Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Çevre

3 bin 70 metrelik dağa solo tırmanış

Türkiye’nin ilk ve tek solo alpinisti Erdek Cennet, ’81 İl 81 Zirve Solo Tırmanış Anadolu Parsı Unvanı’ Projesi kapsamında Batı Toroslar içindeki Beydağları’nın 3 bin 70 rakımlı en yüksek zirvesi Kızlar Sivrisi’ne tırmanış gerçekleştirdi. Cennet, tırmanışını 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde yaptığı için ayrı bir gurur duyduğunu belirtti.


Türkiye’nin birçok dağında yüksek irtifa solo tırmanışları gerçekleştiren Erdek Cennet,‘81 İl 81 Zirve Solo Tırmanış Anadolu Parsı Unvanı’ Projesi kapsamında 16. tırmanışını Elmalı ilçesindeki 3 bin 70 rakımlı Kızlar Sivrisi’ne yaptı. Balıkesir’de yaşayan Erdek Cennet, aldığı dağcılık ve dalış eğitimlerinin ardından 10 yıldır Türkiye’nin farklı şehirlerinde tırmanışlar gerçekleştirmeye devam ediyor. Bugüne kadar yaklaşık 65 ilde 400’den fazla dağın zirvesine tırmanış yapan Cennet, 2019 yılında kendisinin geliştirdiği‘81 İl 81 Zirve Solo Tırmanış Anadolu Parsı Unvanı’ projesi kapsamında tırmanışlarını sürdürüyor. Erdek, 16. zirve tırmanışını 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü ve 15 Temmuz şehitlerine ithafen Kızlar Sivrisi’ne yaptı.

Yolculuk

Zirveye ulaşmanın mutluluğunu yalayan Türkiye’nin ilk ve tek solo alpinisti Erdek Cennet, “Tırmanışımı başarıyla gerçekleştirdim. Kızlar Sivrisi 3 bin 70 rakım ile Batı Torosların içinde yer alan Bey Dağları’nın en yüksek zirvesi olduğu için bu zirve tırmanışı benim için çok önemliydi. Buraya ulaşmak için Balıkesir’den otobüsle, Antalya’nın Korkuteli ilçesine oradan minibüs ile Elmalı ilçesine oradan yine minibüs ile Küçük Söğe Mahallesi’ne ve sonra Serkiz Ovası’na geldim. Ardıç ormanının içinden manzaraları yaşayarak 5.5 kilometre kamp yükü ile yürüyerek dağ evine ulaştım” diye konuştu.

“Değerli bir zirveydi”

Zirve yolculuğuna bin 950 rakımından başladığını dile getiren Erdek Cennet, “Ekin’de Yaylası’ndan geçerek, Kızlar Sivrisi Dağının batı klasik ortasından 3 bin 70 rakımlı zirveye ulaştım. Tırmanış rotasının tatlığı bakımından, görsel manzaraları, tırmanışı benim için çok değerli kıldı. Başarılı bir tırmanışı tamamlamış olmanın mutluluğu içerisindeyim. Normalde 6 ile 8 arasında tamamlanan yürüyüşü görüntü ve fotoğraf çekimi yaptığım için 10 saatte tamamladım” dedi.

“Hiç yorulmadım”

Zirveye ulaşan Erdek Cennet, projesi kapsamında 16. ilinin Antalya olduğunu belirterek,“16. zirvem 3 bin 70 metre yüksekliğindeki Kızlar Sivrisi noktası. Buraya Balıkesir’den otobüsle yola çıkarak çeşitli araçlarla geldim. Zirveye başarılı bir yürüyüş gerçekleştireceğim. Onca zahmet ve emek bu dağa değer. Kızlar Sivrisi Dağı’nda 3 zirveyi gerçekleştirdim. Güzel bir etkinlik olduk. Klasik rotayı kullanarak geldim. Çok güzel bir rota yorulmuyorsunuz yavaş yavaş yükseliyorsunuz. Balıkesir’den otobüsle Korkuteli’ye ardından Elmalı Söğle Mahallesi ve traktörle rota başlangıcına geldim. Bu yolculuk beni hiç yormuyor, zevkle yürüyorum” diye konuştu.
Cennet, yolculuğu boyunca bölge insanı tarafından çok iyi karşılandığını ve ağırlandığını sözlerine ekledi.

