Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Ekonomi

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: “Metaverse bir magazin konusu değil artık ekonomimizin temel unsurlarından biri haline gelmeli”

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “Artık yeni dijital evrenimiz Metaverse. Metaverse dediğimiz şey sadece sanal gerçeklikten ve gözlükten ibaret değil. Artık perakendeciler sanal mağaza açarak satış yapıyor. Metaverse bir magazin konusu değil artık ekonomimizin temel unsurlarından biri haline gelmeli” dedi.

Mustafa Cenik
ANKARA-
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ev sahipliğinde, Eticaret Merkezi A.Ş ve Teknolojide Kadın Derneği (Wtech) tarafından gerçekleştirilen “Türkiye Teknoloji Buluşmaları”, bu yıl “Dijital İşler” ana konusu ile düzenleniyor. İşini dijital tabanlı iş modelleri ile güçlendirmek veya yeni nesil iş modelleri ile yeni bir geleceğe yönelmek isteyenlerin katıldığı etkinlik TOBB İkiz Kuleler’de başladı. 8.’si düzenlenen etkinlikte “E-ticaret & E-ihracat”, “Dijitalleşme”, “Metaverse”, “NFT”, “Blockchain” gibi alt konu başlıkları ele alındı. Etkinliğin açılış programında TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun yanı sıra sektör temsilcileri, Anadolu’nun dört bir yanından gelen KOBİ’ler ve çok sayıda girişimci genç yer aldı.

Hisarcıklıoğlu burada yaptığı konuşmasında, Teknoloji Buluşmaları başlığında bugüne kadar 26 ilde 78 etkinlik düzenlediklerini belirerek, yüz binin üzerinde girişimciye ve KOBİ’ye ulaştıklarını ve onların dijitalleşmesine ve yaşanan hızlı dönüşüme ayak uydurmalarını sağladıklarını ifade etti.

Dijital dünya ile artık dünyanın bir ucundan diğer ucuna mal satılabildiğini hatırlatan Hisarcıklıoğlu, “Bu müthiş bir fırsat girişimciler için. Artık bir yere gitmeye gerek yok. Bir tuşla Avustralya’nın köyüne gidebiliyorsun. Bu müthiş bir avantaj, fırsat aynı zamanda iyi kullanamıyorsak tehdit. 20 trilyon dolarlık bir pazar. 7 milyar insan bir tuşun ucunda” dedi.

“Ürün ve hizmetleri dijital ortama hep beraber taşımak zorundayız”

Hisarcıklıoğlu, 2017 yılında e-ticaret sektörü büyüklüğünün 42,2 milyar lira olduğunu hatırlatarak, “2021’de pandeminin de etkisi ile biz e-ticareti keşfettik hep beraber 381 milyar lira oldu. Yani e-ticaret hacmimiz 4 yılda neredeyse tam 10 katına çıkmış durumda. Bir önceki yıla göre mukayese ettiğimiz zaman yüzde 69 artmış. Covid-19 sonrasında e-ticarete yönelim hız kesmeden sürüyor. İnternetten alışveriş yapmaya başlayan tüketiciye e-ticaret bir alışkanlık haline geldi. Oturdukları yerden en iyi fiyata en iyi kaliteli malı rahatlıkla alabiliyorlar. O halde ürün ve hizmetleri dijital ortama hep beraber taşımak zorundayız” diye konuştu


“Bir yandan Türkiye’nin e-ticaret hacmi rekorlar kırarken diğer yandan e-ticaret hacmi 2 milyar doları aştı”

Hisarcıklıoğlu, TOBB olarak 81 ilde kadın ve genç girişimci kurullarının, girişimcilerin yetkinliklerini geliştirmek için eğitimler verdiğine değinerek, şunları söyledi:
“Dünyanın en büyük küresel firmaları ile girişimcilerimizin dijital altyapısını geliştiriyoruz. Eğitim, danışmanlık ve mentorluk programlarımızla yüzbinlerce girişimcimize Türkiye’de dokunduk. Sınırları aşmasını da sağladık. Bir yandan Türkiye’nin e-ticaret hacmi rekorlar kırarken diğer yandan e-ticaret hacmi 2 milyar doları aştı. Ancak gidecek daha çok yolumuz var. İşte bu sebeple TOBB olarak e-ihracat seferberliğini başlatıyoruz. E-ticaret kapasitesi ve tecrübesi olan şirketlerimizi bir üst lige çıkartıyoruz. Amerika ve Avrupa başta olmak üzere gelişmiş pazarlara erişimlerini sağlamak için eğitim, danışmanlık ve rehberlik hizmetleri sunuyoruz. Amerikan şirketleri derneği ile birlikte bu ay başladığımız proje ile Amerika pazarında başarılı olmuş girişimcilerimiz sizlere yol gösterecek, tecrübelerini sizlere aktaracak. Danışmanlarımız lojistikten depolamaya, pazarlamadan ürün tutundurmaya kadar çok geniş yelpazede hizmet sunuyor olacaklar.”

