Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ dan önemli açıklamalar:

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ülkemizi yeniden, siyasi istikrarsızlık, ekonomik geri kalmışlık, sosyal çatışma, vizyonsuz yönetim bataklığına sürüklemek isteyenler, elbette bugün de boş durmuyor. Terör örgütlerinin eylem arayışları uluslararası alanda ülkemize yönelik mesnetsiz ithamların çoğalması, sosyal medya mecralarında yürütülen kara propagandaların artması hep aynı senaryonun ürünüdür” dedi.

Hülya Keklik
ANKARA-
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Otelciler Federasyonu 7. Olağan Genel Kurulu’nda konuştu.

Türkiye’nin geçmişte turizm alanında dünya dinamiklerini yakalayamadığına dikkat çeken Cumhur Başkanı Erdoğan,” Dünyada turizm sektörünün büyük atılım gösterdiği dönemlerde biz çeşitli sebeplerle biz süreci hep geriden takip ettik. Her alanda olduğu gibi turizmde de ilk büyük haraketliliği Özal döneminde başlattık. Daha sonraki dönemin istikrarsız ortamında yavaşlayan turizm yatırımları AK Parti hükümetleri ile birlikte yeniden hız kazanmıştır. Her ne kadar küresel salgın döneminde kısa bir ara vermiş olsak da hem turist sayısı hem turizm geliri bakımından ülkemizin zirve noktasını hep birlikte yaşıyoruz” açıklamasını yaptı.

Turizmde her geçen gün önemli hedeflere ulaşıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan,” Turist başına gecelik harcamanın bin dolara yaklaşması, verilen emeklerin karşılığının alınmaya başlandığının işaretidir. Türkiye’nin 2021’de dünyada turist sayısında dördüncü, turizm gelirinde 8. Sıraya yükselmiş olması bu yıl çok daha iyi yerlere geleceğimizin habercisidir. Sahip olduğumuz bakanlık belgeli 4 bin 768 konaklama tesisi ve bir milyon 85 bin yatak kapasitesini yeni yatırımlarla takviye ediyoruz. Basit konaklama işletme belgeli olanlarla birlikte toplam faal tesis sayımız 20 binin yatak kapasitemiz bir milyon 730 bin üzerine çıkıyor” dedi.

Çevreye duyarlı yeşil yıldızlı tesis sayısının da hızla arttığını ifade eden Erdoğan; Bu yılın ilk 10 ayında 193 milyon gecelemeyi geride bırakan sektörü, tüm yatırımcıları, işletmecileri ve çalışanları tebrik etti.

Erdoğan,” 3 bini bulan üye ve 800 bine yaklaşan yatak kapasitesi ile sektörün en büyük sivil toplum temsilcisi olan TÜROFED de bu başarı da pay sahibidir. Geleneksel tük misafirperverliğini modern işletmecilikle harmanlayarak ülkemizi dünya markası haline getiren bu yolda çaba harcayan herkese şükranlarımızı sunuyorum. Turizmdeki rakiplerimizin küresel krizin etkisiyle irtifa kaybettiği dönemde bizim çok daha fazla çalışarak dünya liderliğine yükselme yolumuz açıktır. Millet olarak en büyük vasfımız olan krizleri fırsata çevirme maharetimizi ekonomimizi yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüterek tekrar göstereceğimizden kimse şüphe duymasın. Sadece turizm sektöründe hali hazırda 609 yeni tesis ve 143 bini aşkın yeni yatak kapasitesine sahip yatırımların sürmesi bu gerçeğin ifadesidir” açıklamasını yaptı.

