kulübemizde de iyi ve oynayabilecek oyuncularımız var. Kadromuz çok geniş değil ve biraz daha daraldı. Ama iyi oyuncularımız ve o oyuncular için bu durum iyi bir fırsat olabilir” dedi. (DHA)
MSB: Teğmenler, TSK’nın itibarını zedeledikleri için cezalandırıldı
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) kaynakları, teğmenlere, ‘Silahlı Kuvvetler’den ayırma’ cezası verilmesine ilişkin, “Bu gençler söyledikleri sözlerden değil, önceden planlı, toplu ve organize bir disiplinsizlik yaptıkları, mutlak itaati bozdukları ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin itibarını zedeledikleri için cezalandırıldılar. Teğmenlerin, ‘Mustafa Kemal’in askeriyiz’ dedikleri için cezalandırıldıkları söylemi Türk Silahlı Kuvvetleri’ne atılabilecek en büyük iftiralardan biridir, hakarettir” açıklamasını yaptı.
Ruken KADIOĞLU KARS-MSB Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri ve Bakanlık Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk, Kars’ta gerçekleştirilen Kış Tatbikatı-2025 sırasında bakanlığın son bir haftalık faaliyetlerine ilişkin bilgilendirme toplantısı düzenledi. Tuğamiral Aktürk, devam eden terörle mücadele operasyonlarına ilişkin, “Irak ve Suriye’nin kuzeyinde kesintisiz bir şekilde ve başarıyla icra edilen operasyonlarla 43’ü geçtiğimiz hafta içerisinde olmak üzere 1 Ocak’tan bugüne kadar 321 teröristetkisiz hale getirilmiştir. Yine, geçtiğimiz hafta içerisinde Irak’ın kuzeyindeki barınma alanlarından kaçan 3 PKK’lı terörist daha Silopi’deki hudut karakolumuza teslim olmuştur. Ayrıca, terör yuvalarına kilit vurmaya devam eden Türk Silahlı Kuvvetlerimiz; Irak’ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde gerçekleştirilen arama tarama faaliyetleri kapsamında teröristlere ait çok sayıda silah, mühimmat ve yaşam malzemesi ele geçirmiştir” ifadelerini kullandı.
Tuğamiral Aktürk, hudutların Cumhuriyet tarihinin en yoğun ve etkin tedbirleri ile korunduğunu belirterek, “Son bir hafta içerisinde 4’ü terör örgütü mensubu olmak üzere 59 şahıs yakalanmış, 1 Ocak’tan bugüne kadar hudutlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 474 olmuştur. Son bir haftada engellenen 435 şahıs ile birlikte bu yıl içerisinde engellenen kişi sayısı da 6 bin 382’ye ulaşmıştır” dedi.
‘KARARIN METİNLE VE İÇERİKLE HİÇBİR İLGİSİ YOKTUR’
Tuğamiral Zeki Aktürk’ün sunumu sonrası, bakanlık kaynakları gazetecilerin gündeme dair sorularını yanıtladı. Bakanlık kaynaklarınca, Kara Harp Okulu Mezuniyet Töreni’ndeki kılıçlı yemin sonrası ‘Silahlı Kuvvetler’den ayırma’ cezası verilen teğmenlerle ilgili, “Başlatılan idari ve disiplin soruşturmaları ile Yüksek Disiplin Kurulu süreci büyük bir hassasiyetle yürütülmüştür. Daha önce de vurguladığımız gibi Türk Silahlı Kuvvetleri’nde müesses disiplinin muhafazası ve idamesi olmazsa olmazdır. Türk Silahlı Kuvvetlerimiz olaylara disiplin anlayışı içerisinde bakmakta ve işlemleri de ilgili hukuki mevzuat çerçevesinde yerine getirmektedir. Üstüne basarak bir kez daha vurgulamakta fayda var; alınan kararın okunan metinle ve içerikle hiçbir ilgisi yoktur. Bu olay, toplumda gerçekler üzerinden değil, bağlamından koparılarak algılar üzerinden tartışılmakta. Bu gençler söyledikleri sözlerden değil, önceden planlı, toplu ve organize bir disiplinsizlik yaptıkları, mutlak itaati bozdukları ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin itibarını zedeledikleri için cezalandırıldılar. Teğmenlerin, ‘Mustafa Kemal’in askeriyiz’ dedikleri için cezalandırıldıkları söylemi Türk Silahlı Kuvvetleri’ne atılabilecek en büyük iftiralardan biridir, hakarettir. Üstün disiplin anlayışı ile tüm dünyada temayüz eden ordumuzun; başarı çıtasını gün geçtikte daha üst noktalara taşıdığı bir dönemde yıpratılmaması konusunda herkesin daha duyarlı ve dikkatli olması gerekmektedir” açıklaması yapıldı.
