Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Utanmadan bir de ‘kaçacak’ diyor. Erdoğan’ı 15 Temmuz gecesi kaçırtamadınız ama sen tankların arasından kaçtın

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Utanmadan bir de ‘kaçacak’ diyor. Erdoğan’ı 15 Temmuz gecesi kaçırtamadınız ama sen tankların arasından kaçtın. Sen saat 23.00’te tankların arasından kaçtın. Kimler sayesinde o FETÖ’cü bazı güvenlikçiler sayesinde Bakırköy Belediyesine kaçtın. Orada keyif kahvesi içtin” dedi.

İSTANBUL
-Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Merkez Ofisi Açılışı ve Ustalara Saygı Ödül Töreni’ne katıldı.

Törende konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hükümetimizi ilk kurduğumuzda bu ülke 1994 ve 2001 krizlerinin ağır yükü altında ayakta durmakta zorlanıyordu. Asırlık ihmaller sonucu altyapı eksiklikleri ve reel ekonomi ve istikrarsızlığın, darbelerin vesayetin akıl dışı etkileriyle sürekli tökezleyen yapıyla geleceği kestiremiyorduk. Önce istikrar ve güven iklimini tesis ettik. Devletine güvenen, siyasetçilerini yanında bulan iş dünyamız bir anda şaha kalktı. İşte ilk önemli adımlar olarak bir Marmaray’ın yapılışı her halde rastgele olay değildi. Bütün engellemelere rağmen, önümüze her türlü takozu koymalarına rağmen bizim için olmaz denilen Marmaray’ı denizin altından girip çıkmak suretiyle insanımızın hizmetine sunduk. Ardından Avrasya olayı yine aynı şekilde engellemelere rağmen, milletimize kazandırdık. Yetmedi Yavuz Sultan Selim Köprüsünü şehitler köprüsünden Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ardından Yavuz Sultan Selim Köprüsünü onu da bitirmek suretiyle yine milletimizin ülkemizin özellikle istifadesine sunduk. Onunla da kalmadık, Osmangazi Köprüsünü aynı şekilde bitirerek, ülkemizin hizmetine sunduk. Bütün bunlar niçin yapılıyordu? Türkiye dünyaya bir şeyi ispatlamak durumundaydı, buradan 7,5 saatte gidilirken, 3 saat 15 dakika nasıl gidilir bunu gösterdi. Bununla kalmadık, bu köprünün devamında yıllarca İzmir-Manisa arasında dağlar aşılamıyordu, bu dağları aşmak için Sabuncubeli Tüneliyle, hızla mesafeler kısaldı. Biz bunlarla hiçbir zaman yetinmedik, ama Neşet babanın dediği gibi ‘aşkınan koşan yorulmaz’ dedik aşk ile koştuk ve yorulmadık. Bunlara devam ettik. Bütün bunlarla beraber 6 bin 100 kilometre aldığımız Türkiye’deki karayollarını 28 bin kilometreye çıkardık. Bunlar olmamış olsaydı, acaba şu anda modernitenin veya modern Türkiye’nin bir anlamı, ifadesi olacak mıydı? Dedik ki bu işin bir de finali var dedik. Bu final 18 Mart Çanakkale Köprüsünü de bunu da yaparak dünyaya bir ilki Türkiye olarak imzayı attık. Böylece Çanakkale 18 Mart Köprüsüyle birlikte Avrupa Asya’yı bir de oradan bağladık. Şimdi hakikaten aşkınız varsa inanıyorsanız, bu ülkeye bir şeyler yapayım diyorsanız, yaparsınız. Biz bu yola böyle çıktık. Bütün bunları başardık” dedi.

“Utanmadan bir de ‘kaçacak’ diyor. Erdoğan’ı 15 Temmuz gecesi kaçırtamadınız”

