Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

Turgut Özal’a gönderilen 35 yıllık sırrın içinden, bir sır daha çıktı

Türkiye’nin 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a gönderilen 35 yıllık gizemli mektubun içinden bir sır daha çıktı. Oğlu Ahmet Özal hemen kitapçıya gelerek mektubu ilk kez açtı. Kitabın içinden o dönem Adana’da tutuklu bulunan 5 kişinin ismi çıktı.

Ardacan Uzun – Cihat Polat
KOCAELİ-
İzmit ilçesinde sahaf dükkanı işleten Şerafettin Ergül, 3 yıl önce bir kitabın içinden Turgut Özal’a gönderilen mektup buldu. Ergül, mektubun 1987 yılında Orrion Johnson isimli bir kişinin Amerika Birleşik Devletleri’nin Washington eyaleti Seattle şehrinden dönemin Başbakanı Turgut Özal’a gönderildiğini fark etti. İHA’nın servis ettiği “Turgut Özal’a yazılmış 35 yıllık sır mektup” başlıklı haberin ardından Kocaeli’ye gelen Turgut Özal’ın oğlu Ahmet Özal, mektubu açtı.

Mektubun, 1987 yılında Adana Valisi Erdoğan Şahinoğlu’na yazıldığı ve bir kopyasının da Turgut Özal’a gönderildiği anlaşıldı.

Mektubu kaleme alan Orrion Johnson isimli kişinin, Türkiye’de tutuklu olan 5 kişiye cezaevinde kötü davranılmamasını istediği ve bu kişilerin neden tutuklu bulunduğunu sorduğu anlaşıldı. Bu kişilerin kim olduğu ve neden tutuklandıkları ise merak konusu oldu.

“İşkenceye uğramasınlar”

6 Temmuz 1987’de yazılan mektupta:
“Sevgili beyefendi, yakın zamanda gözaltı haberi gelen bu beş adam; Yusuf Yürekli, İmayet Torunay, Ahmet Özgentürk, Cumali Güven, Özkan Ünlü adına bu yazıyı kaleme alıyorum. Israrla rica ediyorum ki, bu kişiler aileleriyle ve kendilerine atanan yasal temsilcileri ile iletişime geçebilsinler. Ayrıca rica ediyorum bu kişiler, gözaltındayken kötü muamele görüp işkenceye uğramasınlar. Bu kişiler neden gözaltına alındılar? Saygılarımla talep ediyorum ki, haklarında verilen kararlar bana, tüm endişeli vatandaşlara ve topluluklara bildirilsin. Türk yasalarına göre; bu kişiler, duruma özel veya legal olarak değiştirilmediği sürece, 8 Temmuz 1987’den önce serbest bırakılmalı. Lütfen oldukça hassas konuyu inceleyin. Tüm saygılarımla, Orrion Johnson”

“Bunların isimlerini ancak istihbaratlar ve devletler bilebilir”

Haberi gördükten sonra sahaf Şerafettin Ergül ile iletişime geçtiğini söyleyen TEK Parti Genel Başkanı Ahmet Özal, “1987 yılında yazılmış mektubun içeriğini merak ettim, zarfı haberlerde gördüm. Mektup, Amerika’dan postaya verilmiş. İngilizce yazılmış ve Amerikalı birisi göndermiş. Bir sayfalık bir mektup onu da okudum. 1987 yılında Adana Valisine yazılmış bir mektup, kopyası da cc denilerek, ilgilenmesi için babama gönderilmiş. Babam o zaman başbakandı. Mektupta 4-5 kişiden bahsediliyor. Mektubu yazan kişi, o isimlerin gözaltına alınmalarının nedeninin ne olduğunu, onlara mutlaka iyi davranılması gerektiği, bunların bir suçları yoksa eğer serbest bırakılmaları gerektiğine ilişkin validen ve babamdan rica ediyor. O isimlerin kim olduğunu bilmiyoruz ama mutlaka birileri onları inceleyecektir. Mektubu yazan adam Orrion Johnson, Adana’dakiler ile ne bağlantısı var? Ne ilişkisi var? O konuda hiçbir fikrim yok. Zaten zarfta hepsinin isimleri yazıyor. Bunların isimlerini ancak istihbaratlar ve devletler bilebilir, ben bilemem. Belki bu bireyler vardır ama tabii ki 1987 yılı, 30 küsur sene geçmiş. Belki hayatta bile değildir” dedi.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ekonomi

Mesleki yaralanmalarda Türkiye 11. sırada

RÜMEYSA BULUT
HABER MERKEZİ-İş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin sadece yasal bir zorunluluk değil insanın en temel haklarından biri olduğunu vurgulayan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ülkemizde, iş sağlığı ve güvenliği konusunda önemli adımlar atılmakla birlikte hala iyileştirilmesi gereken alanlar bulunmaktadır. Özellikle küçük ölçekli işletmelerde ve belirli sektörlerde iş kazaları ve meslek hastalıkları daha sık görülmektedir. Bu nedenle, iş sağlığı ve güvenliği konusunda farkındalığın artırılması, yasal düzenlemelerin takip edilmesi, düzenli denetimlerin yapılması ve çalışanların eğitimine önem verilmesi büyük önem taşımaktadır. Sonuç olarak, iş sağlığı ve güvenliği sadece bir yasal zorunluluk değil, aynı zamanda insanların en temel haklarından biridir” dedi.

