Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Ekonomi

Başkan Güler: Hedefimiz topyekun kalkınma

Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, hedeflerinin Ordu’yu ‘kendi kendine yeten bir şehir’ haline getirmek olduğunu belirterek, “Bizim hedefimiz Ordu’da doğduğu yerde doyan, göç etmek zorunda kalmayan, hatta tersine göçle işgücünü artıran bir yapı ortaya çıkarmak” dedi

Metin Akyürek
ORDU
-Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, uydudan yayın yapan yerel bir TV’de canlı yayın konuğu oldu.

Başkan Güler, programa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Coşkun Alp Tarım ve Hayvancılık Hizmetleri Dairesi Başkanı Ahmet Ultav ve ORTAR A.Ş Genel Müdürü Sancar Eser ile birlikte katıldı.

Ordu Büyükşehir Belediyesi Tarım ve Hayvancılık Hizmetleri Dairesi ile ORTAR A.Ş.nin yaptığı çalışmaların değerlendirildiği programda Başkan Güler, Örtü Altı Sebzeciliğinin Gelişmesi, Atıl Tarım Arazilerinin Değerlendirilmesi, kışlık ve yazlık sebze fidesi, meyve fidanı dağıtımı, hayvancılığa verilen destekler, arı sütü üretimi, bitki laboratuvarları ve çikolata üretimi gibi birçok konuda değerlendirmede bulundu.

“Ordu’yu geleceğe hazırlıyoruz”
Klasik belediyeciliğin dışında başlattıkları çalışmalarla Ordu’yu geleceğe hazırladıklarını belirten Başkan Güler, “Biz Ordu’yu toprak ve çevre bakımından geleceğe hazırlıyoruz. Daha önceden çalıştığım dünyanın sayılı kurum ve kuruluşlarında, risk analizleri yaptık. Dünya büyük bir riskle karşı karşıya. Gıda krizi ve gıda güvenliği. Enerji güvenliği ile ilgili kısmı bakan iken gerçekleştirdik. Yenilenebilir enerjiyle rüzgarımızı, güneşimizi akarsuyumuzu kullandık. Bunlarla ilgili kaynakları devreye sokarak, Türkiye’yi enerji güvenliğinde olumlu iyi bir noktaya getirdik” dedi.

“Yeni dönemde en büyük tehlikelerden biri gıda güvenliği”
Yeni dönemde insanlığı bekleyen en büyük tehlikelerin başında gıda güvenliği geldiğini söyleyen Başkan Güler, “Yeni dönem gıda güvenliği ve aynı zamanda su. Bununla ilgili biz de istedik ki ülkemiz ve aynı zamanda Ordu’muz bu zenginliklerini ve kaynaklarını seferber ederek yeni yüzyıla hazırlansın. Bu klasik belediyecilikle olmaz. Çöpünü topluyoruz. Yolda şu anda dönemimizin yarısı olduğu halde 1470 kilometre yol ağını yeniden yaptık. 1100 kilometre üzerinde su hatlarını yeniledik. Bundan sonra yapmamız gereken bunların dışında olan şeyler” diye konuştu.

“Pandemiden önce tarıma olan ihtiyacı gördük”
“İklim değişimi küresel ısınmayı da göze alarak bununla ilgili gerekli tedbirleri aldık” diyen Başkan Güler, “Henüz pandemi yok iken biz tarıma ağırlık vereceğimizi gösterdik. İlk kez belediyenin teşkilat şemasına tarım daire başkanlığını koyduk. Böyle bir şey diğer belediyelere örnek olacak şekilde. Çok isabetli hareket etmişiz. Şu anki hesaplamalarımıza göre 200 milyon lira katma değer gelişti. Bu kendi kaynaklarımızla oluşan çok önemli bir rakam. Bunun içerisinde meyveler var, siyez buğdayı var, salep ve benzer tarım ürünleri var” şeklinde konuştu.

Hedef: “Kendi kendine yeten şehir”
Ordu’nun çok zengin kaynaklara sahip olduğunu vurgulayan Başkan Güler, “Kendi kendine yeten bir şehir olmak istiyoruz. Doğduğu yerde doyan, göç etmek zorunda kalmayan, hatta tersine göçle işgücünü artıran bir yapı. Bir Ordu İstanbul’da, bir Ordu ise yurtdışında var. Benim amacım orada nitelikli zaten çok başarılı olmuş hemşerilerimiz onları da Ordu’ya çekmek. Deneyimleriyle, zenginlikleriyle. O zaman Ordu Süper Lig’de oynayan bir il olacak. Zaten bunların adımlarını atıyor diğer illere de örnek oluyoruz” dedi.

