Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

Türkiye’de sabah erken kalkan oyuncu oluyor

BURSA- Ünlü oyuncu Selahattin Taşdöğen, sinemalarda filmin en heyecanlı yerinde çatır çutur mısır yiyenlerle, sırf güzellikleri için rol verilen yeteneksiz mankenlere ateş püskürdü. Üç-dört bölümden sonra yayından kalkan saçma sapan dizilerden dert yanan Taşdöğen, maalesef bazı yapımcıların dolandırıcı olduğunu, kendisinin son 12 yılda 1,5 milyon lira alacağı biriktiğini söyledi.

Ahmet Melih Şensöz

Seminer için geldiği Bursa’da İHA mikrofonlarına konuşan tecrübeli aktör Selahattin Taşdöğen, Türkiye’de sabah erken kalkanın oyuncu olduğundan dert yandı. Usta oyuncu, sektörün sıkıntılarından bahsederek, “Bizim sektörde sıkıntı hep vardır ve hep olmuştur. Sıkıntılar setlerden ve şartlardan başlıyor, anlatmakla bitmiyor. Bir de önüne gelen herkes oyuncu Türkiye’de. Sabah erken kalkan bir bakıyorsun oyuncu olmuş. Türkiye’de bu kadar oyuncu vardı da biz mi bilmiyorduk? Nitelikli, niteliksiz, bir bakıyorsunuz, iki aylık, üç aylık eğitimlerle oyuncu olmuş. Bir semt var Mecidiyeköy’de; her apartmanın altında bir tane kast firması, bir de küçük bir oda… Orada eğitim veriliyor. Kardeşim, eğitim veren kim? Uzmanlık alanı mıdır? Ders verebilecek yetenekte midir? Bunu denetleyen bir firma var mıdır, yok mudur? Hiçbir şeyimiz düzgün değil ki, oyunculuğumuz düzgün olsun. Denetlenecek bir sürü şey varken, gelip kimse sormuyor. Senin sigortan var mı, güvencen var mı diyen yok” şeklinde sitem etti.

“Bir sürü saçma sapan dizi var”

Dizileri de eleştiren Selahattin Taşdöğen, “Bir sürü saçma sapan diziler var. 3 bölüm, 4 bölüm oynayıp, ondan sonra yayından kalkıyor. Bizim örf ve adetlerimize uymayan bir sürü saçma dizi… Açıkçası ben bir oyuncu olarak bazen oynamaktan çekiniyorum. Filmler yapıyoruz, ipe sapa gelmez roller oynuyoruz. İş o kadar ucuzlamış ve ayaklar altına alınmış ki, bir bakıyorsun hiç tanımadığın, bilmediğin bir adam, 20-22 yaşlarında, bir dizide olayın kahramanı, yani başrolü, yakışıklı bir oğlan veya güzel bir kız. Aldığı eğitim sıfır, oyunculuk sıfır. Tek vasfı, sadece yüzünün güzel ve gözlerinin de yeşil olması. Kardeşim onun gözü yeşil değil mavi olsa ne yazar, siyah olsa ne yazar? Eğer o gözde duygu yoksa, oyunculuk adına bir şey yoksa ve bana aktaramıyorsa, ne yapayım ben onun gözünün rengini? Çünkü oyuncu değil o; birinin tanıdığı ve dürtüğüyle gelmiş oraya. Birinin tanıdığı olmuş, başrolü kapmış, ama götüremiyor. Götüremez, çünkü temeli yok. Temeli olmayan bir bina ise ilk sarsıntıda yıkılır. Onun için bu yakışıklı erkek, güzel kız sistemine bir son verip, oyunculuğa bakalım” dedi.