– “2023’TE 2 BİN İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ”

İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası vesilesiyle yazılı bir mesaj yayınlayan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “ILO verilerine göre 2023 yılında Türkiye, ölümcül olmayan mesleki yaralanmalar bakımından dünyada 11. sırada, ölümlü iş kazası sayısı bakımından ise 15. sırada yer alıyor. İş kazaları üzerine veriler toplayan ve paylaşan İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) verilerine göre 2023 yılında en az bin 929 işçi hayatını kaybetti. Bir ülkede meydana gelen iş kazalarının sayısının azalması, o ülkenin iş sağlığı ve güvenliği açısından ne kadar başarılı olduğunun bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. İş sağlığı ve güvenliği yönetiminin uygulanabilirliği ile iş kazalarının önceden engellenmesi oldukça önemlidir. Unutulmamalıdır ki her iş kazası önlenebilir nitelikte bir risktir ve bu konuda alınacak önlemler hayati önem taşır. Herkesin sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamına sahip olması, daha verimli ve mutlu bir işgücü yaratmaya yardımcı olur” ifadelerini kullandı.

-“SAĞLIKLI ÇALIŞMA ORTAMI İŞLETME YARARINDIR”

İş sağlığı ve güvenliği konusunun seçenek değil zorunluluk olduğunu belirten Palandöken, “Çalışanların daha güvenli bir ortamda çalışmalarını sağlamak, hem işverenlerin hem de çalışanların ortak sorumluluğudur. İşverenlerin ve çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusunda bilinçlenmeleri, uygun ekipmanların kullanımı, risklerin değerlendirilmesi ve önleyici tedbirlerin alınması önemlidir. Sağlıklı çalışma ortamları oluşturarak, çalışanların daha mutlu, daha sağlıklı ve daha verimli olmalarını sağlamak hem işletmelerin hem de toplumun yararınadır. Esnaf ve sanatkarlar için iş sağlığı ve güvenliği konularına uyum sağlamak, yasal sorunlardan kaçınmak ve işletmelerini güvende tutmak açısından hayati öneme sahiptir. İşletmelerin itibarını korumak için düzenli olarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmalı ve çalışanlara gerekli eğitimler verilmelidir. Bu vesile ile 4 – 10 Mayıs İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası’nda tüm işletmelere kazasız bir çalışma hayatı dilerken, bu konuda daha bilinçli, duyarlı ve sorumlu olmamız gerektiğinin altını çiziyorum” dedi.

Okumaya devam et

Genel

Sudan Cumhurbaşkanının oğlu Ankara’da son yolculuğuna uğurlandı

Ankara’da motosikletiyle otomobile arkadan çarptığı kazada yaralanıp, tedavi gördüğü hastanede 2 ay sonra hayatını kaybeden Sudan Cumhurbaşkanı Abdulfettah el-Burhan’ın oğlu Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, Karşıyaka Mezarlığı’nda son yolculuğuna uğurlandı.

Gizem KARADAĞ- Canberk ÖZTÜRK
ANKARA-Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, 7 Mart’ta akşam saatlerinde Gölbaşı ilçesine bağlı Kızılcaşar Mahallesi Kiraz Bulvarı’nda motosikleti ile hafif ticari araca çarptı. Çarpmanın etkisiyle savrulan Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, ağır yaralandı. Olay yerindeki ilk müdahalenin ardından ambulansla Bilkent Şehir Hastanesi’ne kaldırılan el-Burhan Rahman, hastanenin yoğun bakım sevisine alındı. Yaklaşık 2 aydır yaşam mücadelesi veren Sudan Cumhurbaşkanı‘nın oğlu Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, dün hayatını kaybetti.

Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman için Ankara’da Karşıyaka Camii’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene, Sudan Cumhurbaşkanı Abdulfettah el-Burhan, ailesi, yakınlarının yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, MİT Başkanı İbrahim Kalın, AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Bekir Bozdağ ile çok sayıda kişi katıldı. Cenaze namazını Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş kıldırdı. Öğle kılınan namazın ardından Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman’ın cenazesi Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verildi.(DHA)

Okumaya devam et

Asayiş

İliç’teki maden faciasında cansız bedenine ulaşılan 2 işçi, toprağa verildi

Erzincan’ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında cansız bedenlerine ulaşılan işçilerden Ramazan Çimen ile Kenan Öz’ün cenazeleri, bugün törenle toprağa verildi.

Muzaffer KOŞAN
ERZİNCAN-İliç ilçesinde Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye ait altın madeninde, 13 Şubat’ta yaklaşık 10 milyon metreküp toprağın yamaçtan akması ile heyelan altında kalan 9 işçiden kıdemli kırıcı vardiya süpervizörü Ramazan Çimen ile kıdemli istifleme ve aglomeratör süpervizörü Kenan Öz’ün, dün akşam saatlerinde cansız bedenlerine ulaşıldı.
Evli ve 3 çocuk babası olan Ramazan Çimen ile evli ve 2 çocuk babası olan Kenan Öz için bugün cenaze töreni düzenlendi. İliç ilçesindeki Yusuf Ziya Demir Camisi’nde öğlen kılınan cenaze namazına protokol, Çimen ve Öz’ün ailesi, yakınları ve vatandaşlar katıldı. Erzincan Müftüsü Muharrem Gül’ün kıldırdığı cenaze namazı sonrası Çimen ve Öz’ün cenazeleri ilçe mezarlığında toprağa verildi.

5 İŞÇİ ARANIYOR

Faciada toprak altında kalan 9 işçiden Ramazan Çimen ile Kenan Öz ile birlikte 4 işçinin cansız bedenine ulaşıldı. Çok sayıda iş makinesi ve personelin katıldığı aramalarda ilk olarak 5 Nisan’da Uğur Yıldız’ın, 19 Nisan’da Adnan Keklik’in cenazesi bulunmuştu.

Halen toprak altında olan 5 işçiye ulaşmak için çalışmalar aralıksız sürüyor. (DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.