Fındığa ek gelir kaynakları oluştu
Fındığa ek gelir kaynakları oluşturmaya devam ettiklerini belirten Başkan Güler, “Bio-İnovasyon, Doku Kültürü laboratuvarı, bölgesel yaptığımız üretimler, tropikal bitki üretimleri ve hayvancılık çalışmalarımız var. Dün denize tekne indirdik. Su sayaçları, ORTAR’ın çikolata ile ilgili yaptığı çalışmalarla, taklit eden deği taklit edilen bir belediyeyiz. Bu da bizi mutlu ediyor. Bu çalışmalardan faydalanan vatandaşlarımız, gelirlerini artırabilir, fındığa ek gelir kaynakları oluşturabilirler” diye konuştu.

Atıl tarım arazisi kalmayacak
Ordu’nun Dubai ve Almanya’ya yumurta satmaya başladığını dile getiren Başkan Güler şöyle devam etti:
“Tedarik zincirini oluşturduk. Ordu daha önce bin yumurtayı satamıyordu. Şirketlerin çoğu zarardaydı. Şu anda 35 milyon yumurta satılıyor. Ordu yumurtada önemli bir marka oldu. Türkiye’de 600 mağazada Ordu yumurtası satılıyor. İzmir’e 14 bin adet yarka sattık. Ordu’da fındık derken başka bir şey yoktu. Köye giderken yumurta götürüyorduk. Şu anda Dubai dahil, Almanya ile görüşmeler var. Yumurta ihraç ediyoruz. Bu aynı zamanda satış ve ambalaj konusunda çok deneyimli bir ekibimiz var. Bunlarla birlikte marka değeri için ürünlerimizin coğrafi işaretlerini alıyoruz. Ordu’da tarım için kullanılmayan 100 bin dekar kadar bir arazi var. Biz bunun 40 binini önümüzdeki yıl tarıma açmak istiyoruz.”

Kibele çikolatası marka oldu
Kibele çikolatasını Ankara’daki bir programda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da ikram ettiğini belirten Başkan Güler, “Çikolatalarımızı çok beğendi. Oradaki kalabalık bir gruba da ikram ettik. Hepsi tarafından çok beğenildi. Hatta şu anda Amerika ile franchising görüşmelerimiz var. Ordu markalaşmış bir ürünümüzden para kazanmış olacak. Fındık ihraç ederseniz 2 milyar dolar. Çikolata yaparsanız 8 milyar dolar. İsviçre’nin ne kakaosu ne de fındığı var. Bizler de bu değere katkı sunmak için Kibele çikolatasına ağırlık verdik” ifadelerini kullandı.

200 milyon lira katma değer üretildi
Tarım ve hayvancılığa verdikleri desteklerle 200 milyon lira katma değer ürettiklerini ifade eden Başkan Güler, şunları kaydetti:
Belediyelerde hiç böyle bir şey yoktu. Tarım Dairesini kurduk. Şu anda 20 kişilik uzman ekiple birlikte 200 milyon lira katma değer ürettik. Tabi burada yeniliklerimiz var. Bunların içerisinde mango, ejder meyvesi, avakado, papaya gibi meyveler var. Passiflora ve ekinezya diye bir ilaç var. Ordu’da çok güzel yetişiyor. Bu kış bu bilgilerin denemesini yapıyoruz. Bu çalışmalar tutarsa Ordu bambaşka bir yere gelecek. Mandalin, portakal limon zaten var. Şu anda, mandalin ve limon bahçeleri yapmak için çalışmalar yapıyoruz. Çünkü bölgemiz küresel iklimle birlikte Akdeniz iklimine benzer ısınacak. Bunların hepsi fındığa kardeş. Bizim bu yaptığımız çalışmalar Amerika’dan takip ediliyor. Kaliforniya’dan aradılar. Arizona’dan aradılar. Çünkü onlarda ne oluyor diye bakıyorlar. Ben Avrupa Belediyeler Konseyi’nde de Türkiye’yi temsil ettiğim için orada da takip ediliyor.”

