İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen Sentetik Medya ve Enformasyon Güvenliği Çalıştayı’na katıldı.
AYHAN GONCA HABER MERKEZİ – Sentetik medya kavramını en yalın haliyle yapay zekâ kullanılarak oluşturulan, sahte ama gerçek gibi görünen video, ses, görüntü yada metin içerikleri olarak tanımlayabileceklerini kaydeden İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, “Sentetik medya içerikleri, gerçekte yaşanmamış olayları olmuş gibi gösterebilir. Bir kişinin söylemediği sözleri söylemiş gibi yansıtabilir. Yada hiç var olmayan görüntüler, hazırlanan içeriklerle var olmuş gibi aktarılabilir. İşte bu nedenle sentetik medya yalnızca bir teknoloji başlığı değil aynı zamanda gerçeğin, güvenliğin ve toplumsal huzurun sınandığı provokasyona açık bir alandır.” dedi.
Dijital çağın getirdiği imkanların herkese büyük kolaylıklar sunduğunu ve bunun son örneğinin de yapay zekâ ve sentetik medya uygulamaları olduğunu ifade eden İçişleri BakanıAli Yerlikaya, “Sentetik medyanın potansiyelinden faydalanırken karşılaşılabilecek riskleri öngörmek, imkân ile tehdit arasındaki ince çizgiyi gözetmek elzemdir. Yapay zekâ ve sentetik medyanın sunduğu imkanlar, kötü niyetli ellerde, toplumları manipüle eden, bireylerin haklarını ihlal eden ve kamu düzenini tehdit eden bir silaha da dönüşebiliyor. Manipülasyon ve dezenformasyon riskini artırıyor. Özellikle deepfake teknolojileri, yani yapay zekâ ile oluşturulan sahte videolar, ses kayıtları ve görseller, bugün artık yalnızca bir dijital kurgu değil, gerçek dünyada çok somut sonuçlar doğurabilecek bir tehdittir. Bu yöntem ile insan yaratıcılığına benzer şekilde, hatta daha da ötesinde, özgün içerikler oluşturabilmektedir. 2023 yılında Science Dergisinde yayımlanan bir araştırmada sahte haberlerin sosyal medyada, gerçek haberlerden 6 kat daha hızlı yayıldığı ortaya koydu. Aynı yıl Stanford Üniversitesi tarafından yürütülen bir başka çalışmada gösteriyor ki, katılımcıların yüzde 68’i deepfake videolarının hangisi gerçek hangisi değil doğru şekilde ayırt edemiyor. Bu sonuçlar yalnızca teknik bir problemle değil, aynı zamanda bir algı ve güvenlik kriziyle de karşı karşıya olduğumuzu açıkça göstermektedir.” diye konuştu.
Bu teknolojilerle oluşturulan içeriklerin yalnızca bireylerin değil devlet yöneticilerinin, kurumların ve hatta ulusların itibarına zarar verebileceğinin altını çizen İçişleri BakanıYerlikaya, “Seçim dönemlerinde kurgulanmış ses kayıtlarıyla seçmeni yanıltmak, toplumsal olayları tahrik eden sahte videolarla kamuoyunu provoke etmek veya güvenlik güçlerimizi hedef gösteren manipülasyonlar; bunlar artık teorik tehditler değil, pratikte karşılaştığımız ve karşılaşabileceğimiz gerçek vakalardır.” uyarısında bulundu.
İçişleri Bakanlığı olarak Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı bünyesindeki siber suçlarla mücadele birimleri ile birlikte, sentetik içeriklerin tespiti ve yayılımının önlenmesi için 7/24 çalışan güçlü bir yapıya sahip olduklarını vurgulayan BakanYerlikaya, şöyle devam etti:
“Dijital platformlarda yapılan ihbarları titizlikle değerlendiriyor, özellikle kamu düzenini bozmaya veya halkımızı galeyana getirmeye yönelik içeriklere karşı hızla işlem yapıyoruz. Bunları da hem konvansiyonel hem de sosyal medya üzerinden kamuoyuyla paylaşıyoruz. Ancak şunu da açıkça ifade etmek isterim; bu mücadelede sadece güvenlik güçlerinin çabası yeterli değildir. Hukuki altyapı güçlendirilmeli, toplumsal farkındalık artırılmalı ve uluslararası iş birliği sağlanmalıdır. Avrupa Komisyonu’nun 2024 yılında yayımladığı, Yapay Zekâ ve Dezenformasyon başlıklı rapor, devletlerin sentetik medya konusunda ortak etik ilkeler, denetim mekanizmaları ve teknolojik dengeleyiciler geliştirmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Türkiye olarak biz de bu doğrultuda hem yasal düzenlemeleri hem de kurumsal kapasitemizi güçlendirmeye kararlıyız. Özellikle gençlerimize bir çağrı yapmak isterim: Dijital dünyada maruz kaldığınız her içeriği doğru kabul etmeyin. Sorgulayın. Kaynağını araştırın. Unutmayın ki dijital okuryazarlık, çağımızın en önemli vatandaşlık sorumluluklarından biridir.”