URİYE ORDUSUNUN GELİŞTİRİLMESİNE YÖNELİK ÇALIŞILACAKTIR’
Bakanlık kaynakları, Türkiye’nin Suriye’ye 2 yeni askeri üs kuracağına dair iddialar üzerine, “Türkiye olarak önceliğimiz, Suriye’nin toprak bütünlüğünün muhafaza edilmesi, Suriye’de istikrarın sağlanması ve terörist unsurların, özellikle PYD/YPG’nin Suriye’nin kuzeyindeki faaliyetlerinin engellenmesidir. Yeni Suriye hükümetinin, Suriye’nin tamamını kapsayacak şekilde istikrarı sağlama ve normalleşme çabalarını destekliyoruz. Bakanlığımızın fonksiyon alanına giren konularda kendilerine elimizden gelen her türlü desteği sunmaya hazır olduğumuzu bildirdik. Bu kapsamda; geçtiğimiz hafta bakanlığımızdan görevlendirilen bir heyet marifetiyle ilk temas toplantısı gerçekleştirilmiştir. Her iki taraf da Suriye’nin toprak bütünlüğü, istikrarı ve terör tehdidinden temizlenmesi üzerinde görüş birliğindedir. Basında çıkan bu tür haberlere ihtiyatlı yaklaşmak ve içeriğini iyi okuyup anlamak gerekir. Bu tür konuları konuşmak için şu an çok erken. Yeni Suriye hükümetinin talepleri doğrultusunda Suriye ordusunun kapasitesinin geliştirilmesi maksadıyla müşterek bir yol haritası oluşturularak somut adımlar atılmasına yönelik çalışılacaktır” denildi. (DHA)
Diyanet İşleri Başkanlığı, 2025 yılı fitre miktarını açıkladı
Diyanet İşleri Başkanlığı, Din İşleri Yüksek Kurulu’nun, 2025 yılı ramazan ayından 2026 yılı ramazan ayına kadar olan süre için fitre miktarını 180 TL olarak belirlediğini açıkladı.
ANKARA-Diyanet İşleri Başkanlığı‘ndan yapılan açıklamada, Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Haçkalı başkanlığında yapılan toplantıda 2025 yılı ramazan ayı için fitre miktarının belirlenmesi hususunun görüşüldüğü belirtildi. Toplantıda alınan kararlara ilişkin, “Konu ile ilgili hadis-i şerifler, mevcut sosyoekonomik hayat şartları ve 1 kişinin günlük gıda ihtiyacı göz önünde bulundurularak ülkemizde fitre miktarı 2025 yılı ramazan ayından 2026 yılı ramazan ayına kadar 180 TL olarak belirlenmiştir. Fitre olarak belirlenen miktar, nakdi olarak verilebileceği gibi gıda maddelerinden ayni olarak da verilebilir. Belirlenen bu meblağ, aynı zamanda günlük oruç fidyesi bedelidir. Bunun yanında her bir mükellef, kendi günlük gıda harcamalarına denk düşecek bir meblağı fitre olarak verebilir” denildi. (DHA)