Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Siyaset

Antalya valisinden kamu kurumlarına kahvaltı talimatı: Kurumlarda kahvaltı sofrası istemiyoruz

Antalya kamu kurumlarında sabah kahvaltısı yapıldığı yönünde bir soruya cevap veren Antalya Valisi Ersin Yazıcı, “Ben kahvaltımı yapmadan evden çıkmıyorum. Herkes kahvaltısını yaparak evden çıkacak. Öyle bir şey yok. Çıktı ise de aç duracak. Paşa gönlü bilir, ya da simit alacak işine gelmeden yiyecek. Kahvaltı sofrası falan istemiyoruz. Ben bunu üst yöneticilere söyledim. Onlar sorumludur. Müdürü bunları takip edecek. Ben böyle bir görüntü kabul etmem, rıza göstermem. Kahvaltı yapmadın ise, öğlene kadar sabredeceksin. Öğlen yersin” uyarısında bulundu.

Ertuğrul Gün – Ahmet Serdar Eser
ANTALYA-
Antalya Ticaret Borsası’nın düzenlediği Kent Buluşmaları’nın bu ayki konuğu Antalya Valisi Ersin Yazıcı oldu. ATB Meclis Başkanı Erdoğan Ekinci, ATB Yönetim Kurulu üyelerinin yanı sıra ATB üyelerinin de katıldığı Kent Buluşmalarının açılışında konuşan ATB Başkanı Ali Çandır, “Antalya turizmin yanında tarımın da başkentidir. Antalya’da eşsiz bir toprak zenginlimiz yok. Sağa sola doğru yayılmaktan ise eski binaların yıkılarak yerine modern binaların yapılması gerekir. Bizim tarım alanlarımız tehdit altında bulunuyor. Biz sadece domates üreterek tarımı geliştiremeyiz. Tarıma bir sınıf atlatmamız gerekir” dedi.

“Burada bize düşen gettolaşmanın önüne geçmektir”

Rusya ve Ukrayna savaşı sonrası Antalya’da artışa geçen yabancı sayısına değinen Antalya Valisi Ersin Yazıcı ise, “Ukrayna-Rusya savaşından sonra gelen kişilerin arttığını görüyoruz. Burası bir dünya şehri, bunu böyle değerlendirmek gerekir. Dünya şehri diye her şey serbest mi? Tabi ki de hayır. Bunun artısı olduğu gibi eksileri de var. Biz son yıllarda şehirlerin öne çıktığını görüyoruz. 20 yıldır devam eden bir akım var. Antalya bu durumda çok şanslı, sayılı turizm şehirlerinden birisiyiz. Çok sayıda insan bu ülkeye geliyor, bu güzellikleri görünce ayrılmak istemiyor. Burada bize düşen gettolaşmanın önüne geçmektir. Böyle bir şeyi kabul etmiyoruz. Bunun bir sürü ayrıntısı ve dertleri var. Şehrimizde böyle bir problem yok, şehrimizde gettolaşma ifadesini kabul etmiyoruz. Bireysel anlamda olaylar olmuyor mu oluyor. Bu şehri birlikte yöneteceğiz” dedi.

” Hem satıyor hem de sayın valim müdahale edin diyorlar”

Son zamanlarda konut fiyatlarında yaşanan artışa da dikkat çeken Yazıcı, “1 milyonluk konuta 1.5 milyon TL veriliyor. Hem satıyor hem de sayın valim müdahale edin diyorlar. Nasıl Yapacağı? Evet, Antalya’da piyasalar uçtu. Burası bir dünya şehridir. Birlikte yaşamayı bilen bir şehiriz. Biz bu insanlar ile birlikte yaşamayı başarıyoruz. Bu dönem bir artış oldu. Ama resmi rakamlara göre bizde 177 bin yabancı var Antalya’da. Bunun 51 bini Rus, 20 bini de Ukraynalı. Suriyelerin bizdeki miktarı 4 bin civarında. Tarım bizim her zaman önceliğimizdir. Tarım ve hayvancılık olmadan yaşamın devam etmesi olmaz. Her zaman bu iki sektöre önem verdim. Genç nesil artık tarımla uğraşmak istemiyor. Tarımdan uzaklaştılar ve kaçtılar. Bunu toplamaya çalışıyoruz” sözlerini kullandı.

