Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Çevre

Samsun tüm Türkiye’ye sülün dağıtacak

Samsun’da, 1969 yılında kurulan Gelemen Sülün Üretim Merkezi’nde üretilen 340 bin 362 sülün son 53 yılda Türkiye’nin birçok iline dağıtıldı. 2022 yılında da 14 bin sülün birçok ile gönderilecek.

Erdi Demür
SAMSUN-
Zararlı kene ve haşerelerin düşmanı olarak bilinen çiftçi dostu sülünler, 50 yılı aşkın süredir Samsun’da Gelemen Sülün Üretim Merkezi’nde üretiliyor. Merkezde bu zamana kadar üretimi yapılan 340 bin 362 sülün, Türkiye’nin birçok iline gönderilerek ekosistemin devamına önemli fayda sağladı. Merkez bu yıl da ürettiği 14 bin adet sülünü kene ve diğer zararlıların risk oluşturacağı illere gönderilecek.

Gelemen Sülün Üretim Merkezi’nde 2022 yılında üretilecek 14 bin adet sülünden 1200 adedi Adıyaman’a, bin adedi Mardin’e, 3100 adedi Katamonu’ya, bin adedi Zonguldak’a, 500 adedi Karabük’e, 860 adedi Ordu’ya, 750 adedi Samsun’un kırsal gölgelerine, 1300 adedi Trabzon’a, bin adedi Rize’ye, 420 adeti Giresun’a, 100 adedi Artvin’e, 80 adedi Bingöl’e, bin adedi Batman’a, bin tanesi Diyarbakır’a ve 600 tanesi de ihtiyaç görülen diğer illere dağıtılacak.

Sülünler, zoolojik sistemde omurgalıların (vertebrata) kuşlar (aves) sınıfının, tavukgiller (gallinacae) takımının, sülüngiller (phasinidae) familyasının, sülün (phasianus) cinsinin, gerçek sülün (colchicus) türündendir. Erkek ve dişi sülün bireyleri ayrı göründedir. Erkekleri çok renkli uzun kuyruklu süslü bir kuş olup, baş ve boyun koyu yeşil, madeni lacivert parıltılıdır. Dişileri kül rengi, açık veya koyu kahverengi gri tonlarda açık ve koyu konsantre renklerle dikkati çeker. Kanatları küçük olmasına rağmen hızlı uçabilmekte fakat uzun mesafe kat edememektedir. Sülünlerin 49 türü ve bu türlerin birçok alt türü bulunmaktadır. Sülünlerin dünyada en yaygın olarak bulunan türü halkalı ve Kafkas sülünüdür. Kafkas sülünleri Türkiye’nin yerli kuşlarındandır. Doğu Karadeniz ve Marmara Bölgelerinde tarlaların ormanla karıştığı yerlerdeki kısa boylu bitkilerin dibi ve buradaki sulak alanlar, açık araziler ağaçlık araziler, ağaçlık ve fundalıklar ve orman kenarlarında yaşarlar. Sülünlerin doğadaki başlıca yiyecekleri arasında tahıllar, bitki tohumları, meyveler ve yeşil filizler vardır. Bunların yanı sıra eklem bacaklı böcekler ile bunların larvaları, karıncalar, çekirgeler, örümcekler, sinekler, salyangozlar ve solucanlarla da beslenirler. Sülünlerin üreme dönemi mart ayında hayvanın güneşli gün sayısının artmasıyla başlar ve haziran ayının sonuna kadar devam eder. Yeşilimsi griden yeşil zeytin rengine çalan ortalama 35 gr ağırlığında yumurta üretirler. Dönem boyunca bir sülün ortalama 40-70 yumurta yapabilir. Normal şartlarda kuluçka süreleri 24 gündür. Çıkan civcivler, gerekli sıcaklık ve ışık ve havalandırma ortamının sağlandığı büyütme kafeslerine alınmaktadır. Uygun büyüklüğe ulaşan civcivler doğaya salınma döneminde gelene kadar bakılmaktadır. Doğaya salınma zamanı gelen sülünler, doğaya uyum ve adaptasyonunu ve kanat gelişimini tamamlaması için doğal yaşam ortamlarına benzer voliyerlerde 2 hafta geçirmekte ve 8-10 haftalık yaşta doğaya yerleştirmeleri yapılmaktadır.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Çevre

Bursa Valiliği’nden toz taşınım uyarısı

Bursa Valiliği tarafından vatandaşlara toz taşınımı uyarısı yapıldı.

BURSA-
Bu gece 23:59’a kadar sürmesi beklenen meteorolojik olayla ilgili şu ifadelere yer verildi: “Yapılan son değerlendirmelere göre; Çarşamba günü bölge genelinde (Eskişehir, Bursa, Kütahya, Bilecik) toz taşınımı beklenmektedir. Toz taşınımı nedeni ile görüş mesafesinde düşme, hava kalitesinde azalma ve ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır.”