Siber güvenliğin hayati bir zorunluluk haline geldiğine dikkat çeken Yerlikaya, teknolojik ilerlemeler ve dijitalleşmenin insanlığı cam ekranların ardına mahkûm ederek yalnızlaştırdığına dikkat çekti. Yerlikaya, “Bu gelişmeler sanal dolandırıcılık, yasa dışı bahis, çevrimiçi çocuk istismarı, siber zorbalık gibi, yeni suç türlerine kapı araladı. Dijital bağımlılığı körükledi. Organize suçların dijital biçimlerini üreterek, Güvenlik tehditlerini ‘küresel’ bir boyuta taşıdı. İçişleri Bakanlığı olarak biz; işte tam da bu noktada, terörle, zehir tacirleriyle, halkımızın huzuruna kastedenlerle nasıl mücadele ediyorsak aynı kararlılığı, siber suçlarla mücadelede de gösteriyoruz. Modern dünyanın en belirleyici güvenlik unsuru haline gelen siber alanda ülkemizin yüksek menfaatlerini koruyoruz. Asayiş suçlarıyla mücadelede olduğu gibi siber suçlarla mücadelede de önleyiciliği artırıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Adalet Bakanı Tunç’tan Samsun’a Önemli Ziyaret: Başkan Halit Doğan’la Bir Araya Geldi
SAMSUN – Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bir dizi açılış ve temel atma programı kapsamında geldiği Samsun’da ilk ziyaretini Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan’a gerçekleştirdi. Ziyarette kentte yürütülen projeler değerlendirildi, iş birliği ve hizmet vurgusu öne çıktı.
Samsun Adli Tıp Grup Başkanlığı Hizmet Binası’nın açılışı ile Bölge Adliye ve İdare Mahkemeleri Hizmet Binaları’nın temel atma törenleri için kente gelen Bakan Tunç, Samsun Valisi Orhan Tavlı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Mehmet Muş, AK Parti Samsun Milletvekilleri Ersan Aksu ve Orhan Kırcalı, AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi, AK Parti Samsun İl Başkanı Mehmet Köse ve bakanlık heyetiyle birlikte Samsun Büyükşehir Belediyesi’ne ziyarette bulundu.
Başkan Halit Doğan, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Samsun’da devam eden yatırımlar, projeler ve belediye çalışmaları hakkında Bakan Tunç’a kapsamlı bilgiler verdi. Görüşmede, Samsun’un gelişimine yönelik merkezi ve yerel iş birliklerinin önemi vurgulandı.
Bakan Tunç ise Samsun’un stratejik konumuna ve potansiyeline dikkat çekerek, “Samsun’u yakından izliyoruz. Her geçen gün gelişen ve güçlenen şehirlerimizden biri. Başkanımıza çalışmalarında başarılar diliyorum,” ifadelerini kullandı.
Ziyaretin sonunda Başkan Doğan, Bakan Tunç’a günün anısına bir hediye takdim etti. Ardından heyet, Saathane Meydanı’na geçerek vatandaşlarla buluştu, esnafla sohbet etti.
Bu ziyaret, Samsun’da adalet altyapısının güçlendirilmesi ve yerel yönetimle kurulan güçlü diyalog açısından önemli bir adım olarak değerlendirildi.
Samsun Büyükşehir Belediyesi, Karavan ve Doğa Turizmi Fuarı’nda Turizm Vizyonunu Sergiledi
KÜLTÜR-SANAT SAMSUN – Samsun Büyükşehir Belediyesi, “Turizmde Odak Samsun” misyonuyla şehrin doğal güzelliklerini tanıtma yolunda önemli adımlar atmaya devam ediyor. Bu kez, Karavan ve Doğa Turizmi Fuarı’na katılarak Samsun’un karavan turizmi ve doğa turizmi alanındaki potansiyelini sergileyen Büyükşehir Belediyesi, fuarın ilgi odağı oldu.
5-7 Mayıs tarihlerinde TÜYAP Kongre Merkezi’nde düzenlenen fuar, doğa ve karavan tutkunlarını bir araya getiriyor. 73 firmanın katıldığı etkinlikte, Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin standı ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü. Belediye, standında, şehir genelindeki 5 farklı Karavan Park noktasını tanıtarak, bu alanlarda sunulan hizmetler hakkında bilgi verdi.
Samsun’un doğa turizmi açısından sunduğu imkanları gözler önüne seren bu parklar, yalnızca şehirdeki turizmi canlandırmakla kalmıyor, aynı zamanda doğa severlere unutulmaz bir tatil deneyimi vaat ediyor. Fuarda ayrıca karavanlar, bungalovlar, doğa sporları ürünleri ve kamp malzemeleri gibi pek çok farklı ürün sergileniyor.