“Türkiye’nin her yerinde bulunan madenlerin burada işletilmesini doğru bulmuyoruz”

Maden ocakları ile ilgilide açıklamalarda bulunan Yazıcı, “Maden ocakları ile ilgili olarak çok özel madenler dışında ruhsat verilmesine biz de taraftar değiliz. Türkiye’nin her yerinde bulunan madenlerin burada işletilmesini doğru bulmuyoruz. Bu konuda ruhsat vermemeye gayret ediyoruz. Ankara’ya da birkaç kez söyledim. Bu tür madenlerin 200 yıl Antalya’dan çıkartılmaması gerektiğini belirttim. Böyle esprili bir isteğimiz oldu” dedi.

Evsizler için bir çalışma olup olmadığı sorusuna ise Yazıcı, “Biz kimseyi dışarıda bırakmıyoruz. Ama bu konuda ana görev belediyeye aittir” dedi. Okullara ücretsiz öğle yemeği hakkında ise, “Biz sadece taşımalı eğitimde çocuklarımıza yemek çıkartıyoruz” sözlerine yer verdi.

“Daha çok kişi yakaladık, daha çok kişi cezaevine girdi”

Halde meydana gelen kablo hırsızlığı olayları ile ilgili olarak ise, “Biz son 5-6 aydır ciddi anlamda suçluları yakaladık. Malum elektrik akımına kapılmasından ötürü ölüm de yaşadı. Bu konuda sürekli teyakkuz halindeyiz. Uyuşturucu ve fuhuş kadınları ile ilgili elimizden geleni yapıyoruz. Çok önemsiyorum. Uyuşturucu ile bizim kimseyi tanıştırmamız gerekiyor. Bulaştı ve tanıştı mı bağımlısı olunca kurtarmanın daha büyük maliyetleri ve tedaviden sonra tekrar buluşma ihtimalleri var. Bizdeki rakamlarda bir düşme var, ama algıda durum öyle değil. Bir önceki yıldan daha iyiyiz. Daha çok kişi yakaladık, daha çok kişi cezaevine girdi. Esnaflarımızdan da bu şahısların yakalanması için yardım alıyoruz. Bu iş için kurulmuş özel ekiplerimiz var. Sadece anında bu işe bakıyorlar. Gayret ediyoruz” dedi.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Siyasetin yumuşama dönemine girdiğini görüyoruz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bundan önceki süreçlerde bu tür maalesef adımlar atılmadı. Ve bu adımın atılmasıyla siyasetin ülkemizde çok daha yumuşama dönemine girdiğini görüyoruz. Ben de Özgür Bey’e ilk fırsatta böyle bir ziyaretin karşılığını yapacağımı söyledim. Türkiye’nin buna ihtiyacı var. Türk siyasetinin buna ihtiyacı var. Ve ilk fırsatta da bu ziyareti gerçekleştirerek Türkiye’de siyasetin yumuşama sürecini başlatalım istiyorum. Bu adımı da atacağız” dedi.

MİKAİL BIYIKLI – ERDİ DEMİR
İSTANBUL-Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, öğle saatlerinde Üsküdar Kısıklı’da bulunan konutundan çıkarak, Cuma namazı için Çilehane Camii’ne geçti. Burada cuma namazını kılan Erdoğan, cami çıkışı gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile görüşmesini sorması üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bildiğiniz gibi Özgür Bey şu anda CHP’de genel başkan oldu. Genel başkan olduktan sonra böyle bir ziyareti kendisinin gerçekleştirmiş olması iktidar ve ana muhalefet arasında aslında olumlu bir gelişme oldu. Bundan önceki süreçlerde bu tür maalesef adımlar atılmadı. Ve bu adımın atılmasıyla siyasetin ülkemizde çok daha yumuşama dönemine girdiğini görüyoruz. Ben de Özgür Bey’e ilk fırsatta böyle bir ziyaretin karşılığını yapacağımı söyledim. Türkiye’nin buna ihtiyacı var. Türk siyasetinin buna ihtiyacı var. Ve ilk fırsatta da bu ziyareti gerçekleştirerek Türkiye’de siyasetin yumuşama sürecini başlatalım istiyorum. Bu adımı da atacağız” dedi.(DHA)

Okumaya devam et

Eğitim

Canik Belediyesi’nden mesleki istihdama katkı

Samsun Canik Belediyesi’nin ilçede gerçekleştirdiği ücretsiz Mesleki Türkçe Eğitimleri vatandaşların yoğun ilgisiyle devam ediyor. Vatandaşların mesleki istihdamına katkılar sunan eğitim programında, sözlü iletişim, okuma, yazma ve dil bilgisi konularında eğitimler gerçekleştiriliyor.