Sinemada mısır yiyenlere ateş püskürdü

Sinemalarda mısır satılmasına ve yenilmesine karşı olduğunu ifade eden Selahattin Taşdöğen, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Küfürler espri konusu olmuş, seyircide gülüyor buna. Seyretmenin bile bir adabı vardır bir tiyatroda, bir sinemada. Elinde koskocaman mısır. Burada bilet alırken sana bir kova da mısır veriyor. Oturup orada mısır yiyip film izliyorsun. Böyle bir saçmalık olabilir mi? Ben bu kadar ciddiyetsiz bir iş yaptığımızı zannetmiyorum. Sen orada, pür dikkat benim yaptığım şeyi, sağa sola fındık fıstık atarak, mısır atarak izleyemezsin. Böyle bir saygısızlık içerisinde bulunamazsın. Ben tam konsantre olmuşum, filmi ya da oyunu izliyorum, yanımdakinin çatırtusundan, çuturtusundan filmi izleyemiyorum. Sonra ışık yandığı zaman sinemanın pisliğini görüyorum. Niye hep mısır satıyorsunuz? Bilet mi satacaksınız, mısır mı satacaksınız, bir karar verin. Bu konu denetim altına alınsa iyi olur.” Dolandırıcı yapımcılara tepkili
Bazı yapımcıların oyuncuları dolandırdıklarını iddia eden emektar aktör, “12 yıl dilimi içerisinde bir buçuk milyon liralık bir alacağım var. Ben hiçbir yapım firmasının ortağı değilim. Ben alacağım paraya bakarım. Onu da alabilirsek tabii. Çok ciddi çalışan, çok güzel birtakım yapım şirketleri var da, bununla beraber bir de umursamayan ve öncelikle kendi işinin bir an evvel olmasını isteyen yapımcılar da var. İşte dizi yayınlanacak, yayınlandıktan kaç ay sonra bu para yatacak. Yatar mı, yatmaz mı? Ondan sonra o yapım şirketindeki adamı biz bulur muyuz, bulamaz mıyız? Şu ânda benim piyasada yaklaşık 12 yıl dilimi içerisinde bir buçuk milyon lira değerinde bir alacağım var. Bu iyi bir rakam benim için. Oynamışım, film vizyona girmiş çıkmış, televizyona girmiş çıkmış, ama yapımcı kaçmış. Böyle adamlar da var. Sen benimle aynı masada oturuyorsun, yemek yiyorsun, çay içiyorsun. Sonra aynı projede görev alıyoruz, televizyon kanalına veriyorsun, oynuyor. Ondan sonra sen benim hakkım olan parayı alıp kaçıyorsun. Bu yapımcı değil ki, bu dolandırıcı! Bunu şimdi şirket ve televizyon kanalı bilmiyor mu? Biliyor. Ama bu adama tekrar bir proje veriliyor. Oysa kanallar şöyle yapsa; meselâ para veriyorsun ya, demeli ki yapımcıya, sen teknik elemanın oyuncuların paralarını ödedin mi? Atıyorum, dördüncü bölümün parasını ödedin mi? Tabii ödedim! Göreyim o zaman makbuzları! Yani biz film şirketiyle muhatap olamıyoruz. Çünkü o diyor ki, ben seni tanımam kardeşim! Ben yapım firması ile anlaştım. Siz orayla anlaştınız; beni bağlamıyor, ben sadece oynatırım. Tamam güzel de, en azından bizi garanti altına alabilmek için bunu yapabilirsin” diye konuştu.

“Emeğimi sömürtmem”

Telif Kanununun bir an evvel çıkarılmasını isteyen Selahattin Taşdöğen, “Yetkililere diyorum ki, şu Telif Yasasını çıkartın. Benim ve benim gibi olanların hakkını koruyun, ben yıllarca oyunculuk yapıyorum, ama bir kere para alıyorum. O film ise bin kere televizyonlarda oynuyor. Ama ben hiçbir hak talep edemiyorum. Benim hakkım gasp ediliyor. Ben emeğimi sömürtmem! Lütfen şu Telif Yasasını çıkartın. Bu kanunu çıkartın ki, kendimizi de, çocuklarımızı da güvence altına alalım. Türkiye’de artık bu kanayan yaraya lütfen pansuman olun’’ diyerek sözlerini tamamladı.

