Genel

“Afrika’daki darbelerin perde arkasında Fransa’nın Türkiye düşmanlığı yatıyor”

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doğan Bekin, Afrika’daki darbelerin arkasında Fransa’nın kıtada stratejik bir güç olarak yükselen Türkiye’ye düşmanlığının yattığını belirtti.

Huzeyfe Tarık Yaman
ANKARA-
Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doğan Bekin, yaptığı yazılı açıklamada son dönemde dikkatlerin çevrildiği Afrika’daki darbelerin arkasında Fransa’nın kıtada stratejik bir güç olarak yükselen Türkiye’ye düşmanlığının yattığını kaydetti. Bekin, “Özellikle Sudan, Libya, Cezayir, Tunus gibi ülkelerde Türkiye’nin ağırlığının hissedilmeye başlanması ister istemez Fransa’nın Türkiye’ye yönelik karalama politikalarını ön plana çıkarmasına ve Afrika ve Doğu Akdeniz başta olmak üzere Türkiye’ye karşı düşmanca bir yaklaşım yürütmesine neden olmaktadır” dedi.

Afrika kıtasında her 5 kişiden biri açlıkla karşı karşıya

Bekin, konu ile ilgili şunları kaydetti:
“Afrika’da açlık çeken kişi sayısı 2020 yılında 282 milyona yaklaşırken, gıda yetersizliğinin negatif etkileri ne yazık ki milyonlarca çocuğun gelişimini de olumsuz etkilemektedir. Bugün gelinen noktada her 5 Afrikalıdan birisi açlık ile yüz yüze kalmaktadır. Özellikle son dönemlerde yaşanan ekonomik sorunlar ve dış borç yükü Afrika’yı temelden sarsmaya devam etmektedir. 2014 yılında sadece 4 Afrika ülkesi yüksek borçtan dolayı haciz riski taşırken, bugün ise 17 ülke benzer sorunlarla yüz yüzedir. Bunun sonucu olarak güven ve istikrar ciddi boyutlarda zayıflık gösterdiğinden özellikle Sahel bölgesi başta olmak üzere Afrika Boynuzu, Büyük Göller bölgesi ve Güney Afrika’da terör olayları hızlı tırmanış gösterirken, özellikle Çad, Gine, Mali, Sudan, Tunus, Burkina Faso’da yaşanan askeri darbeler ve Gine Bissau’da meydana gelen darbe girişimi istikrarsızlığı da beraberinde getirmektedir.”

“Batı sömürgeci anlayışıyla Afrika’nın toparlanmasına izin vermiyor”

Afrika Birliği’nin sorunları çözmede etkisiz kaldığını ifade eden Bekin, “Afrika Birliği’nin yeterince etkin olamaması ve önleyici tedbirler konusunda yaptırım gücünün bulunmaması ister istemez sosyoekonomik sıkıntıların daha da hızlı bir ivme göstermesi söz konusu olabilir. Afrika’da kolayca çözülmeye meyilli olan siyasi ve sosyal yapıdaki birçok ülke ne yazık ki dış güçlerin sömürgeci yaklaşımlarından etkilenebilmektedir. Özellikle Libya eski lideri Albay Muammer Kaddafi’nin 2009 yılında Afrika Birliği başkanlığı döneminde ön plana çıkardığı Afrika Birleşik Devletleri (ABD) ve buna bağlı olarak 2011’de ortaya attığı Amerikan doları ve euro yerine Afrika ortak para birimi olarak altın dinar fikrini dillendirmesi sonrası Libya’da iç karışıklığın başlaması ve Kaddafi’nin devrilmesi düşündürücü olsa gerek” dedi.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Trendler