Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Siyaset

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: 6,5 milyon genç sandığa gittiğinde Türkiye’nin geleceğini değiştirecek

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “6,5 milyon genç sandığa gittiğinde Türkiye’nin geleceğini değiştirecek. Bu gençler Türkiye Cumhuriyeti tarihine güzel bir demokrasi sayfası bırakacaklar” dedi.

Samet Doğru – Abdullah Çibir
BURSA-
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bursa’nın Yıldırım ilçesinde bir düğün salonunda kanaat önderleri, muhtarlar ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile bir araya geldi. Kılıçdaroğlu, Yıldırım’da CHP’nin oyunun düşük olmasının kendi kabahatleri olduğunu ifade ederek, “Yıldırım’da oyumuz düşükse bu bizim kabahatimiz. Sen gittin sofrasına oturdun, çayını içtin oy mu vermediler. Gideceksin oturacaksınız, konuşacaksınız derdini dinleyeceksiniz. Kısaca helalleşeceksiniz. Ankara’da oturduk nutuklar attık bize oy verin dedik. Biz gideceğiz sorunları dinleyip, çözüm varsa anlattıktan sonra oy isteyeceksin, vatandaş verip vermemekte özgürdür. Önce bir düşünmesine imkan vereceksin” dedi.

“Saraylarda oturmak gibi merakım yok”

“Benim saraylarda oturmak gibi bir merakım yoktur. Eğer saraylarda birisi oturacaksa, millet oturmalıdır. Bu coğrafyada bir çocuk aç giriyorsa yatağa, bir anne babanın evladı işsizse bu evde huzur olmaz. Huzur olmadığı yerde, bereket olmaz. Herkesin işi aşı olmalıdır. Bu sizlerin haklarıdır” diyerek sözlerini sürdüren Kılıçdaroğlu, “Hak talep etmeyi bilmeniz gerekiyor. Ailede çocuğu var, üniversiteyi bitiriyor. Okutmak için boğazından kısıyor. Sonra okul bitiyor, işsiz. Bu toplum bunları aşmak zorundadır. Beraber aşmak zorundayız. Toplumun yönünü başka yere çekiyorlar. Kimlik üzerinden siyaset yapıyorlar bu yanlıştır” şeklinde konuştu.
Bursa Yıldırım’daki bir binanın kamulaştırılması üzerine de konuşan Kılıçdaroğlu, “Hukuksal anlamda sizin için en iyi avukatları bulacağım ve avukatlara para ödemeyeceksiniz. Eski bina yıkılıp yenisi elbette yapılsın. Ama hak sahiplerine hakları teslim edilsin. Benim bütün derdim bu ülkede herkesin huzur içinde yaşamasıdır. Ben, biz hep beraber mücadele edeceğiz. Destek verdiğiniz sürece kim haksızlığa uğradıysa ben onun yanında olduğunu sakın unutmayın. Nerede haksızlık varsa mücadele edeceğiz” şeklinde konuştu.

“Ekmekle ilgili konuşma yaptı, şimdi hapiste”

Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti; “Bir evde 5-6 kişi işsizlik varsa, bir başka kişi 5-6 yerden maaş alıyorsa, adaletsizlik olur. Oradan alıp, buraya vereceğiz. Haksız yere parayı alandan alacağız, hakkı olana teslim edeceğiz. Sizler için yapacağım. Benim böyle saraylarım olsun, oturayım diye merakım yok. Bu millet rahat ettiği sürece, her evde bereket olduğu sürece, komşuluk iyi olduğu sürece, vatandaşların birbirine selam verdiği sürece bizler de rahat ederiz. Kutuplaştırmadan çıkmak zorundayız. Artık kavga etmekten, kısır tartışmalardan bu millet bıktı. Bunları bırakacağız, bu ülkede herkesin kazandığı özgürce güzel bir Türkiye inşa edeceğiz. 6 lider beraberiz. Birlikte mücadele edeceğiz, kazanacağız. Bizim kitabımızda kaybetmek yok. Devlette liyakati yeniden getireceğiz. Çürüyen yapıyı kurtaracağız. Devletin yapısı çürümeyecek. Devlet vatandaşına hizmetle görevlidir. Devlet elinde sopası vatandaşın kafasına vuran değildir. Devlet vatandaşını dinlemek zorundadır. Bir şey söyledin, ‘hemen yakala at hapishaneye’. Kimse bir şey söylemeyecek mi? Sivil toplum kuruluşunun başkanı kalktı ekmekle ilgili bir konuşma yaptı, şimdi o hapiste. Onun hakkını kim arayacak? Bu kardeşiniz arayacak. Siyasi düşüncesinden dolayı hapse atılanlar var. İnsan düşüncesinden dolayı hapse atılır mı? İnsanoğlu aklını kullananları, doğru söyleyeni dokuz köyden kovacaklar, bu kardeşinizin sözü var; dokuz köyden kovsalar da onuncu köye gideceğim bu millete hizmet etmek için”