Muhalefet partisinin iddialarıyla ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Birileri çıkıp aç kaldık diyor, ya vicdansızlık yapma, ne aç kalması, aç kalan falan yok. Yeter ki bu noktada dürüst ol, samimi ol, sürekli olarak yapmış olduğumuz zamlarla, yapmış olduğumuz parasal düzenlemelerle de vatandaşımızın bu imkanını nereden nereye getirdiğimiz ortada. Fakat Türkiye öyle bir muhalefetle baş başa ki, bu muhalefet, muhalefet yapmak için değil, sadece akılları bulandırmak için ne yapabiliriz, bunun gayreti içinde. Yıllar yılı bu gün Demokrasi ve Özgürlükler Adasında da ifade ettim, ta 27 Mayıs’ta 62 yıl önce bu CHP ne dediyse, inanın bugün de aynı şeyi söylüyorlar. O zaman ne diyorlardı, rahmetli Menderes ve arkadaşları için, ‘uçaklarla dolu altın ve pırlanta kaçırdı’ diyorlardı. Şimdi aynı şeyi şu anda bay Kemal benim için söylüyor, eline diline dursun. Tayyip Erdoğan için böyle bir şeyi söyle de birileri yutsun bunu, yutmazlar. 2023 geliyor, bu millet sana gereken dersi verecek. Utanmadan bir de ‘kaçacak’ diyor. Erdoğan’ı 15 Temmuz gecesi kaçırtamadınız ama sen tankların arasından kaçtın. Sen saat 23.00’te tankların arasından kaçtın. Kimler sayesinde o FETÖ’cü bazı güvenlikçiler sayesinde Bakırköy Belediyesine kaçtın. Orada keyif kahvesi içtin. Ben de Marmaris’ten çağrı yaptım ve 15 dakika geç kalsaydım, bugün belki karşınızda olmayacaktım. Rabbimin takdiri neyse o, bunu kimse değiştiremez. Herkesi meydanlara çağırdığımda benim milletim, sevdalısı olduğum bu millet Atatürk Havalimanına yığıldılar, bizi beklemeye başladılar. Geldik onlarla orada kucaklaştık ve birlikte yolumuza devam ettik. Bütün bunlar niçindi? Arkadaşlar bu sevdanın neticesidir. Bu sevda varsa gerisi yalan. Bay Kemal ne derse desin, Erdoğan burada bütün dünya ile şu anda alışverişlerimiz nasıldır bunlar da ortada. Bay Kemal sen hiç heveslenme, Erdoğan bu ülkeye hizmet etmeye devam edecek. Paralardan bahsediyor, Amerika’ya falan filan evet 150 bin lira kazandım, bir 100 bin lira daha kazandım. Şimdi bu paraları TÜRGEV ve Ensar vakıflarına ben Bay Kemal adına veriyorum. Hiç olmazsa bir hayra vesile olsun. Böylece buradan oraya gidecek. Bu anlattığı bahsettiği şeyler, özellikle Amerika’da yapılan Türk Evi’nin hemen arkasında muhteşem bir yurt yapılıyor. Buna bu kadar yalan yanlış şeyleri yapıştırmanın ne anlamı var ama akşam yalan sabah yalan” diye konuştu.

“Mantıklı sürdürülebilir politikalarla ülkemizi bu kısır döngüden kısa sürede çıkartabiliriz”