Daha önceki tırmanmışları

Erdek Cennet daha önce proje kapsamında Van Artos, Bitlis Süphan, Kayseri Erciyes, Kahramanmaraş Berit, Balıkesir Çatal, Rize Kaçkar ve Ağrı Dağı, Manisa Spil Dağı, Isparta Dedegül Dağı, Şanlıurfa Karacadağ, Mardin Turcel Dağı, Kütahya Murat Dağı, Uşak İtecik Dağı, Denizli Karçı Dağı, İzmir Boz Dağ zirvelerine tırmanış gerçekleştirmişti.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Çevre

AKOM’dan sıcak hava ve nem uyarısı: 5-10 derece yüksek hissedilecek

AKOM’dan İstanbul başta olmak üzere ülkenin tamamına yakın bir bölümünde Afrika ve Basra kökenli sıcak hava dalgasının tehlikeli etkilerine yönelik uyarı yapıldı. İstanbul’da etkili olan sıcak hava dalgası nedeniyle sıcaklıkların 34-37 derece aralığında seyredeceği, yüksek nem oranları sebebiyle özellikle Kartal, Kadıköy, Florya ve Beylikdüzü gibi sahildeki ilçelerde sıcaklıkların 5-10 derece yüksek hissedilebileceği duyuruldu. Sıcak hava sebebiyle yaşlı, çocuk, hamileli ve astım ve kalp rahatsızlıkları bulunan vatandaşların dikkatli olması; özellikle öğle vakitlerinde güneş alan alanlardan uzak durulmasına dair uyarı yapıldı.

 Melihcan ÇALIŞKAN
İSTANBUL-İBB Afet İşleri Dairesi Başkanlığı, AKOM’dan yapılan açıklamada, İstanbul’da etkili olan sıcak hava dalgası nedeni ile sıcaklıkların 34-37 derece aralığında seyredeceği belirtildi. AKOM,yüksek nem oranları yüzde 50-yüzde 95 ile birlikte, özellikle Kartal, Kadıköy, Florya ve Beylikdüzü gibi güney sahillerinde sıcaklıkların ölçülenden 5-10 derece daha yüksek hissedilebileceği uyarısında bulundu.

“5-10 DERECE DAHA YÜKSEK HİSSEDİLEBİLİR”

İstanbul başta olmak üzere ülkenin tamamına yakın bölümünde Afrika ve Basra kökenli sıcak hava dalgaları etkili olmaya devam ediyor. AKOM verilerine göre, pazartesiye kadar İstanbul’da da etkili olması beklenen sıcak hava dalgası nedeniyle, sıcaklıkların 34-37 derece aralığında seyredeceği öngörülürken, yüzde 50 ile yüzde 95 arasında seyreden yüksek nem sebebiyle sıcaklık değerlerinin ölçülenden 5-10 derece daha yüksek hissedilebileceği belirtildi.

“AKOM GÜNEY SAHİLLERİNE DE DİKKAT ÇEKTİ”

AKOM’dan yapılan açıklamada, özellikle Kartal, Kadıköy, Florya ve Beylikdüzü gibi sıcaklık ve nem oranlarının en yüksek ölçüldüğü güney sahillerinde hissedilen sıcaklıkların 40 derece ve üzerindeki tehlikeli değerlere ulaşabileceğine dikkat çekildi. Bu nedenle öğle saatlerinde, yaşlılar, hamileler, çocuklar ve astım ve kalp yetmezliği gibi rahatsızlığı bulunan vatandaşlara güneşli ortamdan uzak durulması uyarısı yapıldı.