Okumaya devam et

Çevre

Tokat’ta 191 konut zarar gördü, 2 bin yıllık köprüde çatlak bile yok

Tokat’ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen depremde üç ilçede toplam 191 konutta hasar oluşurken, 2 bin yıllık tarihi köprüde çatlak dahi oluşmadı.

Yasin Kıras – Yunus Çiftci
TOKAT-
Tokat, aynı gün içinde üst üste gelen depremlerle sarsıldı. Önceki gün meydana gelen 4.7, 4.1 ve 5.6 büyüklüğündeki depremlerin ardından Sulusaray, Yeşilyurt ve Artova ilçelerinde ve 30 köyde 191 konutta hasar tespit edildi. Deprem sonucunda ahır duvarları yıkıldı, cami minareleri hasar gördü ve birçok evde çatlaklar oluştu. Ancak ilçe merkezinde bulunan ve halen çevre köylere ulaşımı sağlayan Roma döneminden kalma tarihi Sulusaray Köprüsü depremde zarar görmedi. 2 bin yıllık tarihi yapı, köylere olan karayolu ulaşımını güvence altına almaya devam ediyor.
Öte yandan, depremin etkileri gün ağarırken dronla havadan görüntülendi.

Okumaya devam et

Çevre

Deprem uzmanından uyarı: Tokat’ın üzerinde bulunduğu fay hattında beklenen büyük şiddetli deprem hala olmadı

Gazi Üniversitesi DEMAR (Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi) Müdürü Prof. Dr. Abdussamet Arslan, Tokat’ın da üzerinde bulunduğu Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda beklenen büyük şiddetli depremin hala olmadığını kaydetti.

Muhammed Musab Gümüşer – Tolga Başer
ANKARA-
Prof. Dr. Abdussamet Arslan, Tokat’ta meydana gelen ve Samsun, Yozgat, Çankırı ve Çorum gibi çevre illerde de hissedilen 5.6 büyüklüğündeki depreme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Arslan, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, Bingöl çevresinde birleşen Doğu Anadolu Fay Hattı ve Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın birbirleri üzerinde sürekli hareket halinde olduğunu kaydederek, “Son 1 ayda özellikle Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın her iki ucunda hareketlenmeler mevcut. 4’ün üzerinde çok fazla sayıda deprem oldu. Hem Doğu bölgesinde özellikle Adıyaman’ın biraz daha ilerisinde depremler oldu hem de hattın batı ucunda yani Yunanistan’da 4’ün üzerinde depremler oldu. Dolayısıyla bu fay hattının üzerinde bir hareketlenmenin olduğu çok net bir şekilde ortaya çıkıyor” ifadelerini kullandı.

Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası Doğu Anadolu Fay Hattı’nın, Kuzey Anadolu Fay Hattı’na doğru 9 metre kaydığını kaydeden Arslan, yukarıya doğru meydana gelen hareket sonucu Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda kırılmalar meydana geldiğini ve Tokat’ın da bu hat üzerinde olduğunu kaydetti.

Arslan, iki hattın birleştiği noktalarda bulunan Bingöl, Erzincan, Bitlis ve Muş çevresinde stres birikimi yaşandığını kaydetti. Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde ortaya çıkan jeolojik verilere değinen Arslan, 10 yıl içerisinde bu hat üzerinde 7.0 ila 7.5 büyüklüğünde bir deprem olma ihtimalinin yüzde 90 olduğuna dikkati çekti.

“Deprem olan bir bölgede bir kırılmanın tekrar yaşanma ihtimalinin neredeyse sıfır”

Deprem olan bir bölgede bir kırılmanın tekrar yaşanma ihtimalinin neredeyse sıfır olduğunu belirten Arslan, sözlerine şöyle devam etti:
“Ne zamana kadar? Periyodu doluncaya kadar. Kahramanmaraş depreminin periyodu 450 ila 500 yıl civarındadır. Dolayısıyla da Pazarcık bölgesinde fayın tekrar kırılması için 450 yıla daha ihtiyacımız var ancak buradaki kırık meydana geldiğinde hem Elazığ ve Bingöl’e doğru olan bir bölgede hem de Hatay’ın daha güneyinde olan bölgelerde gerilme birikmesi meydana geldi. 9 metreye ileriye doğru giden hareket, Malatya civarında durdu. Sonra bu hareket bir türlü devam edecek, kırılmayı tamamlayacak.”

“Önümüzdeki 10 yılda Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde 7.0 ila 7.5 civarında deprem beklemek yanlış olmaz”

Bingöl civarında büyük şiddetli depremin hala olmadığını ifade eden Arslan, “İki fay hattının buluştuğu kavşak nokta olan Bingöl’de henüz beklediğimiz deprem olmadı. Bu depremi de hakikaten bekliyoruz. Kuzey Anadolu Fay Hattı boyunca 7.0 ila 7.5 büyüklüğündeki depremi beklememek çok hata değil ama zamanlamasını söyleyebilmek çok zor. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde kesinlikle 7.0 ila 7.5 civarında deprem beklemek yanlış olmaz” değerlendirmesinde bulundu.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.