“Bütün başlattığımız alt yapı yatırımı seferberliğiyle hak ve özgürlük iklimi iş dünyamızın hem gücünü hem cesaretini artırdı” diyerek konuşmasını sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Böylece ülkemizi yüzde 1’in altında büyüme oranından aldık. 2003-2021 yılları arasında yılda ortalama 5,4 büyüyen bir konuma çıkardık. Ülkemizin toplam yatırım miktarını 70 milyar liradan alarak 2 trilyon seviyesine yükselttik. Milli geliri 238 milyar dolardan aldık, 1 trilyon dolar sınırına kadar getirdik. Milli gelirimizin bu gün 1,2 trilyon seviyesine ulaşması gerekiyordu. Gezi olaylarından beri kaldığımız tüm saldırıların ayrılmaz bir boyutunu oluşturan ekonomik tuzakların döviz kuru üzerinde yol açtığı dalgalanmalar nedeniyle, geçtiğimiz yılı 803 milyar dolarla kapattık. Önümüzdeki yıl hak ettiğimiz yere çıkartacağız. Satın alma gücü paritesine göre milli gelir hesabında ülkemizi dünyada 11. sıraya çıkarmayı başardık. Önce satın almada sonra genel milli gelir hesabında dünyanın ilk 10 ülkenin arasına girmeden bize durmak duraksamak bir anı bile boşa geçirmek haramdır. Bugün salgının Ukrayna-Rusya savaşının etkisiyle küresel enerji ve gıda başta olmak üzere küresel emtia fiyatlarında çok dengesiz artışların yaşandığı bir dönemden geçiyoruz. Bu artışlar tüm dünyada yakın zamanda görülmemiş fiyat dalgalanmalarına enflasyona stok eğilimlerine yol açmaktadır. Küresel ekonomiyle entegre bir yapıya sahip bu etkileri geçmişindeki acı hatırları ve halen tam çözemediğimiz kronik sorunlar nedeniyle çok daha ağır şekilde hissetmektedir. Biz bu tablo içinde 2018 yılında bir yol ayrımına geldik, ya ülkemizi küresel finans sisteminin anaforuna kurban edip istihdamı, büyümeyi feda edecektik ya da kendi programımızla hedeflerimize doğru yürümeyi sürdürecektik. Biz ikinci yolu yani istihdamı koruyarak hedeflere ilerlemeyi tercih ettik. Bu tercihin ağır bedelleri oldu. Ancak gelişmiş ülkelerin yaşadığı sıkıntıların boyutlarını görünce tercihimizin ne kadar isabetli olduğu daha iyi anlaşılmaktadır. Kur ve enflasyon sorununun üstesinden elbette geleceğiz. Bu süreçten en büyük kazanımımız ise yatırımı, istihdamı, üretimi koruyarak iş dünyasından çalışanlarına kadar hiçbir insanımızın çöküşüne izin vermemiş olmamızdır. Tam tersine küresel ekonomik krizin büyümesine rağmen Türkiye krizin daha etkin ve yaygın bir şekilde kullanabilme imkanını hayata geçiriyor. İnşallah bir yandan insanlarımızın günlük hayatlarını olumsuz yönde etkileyen hayat pahalılığının önüne geçecek tedbirleri alarak diğer yandan her kesimin gelirlerini yükselterek refah düzeyindeki gerilemeyi süratle telafi edeceğiz. Bu konuda iş dünyamızdan da destek bekliyoruz. Kesinlikle kötümser senaryolara göre pozisyon alarak akıl ve etik dışı fiyatlamalara yönelmek yerine makul, mantıklı, sürdürülebilir politikalarla ülkemizi bu kısır döngüden kısa sürede çıkartabiliriz” şeklinde konuştu.

“Bu manda heveslileri 1923’te başaramadılar, 2023’te de başaramayacaklar”

‘Aynı gemideyiz’ diyerek konuşmaya devam eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çok klasik bir söz olmasına rağmen günümüz gerçeklerini ifade etmesi için diyorum ki unutmayın hepimiz aynı gemideyiz. Türkiye gemisi hasar görürse, bunun sonuçlarını bilaistisna hep beraber yaşayacak ve göreceğiz. Biz tüm dikkatimizi ve enerjimizi ülkemizin önündeki aydınlık geleceğe yöneltmiş durumdayız. Her ne kadar fırsatçı ve tetikçi kesimler Türkiye gemisinin daha çok yara alması için ellerinden geleni yapıyor olsa da aslında umutlu olmak için önümüzde yeteri kadar veri mevcuttur. Üretim tarafında istihdamda ihracatta gayet iyi durumdayız. Döviz kurunun mevcut durumu göstergelerimizi olumsuz etkilese de rekabet gücümüzü koruyacak seviyededir. Cari açıktaki ve bütçede dengelerinin bozulma nedeni tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kimi kalemlerde 5 kat kimi kalemlerde 10 kat artan enerji giderlerdir. Cari fazla veren ülkelerin tamamında benzer sıkıntılar yaşanıyor. Tarımda inşallah bereketli bir yıl bekliyoruz. Enerjide daha da gaza basıyoruz. Sanayimiz dünyanın yeni üretim merkezi olma yolunda ilerliyor. Turizmde güzel bir sezonun yaşanacağının işaretleri gelmeye başladı. İnşallah hedefi yakalıyoruz. İstihdamda küçük oynamalara rağmen sosyal kırılmalara sebep olacak bir riskle karşı karşıya değiliz. Ülkemizi içimizdeki mandacı iktisatçıları kullanarak soyamayan küresel kuruluşların çaldıkları felaket çanlarına zerre kadar önem vermiyoruz. Bunlar cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin sağladığı dinamizm ve istikrar sayesinde artık ülkemizi diledikleri gibi yönlendiremeyenlerin düşüncesidir. İçimizdeki bazı kesimlerin ruh hali de Milli Mücadele öncesi umudunu manda ve işgale bağlayan zavallıların durumlarına benzemektedir. İnşallah bu manda heveslileri 1923’te başaramadılar, 2023’te de başaramayacaklar. Siz dünyaya kendi ülkesinden değil, Londra ve New York’tan bakmak dışında hiçbir vasıfları olmayanların hezeyanlarına aldırmayın. Bizim uyguladığımız ekonomi programı gayet tutarlıdır, ilmidir, ülke ve dünya gerçeklerine uygundur. Dünyanın hiçbir yerinde ilişkisi kalmayan faiz, gösterge ve enflasyon dayatmasını tek kurtuluş reçetesi gibi önümüze getirip duranların zır cahildir, bir kısmı ise alenen haindir. Biz çareyi üretimde, istihdam, ihracatta arıyoruz. Bu yolda kararlılıkla devam edeceğiz. Biz ülkemizin gücünü biliyoruz. Çünkü biz ne yaptığımızı biliyoruz. Çünkü biz bunun sonunda ülkemizi nereye çıkartacağımızı da biliyoruz. Büyük ve güçlü Türkiye inşası yolunda herkes tarihe bu büyük şerefin bir parçası olarak ismini tarihe altın harflerle yazdıracaktır. Siyasetten ekonomiye kadar her alandaki mandacı zihniyet mensuplarının tarihimizdeki yerleri ise birer kara leke olacaktır. Aynı mandacı zihniyetin ekonomik tartışmalar yanında Suriye’den, Akdeniz ve Ege ihtilaflarına, Karabağ’dan NATO meselesine kadar her konuda yansımalarını görmek mümkündür. Kendi ülkesinin ve milletinin yanında yer almak yerine emperyalist güçlere kuyruk sallamayı, sinyal vermeyi siyaset sanan bu zihniyeti milletimizin ferasetine havale ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Genel