Türkiye’nin deniz, kum, güneş turizminin ötesinde hala potansiyelinin çok azını değerlendirebildiği pek çok imkanı olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “ Terörden arındırdığımız Güney Doğu Anadolu Bölgesinin medeniyetlerin binlerce yıllık tarihinden süzülüp gelen güzellikleri bunlardan biridir. Altyapısındaki gücümüzü ispatladığımız sağlık turizmi bunlardan biridir. Anadolu’nun dört bir yanına uzanan ve her birinin ayrı hikayesi ayrı efsanesi olan seyahat rotamız bunlardan biridir. İstanbul’dan Diyarbakır’a Bursa’dan Van’a Çanakkale’den Hatay’a pek çok şehrimiz başlı başına birer turizm değeridir.
Turizm sektörümüzdeki gücümüzün farkına giderek daha çok varıyoruz. Sizler de mutlaka tespit etmişsinizdir. Yurt dışına gittiğimiz yerlerde insanı etkileyen görüntülerle karşılaşıyoruz. Kimi yerde tabiat, kimi yerde kültür, kimi yerde gastronomi zenginliği var. Ülkemizin farkı ise tüm bu güzelliklerin hepsini birden misafirlerinin hizmetine sunabilmesidir” dedi.

“Yaşadığımız coğrafyanın kıymetini çoğu defa biz yeterince bilmiyor olabiliriz. Dışarıdan gelen , dışarıdan bakan herkes bu zenginliği hemen fark ediyor. Bu büyük hazineyi, en iyi değerlendirmesi gereken de turizm sektörüdür.” Diyen Erdoğan,” Turizm de artık çıraklık ve kalfalık dönemimizi bitirdik, ustalık aşamasındayız. Yaptığımız her yatırımı, her tesisimizin işletmesini, yürüttüğümüz her faaliyeti bu güce ve üretime uygun şekilde gerçekleştirmeliyiz. Gelişmiş ülkelerin çoğunda yetişmiş insan gücü sebebiyle işlerin aksadığı homurtuların yükseldiği bir dönemde ustalığımızı daha iyi konuşturmalıyız. TÜROFED üyeleri başta olmak üzere turizmcilerimizin her biri bu doğrultuda atacakları adımda hükümetimizin desteğini yanlarından bulacağından emin olsunlar” açıklamasını yaptı.

Erdoğan, Türkiye Yüzyılı vurgusu yaparak,” Biz, Türkiye’nin çıkarları söz konusu olduğunda kimsenin kimliğine, kökenine bakmayız. Baktığımız tek yer ülkemize kazandırılan eserler milletimize yapılan hizmetlerdir. Hayatımızın hiçbir döneminde yatırımcı düşmanlığı ile siyaset yapmadık bundan sonra da yapmayız. Cumhuriyetimizin yeni yüzyılına geçmiş, eksikleri gidermiş, altyapısını kurmuş, bölgesel ve küresel gücümüzü tahkim etmiş olarak giriyoruz. Ülkemizi bu seviyeye getirmek için son 20 yılda verdiğimiz demokrasi ve kalkınma mücadelesinin sizler de şahidisiniz. Şimdi önümüzde adını Türkiye Yüzyılı dediğimiz yeni bir dönem açılıyor. İnşallah Türkiye Yüzyıl’ını da sizlerle birlikte inşa edeceğiz. Biraz önce yaşadığımız coğrafyanın güzelliklerinden, zenginliklerinden, potansiyelinden söz ederken elbette aynı coğrafyanın önümüze çıkardığı zorlukları da görmezden gelmiyoruz ülkemizi dört bir yanımızda süren krizlerin, çatışmaların, çekişmelerin dışında tutmak için gerçekten çok çalışıyoruz. Küresel dengeleri, bölgesel hassasiyetleri adeta kuyumcu terazisi titizliği ile ölçüyor, tartıyor politikamızı buna göre belirliyoruz” dedi.