Genel

Bahçesini çapalayan çiftçinin pulluğuna takılan küpten Bizans dönemi sikkeleri çıktı

Hatay’da bir çiftçi, bahçesini çapalarken traktörünün pulluğuna takılan küpten çıkan Bizans dönemine ait 22 altın sikkeyi yetkililere teslim etti.

Ramazan İlın – Veysel Korkmaz
HATAY-
Antakya ilçesi Saçaklı Mahallesi’nde traktörle zeytin bahçesini çapalamak isteyen çiftçi İsmet Kaya’nın pulluğuna içi altın sikke dolu küp takıldı. Pulluğun temasıyla parçalanan küpü kontrol eden Kaya, altınların çevreye yayıldığını fark etti. Kaya, durumu jandarma ekiplerine bildirdi ve bölgeye kolluk kuvvetleri ile müze müdürlüğü görevlileri intikal etti. Kontrollerde; altınların 22 adet olduğu ve Bizans dönemine ait sikkeler oldukları ortaya çıktı. Sikkeler, müze müdürlüğü ekipleri tarafından teslim alınarak koruma altına alındı.

“Bütün akrabalarımız bizleri aradı, bütün akşam telefonlarımız susmadı”

İçinden altın çıkan küp karşısında şaşırdığını ifade eden çiftçi İsmet Kaya, 22 adet altın sikkeyi ekiplere teslim etmenin memnuniyeti yaşadığını belirterek, “Zeytinlerimiz daha iyi olsun diye traktörümüzle bahçeyi sürüyordum. O esnada çapaya bir tane kırık testi denk geldi, inip baktığımda içinde altın vardı. İçinde altın sikke vardı, onları aldım ve devletimize teslim ettim. İçerisinden 22 tane Bizans dönemine altın sikke çıktı. Biz zeytin hasadının iyi olmasını beklerken topraktan altın sikke hasat ettik bu yıl. Memnunuz, devletimiz memnun. Bizler çok şaşırdık, mahallede yaşayanlar olarak. Bütün akrabalarımız bizleri aradı, bütün akşam telefonlarımız susmadı. Devlete teslim etmekle en iyisini yaptın diyenler de oldu, farklı şeyler söyleyenler de oldu. Niye teslim ettin, niye kuyumcuya satmadın, daha iyi para ederdi diyenler oldu. Biz tarihimizin ortaya çıkması için bunları devletimize teslim ettik. Antakya ilçesindeki Saçaklı Mahallemiz tarihi açıdan zengin” dedi.

Okumaya devam et

Genel

Özdemir: Samsun’u ihracat konusunda adına yakışır yerlere getirmek için çalışmalıyız

 Samsun Çarşambalılar Derneği Başkanı Hüseyin Avni Özdemir, “Karadeniz Bölgesi’nin en önemli ihracat merkezlerinden olan Samsun’u adına yakışır yerlere getirmek için tüm gücümüzle çalışmalıyız” dedi.

SAMSUN-
Dernek Başkanı Hüseyin Avni Özdemir başkanlığındaki Çarşambalılar Yardımlaşma ve Haberleşme Derneği, yönetim, denetim ve disiplin kurulu üyeleri, 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri’nde Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Av. Halit Doğan’a ‘hayırlı olsun’ ziyaretinde bulundu.

Dernek Başkanı Özdemir, ziyarette yaptığı konuşmada, yerel yönetimlerle sivil toplum kuruluşlarının kentin gelişmesi için ortak çalışmalara imza atmaları gerektiğini söyledi. Türkiye’nin seçimsiz bir 4 yıllık döneme girdiğini vurgulayan Özdemir, “Tüm paydaşlar olarak Karadeniz’in en önemli ihracat merkezlerinden olan Samsun’u adına yakışır yerlere getirmek için tüm gücümüzle çalışmalıyız” diye konuştu.

Samsun’un gelişimi için yapılabileceklerin ele alındığı ziyarette Özdemir, Büyükşehir Belediye Başkanı Doğan’a yönetim kurulu ve dernek üyelerinin gündemlerinde yer alan konular ile sorun ve çözüm önerilerini aktardı.