“5’li çeteler benimle görüşmek için araya adam koydu”

5’li çetelerin dünyanın parasını kazandıklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Sizin ödediğiniz vergileri hortumluyorlar. Çocuk doğduğu andan itibaren vergi öder. Altına bez, süt, mama alırsınız vergi ödersiniz. Elektrik düğmesine bastığınız zaman 5, musluğu açtığınız zaman 4 çeşit vergi ödersiniz. Nereye gidiyor bu vergiler? Neden bu kadar sefalet var. Neden bu ülkede anneler evlatlarının karnını doyuramıyor. O annenin çektiği acıyı sarayda yaşayanlar biliyorlar mı? Bir eli yağda belli olacak eyvallah, ama millete bak bir de. İşsizliğe, sefalete bak bakalım. Bunları unutmuş vaziyetteler. Biz bunu unutmayacağız. Huzur barış içinde bu ülkeyi ayağa kaldıracağız. Benimle görüşmek için 5’li çeteler araya adam koydular. Olur da Kılıçdaroğlu gelirse bize hesap sorar mı diye? Adalet içinde. Devlet zulüm etmez. Devlet adaletle yönetilir. Birisinin hakkı yeniyorsa oradan alacaksınız adalet içinde haksızlığa uğrayana teslim edeceksiniz. Çetelerden de hesap soracağız. 5’li çeteler, 10’lu çetelerden de hesap soracağız. Kimse endişe etmesin. Adalet için ne gerekiyorsa tamamını yapacağız” ifadelerini kullandı.

“Birileri paraları Amerika’ya gönderiyor”

Kılıçdaroğlu eleştirilerine şöyle devam etti; “Birileri buradan paraları, dolarları Amerika’ya gönderiyor. Amerika’da da öbür evladı paraları alıyor. Kendisine 35 katlı gökdelenler yapıyor. Bay Kemal bunu seyretmez. O paraların tamamını alacağım, getireceğiz ve millet için harcayacağım. Öyle parayı hortumla, yurt dışına götür, kendi dünyalığını yap, bende bunu seyir mi edeceğim? O zaman adalet nerede? O zaman ben neden adalet diye bağırıyorum”

“Cumhurbaşkanı adayı Ali olur, Veli olur”

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adayı konusuna da değinerek, “Bütün bunları yapmanın tek yolu var. 6 lider bir aradayız. Her birimiz ayrı bir partiyiz. Ama her birimiz bu ülkede demokrasi olsun istiyoruz. Bu ülkede güzellikler olsun istiyoruz. Görüşlerimiz farklı olabilir. Buna saygı duyacağız. Demokrasi, adalet, hak hukuk konusunda beraberiz. Birlikte oturup karar vereceğiz. ‘Neden cumhurbaşkanı adayını belirlemiyorsunuz’ diye sorabilirsiniz. Hayır efendim, bu ülke için bir hükümet programı ortaya çıkması lazım. Bizim neleri yapacağımızı millete anlatmamız lazım. Olay bir Cumhurbaşkanı olayı değildir. Olay, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yeniden ayağa kalkması olayıdır. Beraber yeniden inşa edeceğiz. Siz ekonomide ne yapacağını anlatmazsanız, adaleti sağlayacağını söylemezseniz, teknoloji devrimini anlatmazsanız, o zaman neyi yapacaksınız. Aday Ali olur, Veli olur. Ama siz memleketi nasıl ayağa kaldıracağınızı söylemeniz lazım. Güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçerken yeni bir yol haritasını nasıl yapacağımızı millete anlatmamız lazım. Millet vaat ettiklerimizi bilecek. Sonra biz Cumhurbaşkanı adayı belirleriz. Önemli olan, var olan yapıyı değiştirmektir. Darbe hukukundan arındırmaktır. Haksızlıklara karşı durmaktır. Adaletsizliğin olduğu yerde devlet olmaz” dedi.