Yeri geliyor jeopolitik gücümüzü, yeri geliyor, kültürel mirasımızı, yeri geliyor şahsi ilişkilerin kredisini kullanıyor bunların yetmediğini yerde elimizde ekonomik, askeri, ekonomik ne imkan varsa hepsini deveye alıyoruz. Amacımız ; ülkemizi yeni baştan şekillenen küresel siyasi, ve ekonomik mimarisinin merkezinin merkezine yerleştirerek geçmişte olduğu gibi önümüze çıkan fırsatların, elimizden kayıp gitmesine mani olmaktır. Dikkat ederseniz Türkiye ne zaman yeni bir atılımın eşiğine gelse eskiden beri oynanan kirli bir oyun hemen tekrar sahneye sürülüyor. Bu yolda kullanılan darbecilerden teröristlere ekonomik tetikçilerden beşinci kol elemanlarına kadar tüm aktörler isimler değişse de hep aynı misyonla karşımıza çıkıyor. Ülkemizi yeniden, siyasi istikrarsızlık, ekonomik geri kalmışlık, sosyal çatışma, vizyonsuz yönetim bataklığına sürüklemek isteyenler, elbette bugün de boş durmuyor. Terör örgütlerinin eylem arayışları uluslararası alanda ülkemize yönelik mesnetsiz ithamların çoğalması, sosyal medya mecralarında yürütülen kara propagandaların artması hep aynı senaryonun ürünüdür. Unuttukları bir şey var Türkiye artık eski Türkiye değildir, ülkemiz artık iki teröristle, üç beş milyar dolarlık spekülasyonla, üç beş kifayetsiz siyasetçinin hezeyanlarıyla, medya manipülasyonuyla istikameti değiştirilecek bir yer olmaktan çoktan çıkmıştır” açıklamasını yaptı.

Genel

CHP lideri Özel: 23 bin 900 öğretmenin atanması asla kabul edilemez

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, “Maalesef Milli Eğitim Bakanı 2024’te, 2023 yılında emekli olan kadar öğretmen atayacaklarını söyledi. Sayın Erdoğan da ‘Bir miktar atama yapacağız’ dedi, gençleri de çok üzdü. Bu rakam maalesef 23 bin 900’dür. 23 bin 900 öğretmenin atanması asla kabul edilemez” dedi.

Ömer Faruk Karataş
ANKARA-
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) gerçekleştirilen grup toplantısında konuştu. Konuşmasında gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Özel, öğretmen atamalarının daha yüksek oranlarda yapılmasını ve atamalarda mülakatların kaldırılması gerektiğini söyledi. 1 Mayıs hakkında da konuşan Özel, Taksim Meydanı’na kefil olduklarını ve kutlamaların orada olması gerektiğini ifade etti.

“Anayasaya uymak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına, bağlayıcılığına uymakla olur”

Anayasa değişikliği konusunda öncelikle herkesin anayasaya uyması gerektiğini, sonrasında bu konuda değişiklik için destek verebileceklerini söyleyen Özel, “Türkiye Cumhuriyeti bir anayasa devletidir. Sahip çıktığımız maddelerin yanında elbette eleştirdiğimiz, değiştirilmesini istediğimiz maddeler olabilir. Ama bu ülkede eğer devlet olacaksa, yani insanların canı ve malı güvende olacaksa bu ülkede en üstteki cumhurbaşkanından en sade vatandaşa kadar herkes bu anayasaya bağlı olacak. Bir ülkede anayasanın işine gelen kısımlarını uygulayıp, oradan güç alıp, yetki alıp kullanıp, işine gelmeyen kısımlarını ihlal edersen bu hak bir kişide değil herkeste olur. Orada devlet ortadan kalkar, anayasal düzen ortadan kalkar ve keşmekeş olur, karmaşa olur. İşte o zaman beka sorunu olur. O yüzden bu ülkedeki en sade yurttaştan en yeni kamu görevlisine, en kıdemli devlet memurundan cumhurbaşkanına kadar herkesin bu anayasaya harfiyen öncelikle uyması gerekir. Anayasaya uymak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına, bağlayıcılığına uymakla olur” ifadelerini kullandı.