“(Girişimcilere) İşinizi muhakkak dijital ortama taşımalısınız”

Dünyanın en değerli arazisinin cep telefonu ekranları olduğunu savunan Hisarcıklıoğlu, “Dünyanın en değerli arazisi cep telefonu ekranları. Önemli olan bu arazide yer kapabilmek. Buradan araziyi kapmanız lazım. Bütün iş burada artık. Peki cep telefonu ekranında nasıl yer alabiliriz. İşte bütün mesele burada. Şirketinin veya ürününün ya mobil uygulaması olacak yada geliştirilen mobil uygulamanın içerisinde muhakkak yer alacaksın. Mobil uygulamalar tüketicilere müthiş kolaylık sağlıyor. Hepiniz kullanıyorsunuz. Hepiniz bunun farkındasınız. Dijital medyanın geçen yıl aldığı reklam payı, tüm reklam pastasının içinde aldığı payda yüzde 51 oldu. Tüketiciler de artık sanal ortama kaymakta ve süreç artık sürmekte. O halde girişimcilerin orda olması gerekmektedir. İşinizi muhakkak dijital ortama taşımalısınız” dedi.
“Metaverse bir magazin konusu değil artık ekonomimizin temel unsurlarından biri haline gelmeli”

Geçtiğimiz yıllarda dijital dünyada var olmak için internet sitesi kurulması gerektiğine dikkati çeken Hisarcıklıoğlu, “Artık yeni dijital evrenimiz Metaverse. Metaverse dediğimiz şey sadece sanal gerçeklikten ve gözlükten ibaret değil. Artık perakendeciler sanal mağaza açarak satış yapıyor. Metaverse evreninde etkinlikler düzenliyor. Tehlikeli meslekler sanal gerçeklikte öğretiliyor. Ancak Metaverse’in gerçekten bir ekonomi olabilmesi için ödeme altyapılarına entegre etmemiz lazım. Bu da blok zincirin altyapısı ile ancak mümkün olabilir. Blok zinciri uygulamaları hayatımıza Bitcoin ile girdi. Sonra birçok başka kripto varlıklar çıktı. Ancak bu kripto varlıklarla akıllı sözleşmeler yapılıyor. En basitinden ihracatta teminat vermek gibi sorunların altyapısı sürdürülmektedir. IMF’nin verilerine göre Türkiye, dünyada en çok kripto borsalarından işlem yapan ülke. Ancak bu platformu iş üretmek için kullanmıyoruz. Maalesef çıkardığımız blok zinciri girişimimiz çok az. Yani bu teknolojilerin üreticisi değil, tüketicisiyiz. Bu teknolojinin üretim ayağına daha çok kafa yormalıyız. Metaverse bir magazin konusu değil artık ekonomimizin temel unsurlarından biri haline gelmeli” değerlendirmesini yaptı.


Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ekonomi

TCMB: Enflasyonda Ramazan ayına özgü unsurların etkisinin belirgin olduğu gıda fiyatları öne çıkmıştır

Merkez Bankası PPK özetinde Şubat ayı tüketici enflasyonu artışında ücret ve geriye doğru endeksleme davranışının devam eden yansımalarının hissedildiği hizmet fiyatlarının yanı sıra Ramazan ayına özgü unsurların etkisinin belirgin olduğu gıda fiyatlarının öne çıktığı ifade edildi. Bu dönemde özellikle kırmızı et ve bağlantılı işlenmiş et ürünleri ile çiğ süt referans fiyat artışının yansımalarının izlendiği süt ve süt ürünleri fiyatlarında artış oranının belirgin olduğuna işaret edildi.

