Özellikle İran ile İsrail arasındaki gerilimin altın fiyatlarında artışa neden olması ile birlikte coğrafi işaretli Trabzon hasır bileziğinin fiyatı da tarihinin en yüksek fiyatlarına ulaştı.

Tolga Şahin
TRABZON-Gram altın fiyatlarının son dönemde İran ve İsrail arasındaki gerilimden ötürü 2 bin 500 liranın üzerine çıktığı Trabzon’da coğrafi işaretli Trabzon hasır bileziğini düğün sezonu öncesi almak da zorlaşıyor. Vatandaşlar güvenli liman olarak gördüğü altından yine vazgeçmeyerek kuyumcuların yolunu tutarken, konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Trabzon Kuyumcular ve Saatçiler Odası Başkanı Ali Yazıcı, Ortadoğu’daki gerilimin devam etmesi halinde ons ve buna bağlı olarak gram altın fiyatlarındaki artışın da devam edeceğini söyledi. Yazıcı “Bu sıralar altın fiyatları yukarı doğru gitmekte ve hızlıca yükselmekte. Özellikle İran-İsrail savaşının başlaması ile beraber altın fiyatlarında yükselişin başladığını görmekteyiz. Ons değerinin özellikle 2 bin 370-2 bin 400 dolar seviyelerini görmesi, doların da 33 TL seviyelerini görmesi ile beraber altının TL bazındaki karşılığı yaklaşık 2 bin 600 TL’yi geçiyor. Dün vatandaşlar tarafından yoğun bir işlem yapıldı. Özellikle külçe altının veya sarrafi altın dediğimiz ürünlerin bu anlamda çok büyük rağbet gördüğünü gözlemlemekteyiz. Çünkü küçük yatırımcılar özellikle maaş yatış dönemleri olan ayın 1-2’si ve 15-16’sı gibi tarihlerde maaşlarını alıp hemen 3-5 gram alıyor. Ancak dünkü yoğunluğa bakıldığı zaman hareketlilik bayağı yoğundu. Bu da küçük yatırımcının en önemli güvenilir limanının altın olduğunu tekrar görmemizi sağlıyor. Önümüzdeki aylarda eğer bu jeopolitik durumlarda tekrar değişiklik olursa, Ortadoğu’da herhangi bir savaş çığırtkanlığı olduğunda en güvenilir yatırımın altın oluşundan ötürü tüm dünya ülkelerinin merkez bankaları düzeyinde altına dönüş yapacağını görmekteyiz. Rakamların ise Ons değerinin 3000 dolar seviyesinde olabileceğini, doların ise 35-40 TL seviyesinde olabileceğini öngörüyoruz. Ama inşallah bu şekilde olmaz” dedi.

Altının gram fiyatının her geçen gün artması en çok dünyaca üne sahip coğrafi işaretli Trabzon Hasır Bileziğini etkiledi. 2 sene öncesine kadar 120 bin TL civarında alınabilen setin bugün en düşük 300 bin TL’ye kadar alıcı bulduğunu belirten Yazıcı, “Önümüzdeki haziran ayında başlayacak olan düğün sezonu bu ay erken başladı. Hasır takımları geçtiğimiz yıl ile kıyaslarsak yüzde yüz bir artış sağladı. En düşük hasır bilezik fiyatı 300 bin liradan alıcı bulurken en yüksek hasır bilezik fiyatı takım olarak bakıldığında 650-750 bin lira seviyesinde görmekteyiz. Gram olarak bakıldığında bileziğin bugün satış fiyatı 2584 TL, külçe altın dediğimiz yani 24 ayar sarrafi altın 2730 TL, hasır bileziğin satışı 3026 TL, çeyrek altın 4685 TL ve Cumhuriyet altını ise 18 bin 700 TL seviyesinde işlem görüyor” diye konuştu.

“Samsun Gastronomisi Tanıtın ve Tadım Ekinliği”nde şehrin lezzetleri protokol ve davetlilere sunuldu.

