Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

Yargıtay’dan flaş raporlu işçi kararı

Kurban Bayramı’na günler kala bir takım rahatsızlıklarını bahane ederek sağlık raporu alan işçi, kurban pazarında kayınpederine yardım ettiği gerekçesiyle kovuldu. Yıllar süren davaya son noktayı koyan Yargıtay, işçinin istirahatli iken yardım amaçlı da olsa başka bir iş yerinde çalışmasının yasal olmadığına hükmetti.

Süleyman Aydın
BURSA-
Bir fabrikada kalite kontrolcü olarak çalışan işçi, raporlu olduğu sürede hayvan pazarında fotoğraflanması sebebiyle işten çıkarıldığını belirterek İş Mahkemesi’nin kapısını çaldı. Davalı işveren tarafından yapılan feshin haksız ve kötü niyetli olduğunu iddia ederek; iş akdinin feshinin geçersizliğinin tespitine, işe iadesine ve diğer haklarının ödenmesi gerektiğini dile getirdi. Davalı şirket avukatı ise davacının Kurban Bayramı öncesine denk gelecek şekilde hastalık istirahat raporu aldığını, istirahat boyunca şirkete ait kıyafetler ile hayvan pazarında çalıştığının tespit edildiğini, davacının sözlü savunmasında da yetiştirdiği hayvanları satmak için istirahat aldığını belirtmesi nedeniyle iş akdinin disiplin kurulu kararı ile İş Kanunu’nun 25/II-e maddesi uyarınca haklı nedenle feshedildiğini öne sürdü.
Davacının istirahatli olduğu sürede kendi nam ve hesabına iş yapması nedeniyle işvereninin güvenini sarstığını, davacının davalı işyerinde giydiği ve firmanın markasının işli olduğu üniformalar ile herkesin görebileceği alanda çalışıyor olmasının şirketin markasını ve toplumda bıraktığı izlenimi kötülediğini kaydetti.

Tarafları dinleyen Mahkeme; davacının hayvan pazarında satış yaptığına dair somut bir belgenin bulunmadığı, keza işverenin fesih ihbarında kullandığı davacının kabul yönündeki beyanının gerçeği yansıtmadığı ve tüm bu nedenlerle davacının feshe konu yapılan doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunduğunun ve haklı fesih olgusunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verdi. Davalı şirket kararı istinaf etti.
Bölge Adliye Mahkemesi itirazı reddetti. Davalı şirket kararı temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi.

Emsal nitelikteki kararda, raporlu işçinin hayvan pazarında işyerine ait kıyafetlerle kayınpederine yardım ettiği hatırlatıldı. Davacının fesihten önce alınan savunmasında bel rahatsızlığının artması nedeniyle hastaneye gidip rapor almak zorunda kaldığını bu dönemde kurban pazarında giyilebilecek en uygun kıyafetin artık kullanılmayan işyeri kıyafetlerini olduğunu belirttiği vurgulandı. Yargılama sırasında mahkemece alınan beyanında ise yazılı savunmasını yaparken kayınpederinin hayvan pazarındaki hayvanlarının olduğu yere gidip 1-2 saatliğine yardımcı olduğunu söylediği, kendi yetiştirdiği hayvanları sattığını kabul ettiği şeklinde bir beyanda bulunmadığı dile getirildi.

Kararda şöyle denildi: “Somut uyuşmazlıkta, davacının kurban bayramı öncesinde davalı işverenden izin talep ettiği ve talep ettiği iznin uygun görülmemesi üzerine davacının aynı döneme denk gelecek şekilde işverene istirahat raporu sunduğu ortadadır. Davacı işçinin istirahat raporu aldığı dönemde hayvan pazarında kayınpederine hayvan satışında yardımcı olduğunun görüldüğü, bunun üzerine istirahat raporunun sıhhatinden şüphe duyan işverenin davacının iş akdini bu sebeple feshettiği bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Davacı tarafından sunulan istirahat raporunun sahteliği veya hatıra binaen verilmiş bir rapor olduğu hususu kesin olarak iddia ve ispat edilemese de davacının yıllık izin kullanma talebinin kabul görmemesinden sonra istirahat raporu aldığı ve raporluyken hayvan pazarında kayınpederine yardım ettiği hususları birlikte değerlendirildiğinde davalı işverenin raporun sıhhati hususunda şüpheye düşmesi makul görülmelidir. Davacının feshe konu edilen bu eylemleriyle işverenle arasındaki güven ilişkisini zedelediği ve artık işverenin davacı ile çalışmaya devam etmesinin kendisinden beklenemeyeceği anlaşılmakla davacının iş sözleşmesinin feshi haklı neden ağırlığında olmasa da geçerli nedene dayanmakta olup mahkemece davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi hatalıdır. Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, davanın reddine oy birliği ile karar verilmiştir.”

Genel

CHP lideri Özel: 23 bin 900 öğretmenin atanması asla kabul edilemez

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, “Maalesef Milli Eğitim Bakanı 2024’te, 2023 yılında emekli olan kadar öğretmen atayacaklarını söyledi. Sayın Erdoğan da ‘Bir miktar atama yapacağız’ dedi, gençleri de çok üzdü. Bu rakam maalesef 23 bin 900’dür. 23 bin 900 öğretmenin atanması asla kabul edilemez” dedi.

