Bilime inanıyoruz!

MEHMET YOLDAŞ YAZDI

Akşam TV’de denk geldim, konu faz çalışmaları tamamlanmadığından henüz aşı olamamış ama aşı dedikleri sıvıydı, Okan Bayülgen’e kamu spotu yaptırmışlar. Diyor ki; “… olmayın diyenlere inanmayın, bilime inanın…”

İyi de; biz terziye, manava, kasaba, kaynakçıya, çiftçiye bakarak, “Aşı olmuyor ya da ‘olmayın’ demiyoruz. Profesör, doktor ünvanı olan, anlı şanlı üniversitelerden mezun ve yine bu üniversitelerde hocalık ve anlı şanlı hastanelerde hekimlik yapan bilim adamlarının, virologların, mikrobiyoloji uzmanlarının, dillerine doladıkları PCR testini bulan ismin ve daha nice bilim adamlarının dediklerinden yola çıkarak hareket ediyoruz. Sadece ülkemizdeki değil dünyadaki birçok ülkedeki bilim adamları da aynı şeyleri söylüyorlar…

Sağlık Bakanı “Hastanede yatanların yüzde 81’i tam aşı olmayanlar” diye açıklama yaptı. Bu tam olmayan yüzde 81’in kaçı bir kere olanlar, kaçı iki kere olanlar belli değil. “Tam”dan kasıt üç kez midir sayın bakan netleştirirseniz seviniriz. İki kez olmak bir “moka” yaramıyor mu?
Tam olmayanlardan kasıt bir kez olanların kasdedildiğini düşünürsek bir kez aşı olanın hiç olmayandan daha iyi durumda olması gerekmiyor mu? Yani hastenede yatanların çoğunluğunun aşı olmayanlar olması lazım gelmez mi?

Okan Bayülgen gibi bir isme öyle birşey söylettiklerine göre demek ki, “Aşı fayda sağlamaz, hatta zararı var” diyen bilim adamlarına itibar eden çok insan var. Bir kez aşı olup, çelişkileri farkedip ikinci kez olmayanların sayısı çok fazla. İyi ki sosyal medya var. Yazılı ve görsel basına kalsak aksi görüşleri öğrenemeyeceğiz. Zararlarını bilemeyeceğiz. Bir tek orada kendilerini ifade edebiliyor aksi görüş beyan eden bilim adamları. Yazılı ve görsel medya habire korku pompalıyor. Uyduruk, yalan haberler bile yapacak kadar adileştiler. O nedenle sosyal medyada olumsuz yazanların hesapları ceza alıp duruyor. Yazarken cümle kurmakta zorlanmıyor değiliz.

Sadece bizdeki bazı bilim adamları değil, Alman, İngiliz, Fransız, Amerikan, Japon bilim adamları da aşının etkinliğinin olmadığı ve aşı olmamak gerektiği konusunda bas bas bağırıyorlar. Bunlar güzel ülkemizin Sağlık Bakanı gibi çocuk doktoru da değil, virüs uzmanları, mikrobiyoloji uzmanları. Yine bir virologdan dinledim: Almanya’da gelin olun diye davet edilenlerin yüzde 48’i davete icabet etmemiş. Yani bizdeki bazı AK Partili fanatiklerin deneysel sıvıya karşı olmayı AK Parti’ye, yahut Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı olmak gibi lanse etmeleri kadar saçma bir savunma şekli yok.

Velhasıl, aşı kartşıtları da bilime ve bilimselliğe inanıyor, küreselcilerin dediklerini değil gerçek bilim adamlarının söylediklerini dikkate alıyor. Hastalığın ne olduğu konusundan hiçbir bilgisi olmadan fikir sahibi olan arada kalmışlar ise, adı üzerinde arada kalmış…