MSB: Teğmenler, TSK’nın itibarını zedeledikleri için cezalandırıldı

Milli Savunma Bakanlığı (MSB) kaynakları, teğmenlere, ‘Silahlı Kuvvetler’den ayırma’ cezası verilmesine ilişkin, “Bu gençler söyledikleri sözlerden değil, önceden planlı, toplu ve organize bir disiplinsizlik yaptıkları, mutlak itaati bozdukları ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin itibarını zedeledikleri için cezalandırıldılar. Teğmenlerin, ‘Mustafa Kemal’in askeriyiz’ dedikleri için cezalandırıldıkları söylemi Türk Silahlı Kuvvetleri’ne atılabilecek en büyük iftiralardan biridir, hakarettir” açıklamasını yaptı.

Ruken KADIOĞLU
KARS-MSB Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri ve Bakanlık Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk, Kars’ta gerçekleştirilen Kış Tatbikatı-2025 sırasında bakanlığın son bir haftalık faaliyetlerine ilişkin bilgilendirme toplantısı düzenledi. Tuğamiral Aktürk, devam eden terörle mücadele operasyonlarına ilişkin, “Irak ve Suriye’nin kuzeyinde kesintisiz bir şekilde ve başarıyla icra edilen operasyonlarla 43’ü geçtiğimiz hafta içerisinde olmak üzere 1 Ocak’tan bugüne kadar 321 terörist etkisiz hale getirilmiştir. Yine, geçtiğimiz hafta içerisinde Irak’ın kuzeyindeki barınma alanlarından kaçan 3 PKK’lı terörist daha Silopi’deki hudut karakolumuza teslim olmuştur. Ayrıca, terör yuvalarına kilit vurmaya devam eden Türk Silahlı Kuvvetlerimiz; Irak’ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde gerçekleştirilen arama tarama faaliyetleri kapsamında teröristlere ait çok sayıda silah, mühimmat ve yaşam malzemesi ele geçirmiştir” ifadelerini kullandı.

Tuğamiral Aktürk, hudutların Cumhuriyet tarihinin en yoğun ve etkin tedbirleri ile korunduğunu belirterek, “Son bir hafta içerisinde 4’ü terör örgütü mensubu olmak üzere 59 şahıs yakalanmış, 1 Ocak’tan bugüne kadar hudutlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 474 olmuştur. Son bir haftada engellenen 435 şahıs ile birlikte bu yıl içerisinde engellenen kişi sayısı da 6 bin 382’ye ulaşmıştır” dedi.