“Aile destekleri sigortası 51 yıldır çıkmadı”

Aile destekleri sigortasının 51 yıldır çıkmadığını anlatan Başkan Kılıçdaroğlu, “Aile destekleri sigortasını getirmeyi Türkiye Cumhuriyeti Devleti 1971 yılında taahhüt etmiş. Hiçbir ev, ‘Devlet bana sahip çıkmadı’ demeyecek. Yıl 1971 – 2022, 51 yıldır bu sigorta dalı çıkmıyor. Çünkü yoksulluğu siyasete alet ediyorlar. Ben sana şunu vereyim, sen bana oy ver diyorlar. Türkiye’yi bu ayıptan kurtarmamız lazım. Kime oy verecekse versin. Bu vatandaş benim vatandaş, başımın üstünde yeri var. Yoksulluğu varsa bunu gidermek devletin görevidir. Sosyal devlet bunu gerektirir. Sosyal devlet 5’li çetenin yanında değil. Evladına iş bulamayan annenin yanında durana biz sosyal devlet diyoruz” diye konuştu.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Siyasetin yumuşama dönemine girdiğini görüyoruz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bundan önceki süreçlerde bu tür maalesef adımlar atılmadı. Ve bu adımın atılmasıyla siyasetin ülkemizde çok daha yumuşama dönemine girdiğini görüyoruz. Ben de Özgür Bey’e ilk fırsatta böyle bir ziyaretin karşılığını yapacağımı söyledim. Türkiye’nin buna ihtiyacı var. Türk siyasetinin buna ihtiyacı var. Ve ilk fırsatta da bu ziyareti gerçekleştirerek Türkiye’de siyasetin yumuşama sürecini başlatalım istiyorum. Bu adımı da atacağız” dedi.

MİKAİL BIYIKLI – ERDİ DEMİR
İSTANBUL-Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, öğle saatlerinde Üsküdar Kısıklı’da bulunan konutundan çıkarak, Cuma namazı için Çilehane Camii’ne geçti. Burada cuma namazını kılan Erdoğan, cami çıkışı gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile görüşmesini sorması üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bildiğiniz gibi Özgür Bey şu anda CHP’de genel başkan oldu. Genel başkan olduktan sonra böyle bir ziyareti kendisinin gerçekleştirmiş olması iktidar ve ana muhalefet arasında aslında olumlu bir gelişme oldu. Bundan önceki süreçlerde bu tür maalesef adımlar atılmadı. Ve bu adımın atılmasıyla siyasetin ülkemizde çok daha yumuşama dönemine girdiğini görüyoruz. Ben de Özgür Bey’e ilk fırsatta böyle bir ziyaretin karşılığını yapacağımı söyledim. Türkiye’nin buna ihtiyacı var. Türk siyasetinin buna ihtiyacı var. Ve ilk fırsatta da bu ziyareti gerçekleştirerek Türkiye’de siyasetin yumuşama sürecini başlatalım istiyorum. Bu adımı da atacağız” dedi.(DHA)

Okumaya devam et

Eğitim

Canik Belediyesi’nden mesleki istihdama katkı

Samsun Canik Belediyesi’nin ilçede gerçekleştirdiği ücretsiz Mesleki Türkçe Eğitimleri vatandaşların yoğun ilgisiyle devam ediyor. Vatandaşların mesleki istihdamına katkılar sunan eğitim programında, sözlü iletişim, okuma, yazma ve dil bilgisi konularında eğitimler gerçekleştiriliyor.