Programda ayrıca Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Coşkun Alp Tarım ve Hayvancılık Hizmetleri Dairesi Başkanı Ahmet Ultav ile ORTAR A.Ş Genel Müdürü Sancar Eser belediyenin, tarım hayvancılık ve çikolata üretimindeki faaliyetleriyle ilgili bilgiler verdiler.

Ekonomi

Serbest piyasada döviz fiyatları

Dolar 32,3750 liradan, euro ise 34,9800 liradan güne başladı.

İSTANBUL-
İstanbul Kapalıçarşı’da 32,3730 liradan alınan dolar 32,3750 liradan, 34,9780 liradan alınan euro ise 34,9800 liradan satılıyor. Son kapanışta dolar 32,31 liradan, euro ise 34,91 liradan satılmıştı.

Okumaya devam et

Ekonomi

TCMB: Enflasyonda Ramazan ayına özgü unsurların etkisinin belirgin olduğu gıda fiyatları öne çıkmıştır

Merkez Bankası PPK özetinde Şubat ayı tüketici enflasyonu artışında ücret ve geriye doğru endeksleme davranışının devam eden yansımalarının hissedildiği hizmet fiyatlarının yanı sıra Ramazan ayına özgü unsurların etkisinin belirgin olduğu gıda fiyatlarının öne çıktığı ifade edildi. Bu dönemde özellikle kırmızı et ve bağlantılı işlenmiş et ürünleri ile çiğ süt referans fiyat artışının yansımalarının izlendiği süt ve süt ürünleri fiyatlarında artış oranının belirgin olduğuna işaret edildi.

İSTANBUL-
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetini yayımladı. Özette, Şubat ayı enflasyonunda ücret ve geriye doğru endeksleme davranışının devam eden yansımalarının hissedildiği belirtildi. Raporda Ramazan ayına özgü unsurların etkisinin belirgin olduğu gıda fiyatlarının öne çıktığı ifade edildi.
Metinde şu ifadeler yer aldı:

“Küresel büyüme görünümü yatay seyretmekte, işgücü piyasalarındaki sıkılık ise devam etmektedir. Türkiye’nin dış ticaret ortaklarının ihracat paylarıyla ağırlıklandırılan küresel büyüme endeksinin 2023 yılı dördüncü çeyrek yıllık büyümesi yüzde 1,76 olarak gerçekleşerek bir önceki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı sonrasında yatay bir seyir izlemiştir. 2024 yılı ilk çeyreğine ilişkin tahminler ise yüzde 1,85 düzeyindedir. Bu çerçevede, küresel ekonomide geçen yılın üçüncü çeyreğinde yaşanan yavaşlamanın son çeyrekte de devam ettiği ve küresel iktisadi faaliyetin zayıf seyrini sürdürdüğü değerlendirilmektedir. Bununla birlikte, gerek ihracat ağırlıklı küresel büyüme görünümü gerekse ocak ve şubat ayı PMI verileri, iktisadi faaliyette 2023 yılı son çeyreğine göre ılımlı bir toparlanmaya işaret etmektedir. Enflasyonda kalıcı düşüş sağlamak amacıyla sıkı para politikalarının sürdürülmesi ve jeopolitik risklerin varlığı 2024 yılında küresel iktisadi faaliyetin seyri açısından öne çıkan risk faktörleri olarak görülmektedir.

Çekirdek enflasyonun ve enflasyon beklentilerinin yüksek seviyeleri, küresel enflasyonun bir süre daha merkez bankalarının hedeflerinin üzerinde seyretmeye devam edeceğini ima etmektedir. 2023 yılında enflasyonda görülen keskin düşüşe rağmen birçok ülkede, özellikle hizmet enflasyonundaki katılık dikkat çekmektedir. Gelişmekte olan ülkelerde faiz indirimleri parasal sıkılığı koruyacak şekilde sürdürülürken, gelişmiş ülke merkez bankalarının da 2024 yılı içerisinde faiz indirimlerine başlamaları beklenmektedir. Ancak, merkez bankalarının son dönem iletişimleri ve ABD ocak ve şubat enflasyon verilerinin beklentilerin üzerinde gerçekleşmesi sonucunda piyasa fiyatlamaları önceki PPK dönemine kıyasla daha temkinli bir indirim patikasına işaret etmektedir. GOÜ’lere yönelen portföy akımları, ocak ayı başından itibaren görülen yavaşlamanın ardından, risk iştahındaki olumlu seyre bağlı olarak son haftalarda yeniden artış göstermiştir.