İSTANBUL-
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetini yayımladı. Özette, Şubat ayı enflasyonunda ücret ve geriye doğru endeksleme davranışının devam eden yansımalarının hissedildiği belirtildi. Raporda Ramazan ayına özgü unsurların etkisinin belirgin olduğu gıda fiyatlarının öne çıktığı ifade edildi.
Metinde şu ifadeler yer aldı:

“Küresel büyüme görünümü yatay seyretmekte, işgücü piyasalarındaki sıkılık ise devam etmektedir. Türkiye’nin dış ticaret ortaklarının ihracat paylarıyla ağırlıklandırılan küresel büyüme endeksinin 2023 yılı dördüncü çeyrek yıllık büyümesi yüzde 1,76 olarak gerçekleşerek bir önceki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı sonrasında yatay bir seyir izlemiştir. 2024 yılı ilk çeyreğine ilişkin tahminler ise yüzde 1,85 düzeyindedir. Bu çerçevede, küresel ekonomide geçen yılın üçüncü çeyreğinde yaşanan yavaşlamanın son çeyrekte de devam ettiği ve küresel iktisadi faaliyetin zayıf seyrini sürdürdüğü değerlendirilmektedir. Bununla birlikte, gerek ihracat ağırlıklı küresel büyüme görünümü gerekse ocak ve şubat ayı PMI verileri, iktisadi faaliyette 2023 yılı son çeyreğine göre ılımlı bir toparlanmaya işaret etmektedir. Enflasyonda kalıcı düşüş sağlamak amacıyla sıkı para politikalarının sürdürülmesi ve jeopolitik risklerin varlığı 2024 yılında küresel iktisadi faaliyetin seyri açısından öne çıkan risk faktörleri olarak görülmektedir.

Çekirdek enflasyonun ve enflasyon beklentilerinin yüksek seviyeleri, küresel enflasyonun bir süre daha merkez bankalarının hedeflerinin üzerinde seyretmeye devam edeceğini ima etmektedir. 2023 yılında enflasyonda görülen keskin düşüşe rağmen birçok ülkede, özellikle hizmet enflasyonundaki katılık dikkat çekmektedir. Gelişmekte olan ülkelerde faiz indirimleri parasal sıkılığı koruyacak şekilde sürdürülürken, gelişmiş ülke merkez bankalarının da 2024 yılı içerisinde faiz indirimlerine başlamaları beklenmektedir. Ancak, merkez bankalarının son dönem iletişimleri ve ABD ocak ve şubat enflasyon verilerinin beklentilerin üzerinde gerçekleşmesi sonucunda piyasa fiyatlamaları önceki PPK dönemine kıyasla daha temkinli bir indirim patikasına işaret etmektedir. GOÜ’lere yönelen portföy akımları, ocak ayı başından itibaren görülen yavaşlamanın ardından, risk iştahındaki olumlu seyre bağlı olarak son haftalarda yeniden artış göstermiştir.

Parasal ve Finansal Koşullar

Bir önceki PPK döneminden bu yana toplam kredi büyümesinde ivmelenme gözlenmiştir. Bireysel kredilerin 4 haftalık ortalama büyüme oranları önceki PPK toplantısı haftasından bu yana artarak, yüzde 4,12 seviyesinde gerçekleşmiştir. İhtiyaç kredilerinde ve bireysel kredi kartlarında bu oran sırasıyla yüzde 4,59 ve yüzde 5,34 seviyesindedir. Taşıt kredileri ise yüzde 0,59 azalarak yılbaşından bu yana sergilediği zayıf seyrine devam etmiştir. Diğer taraftan, Türk lirası ve kur etkisinden arındırılmış yabancı para ticari kredilerin aynı dönemde 4 haftalık ortalama artış oranları sırasıyla yüzde 3,34 ve 1,28 seviyesinde gerçekleşmiştir.
Mart ayı içinde yapılan düzenlemelerle finansal koşullar sıkılaştırılmış, para politikası aktarımı desteklenmiştir. Bu kapsamda, Türk lirası ticari ve ihtiyaç kredileri için aylık büyüme kısıtları yüzde 2’ye düşürülmüş, uygulamanın etkinliğini artırmak amacıyla büyüme kısıtlarının aşılması durumunda menkul kıymet tesisine ek olarak zorunlu karşılık tesisi getirilmiştir. Kredi kartı nakit çekim ve kredili mevduat hesaplarında uygulanacak azami faiz oranları ihtiyaç kredi faizleri ile uyumlu olarak yüzde 4,42’den yüzde 5’e yükseltilmiştir. Öte yandan, Türk lirası mevduatın desteklenmesi amacıyla, tüzel kişiler için Türk lirası pay artış hedefi getirilmiş, gerçek kişi Türk lirası pay artış hedefleri mevcut eğilimler çerçevesinde kalibre edilmiş ve hedeflere ulaşılamaması durumundaki komisyon oranları artırılmış, yenileme ve Türk lirasına geçiş hedefini sağlayan bankalar için zorunlu karşılık tesisi üzerinden faiz ödemesi (katılım bankaları için indirim uygulaması) vadesiz ve 1 aya kadar vadeli mevduatı kapsayacak şekilde genişletilmiştir. Türk lirası cinsinden yükümlülükler için 14 günlük dönemde ortalama olarak tesis edilen zorunlu karşılık tutarının bir kısmının bloke olarak tutulmasına karar verilmiştir.