‘KARARIN METİNLE VE İÇERİKLE HİÇBİR İLGİSİ YOKTUR’

Tuğamiral Zeki Aktürk’ün sunumu sonrası, bakanlık kaynakları gazetecilerin gündeme dair sorularını yanıtladı. Bakanlık kaynaklarınca, Kara Harp Okulu Mezuniyet Töreni’ndeki kılıçlı yemin sonrası ‘Silahlı Kuvvetler’den ayırma’ cezası verilen teğmenlerle ilgili, “Başlatılan idari ve disiplin soruşturmaları ile Yüksek Disiplin Kurulu süreci büyük bir hassasiyetle yürütülmüştür. Daha önce de vurguladığımız gibi Türk Silahlı Kuvvetleri’nde müesses disiplinin muhafazası ve idamesi olmazsa olmazdır. Türk Silahlı Kuvvetlerimiz olaylara disiplin anlayışı içerisinde bakmakta ve işlemleri de ilgili hukuki mevzuat çerçevesinde yerine getirmektedir. Üstüne basarak bir kez daha vurgulamakta fayda var; alınan kararın okunan metinle ve içerikle hiçbir ilgisi yoktur. Bu olay, toplumda gerçekler üzerinden değil, bağlamından koparılarak algılar üzerinden tartışılmakta. Bu gençler söyledikleri sözlerden değil, önceden planlı, toplu ve organize bir disiplinsizlik yaptıkları, mutlak itaati bozdukları ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin itibarını zedeledikleri için cezalandırıldılar. Teğmenlerin, ‘Mustafa Kemal’in askeriyiz’ dedikleri için cezalandırıldıkları söylemi Türk Silahlı Kuvvetleri’ne atılabilecek en büyük iftiralardan biridir, hakarettir. Üstün disiplin anlayışı ile tüm dünyada temayüz eden ordumuzun; başarı çıtasını gün geçtikte daha üst noktalara taşıdığı bir dönemde yıpratılmaması konusunda herkesin daha duyarlı ve dikkatli olması gerekmektedir” açıklaması yapıldı.

URİYE ORDUSUNUN GELİŞTİRİLMESİNE YÖNELİK ÇALIŞILACAKTIR’

Bakanlık kaynakları, Türkiye’nin Suriye’ye 2 yeni askeri üs kuracağına dair iddialar üzerine, “Türkiye olarak önceliğimiz, Suriye’nin toprak bütünlüğünün muhafaza edilmesi, Suriye’de istikrarın sağlanması ve terörist unsurların, özellikle PYD/YPG’nin Suriye’nin kuzeyindeki faaliyetlerinin engellenmesidir. Yeni Suriye hükümetinin, Suriye’nin tamamını kapsayacak şekilde istikrarı sağlama ve normalleşme çabalarını destekliyoruz. Bakanlığımızın fonksiyon alanına giren konularda kendilerine elimizden gelen her türlü desteği sunmaya hazır olduğumuzu bildirdik. Bu kapsamda; geçtiğimiz hafta bakanlığımızdan görevlendirilen bir heyet marifetiyle ilk temas toplantısı gerçekleştirilmiştir. Her iki taraf da Suriye’nin toprak bütünlüğü, istikrarı ve terör tehdidinden temizlenmesi üzerinde görüş birliğindedir. Basında çıkan bu tür haberlere ihtiyatlı yaklaşmak ve içeriğini iyi okuyup anlamak gerekir. Bu tür konuları konuşmak için şu an çok erken. Yeni Suriye hükümetinin talepleri doğrultusunda Suriye ordusunun kapasitesinin geliştirilmesi maksadıyla müşterek bir yol haritası oluşturularak somut adımlar atılmasına yönelik çalışılacaktır” denildi. (DHA)

Okumaya devam et

Genel

Diyanet İşleri Başkanlığı, 2025 yılı fitre miktarını açıkladı

Diyanet İşleri Başkanlığı, Din İşleri Yüksek Kurulu’nun, 2025 yılı ramazan ayından 2026 yılı ramazan ayına kadar olan süre için fitre miktarını 180 TL olarak belirlediğini açıkladı.

ANKARA-Diyanet İşleri Başkanlığı‘ndan yapılan açıklamada, Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Haçkalı başkanlığında yapılan toplantıda 2025 yılı ramazan ayı için fitre miktarının belirlenmesi hususunun görüşüldüğü belirtildi. Toplantıda alınan kararlara ilişkin, “Konu ile ilgili hadis-i şerifler, mevcut sosyoekonomik hayat şartları ve 1 kişinin günlük gıda ihtiyacı göz önünde bulundurularak ülkemizde fitre miktarı 2025 yılı ramazan ayından 2026 yılı ramazan ayına kadar 180 TL olarak belirlenmiştir. Fitre olarak belirlenen miktar, nakdi olarak verilebileceği gibi gıda maddelerinden ayni olarak da verilebilir. Belirlenen bu meblağ, aynı zamanda günlük oruç fidyesi bedelidir. Bunun yanında her bir mükellef, kendi günlük gıda harcamalarına denk düşecek bir meblağı fitre olarak verebilir” denildi. (DHA)

Okumaya devam et

Genel

Palandöken’den gıda tedarikçilerine: Bu ay yüzde 10-25’lik indirimle jest ayı olsun

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken, uluslararası ve yerli gıda tedarikçisi firmalara çağrıda bulunarak, “En azından bu ay yüzde 10-25’lik bir indirimle jest ayı olsun. Halkımızın gıda enflasyonuna yardımcı olmalarını tavsiye ediyorum” dedi.