Parasal ve Finansal Koşullar

Bir önceki PPK döneminden bu yana toplam kredi büyümesinde ivmelenme gözlenmiştir. Bireysel kredilerin 4 haftalık ortalama büyüme oranları önceki PPK toplantısı haftasından bu yana artarak, yüzde 4,12 seviyesinde gerçekleşmiştir. İhtiyaç kredilerinde ve bireysel kredi kartlarında bu oran sırasıyla yüzde 4,59 ve yüzde 5,34 seviyesindedir. Taşıt kredileri ise yüzde 0,59 azalarak yılbaşından bu yana sergilediği zayıf seyrine devam etmiştir. Diğer taraftan, Türk lirası ve kur etkisinden arındırılmış yabancı para ticari kredilerin aynı dönemde 4 haftalık ortalama artış oranları sırasıyla yüzde 3,34 ve 1,28 seviyesinde gerçekleşmiştir.
Mart ayı içinde yapılan düzenlemelerle finansal koşullar sıkılaştırılmış, para politikası aktarımı desteklenmiştir. Bu kapsamda, Türk lirası ticari ve ihtiyaç kredileri için aylık büyüme kısıtları yüzde 2’ye düşürülmüş, uygulamanın etkinliğini artırmak amacıyla büyüme kısıtlarının aşılması durumunda menkul kıymet tesisine ek olarak zorunlu karşılık tesisi getirilmiştir. Kredi kartı nakit çekim ve kredili mevduat hesaplarında uygulanacak azami faiz oranları ihtiyaç kredi faizleri ile uyumlu olarak yüzde 4,42’den yüzde 5’e yükseltilmiştir. Öte yandan, Türk lirası mevduatın desteklenmesi amacıyla, tüzel kişiler için Türk lirası pay artış hedefi getirilmiş, gerçek kişi Türk lirası pay artış hedefleri mevcut eğilimler çerçevesinde kalibre edilmiş ve hedeflere ulaşılamaması durumundaki komisyon oranları artırılmış, yenileme ve Türk lirasına geçiş hedefini sağlayan bankalar için zorunlu karşılık tesisi üzerinden faiz ödemesi (katılım bankaları için indirim uygulaması) vadesiz ve 1 aya kadar vadeli mevduatı kapsayacak şekilde genişletilmiştir. Türk lirası cinsinden yükümlülükler için 14 günlük dönemde ortalama olarak tesis edilen zorunlu karşılık tutarının bir kısmının bloke olarak tutulmasına karar verilmiştir.

Finansal koşulları sıkılaştırıcı yönde atılan adımların da etkisiyle Türk lirası ticari kredi faizleri ve ihtiyaç kredisi (Kredili Mevduat Hesabı-KMH hariç) faizleri önceki PPK toplantı haftasından bu yana sırasıyla 6,27 puan ve 15,3 puan artarak, yüzde 59,6 ve yüzde 76,0 olarak gerçekleşmiştir. Aynı dönemde sınırlı artış gösteren konut kredisi ve taşıt kredisi faizleri 15 Mart 2024 itibarıyla sırasıyla yüzde 42,7 ve yüzde 43,1 olarak gerçekleşmiştir. Mart ayı PPK kararı ve alınan makroihtiyati tedbirler ile kredi büyümesinde dengelenme öngörülmektedir.

Okumaya devam et

Ekonomi

Ekonomik güven endeksi 100 oldu

Ekonomik güven endeksi Şubat ayında 99 iken, Mart ayında yüzde 1 oranında artarak 100 değerini aldı.

İSTANBUL-
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Mart ayı Ekonomik Güven Endeksi’ni açıkladı. Buna göre, ekonomik güven endeksi Şubat ayında 99 iken, Mart ayında yüzde 1 oranında artarak 100 değerini aldı. Bir önceki aya göre Mart ayında tüketici güven endeksi yüzde 0,02 oranında artarak 79,4 değerini, reel kesim (imalat sanayi) güven endeksi yüzde 1,5 oranında artarak 103,5 değerini, hizmet sektörü güven endeksi yüzde 1,5 oranında artarak 120,4 değerini, perakende ticaret sektörü güven endeksi yüzde 1 oranında azalarak 113,3 değerini, inşaat sektörü güven endeksi yüzde 3,6 oranında azalarak 88,6 değerini aldı.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.