Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Çevre

Prof. Dr. Ortaylı: Şehirlere göç çekmek cehalettir

Kocaeli’de düzenlenen Kartepe Zirvesi Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın özel oturumuyla son buldu. Ortaylı, “Şehirlere göç çekmek bir cehalettir. Bereketli bir ülkede açımdan öleceğim, böyle bir şey olabilir mi? Şehirleri düzenlememizin zamanı geldi” dedi.

Hamza Emin Usta – Cüneyt Önelge
KOCAELİ-
Bu yıl 4.’sü düzenlenen “Dirençli Şehirler ve Şehrin Dönüşümü” temasıyla Kartepe Zirvesi, Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın özel oturumuyla son buldu. Gerçekleştirilen oturumda, “Kadim Şehirlerden Günümüze” teması ele alındı. Dengesiz sanayileşmenin getirmiş olduğu düzensiz şehir yapısını eleştiren İlber Ortaylı, “Bursa Ovası’nda gerçekten her yer düzensizleşti. Ünlü Bursa şeftalisi gitti, millet unuttu. Parayı yemedikten sonra tabiatın güzelliklerinden istifade edemedikten sonra zenginlik ne işe yarar” diye konuştu.

“Liseden sonra tarih okunmaz”

Özel sektörün kurduğu okulların devlet okulları kadar iyi olmadığını söyleyen İlber Ortaylı, “Sanayi gelişiyor. Bunu devlet yapıyor. Özel sektör olmasa bile devlet devam diyor. Hala özel sektörün kurduğu okullar diğerleri kadar olamıyor. İşler; İTÜ, ODTÜ mühendisi ile yürüyor. Robert Koleji’nde okuyan öğrenci de, Afyon Lisesi’nde okuyan öğrenci de geliyor. Türkiye’nin idari tarihine bakarsanız bu durum hep böyleydi. Liseden sonra tarih okunmaz. Memleketin yapısı buna müsait değil. Gidecek, tıp veya filoloji okuyacak. Daha sonra tarihten devam edecek. Böyle bir memlekette sanayi kuruluyor” şeklinde konuştu.

“Etrafımızdaki ülkelere göre en hızlı kalkınan ülke burasıdır”

İran’ın en hızlı kalkınan ülkelerden biri olduğunu söyleyen Ortaylı, “Etrafımızdaki ülkelere göre en hızlı kalkınan ülke burasıdır. Petrol ülkesi olan İran, elektrifikasyonunu yeni tamladı. Biz 1970’li yıllarda bitirdik. İran’da da teknik adamlar var. Entelektüel bir halk da var fakat orası daha şimdi aydınlatıyor. Lenin ihtilal yaptığında, ‘Komünizm eşittir Sovyet iktidarı artı memleketin elektrifikasyonudur’ dedi. İnsanlar gelmiş ve burada bir şeyler yapmışlar, bu çok önemli. 70’lerde bu iş bitmiş ve Türk köylerine elektrik gelmiştir” ifadelerini kullandı.

“Bursa Ovası’nda gerçekten her yer düzensizleşti”

Şehirlere çekilen göçün cehalet olduğunu söyleyen Ortaylı, “Maalesef mazide, askeri bir dürtme Türkiye’nin sanayileşme ihtiyacını iki misli arttırmıştır. Bunun için Türkiye kendi çevresini tahrip etmiş, sanayileşmiş ve aşırı derecede bir göç başlamıştır. Şehirlere göç çekmek bir cehalettir. Bereketli bir ülkede açımdan öleceğim, böyle bir şey olabilir mi? Şehirleri düzenlememizin zamanı geldi. İlk önce şu zehirli mıntıkaları temizlemeliyiz. Ünlü Bursa şeftalisi gitti, millet unuttu. Parayı yemedikten sonra tabiatın güzelliklerinden istifade edemedikten sonra zenginlik ne işe yarar. Peynirimizin küfü eski küf değil. Yediğimiz otlar eski otlar değil. Bunların arasında para kazanmanın bir anlamı kalmıyor. Dünya değişmedi. Aynı panik aynı şekilde devam edecektir. Bu, kendi bulunduğumuz çevreyi yok etmemizi gerektirmiyor. Onunla yaşamalıyız ve onu ıslah etmeliyiz. Şu an Dünya’daki en ideal şehir Roma’dır” şeklinde konuştu.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Çevre

Bursa Valiliği’nden toz taşınım uyarısı

Bursa Valiliği tarafından vatandaşlara toz taşınımı uyarısı yapıldı.

BURSA-
Bu gece 23:59’a kadar sürmesi beklenen meteorolojik olayla ilgili şu ifadelere yer verildi: “Yapılan son değerlendirmelere göre; Çarşamba günü bölge genelinde (Eskişehir, Bursa, Kütahya, Bilecik) toz taşınımı beklenmektedir. Toz taşınımı nedeni ile görüş mesafesinde düşme, hava kalitesinde azalma ve ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır.”