“İSTANBUL’DA SICAKLIKLARIN MEVSİM NORMALLERİNİN ÜZERİNDE SEYRETMESİ BEKLENİYOR”

İstanbul’da hava sıcaklıklarının 22 Temmuz’a kadar mevsim normallerinin 4-7 derece üzerinde, 23 Temmuz – 5 Ağustos tarihleri orasında ise mevsim normalleri civarı ile 1-3 derece üzerinde seyretmesi bekleniyor. (DHA)

Okumaya devam et

Çevre

Orman yangınlarına karşı yapay zeka destekli erken uyarı sistemi geliştirdiler

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (SCÜ) Mühendislik Fakültesi Harita Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Önder Gürsoy ve öğrencisi İzzet Ersoy tarafından, İngilizce ismi ‘Forest Fire Danger Assessment System’ (FoFİDAS) olan ‘Orman Yangın Tehlikesi Değerlendirme Sistemi’ adlı yapay zeka destekli bir erken uyarı sistemi geliştirildi. FoFİDAS’ın yüzde 95 doğruluk payıyla çalıştığını belirten Doç. Dr. Önder Gürsoy, “Hem harita mühendisliğinin kullandığı coğrafi bilgi, uzaktan algılama teknolojilerini hem de yapay zeka ve derin öğrenme gibi yöntemleri bir araya getirerek bir yangın tehlike risk değerlendirme sistemi oluşturduk” dedi.

Alperen YILDIZ
SİVAS-SCÜ Mühendislik Fakültesi Harita Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Önder Gürsoy ve öğrencisi İzzet Ersoy, orman yangınlarının yol açtığı kayıplardan etkilenerek yangına müdahale süresini en aza indirmeyi amaçlayan FoFİDAS isimli yapay zeka destekli bir erken uyarı sistemi geliştirdi. İzzet Ersoy’un Doç. Dr. Önder Gürsoy danışmanlığında ve Dr. Öğretim Üyesi Emre Ünsal’ın yapay zeka desteğiyle yüksek lisans tezi olarak yayınlanan çalışması, yaklaşık 2,5 yıl süren hazırlık sonrasında hayata geçti. 

Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) ortamında kurulan sistem, makine öğrenmesi algoritması kullanılarak test edildi ve yüzde 95’lik doğruluk elde edildi. Önceki yıllarda yaşanan ve felaketle sonuçlanan yangınların büyük çoğunluğu, sistem tarafından oluşturulan haritalardaki yüksek ve çok yüksek riskli alanlarda kaldığı görüldü. Yükseklik, eğim, bakı, arazi örtüsü, ağaç kapalılığı, ağaç gelişme çağları, sıcaklık, nem, rüzgar hızı, yağış, yollara uzaklık, yerleşim yerlerine uzaklık ve tarım alanlarına uzaklık gibi 13 farklı parametreye ait bilgilerin işlenmesiyle çalışan sistem, bölgeye ait yangın risk haritasını oluşturuyor.

‘KAYIPLARI FELAKET BOYUTUNA ULAŞMADAN ENGELLEMİŞ OLACAKLAR’ 

Orman yangınlarından kaynaklanan zararları en aza indirmeyi hedeflediklerini belirten Doç. Dr. Önder Gürsoy, “Hem harita mühendisliğinin kullandığı coğrafi bilgi, uzaktan algılama teknolojilerini hem de yapay zeka ve derin öğrenme gibi yöntemleri bir araya getirerek bir yangın tehlike risk değerlendirme sistemi oluşturduk. Yangınla mücadele ekiplerinin basit, hızlı ve etkin şekilde kullanabileceği yaklaşık yüzde 90-95 doğrulukta veri sunan, bunu görsel olarak da bize sağlayan bir sistem oluşturduk. 