SAMSUN-15-22 Nisan Turizm Haftası kapsamında “Samsun Gastronomisi Tanıtın ve Tadım Ekinliği” gerçekleştirildi. Etkinliğe; Vali Orhan Tavlı, Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, Bafra Kaymakamı Cevdet Ertürkmen, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yetkin Bulut, protokol üyeleri ve sektör temsilcileri katıldı.

“Samsun önemli bir altyapıya sahip”

Bafra manda kaymaklı lokum, Bafra pidesi, Çarşamba pidesi, Terme pidesi, Yakakent mantısı, Bafra nokulu, Samsun simidi, Samsun kaz tiridi, Çarşamba kıvratması ve Salıpazarı kestane balı gibi coğrafi işaret tescilli tatları başta olmak üzere birçok yöresel lezzetiyle Samsun mutfağının sağlıklı, geleneksel, köklü ve çok yönlü bir mutfak kültürüne sahip olduğunu belirten Vali Tavlı, şehrin doğal, tarihi ve kültürel turizm potansiyelinin yanında gastronomi turizmi anlamında da önemli bir altyapıya sahip olduğunu ifade etti.

Ayrıca etkinlikte misafirlere yöresel lezzetler koyun peyniri, mantı, pancarlı ekmek, salep, Nebiyan fasulyesi, dal turşusu, pıtıl, şeker pancarı pekmezi, kuşburnu marmeladı, acuk ekşisi, menemen, fasulye turşusu, kıvratma, keşkek, fındık ezmesi, kestane balı, kestane böreği, pekmezli simit, yoka tatlısı, baklalı dolma, katık böreği, pide, dondurma, nokul, manda kaymaklı lokum, manda peyniri, manda yoğurdu, manda kaymağı, kaz tridi, haluçka çorbası, lahana çorbası ve tarhana çorbası ikram edildi.

 İran’ın İsrail’e yönelik saldırıları sonrası devam eden gerginliğin piyasalara etkisini Ekonomist Prof. Dr. Volkan Öngel yorumladı. “İran’ın İsrail’e yönelik saldırıları, küresel borsalarda satış dalgasını tetiklerken altın ve petrol fiyatlarında da önemli dalgalanmalara sebep oldu” şeklinde konuşan Öngel, “Yıl sonu altının ons fiyatı 2 bin 700 dolar seviyelerini görebilir” ifadelerini kullandı.

İSTANBUL-Küresel piyasalar, hafta sonu İran’ın İsrail’e yönelik düzenlediği saldırılar nedeniyle hareketlendi. Ekonomist Prof. Dr. Volkan Öngel, bölgede yaşananların piyasalara etkilerini değerlendirdi. İran’ın İsrail’e yönelik saldırısının beklenen bir unsur olmasına rağmen özellikle küresel borsalarda satış dalgasını tetiklediğini belirten Öngel, BIST üzerinde de benzer bir etkinin öngörülebilir olduğunu ifade etti.

“Altın yatırımcısını 2024 yılında mutlu edecek”

“İran’ın İsrail’e yönelik saldırıları, küresel borsalarda satış dalgasını tetiklerken altın ve petrol fiyatlarında da önemli dalgalanmalara sebep oldu” ifadelerini kullanan Öngel, şöyle konuştu:
“Altının güvenli liman olma özelliği sebebi ile zaten yüksek olan talebin artması ile birlikte ons başına 2 bin 400 dolara kadar yükseliş gözlemlenirken, mevcutta 2 bin 355 dolar seviyelerinde bulunmakta. Bu arada en büyük yatırım bankası holdinglerinden olan Goldman Sachs’ta yıl sonu altın fiyatı tahminini 2 bin 300 dolardan 2 bin 700 dolar/ons seviyesine yükseltti.”
Jeopolitik risklerin varlığını koruması altın yatırımcısını 2024 yılında mutlu edeceğini belirten İstanbul Beykent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Volkan Öngel, “Petrol tarafında ise 90 dolar/varil seviyelerinin test edildiği bir ortamda İsrail’in muhtemel bir karşı saldırısı durumunda 100 dolar seviyelerinin görülmesi ve bu durumun küresel enflasyon üzerinde olumsuz bir baskı oluşturması kaçınılmaz gözüküyor” dedi.