Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Siyaset

“Artık enformasyon bombardımanı değil, daha ziyade dezenformasyon bombardımanı ile karşı karşıyayız”

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “İletişim analizi yapanlar uzunca bir süre ‘enformasyon bombardımanı’ndan bahsettik. Bugün itibarıyla artık enformasyon bombardımanı değil, daha ziyade ‘dezenformasyon bombardımanı’ ile karşı karşıyayız” dedi.

Utku Şimşek
ANKARA-
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın ev sahipliğinde Anadolu Yayıncılar Derneği tarafından Yerel Medya Çalıştayı düzenlendi. Ankara’daki İletişim Başkanlığı’nda düzenlenen çalıştaya çok sayıda yerel ve ulusal medya temsilcisi katıldı. Çalıştayda konuşan İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “Yerel medyanın geçmişten bugüne ülkemiz için her zaman çok kritik bir fonksiyonu oldu. Milli Mücadele döneminde hem Anadolu insanının sesi hem de Anadolu’ya ses olan yerel medya, milletimizin yaktığı bağımsızlık ateşini büyüttü. Ülkemizin demokratik serencamında da yerel medya yine önemli ve işlevsel bir rol üstlendi. İster yerel ister ulusal ölçekte olsun, yerli ve milli medyanın önemini ve gerekliliğini bugün de aynı şekilde görüyoruz” ifadelerini kullandı.

“Yeni imkanlarla elbette içerikler çok daha geniş kitlelere ulaşıyor”

Gazete, televizyon ve radyo başta olmak üzere konvansiyonel medyanın bütün unsurlarıyla büyük bir dönüşüm yaşadığına dikkat çeken Altun, “Yeni imkanlarla elbette içerikler çok daha geniş kitlelere ulaşıyor. Bu konu göz önünde bulundurulduğunda medya erişimi açısından sınırların ortadan kalktığı bir dönemi yaşıyoruz. Bu noktada yerel, ulusal ve uluslararası medyaya ilişkin coğrafi temelli ayrımlar ve tanımlamalar geçerliliğini yitirmeye başlamıştır. Dolayısıyla tecrübe ettiğimiz bu dönüşüm, bizi medyaya ilişkin tanımlarımızı da değiştirmeye doğru yönlendiriyor. Sınırları ortadan kaldıran bir erişim imkanının olduğu günümüzde, şu an ‘yerel medya’ diye yaptığımız tasnife de yeni bir tanımlama getirmek durumundayız. Diğer taraftan yerel medyanın da bütün boyutlarda bu dönüşüm ve değişimden etkilendiği, etkileneceği aşikâr. Yaşanan dijital dönüşüm, içerik üretiminden teknolojik altyapıya kadar etkisi olan yeni bir dönemi beraberinde getirmiştir. Dijital imkanlar elbette demokrasi ve katılımcılık açısından çok önemli fırsatlar sunuyor. Ancak pek çok yenilik ve gelişmenin yanında dijital dönüşüm, aynı zamanda bazı sorunlara, olumsuzluklara da yol açıyor. Bunlardan biri de bu çalıştayda ele alınacak başlıklar arasında yer alan ‘dezenformasyon’ olgusudur” şeklinde konuştu.

“Bugün itibarıyla artık enformasyon bombardımanı değil, daha ziyade ‘dezenformasyon bombardımanı’ ile karşı karşıyayız”

Yeni dönemde artık iletişim analizi yapan uzmanların ana gündem maddesini “dezenformasyon” kavramının oluşturduğunu altını çizen Altun, “İletişim analizi yapanlar uzunca bir süre ‘enformasyon bombardımanı’ndan bahsettik. Bugün itibariyle artık enformasyon bombardımanı değil, daha ziyade dezenformasyon bombardımanı ile karşı karşıyayız. İletişim analizlerinin merkezinde yer alması gereken kavram bugün ne yazık ki dezenformasyon bombardımanı olmuştur. Enformasyon bombardımanının anlamının önemsizleştiği bir dönemden, dezenformasyon bombardımanının hakikati tarif ettiği bir döneme geçmiş bulunmaktayız. Dolayısıyla bu dönemde hakikati savunmak çok hayati bir anlam taşımaktadır” diye konuştu.