Fuara, Samsun Valiliği, Samsun Ticaret ve Sanayi Odası, Samsun Ticaret Borsası ve Samsun Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği gibi önemli kurumların da destek verdiği etkinlik, şehrin turizm alanındaki potansiyelini daha geniş bir kitleye tanıtmayı hedefliyor.
Samsun Büyükşehir Belediyesi, 11 Mayıs Pazar günü akşamına kadar sürecek fuarda misafirlerini ağırlamaya ve turizm olanaklarını daha geniş bir kitleye tanıtmaya devam edecek.
Türkiye’nin terörle mücadelesinde kritik bir gelişme yaşandı. PKK, yıllarca süren terör eylemlerinin ardından, kendini feshettiğini ve silah bırakma kararını aldığını duyurdu. Bu açıklama, Türkiye’nin terörle mücadelede önemli bir eşik atladığını, huzurlu ve güvenli bir geleceğe adım atıldığını işaret ediyor
İSTİHBAHRAT SERVİSİ SAMSUN – PKK’nın lider kadrosu, örgütün faaliyetlerine son verme ve silahları bırakma kararı aldıklarını duyurdu. Ayrıca örgütün tüm şubelerinin ve uzantılarının da faaliyetlerine son vereceği bildirildi. Bu karar, şiddet ve terör olaylarının sona erdiği ve ülkenin huzur ve güvenliğine katkı sağlayacak bir dönemin başlangıcını müjdeliyor.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: “Yeni Bir Dönemin Kapısı Açılacak”
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, PKK’nın fesih kararına ilişkin yaptığı açıklamada, Türkiye’nin terörle mücadelesinde tarihi bir adım atıldığını belirtti. Çelik, “Terörün tamamen bitmesi halinde yeni bir dönemin kapısı açılacaktır,” dedi.
Çelik, açıklamalarında şu önemli noktalara dikkat çekti:
Terörsüz Türkiye İçin Büyük Bir Aşama
Çelik, PKK’nın fesih ve silah bırakma kararını, “terörsüz Türkiye” hedefi doğrultusunda büyük bir adım olarak değerlendirdi. “İmralı’dan yapılan çağrı ve PKK’nın kendini feshetme kararı, Türkiye’nin güvenliği ve toplumsal huzuru açısından tarihi bir gelişmedir,” ifadelerini kullandı.
Sürecin Titizlikle Takip Edilmesi
Çelik, devletin bu süreci titizlikle izleyeceğini ve terörün tamamen sona ermesi için gereken tüm adımların atılacağını belirtti. “PKK’nın fesih ve silah bırakma kararının fiilen uygulanması çok önemli. Bu karar, tüm şube ve uzantıların kapatılması gerektiği gibi, terörün tamamen bitirilmesi için de somut adımlar atılmalıdır. Devletimiz bu süreci sahada titizlikle takip edecektir,” diye ekledi.
Demokratik Siyasi Süreç ve Birlik Güçlenecek
Çelik, PKK’nın feshi ve silah bırakma sürecinin, Türkiye’nin demokratik yapısını güçlendireceğini vurguladı. “Bu süreçle birlikte Türkiye’deki siyasi kanallar daha etkin çalışacak, demokrasimiz pekişecek ve milletimizin birliği daha da güçlenecektir,” dedi.
Kazanan Türkiye Cumhuriyeti’nin Tüm Vatandaşları Olacak
Çelik, “Terörsüz Türkiye” hedefinin yalnızca güvenlik değil, tüm vatandaşlar için kazanç sağlayacağını belirterek, “Hedefimiz; kültürel, etnik ve mezhepsel farklar ne olursa olsun, tüm vatandaşlarımızın kazanacağı bir sürece ulaşmaktır. Kazanan Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm vatandaşları olacaktır,” dedi.
Devletin Değerleri Korunacak
Son olarak, Çelik, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel değerlerinin korunacağına vurgu yaparak, “Bu süreçte devletimizin ve milletimizin değerleri konusunda hiçbir taviz verilmeyecek, Türkiye Cumhuriyeti’nin nitelikleri ve milletimizin birliği kesinlikle zedelenmeyecektir,” ifadelerini kullandı.
Yeni Bir Dönemin Başlangıcı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “terörsüz Türkiye” hedefi doğrultusunda başlatılan bu süreç, Türkiye’nin yeni bir döneme adım attığını ve bu süreçte kazananın tüm Türk milleti olacağını ortaya koyuyor. Artık Türkiye, terörle mücadelede önemli bir eşik atlamış ve güvenli, huzurlu bir geleceğe doğru sağlam adımlarla ilerlemeye başlamıştır.