Okumaya devam et

Çevre

Tokat’ta 191 konut zarar gördü, 2 bin yıllık köprüde çatlak bile yok

Tokat’ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen depremde üç ilçede toplam 191 konutta hasar oluşurken, 2 bin yıllık tarihi köprüde çatlak dahi oluşmadı.

Yasin Kıras – Yunus Çiftci
TOKAT-
Tokat, aynı gün içinde üst üste gelen depremlerle sarsıldı. Önceki gün meydana gelen 4.7, 4.1 ve 5.6 büyüklüğündeki depremlerin ardından Sulusaray, Yeşilyurt ve Artova ilçelerinde ve 30 köyde 191 konutta hasar tespit edildi. Deprem sonucunda ahır duvarları yıkıldı, cami minareleri hasar gördü ve birçok evde çatlaklar oluştu. Ancak ilçe merkezinde bulunan ve halen çevre köylere ulaşımı sağlayan Roma döneminden kalma tarihi Sulusaray Köprüsü depremde zarar görmedi. 2 bin yıllık tarihi yapı, köylere olan karayolu ulaşımını güvence altına almaya devam ediyor.
Öte yandan, depremin etkileri gün ağarırken dronla havadan görüntülendi.

Okumaya devam et

Çevre

Deprem uzmanından uyarı: Tokat’ın üzerinde bulunduğu fay hattında beklenen büyük şiddetli deprem hala olmadı

Gazi Üniversitesi DEMAR (Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi) Müdürü Prof. Dr. Abdussamet Arslan, Tokat’ın da üzerinde bulunduğu Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda beklenen büyük şiddetli depremin hala olmadığını kaydetti.

Muhammed Musab Gümüşer – Tolga Başer
ANKARA-
Prof. Dr. Abdussamet Arslan, Tokat’ta meydana gelen ve Samsun, Yozgat, Çankırı ve Çorum gibi çevre illerde de hissedilen 5.6 büyüklüğündeki depreme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Arslan, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, Bingöl çevresinde birleşen Doğu Anadolu Fay Hattı ve Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın birbirleri üzerinde sürekli hareket halinde olduğunu kaydederek, “Son 1 ayda özellikle Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın her iki ucunda hareketlenmeler mevcut. 4’ün üzerinde çok fazla sayıda deprem oldu. Hem Doğu bölgesinde özellikle Adıyaman’ın biraz daha ilerisinde depremler oldu hem de hattın batı ucunda yani Yunanistan’da 4’ün üzerinde depremler oldu. Dolayısıyla bu fay hattının üzerinde bir hareketlenmenin olduğu çok net bir şekilde ortaya çıkıyor” ifadelerini kullandı.

Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası Doğu Anadolu Fay Hattı’nın, Kuzey Anadolu Fay Hattı’na doğru 9 metre kaydığını kaydeden Arslan, yukarıya doğru meydana gelen hareket sonucu Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda kırılmalar meydana geldiğini ve Tokat’ın da bu hat üzerinde olduğunu kaydetti.

Arslan, iki hattın birleştiği noktalarda bulunan Bingöl, Erzincan, Bitlis ve Muş çevresinde stres birikimi yaşandığını kaydetti. Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde ortaya çıkan jeolojik verilere değinen Arslan, 10 yıl içerisinde bu hat üzerinde 7.0 ila 7.5 büyüklüğünde bir deprem olma ihtimalinin yüzde 90 olduğuna dikkati çekti.

“Deprem olan bir bölgede bir kırılmanın tekrar yaşanma ihtimalinin neredeyse sıfır”

Deprem olan bir bölgede bir kırılmanın tekrar yaşanma ihtimalinin neredeyse sıfır olduğunu belirten Arslan, sözlerine şöyle devam etti:
“Ne zamana kadar? Periyodu doluncaya kadar. Kahramanmaraş depreminin periyodu 450 ila 500 yıl civarındadır. Dolayısıyla da Pazarcık bölgesinde fayın tekrar kırılması için 450 yıla daha ihtiyacımız var ancak buradaki kırık meydana geldiğinde hem Elazığ ve Bingöl’e doğru olan bir bölgede hem de Hatay’ın daha güneyinde olan bölgelerde gerilme birikmesi meydana geldi. 9 metreye ileriye doğru giden hareket, Malatya civarında durdu. Sonra bu hareket bir türlü devam edecek, kırılmayı tamamlayacak.”

“Önümüzdeki 10 yılda Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde 7.0 ila 7.5 civarında deprem beklemek yanlış olmaz”

Bingöl civarında büyük şiddetli depremin hala olmadığını ifade eden Arslan, “İki fay hattının buluştuğu kavşak nokta olan Bingöl’de henüz beklediğimiz deprem olmadı. Bu depremi de hakikaten bekliyoruz. Kuzey Anadolu Fay Hattı boyunca 7.0 ila 7.5 büyüklüğündeki depremi beklememek çok hata değil ama zamanlamasını söyleyebilmek çok zor. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde kesinlikle 7.0 ila 7.5 civarında deprem beklemek yanlış olmaz” değerlendirmesinde bulundu.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.