Bir tehlikeyi fark ederseniz buna müdahale edeceğiniz zamanı da ayarlayabilirsiniz. Yangınla mücadele ekiplerinin daha çok odaklanacakları bölgeleri meteorolojik verilerle dinamik bir şekilde yapmaları da bu çalışmayla birlikte daha kolay olacaktır. Yangının çıkma potansiyelinin en fazla olduğu bölgelere ne kadar çok odaklanılırsa, hem yangını önleme hem de bir yangın oluşumunda hızlı bir şekilde müdahale ederek kayıpları felaket boyutuna ulaşmadan engellemiş olacaklar” diye konuştu.(DHA)




Okumaya devam et

Çevre

Çay bahçelerinde ‘pasif drenaj’ heyelanları tetikliyor

RİZE’de dik ve engebeli arazilerdeki çay bahçelerinde drenaj sistemlerinin aktif olmaması, heyelan potansiyelini artırıyor. Ormanların bilinçsizce çay bahçesine dönüştürülmesinin yanı sıra bakımsızlık nedeniyle tahrip olan drenaj sistemleri de heyelana davetiye çıkarıyor. Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nden (RTEÜ) Prof. Dr. Ayberk Kaya, “Yakın dönemde çaylık alana dönüştürülen sahaların birçoğunda bu sistem yok. Heyelan riskine karşı aktif drenaj sistemi, hayati önemdedir” dedi.

Mehmet Can PEÇE
Türkiye’nin en fazla yağış alan ili Rize’de; küresel iklim değişikliği kaynaklı artan lokal ve şiddetli yağışlar, eğimli arazi yapısı, yanlış yapılaşma, dere yatağındaki değişiklikler ve heyelan sahalarının tarım arazilerine dönüştürülmesinin yanı sıra ağaç kesimi de afetlere neden oluyor. Şiddetli yağışlarda, su tahliyesine yardımcı olması için bölgede özellikle çay bahçelerine kurulan drenaj sistemleri, olası heyelanların önüne geçilmesine etkin rol oynuyor. Kentte ilk çay tarımının yapıldığı yıllarda kurulan drenaj sistemlerinin zamanla bakımsızlık nedeniyle tahrip olması, heyelanlara davetiye çıkarıyor. Özellikle yaz aylarında kuraklık sonrası artan yağışlarla toprak tabakasının yumuşayıp, afet riski oluşturabileceğini belirten uzmanlar, su drenaj sistemlerinin aktif hale getirilerek yaygınlaştırılmasını öneriyor.

‘AKTİF DRENAJ SİSTEMİ, HAYATİ ÖNEMDEDİR’

Uyarılarda bulunan RTEÜ Heyelan Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ayberk Kaya, drenaj sistemlerinin birçok çay bahçesinde bulunmadığını, heyelanların önlenmesine drenaj sisteminin önemli olduğunu belirtti. Kaya, “1930’lu yıllarda başlayan çay tarımında; çay bahçesine dönüştürülen arazilerde, koruma amaçlı su tahliye kanalları uygulandı. Bu kanalların çoğu günümüzde aktif. Ancak yakın dönemde çaylık alana dönüştürülen sahaların birçoğunda bu sistem yok. Heyelan riskine karşı aktif drenaj sistemi, hayati önemdedir” dedi.

‘VATANDAŞLARIMIZ BİLİNÇLİ OLMALIDIR’

Kenar kazıları ve yol yapımının, sel ve heyelanlar konusunda etkin olabileceğini kaydeden Prof. Dr. Kaya, “Doğu Karadeniz’de dağınık yerleşim yeri hakim olduğu için vatandaşlarımız yol ve kenar kazısı yapmadan önce konusunda uzman kişilere danışmaları gerekmektedir. Heyelan açısından riskli orman arazilerinin bilinçsizce çay bahçesine dönüştürülmesi heyelan oluşumunu tetiklenmesine ciddi manada yol açmaktadır. Sel ve taşkın konusunda vatandaşlarımızın biraz daha bilinçli olmalıdır. Taşkın riski taşıyan derelere sürüklenebilecek malzemelerin dere kenarlarına depolanmaması gerekmektedir” diye konuştu. (DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.