“1 Mayıs’ın kutlanmasına ve o meydanın boşalmasına kefaleti ben koyuyorum”

1 Mayıs kutlamaları için Taksim Meydanı’nın açılması gerektiğini söyleyen Özel, “Şimdi buradan karar alıcılara sesleniyorum. Var mısın? Ben kefilim, orada olacağım. İşçilerle birlikte, bir kişinin burnu kanamadan 1 Mayıs’ın kutlanmasına ve o meydanın boşalmasına kefaleti ben koyuyorum. Taksim’i 1 Mayıs’a açın, 31 Mart’ın mesajını aldığınızı anlatın. Açın, özgüvenli olduğunuzu gösterin. Ben 31 Mart’ın birinci partisinin genel başkanı olarak, son genel seçimlerin birinci partisinin genel başkanına diyorum ki ‘Elimizi uzatıyoruz, elimiz emekçinin elidir, elimiz barışır elidir, elimiz öz güvenin elidir. 1 Mayıs’ta Taksim’in kazanılması, bu ülkenin yeni iklimine hizmet edecektir.’ Emekçilerin elini havada bırakmayınız, elimizi havada bırakmayınız” ifadelerine yer verdi.

Okumaya devam et

Siyaset

Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi Nisan ayı toplantısı

Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi Nisan Ayı son Toplantısı’nda görüşülen 4 madde, karara bağlanarak onaylandı.

Erdi Demir
SAMSUN-
Büyükşehir Belediye Meclisi Nisan Ayı 2. Birleşimi, Samsun Büyükşehir Belediye Meclis Başkanvekili Nihat Soğuk başkanlığında Meclis Toplantı Salonu’nda yapıldı. 4 gündem maddesinin 1’i oy birliği ile 3’ü ise oy çokluğu ile kabul edilerek karara bağlandı.

Meclis gündem maddeleri arasında yer alan yatırım kapsamında Gülsan Sanayi Sitesi’nin kamulaştırılması için kullanılması planlanan 600 milyon TL (ana para) kredi kullanım yetkisi teklifi maddesi ile ‘güvence bedeli’ olarak kullanılmak kapsamında talep edilen 20 milyon TL gayrinakdi kredi kullanım maddeleri; CHP, İYİ Parti, BBP ve YRF meclis üyelerinin ‘hayır’ oylarına rağmen AK Parti ve MHP meclis üyelerinin ‘evet ‘ oylarıyla oy çokluğu ile kabul edilerek karara bağlandı.

Tekkeköy’deki 100 bin m2’lik arsa satışında oy çokluğu

Gündem maddeleri arasında yer alan “Samsun Büyükşehir Belediyesi’ne ait Tekkeköy’de bulunan 100 bin m2’lik arsa vasıflı taşınmazın, belediyenin hayata geçirmeyi planladığı projelere kaynak sağlaması amacıyla satışında encümene yetki verilmesi teklifi” maddesi de meclisten oy çokluğu ile geçti.

CHP, İYİ Parti, BBP ve YRF meclis üyeleri söz konusu teklifte satışa karşı çıkmadıklarını fakat satılan alana sanayi tesisi yapılmasının ilçedeki hava kirliliğine ve birçok konuda olumsuz etki edebileceğini belirterek, ‘ret’ oyu verdiler. Madde üzerinde oylamadan önce söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Recep Kemal Certel, “Söz konusu teklif, arsanın satışı için encümene yetki verilmesi teklifidir. Burası herkese açık ihale usulü ile satışa çıkacaktır. Burada bir yere hedeflenmiş, oranın alacağı şekilde bir algı doğru değildir. Buraya girmek isteyen, maddi durumu müsait olan çevrelerin de ihaleye girerek, buranın daha yüksek fiyata satılmasının önünü açabilirler. Madde üzerinde meclis üyelerinden birçok öneri geldi. Satışa çıkartılacak alanın konut alanına ya da başka bir ticari faaliyete çevrilmesi şeklinde ama burası sanayi alanı olan bir bölge. Samsun’da sanayi alanı olan bölge zaten yeterince yok. Hem azot hem de bakır fabrikasının olduğu bölgede sanayi imarlı bir yerin konuta çevrilmesi hem ekonomik değil, hem de sağlık açısından bir tereddütleri var ise o açıdan da doğru değil. Fabrikalara yakın olmayı kimse tercih etmeyecektir. Satış açısından da düşünülüyorsa rantabl olmayacaktır. Dolayısıyla burada belediyemize gelir getirmesi, faiz ödemelerinin yükselmemesi ve borçlanmanın azaltılması manasında bu tür yerlerin belediyemizin gelir kaynağı olarak kullanılması doğrudur” dedi.