 Alparslan ÇINAR
ANTALYA-31. ANFAŞ FoodProduct – Uluslararası Gıda ve İçecek İhtisas Fuarı, Antalya’nın Aksu ilçesindeki ANFAŞ Fuar ve Kongre Merkezi’nde başladı. Açılışa Vali Hulusi Şahin, Antalya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Gürbüz, Antalya Cumhuriyet Başsavcısı Yakup Ali Kahveci, eski Jandarma Genel Komutanı emekli Orgeneral Arif Çetin, TESK Başkanı Bendevi Palandöken, AK Parti Antalya İl Başkanı Ali Çetin, Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan ve davetliler katıldı.

PALANDÖKEN’DEN BIDI’YA: NE BULURSAN YİYECEKSİN

70’den fazla il ve 50’nin üzerinde ülkeden katılımcıların stant açtığı fuarda, ANFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bıdı, hasta olduğu için konuşmasını kısa tuttu. TESK Başkanı Bendevi Palandöken konuşmasında Bıdı’ya seslenerek, sağlığına dikkat etmesi gerektiğini söyledi. Palandöken, “Fuarın kurucusu Ali Bıdı burada. Bu insan ne yer ne içer, bu işe, bu fuara çok meraklı. Tarımsal beslenen bir büyüğümüz. Biraz rahatsız bugün, çok konuşamadı ve neşesi de yerinde değil. Yemeden, içmeden ancak bu kadar olur. O nedenle ne bulursan yiyeceksin. Bazıları bulamadığı için yiyemiyor, siz de çok nimetlerden istifade ettiğiniz için yiyemiyorsunuz” dedi.

‘TEMEL GIDADA BİR İNDİRİM OLURSA GÜNÜN ANISI OLUR’

Palandöken, fuardaki hem uluslararası tedarikçi ve üretici firmalar ile yerli firmalara çağrıda bulundu. Gıda enflasyonunda vatandaşa bir güzellik yapılması gerektiğini belirten Palandöken, “Yeme içme sektörünün ne kadar önemli olduğunu ve fiyatların yükselmesindeki paylarının ne kadar yüksek olduğu fuarı birlikte icra ediyoruz. Bu fuarın ana amacı, Antalya turizmine katkı sunmak ve üretici firmalarla uluslararası firmalarla bir araya getirilmesi. En azından bu ay, yüzde 10-25’lik bir indirimle jest ayı olsun. Halkımızın gıda enflasyonuna yardımcı olmalarını tavsiye ediyorum. Temel gıdada bir indirim olursa günün anısı olur” diye konuştu.

Emekli Orgeneral Arif Çetin, davetli olarak geldiği fuar açılışında konuştu. Fuarın katkılarının önemli olduğunu belirten Çetin, gıdanın önemine değinerek, “Asker olduğumuz için en etkili silah ne diye düşünürsek, geleceğin nükleer ve atom silahı, gıda ve enerjidir” dedi.

‘YEMEDEN, İÇMEDEN NE YAZIK Kİ YAŞAMAK MÜMKÜN DEĞİL’

Antalya Valisi Hulusi Şahin de bir konuşma yaptı. Bu yıl gıda sektörüne yönelik denetimlerin daha da sıklaşacağını belirten Vali Şahin, Malatya Valisi olduğu dönemde, gıdanın önemini deprem bölgesinde bir kez daha gördüğünü anlattı. Enkaz altında vatandaşların kurtarılması için çalışmalar sürerken bir yandan da yeme ve içme organizasyonu yapıldığını anlatan Vali Şahin, “Soğuk, barınma bir şekilde çözülüyor. Deprem bölgesindeki enkaz altındaki insanları kurtarmak için bile uğraş verilirken bir yanda da ne yenilip içilecek organizasyonu yapılıyordu. Yemeden, içmeden ne yazık ki yaşamak mümkün olmuyor” dedi. (DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.