Belediye Başkanı Halit Doğan ise ziyaretten duyduğu memnuniyeti ifade etti.
Ziyaret hediye takdiminin ardından sona erdi.

Okumaya devam et

Genel

Sivas-İstanbul yüksek hızlı tren seferleri başlıyor

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Sivas ile İstanbul arasında aktarmasız yüksek hızlı tren (YHT) ekspres seferlerinin 4 Mayıs itibariyle başlayacağını duyurdu.

Burak Can Ekizoğlu
ANKARA-
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Sivas ile İstanbul arasında başlayacak olan aktarmasız yüksek hızlı tren seferlerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Türkiye’de demiryollarında yapılan yatırımlar ve atılımlar sayesinde ulaşımda çağ atlatan projelerin hayata geçirildiğinin altını çizen Bakan Uraloğlu, hızlı tren projeleri, mevcut demiryollarının yenilenmesi ve modernizasyonu, milli ve yerli demiryolu sanayisinin geliştirilmesinde bakanlık olarak duraksamadan çalıştıklarını ifade etti. Uraloğlu, vatandaşların güvenli, ekonomik, çevreye duyarlı ve konforlu ulaşımını sağlayabilmek için demiryolları yatırımlarına hız kesmeden devam edeceklerini belirtti.

Ankara-Sivas YHT hattını 1 yılda 971 bin kişi kullandı

Ankara-Sivas Hızlı Demiryolu Hattı’nın 26 Nisan 2023 tarihinde hizmete girmesiyle Ankara-Sivas arasındaki mesafenin 603 kilometreden 405 kilometreye, 12 saat olan seyahat süresinin 2 saate düştüğünü anımsatan Bakan Uraloğlu, Ankara-Yozgat arasının da 1 saat düştüğünü söyledi. Güzergah üzerinde bulunan 8 istasyon ile hizmet vermeye başlayan hızlı tren hattının Elmadağ, Kırıkkale, Yerköy, Yozgat, Sorgun, Akdağmadeni, Yıldızeli ve son olarak da Sivas’a ulaştığını belirten Uraloğlu, “Kırıkkale, Yozgat ve Sivas illerimizin de Ankara merkezli hızlı tren ağına bağlanması ile bu illerimizde yaşayan yaklaşık 1,3 milyon vatandaşımız hızlı trenle seyahat etme imkânına kavuştu. Ankara-Sivas arasında günde karşılıklı 3+3 sefer olarak işletilen Yüksek Hızlı Tren ile 26 Nisan 2023 tarihinde hizmete girmesinden bu yana geçen 1 yılda 971 bin yolcu seyahat etti” dedi.

4 Mayıs İtibariyle YHT ile Sivas-İstanbul aktarmasız ekspres başlıyor

Sivas ve Ankara’dan Yüksek Hızlı Trenler ile seyahat eden yolculardan gelen aktarmasız Sivas-İstanbul sefer talepleri doğrultusunda çalışmaların tamamlandığının müjdesini veren Uraloğlu, “Sivas’tan 4 Mayıs saat 13.00’da hareket edecek Yüksek Hızlı Trenimiz ekspres ve aktarmasız olarak İstanbul’a devam edecek. 483 yolcu kapasitesine sahip setler kullanılarak işletilecek ekspres trenlerimiz İstanbul’dan da 08.40’ta hareket edecek, Sivas’ a 15.58’ de varacak, Sivas’ tan 13.00’ da hareket edecek ve İstanbul’ a 20.08’ de ulaşacaktır” diye konuştu.
Bakan Uraloğlu, İstanbul-Sivas seferinin 7 saat 18 dakika, Sivas-İstanbul seferinin ise 7 saat 8 dakika süreceğini belirterek, “Ekspres Yüksek Hızlı Trenler, Sivas-İstanbul arasında Yozgat, Kırıkkale, Ankara, Eskişehir, Arifiye ve Pendik’te duracak. İlerleyen günlerde yolcu taleplerini dinleyeceğiz, gerekli değerlendirmeleri yaparak işletme planı değişiklikleri yapacağız” ifadelerini kullandı.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.