“Hiç kuşkusuz medya, gerçek fonksiyonunu sadece ve sadece hakikatin peşinde koştuğu bir çabayla ortaya koyabilir”

Ulusal medya gibi yerel medyanın da yeni iletişim teknolojileri ve dijital dönüşüme ayak uydurması, yeniliklerden geri kalmaması gerektiğine vurgu yapan Altun, “Hiç kuşkusuz medya, gerçek fonksiyonunu sadece ve sadece hakikatin peşinde koştuğu bir çabayla ortaya koyabilir. Bu hakikat gayreti, elbette medyanın gerçek yakıtı, gerçek gücü olmalıdır. Güçlü bir medyanın, ‘çağımızın dijital vebası’ olarak nitelendirebileceğimiz dezenformasyona karşı etkin bir mücadele kudretine sahip olacağı da muhakkaktır. Biz de İletişim Başkanlığı olarak medyanın güçlendirilmesi, çalışmalarının kolaylaştırılması ve dezenformasyonla mücadele edilmesi noktasında sizlerle birlikte omuz omuza hareket etmeyi sürdüreceğiz. Çünkü hakikatin sesinin daha gür çıkması için hem bizlerin hem de siz medya mensuplarının sorumluluğu bulunuyor. Siyasetten ekonomiye, güvenlikten medyaya, bütün alanlarda ülkemiz çok boyutlu bir saldırıyla karşı karşıya. Yalan ve dezenformasyona karşı verilen mücadelede, mesleki ve toplumsal sorumluluk bilincine sahip medya mensuplarının varlığı önemli bir avantaja dönüşmektedir. Güven veren gazeteciler, toplumun doğru bilgiye ulaşmasını sağlayarak hem mesleğe olan saygınlığı artıracak hem de demokrasinin sağlıklı işlemesine katkıda bulunacaktır. Yaşadığımız dönemin ruhu da bu konuda daha fazla gayret göstermemizi zorunlu kılıyor” açıklamasında bulundu.

“Göçmen politikası üzerinden Türkiye’de bir kaos ortamı oluşturmaya çalışıyorlar”

Özellikle sosyal medya ağları ve dijital mecralar üzerinden oluşturulan yoğun dezenformasyon bombardımanına dikkat çeken Altun, “Biz devlet ve millet olarak bu konuda insani ve vicdani değerlerden uzak şekilde kötücül hesaplarla siyasal menfaat devşirme girişimlerine hiçbir şekilde fırsat vermeyeceğiz. Cumhurbaşkanımız ülkemizin bu konudaki pozisyonunu çok net bir şekilde ortaya koydu. En başından beri ‘Mazlumları katillerin eline teslim etmeyeceğiz’ diyen Cumhurbaşkanımızın, Suriye’de zulüm düzeni son bulsun diye 10 yıldır verdiği mücadele ortadadır. Bu mücadele bütün dünyanın gözleri önünde verilmiştir. Bölgesel ve küresel aktörlerin gözleri önünde verilmiştir. Cumhurbaşkanımız bu mücadeleyi verirken, zalimlerle iş birliği yapanlar, onlara heyetler ve sempatik mesajlar gönderenler ne yazık ki bugün çıkmışlar ve Cumhurbaşkanımızın bu onurlu mücadelesini eleştirmeye ve dahası göçmen politikası üzerinden Türkiye’de bir kaos ortamı oluşturmaya çalışıyorlar. Bu kötücül aktörlerin yaptıkları da herkesin gözleri önünde gerçekleşti” ifadelerini kullandı.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 13 yıl sonra Irak’ta

 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 13 yıl aradan sonra resmi ziyarette bulunmak üzere Irak’ın başkenti Bağdat’a geldi.

BAĞDAT-
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Irak’a tarihi bir ziyaret gerçekleştiriyor. Erdoğan, 13 yıl aradan sonra resmi temaslarda bulunmak üzere Irak’ın başkenti Bağdat’a geldi. Erdoğan Bağdat Uluslararası Havalimanı’nda Irak Başbakan Muhammed Şiya Sudani tarafından resmi törenle karşılandı. Erdoğan, iki ülkenin milli marşlarının okunmasının ardından askeri kıtayı selamladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyareti kapsamında Bağdat’ta Cumhurbaşkanı Abdullatif Reşid ve Sudani ile baş başa ve heyetlerarası görüşmeler gerçekleştirecek. Erdoğan ile Sudani ortak basın toplantısı düzenleyecek, iki ülke arasında anlaşmalar imzalanacak. Erdoğan, temasları çerçevesinde daha sonra Erbil’e ziyaret gerçekleştirecek. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ziyaretinde ikili ilişkiler, güvenlik, ticari ve su sorunu gibi konular ele alınacak.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Irak ziyaretinde Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır eşlik ediyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, en son 2011 yılında Irak’ı ziyaret etmişti.