RÜMEYSA BULUT
SAMSUN-Canik Belediyesi ve RET International Derneği Samsun Temsilciliği iş birliğiyle ilçe sakinlerinin hizmetine sunulan Benim Hayatım Toplum Merkezi’nde, vatandaşlar ücretsiz Mesleki Türkçe Eğitimleri ile bir araya geliyor. Mesleki istihdama katkılar sunan Mesleki Türkçe Eğitimleri çerçevesinde, kursiyerlere zihinlerinde düşünüp tasarladıklarını, gördüklerini, izlediklerini, sözlü ve yazılı bir biçimde anlatabilme becerisi kazandırılıyor. Uzman eğitmelerin eşliğinde sürdürülen Mesleki Türkçe Eğitimleri’nde konuşma pratiği çalışmaları da gerçekleştiriliyor. (DHA)

Okumaya devam et

Siyaset

Bahçeli’den ‘Türkçülük Günü’ mesajı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “1944 Türkçülük ve Turancılık Davası’nın 80’inci yıl dönümünde, Türk milliyetçiliğinin merhum ve muhterem inanç anıtlarını rahmetle, hürmetle, minnetle anıyorum” dedi.

ANKARA-Bahçeli, 3 Mayıs Türkçülük Günü mesajında, “Türk milliyetçiliği, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu fikriyatı, Türk milletinin kurtuluş ilhamı, aynı zamanda var oluş iradesidir. Merhum Peyami Safa’nın isabetle temas ettiği üzere, yeni Türk devletinin iki ana davasından birisi çağdaşlaşmak ise diğeri milliyetçiliktir. Şayet millet ortak değerler etrafında kenetlenmişse, şayet birlik ve dayanışma hissiyatıyla kaderini tayin etmişse, bunun dibacesi, en bariz dinamiği milliyetçiliktir.

3 Mayıs meşalesi, esas itibarıyla Türk milliyetçilerinin iç ve dış çalkantılar karşısında göstermiş oldukları direncin aydınlığı; baskı, dayatma ve zor şartlarda sivil, meşru ve demokratik duruşun ahkamıdır. Merhum Hüseyin Nihal Atsız’ın dediği gibi, 3 Mayıs milli şuurun ayağa kalkışı, küresel güç blokları arasında sarkaç gibi gidip gelen köşesiz politikalara karşı Türk milliyetçilerinin hür ve ahlaki direniş kararıdır. Bugün bir bayram veya kutlama gününden ziyade bir idrak, bir ifade, bir anma, istikbale yönelik milliyetçi çağrının maşeri vicdanda kök salma özleminin bir hamlesidir” dedi.

Bahçeli, 1 Mayıs kutlamalarına değinerek, “Emek ve değer nedir bilmeyen, adalet ve hukuk nedir tanımayan; yağma, talan ve yıkımı ideoloji haline getiren başıbozuk güruhun 1 Mayıs’ta sahneledikleri vandallıklar medeniyet ve meşruiyet ölçüleriyle bağdaşmazken, Türk milliyetçilerinin tam 80 yıl evvel kanuni sınırlar içinde, fikir ve demokrasi namusuna riayet ederek yaptıkları gösteriler hala takdir ve tazimle hatırlanmaktadır. Diyor ya Merhum Hüseyin Nihal Atsız; ‘Maviyi unutsak bile mazi kökümüzdür, en tatlı gülen yüz bize mazideki yüzdür.’ İnancım odur ki, mazinin parlayan yüzü hiç solmayacak, Türk tarihinin derinliklerinden çağlayarak yükselen milliyetçi çağrı Türk milletinin diriliş azmini canlı tutacak, geleceğini de inşa ve ihya edecektir. Dünyanın çetin ve çetrefilli bir tarih aralığında, İkinci Dünya Savaşı’nın beşeriyeti yakıp yıktığı bir zaman sürecinde Merhum Hüseyin Nihal Atsız’ın devrin Başbakanına yazmış olduğu iki açık mektup sonucunda başlayan 1944 Türkçülük ve Turancılık Davası’nın 80’inci yıl dönümünde, Türk milliyetçiliğinin merhum ve muhterem inanç anıtlarını rahmetle, hürmetle, minnetle anıyorum. 3 Mayıs ruhunun, Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerine ulaşma mücadelesinde sahip olduğumuz milli şuura daha da güç ve feyz vermesini temenni ediyorum” ifadelerini kullandı. (DHA)



Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.