Ömer Faruk Karataş
ANKARA-
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) gerçekleştirilen grup toplantısında konuştu. Konuşmasında gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Özel, öğretmen atamalarının daha yüksek oranlarda yapılmasını ve atamalarda mülakatların kaldırılması gerektiğini söyledi. 1 Mayıs hakkında da konuşan Özel, Taksim Meydanı’na kefil olduklarını ve kutlamaların orada olması gerektiğini ifade etti.

“Anayasaya uymak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına, bağlayıcılığına uymakla olur”

Anayasa değişikliği konusunda öncelikle herkesin anayasaya uyması gerektiğini, sonrasında bu konuda değişiklik için destek verebileceklerini söyleyen Özel, “Türkiye Cumhuriyeti bir anayasa devletidir. Sahip çıktığımız maddelerin yanında elbette eleştirdiğimiz, değiştirilmesini istediğimiz maddeler olabilir. Ama bu ülkede eğer devlet olacaksa, yani insanların canı ve malı güvende olacaksa bu ülkede en üstteki cumhurbaşkanından en sade vatandaşa kadar herkes bu anayasaya bağlı olacak. Bir ülkede anayasanın işine gelen kısımlarını uygulayıp, oradan güç alıp, yetki alıp kullanıp, işine gelmeyen kısımlarını ihlal edersen bu hak bir kişide değil herkeste olur. Orada devlet ortadan kalkar, anayasal düzen ortadan kalkar ve keşmekeş olur, karmaşa olur. İşte o zaman beka sorunu olur. O yüzden bu ülkedeki en sade yurttaştan en yeni kamu görevlisine, en kıdemli devlet memurundan cumhurbaşkanına kadar herkesin bu anayasaya harfiyen öncelikle uyması gerekir. Anayasaya uymak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına, bağlayıcılığına uymakla olur” ifadelerini kullandı.

“1 Mayıs’ın kutlanmasına ve o meydanın boşalmasına kefaleti ben koyuyorum”

1 Mayıs kutlamaları için Taksim Meydanı’nın açılması gerektiğini söyleyen Özel, “Şimdi buradan karar alıcılara sesleniyorum. Var mısın? Ben kefilim, orada olacağım. İşçilerle birlikte, bir kişinin burnu kanamadan 1 Mayıs’ın kutlanmasına ve o meydanın boşalmasına kefaleti ben koyuyorum. Taksim’i 1 Mayıs’a açın, 31 Mart’ın mesajını aldığınızı anlatın. Açın, özgüvenli olduğunuzu gösterin. Ben 31 Mart’ın birinci partisinin genel başkanı olarak, son genel seçimlerin birinci partisinin genel başkanına diyorum ki ‘Elimizi uzatıyoruz, elimiz emekçinin elidir, elimiz barışır elidir, elimiz öz güvenin elidir. 1 Mayıs’ta Taksim’in kazanılması, bu ülkenin yeni iklimine hizmet edecektir.’ Emekçilerin elini havada bırakmayınız, elimizi havada bırakmayınız” ifadelerine yer verdi.

Okumaya devam et

Genel

Mehmet Ali Yılmaz evinde ölü bulundu

İstanbul Beşiktaş’taki evinde ölü bulunan Mehmet Ali Yılmaz, 49. ve 50. Hükümette Spordan Sorumlu Devlet Bakanı olarak yer aldı. Bakanlığı döneminde Türkiye Futbol Federasyonuna özerklik getirdi. Futbolda havuz sistemini düzenleyen kişidir. Trabzonspor’a tesis kazandırdı.

İSTANBUL-
Spordan Sorumlu eski Devlet Bakanı Mehmet Ali Yılmaz, İstanbul Beşiktaş’taki evinde ölü bulundu. Mehmet Ali Yılmaz, 21 Ekim 1948 günü Trabzon’da dünyaya geldi. İstanbul Mühendislik ve Mimarlık Akademisi İnşaat Fakültesini bitirdi. Bankacılık, Basın alanlarıyla ilgilendi. Tek-Art Holding ve Yılmaz Yayınları AŞ Yönetim Kurulu Başkanı, Güneş Gazetesi sahibi, Titibank Yönetim Kurulu Başkanı, Trabzonspor Kulübü Başkanı, Mühendisler Odası, Müteahhitler Sendikası, İstanbul gazeteciler Cemiyeti, Gazete sahipleri Sendikası ve Türkiye Spor Yazarları Derneği Üyesi olarak görev yaptı.

Yılmaz, 1991 genel seçimlerinde DYP’den Trabzon Milletvekili seçilerek, 20.10.1991-24.12.1995 arası TBMM’de yasama çalışmalarına katıldı. 49. ve 50. Hükümette Spordan Sorumlu Devlet Bakanı olarak yer aldı. Bakanlığı döneminde Türkiye Futbol Federasyonuna özerklik getirdi. Futbolda havuz sistemini düzenleyen kişidir. Trabzonspor’a tesis kazandırdı. Evli, 5 çocuk babasıdır.

Okumaya devam et

Genel

Bakan Tunç: Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun

Adalet Bakanı Tunç, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı.

Burak Can Ekizoğlu
ANKARA-
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabı X üzerinden yaptığı paylaşımda 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı. Tunç paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
“Şanlı tarihimizin en önemli sembollerinden biri olan Türkiye Büyük Millet Meclisi, milli iradenin tecelligahıdır.

Geleceğimizin teminatı evlatlarımız istiklalimize daima sahip çıkacak, Gazi Meclisimiz ilelebet millet egemenliğinin ve demokrasinin merkezi olmaya devam edecektir. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 104. yıl dönümü ve tüm çocuklarımızın Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun.”

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.