Okumaya devam et

Siyaset

Yeniden Refah lideri Erbakan: İnancımızla, insanlığımızla, tarihi misyonumuzla bağdaşmayan bir tutumdan geri dönülmüş oldu

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, “Ticaret kısıtlamasıyla inancımızla, insanlığımızla, tarihi misyonumuzla bağdaşmayan bir tutumdan geri dönülmüş oldu. İktidarın geç de olsa İsrail’le yapılan ticareti sınırlı olsa da kısıtlaması, geç de olsa olumlu bir tavırdır” dedi.

Ahmet Umur Öztürk – İbrahim Berat Yılmaz
ANKARA-
TBMM’de basın toplantısı düzenleyen Erbakan, 31 Mart seçimlerinde partilerinin üçüncü parti olduğunu söyleyerek, “Şanlıurfa, Yozgat Belediyesi başta olmak üzere toplam il ve ilçelerle birlikte 62 belediye kazanmış durumdayız. Milli Görüş belediyeciliğini, ahlaklı belediyeciliği en etkili şekilde uygulayacaklar, milletimizin derdine yerelde derman olacaklar. Adil düzenin uygulamasını yerelde başlatacaklar. Yeniden Refah Partimiz kazandığı belediye başkanlıklarının yanında 20 ilde yüzde 10’un üzerinde, daha fazla ilde yüzde 7’nin üzerinde, 132 ilçede yüzde 20’nin, 210 ilçede yüzde 10’un üzerinde oy almıştır” ifadelerini kullandı.

Erbakan, İsrail ile ticarette 54 ürüne kısıtlama getirildiğini belirterek, “İhracatı yapılan ürünler İsrail’e de gidiyordu. Hükümet yetkilileri eleştiriler karşısında ‘İsrail ile ticareti özel sektör yapıyor’ diyorlardı. Cumhurbaşkanlığına bağlı Türkiye Varlık Fonu şirketi olan Eti Maden’in 21 ton borik asit ihracatı yaptığı ortaya çıktı. Ticaret kısıtlamasıyla inancımızla, insanlığımızla, tarihi misyonumuzla bağdaşmayan bir tutumdan geri dönülmüş oldu. İktidarın geç de olsa İsrail’le yapılan ticareti sınırlı olsa da kısıtlaması, geç de olsa olumlu bir tavırdır” dedi

“Türkiye’de belediyeler borçlu, merkezi yönetim borçlu, vatandaş borçlu”

Ekonomiye de değinen Erbakan, “Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre 2023 yılı sonu itibarıyla Türkiye’nin toplam borç stoku 499 milyar 886 milyon dolar. Bir senede 42 milyar dolar artmış. 2002 yılında da 130 milyar dolar, dört kat artmış. Bir yıldan kısa vadede ödemeniz gereken borç 180 milyar dolar. Gelişmiş ülkelerin borçları uzun vadeli ve sıfıra yakın. Türkiye’de belediyeler borçlu, merkezi yönetim borçlu, vatandaş borçlu. Ocak-mart döneminde bütçe 570 milyar açık verdi. 337 milyar borçlanma yapıldı” diye konuştu.

Erbakan, Cumhur İttifakı’nın içinde yer alıp almadıkları sorusu üzerine, “Gazze konusu, rant belediyeciliğinden Türkiye’nin kurtulması gerektiğini düşündüğümüz için biz Cumhur İttifakı içinde yer almadık” dedi.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.