RÜMEYSA BULUT
SAMSUN-Canik Belediyesi ve RET International Derneği Samsun Temsilciliği iş birliğiyle ilçe sakinlerinin hizmetine sunulan Benim Hayatım Toplum Merkezi’nde, vatandaşlar ücretsiz Mesleki Türkçe Eğitimleri ile bir araya geliyor. Mesleki istihdama katkılar sunan Mesleki Türkçe Eğitimleri çerçevesinde, kursiyerlere zihinlerinde düşünüp tasarladıklarını, gördüklerini, izlediklerini, sözlü ve yazılı bir biçimde anlatabilme becerisi kazandırılıyor. Uzman eğitmelerin eşliğinde sürdürülen Mesleki Türkçe Eğitimleri’nde konuşma pratiği çalışmaları da gerçekleştiriliyor. (DHA)

Okumaya devam et

Siyaset

Bahçeli’den ‘Türkçülük Günü’ mesajı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “1944 Türkçülük ve Turancılık Davası’nın 80’inci yıl dönümünde, Türk milliyetçiliğinin merhum ve muhterem inanç anıtlarını rahmetle, hürmetle, minnetle anıyorum” dedi.

ANKARA-Bahçeli, 3 Mayıs Türkçülük Günü mesajında, “Türk milliyetçiliği, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu fikriyatı, Türk milletinin kurtuluş ilhamı, aynı zamanda var oluş iradesidir. Merhum Peyami Safa’nın isabetle temas ettiği üzere, yeni Türk devletinin iki ana davasından birisi çağdaşlaşmak ise diğeri milliyetçiliktir. Şayet millet ortak değerler etrafında kenetlenmişse, şayet birlik ve dayanışma hissiyatıyla kaderini tayin etmişse, bunun dibacesi, en bariz dinamiği milliyetçiliktir.

3 Mayıs meşalesi, esas itibarıyla Türk milliyetçilerinin iç ve dış çalkantılar karşısında göstermiş oldukları direncin aydınlığı; baskı, dayatma ve zor şartlarda sivil, meşru ve demokratik duruşun ahkamıdır. Merhum Hüseyin Nihal Atsız’ın dediği gibi, 3 Mayıs milli şuurun ayağa kalkışı, küresel güç blokları arasında sarkaç gibi gidip gelen köşesiz politikalara karşı Türk milliyetçilerinin hür ve ahlaki direniş kararıdır. Bugün bir bayram veya kutlama gününden ziyade bir idrak, bir ifade, bir anma, istikbale yönelik milliyetçi çağrının maşeri vicdanda kök salma özleminin bir hamlesidir” dedi.

Bahçeli, 1 Mayıs kutlamalarına değinerek, “Emek ve değer nedir bilmeyen, adalet ve hukuk nedir tanımayan; yağma, talan ve yıkımı ideoloji haline getiren başıbozuk güruhun 1 Mayıs’ta sahneledikleri vandallıklar medeniyet ve meşruiyet ölçüleriyle bağdaşmazken, Türk milliyetçilerinin tam 80 yıl evvel kanuni sınırlar içinde, fikir ve demokrasi namusuna riayet ederek yaptıkları gösteriler hala takdir ve tazimle hatırlanmaktadır. Diyor ya Merhum Hüseyin Nihal Atsız; ‘Maviyi unutsak bile mazi kökümüzdür, en tatlı gülen yüz bize mazideki yüzdür.’ İnancım odur ki, mazinin parlayan yüzü hiç solmayacak, Türk tarihinin derinliklerinden çağlayarak yükselen milliyetçi çağrı Türk milletinin diriliş azmini canlı tutacak, geleceğini de inşa ve ihya edecektir. Dünyanın çetin ve çetrefilli bir tarih aralığında, İkinci Dünya Savaşı’nın beşeriyeti yakıp yıktığı bir zaman sürecinde Merhum Hüseyin Nihal Atsız’ın devrin Başbakanına yazmış olduğu iki açık mektup sonucunda başlayan 1944 Türkçülük ve Turancılık Davası’nın 80’inci yıl dönümünde, Türk milliyetçiliğinin merhum ve muhterem inanç anıtlarını rahmetle, hürmetle, minnetle anıyorum. 3 Mayıs ruhunun, Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerine ulaşma mücadelesinde sahip olduğumuz milli şuura daha da güç ve feyz vermesini temenni ediyorum” ifadelerini kullandı. (DHA)



Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.