Okumaya devam et

Siyaset

CHP Genel Başkanı Özel: Erdoğan ile yüz yüze görüşeceğim, kutuplaşmayı kırmak için adım atacağımıza inanıyorum

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, “Erdoğan ile yüz yüze görüşeceğim, kutuplaşmayı kırmak için adım atacağımıza inanıyorum” dedi.

Yunus Emre Aytekin – Gürkan Sayın
ANKARA-
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Yerel Yönetimler Çalıştayında belediye başkanlarıyla bir araya geldi. Çalıştayda konuşan CHP lideri Özel, seçimlerde milliyetçi demokratların payı olduğunu belirterek, “Bu seçimde muhafazakar demokratların payı vardır. Bu seçimde tüm Kürt demokratların emeği vardır. Seçimleri Türkiye ittifakı kazanmıştır, Türkiye kazanmıştır. Türkiye ittifakının belediye başkanlarına selam olsun. Üzerimizdeki yüzde 25’lik cam tavanı, bu sonuçlarla beraber tuzla buz ettik. Böyle bir günde 650 kişilik salonda seçilmiş belediye başkanları ve il başkanlarıyla birlikte bu salonu hınca hınç doldurabilmenin, koltuklarında oturan her bir kişinin ilçe seçim kurullarından il seçim kurullarından aldıkları mazbatalarıyla seçilmiş CHP’li olmasının gururunu yaşıyorum” ifadelerini kullandı.

“Bu babaevinin tapusu bir kişiye kayıtlıdır, o da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür”

“Gün oldu bu parti baraj altında kaldı” diye konuşan Özel, “Gün oldu çelengi il başkanları kendileri taşıdı ama 81 ilde Atatürk’ten emanet bu bayrağı yere düşürmeden bugünlere taşıyan ve onların sayesindeki babaevi herkesin içine doğduğu, büyüdüğü, başı sıkışan herkesin çorbasının kaynadığını bacasının tüttüğünü bildiği, bir gün ihtiyaç duyarsa kapısının açılacağını bildiği yerdir babaevi. Bu babaevinin tapusu bir kişiye kayıtlıdır, o da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür” dedi.

Bundan sonraki seçimlerde ölçme-değerlendirmeyi siyasetin odak noktası haline getireceklerini belirten Özel, “Doğru yapanı örnek göstereceğiz, yanlış yapanı doğruya sevk edeceğiz. İbre yukarı ise devam edeceğiz, aşağıdaysa mutlaka yanlıştan döneceğiz” dedi.

“Yüzde 38 oy oranına ulaşarak partimizi hep birlikte birinci parti yaptık”

Yerel seçimlerin sonunda 14 tane büyükşehri, 21 il merkezini kazanarak toplam 35 ilde belediyeleri kazandıklarını hatırlatan Özel, “En yakın partiden 11 fazla il belediyemiz var. 314 ilçede, 60 beldede, 409 belediyeyi hep birlikte kazandık. Yüzde 38 oy oranına ulaşarak partimizi hep birlikte birinci parti yaptık. Partimiz artık toplumun her kesiminden oy alabilen bir siyasi partidir. Büyük bir başarı elde ettik” diye konuştu.

Okumaya devam et

Siyaset

Sur Belediyesinde Atatürk ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın fotoğraflarına yönelik hakarete ilişkin soruşturma

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca, Sur Belediyesinde mazbata töreni sonrasında, makam odasındaki Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğraflarına yönelik hakaret içeren sözlerle ilgili soruşturma başlatıldı.

Rıdvan Kılıç
DİYARBAKIR-
Başsavcılık, Diyarbakır Sur Belediyesinde mazbata töreni sonrasında, makam odasındaki Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğraflarına yönelik hakaret içeren sözlere ilişkin “Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret” ve “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlarından soruşturma başlattı.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ise sosyal medya hesabından Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yöneticilerinin, Diyarbakır Sur Belediyesinde mazbata töreni sonrasında, makam odasındaki Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğraflarına yönelik hakaret içeren sözleriyle ilgili mülkiye müfettişinin görevlendirildiğini bildirmişti.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.