Finansal koşulları sıkılaştırıcı yönde atılan adımların da etkisiyle Türk lirası ticari kredi faizleri ve ihtiyaç kredisi (Kredili Mevduat Hesabı-KMH hariç) faizleri önceki PPK toplantı haftasından bu yana sırasıyla 6,27 puan ve 15,3 puan artarak, yüzde 59,6 ve yüzde 76,0 olarak gerçekleşmiştir. Aynı dönemde sınırlı artış gösteren konut kredisi ve taşıt kredisi faizleri 15 Mart 2024 itibarıyla sırasıyla yüzde 42,7 ve yüzde 43,1 olarak gerçekleşmiştir. Mart ayı PPK kararı ve alınan makroihtiyati tedbirler ile kredi büyümesinde dengelenme öngörülmektedir.

Okumaya devam et

Ekonomi

Ekonomik güven endeksi 100 oldu

Ekonomik güven endeksi Şubat ayında 99 iken, Mart ayında yüzde 1 oranında artarak 100 değerini aldı.

İSTANBUL-
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Mart ayı Ekonomik Güven Endeksi’ni açıkladı. Buna göre, ekonomik güven endeksi Şubat ayında 99 iken, Mart ayında yüzde 1 oranında artarak 100 değerini aldı. Bir önceki aya göre Mart ayında tüketici güven endeksi yüzde 0,02 oranında artarak 79,4 değerini, reel kesim (imalat sanayi) güven endeksi yüzde 1,5 oranında artarak 103,5 değerini, hizmet sektörü güven endeksi yüzde 1,5 oranında artarak 120,4 değerini, perakende ticaret sektörü güven endeksi yüzde 1 oranında azalarak 113,3 değerini, inşaat sektörü güven endeksi yüzde 3,6 oranında azalarak 88,6 değerini aldı.

Okumaya devam et

Ekonomi

Erzurum Faydalı Model’de 2’inci sırada yer aldı

TÜRKPATENT Şubat ayı Faydalı Model başvuru verilerini yayımladı. Erzurum’dan Şubat ayında 1, bu yılın ilk iki ayı toplamında ise 2 faydalı model başvurusu gerçekleştirildi. İl başvuru sayısı düzeyinde Bölge illeri içinde Elazığ’ın ardından 2, ülkede ise 14’üncü sırayı aldı.

ERZURUM-
Veriler üzerinden DOSİAD tarafından yapılan araştırmaya göre Şubat ayında Erzurum’dan 1, KUDAKA İstatistik Bölgesi illerinde 2, Kuzeydoğu Anadolu istatistik Bölgesi illerinden 2, Doğu Anadolu Bölgesi illerinden 16, ülkede ise 210 faydalı model başvurusu yapıldı.

2024 yılının ilk iki ayında Erzurum’dan 2, KUDAKA istatistiki Bölgesi illerinden 3, Kuzeydoğu Anadolu istatistik Bölgesi illerinden 3, Doğu Anadolu Bölgesi illerinden 18, ülkede ise 377 Faydalı model başvurusu kaydedildi. Erzurum’un 2 aylık düzeyde faydalı model başvuru sayısı bölge toplamında yüzde 11.1’lik dilim oluşturdu.

Doğu’dan 4 İl başvuru yaptı

Bu yılın ilk iki ayında Doğu Anadolu Bölgesinden yalnızca 4 ilden faydalı model başvurusu yapıldı. Başvuru kaydedilen iller Elazığ, Erzurum, Erzincan ve Malatya olarak bildirildi. Verilere göre Elazığ’dan 14, Erzurum’dan 2, Erzincan ve Malatya illerinden ise 1 faydalı model başvurusu gerçekleşti.

Erzurum 14’üncü sırada

Erzurum bu yılın ilk iki ayı kaydında faydalı model başvuru sayısı ölçeğinde 14’üncü sırada yer aldı. Ülkede faydalı model başvuru sayısının en yüksek olduğu iller; İstanbul, Ankara, İzmir, Konya, Bursa, Elazığ, Kocaeli, Kayseri, Manisa, Gaziantep, Samsun, Antalya, Balıkesir, Adana, Denizli, Tekirdağ, Eskişehir, Isparta, Aksaray, Çorum, Hatay, Kütahya, Muğla, Tokat, Yalova, Çanakkale, Diyarbakır, Erzurum, Kastamonu, Niğde olarak açıklandı.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.