Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Çevre

9 sülün 53 yılda 340 bin 441 sülün oldu

Samsun’da faaliyet gösteren Gelemen Sülün Üretme İstasyonu’nda her yıl binlerce nesli tehlikede olan sülün üretimi yapılıyor. İstasyonun kurulduğu 1969 yılında 9 sülünle başlayan süreçte bugüne kadar 340 bin 441 sülün üretilerek doğaya salındı.

Furkan Abrek Ünal
SAMSUN-
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yerli kuşlardan olan ve nesli hızla azalan sülünü üreterek doğaya salmak ve doğada desteklenmesini yapmak amacıyla Sülün Üretme İstasyonları kuruldu. Bunlardan birisi olan Samsun Gelemen Sülün Üretme İstasyonu 1969 yılında Samsun’da yakalanan 9 adet sülün ile Amasya Bölge Müdürlüğü bünyesinde faaliyetlerine başladı. Tekkeköy ilçesinde Samsun-Ordu karayolu üzerinde şehir merkezine 20 kilometre mesafede ve 1.1 hektar alanı kapsayan alanda bugün itibariyle yıllık 14 bin adet sülün üretim kapasitesi bulunuyor.

Samsun Gelemen Sülün Üretme İstasyonu’nda kurulduğu günden bu yana 340 bin 441 adet sülün üretilerek doğaya yerleştirildi. 2003 yılından itibaren Samsun’da Bafra ilçesi Kızılırmak Yaban Hayatı Geliştirme Sahası(YHGS), Gölardı YHGS, Bafra ilçesi Kayabaş mevkii, Çetinkaya YHYS, Akteke YHYS’larına toplamda 64 bin 206 adet sülün yerleştirildi 2022 yılında ise 14 bin adet sülün üretilerek Giresun, Ordu, Kastamonu, Karabük, Trabzon, Rize, Artvin, Zonguldak, Batman, Diyarbakır, Bingöl, Adıyaman, Şanlıurfa, Mardin ve Samsun illerinde temmuz ve ağustos aylarında doğaya yerleştirildi

Sülünlerin doğaya bırakıldığı şehirler

Çalışmalar hakkında bilgi veren Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Samsun Şube Müdürü Mevlüt Özyanık, “İnsanoğlu var olduğu günden beri doğaya müdahale ederek onun çehresini değiştirmesine neden olmuştur. Bilinen sebepler olan nüfus artması, sanayileşme, hızlı kentleşme, doğal afetler, düzensiz ve aşırı avlanma, tabii kaynakların tahribini hızlandırmış birçok yabani hayvan türünün yok olmasına ya da yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmasına sebep olmuştur. Bakanlığımız yerli kuşlarımızdan olan ve nesli hızla azalan sülünü üreterek doğaya salmak ve doğada desteklenmesini yapmak amacıyla Kara Avcılığı Kanunu ve Milli Parklar Kanunu hükümleri çerçevesinde Sülün Üretme İstasyonları kurmuş olup bunlardan birisi de Samsun Gelemen Sülün Üretme İstasyonu’dur. Sülün Üretme İstasyonumuz ‘İkinci Beş Yıllık Kalkınma Planı’ çerçevesinde 1969 yılında Samsun’da yakalanan 9 adet sülün ile kurulmuş olup, üretim istasyonumuzda kurulduğu günden bu yana 340 bin 441 adet sülün üretilerek doğaya yerleştirilmiştir. 2022 yılında 14 bin adet sülün üretilerek Giresun, Ordu, Kastamonu, Karabük, Trabzon, Rize, Artvin, Zonguldak, Batman, Diyarbakır, Bingöl, Adıyaman, Şanlıurfa, Mardin ve Samsun illerinde doğaya yerleştirilmiştir” dedi.

Sülünlerin özellikleri

Erkekleri çok renkli uzun kuyruklu süslü bir kuş olan sülünlerin, baş ve boyun bölgesi koyu yeşil, madeni lacivert parıltılıdır. Dişileri kül rengi, açık veya koyu kahverengi gri tonlarda açık ve koyu konsantre renklerle dikkat çeken sülünler kanatları küçük olmasına rağmen hızlı uçuyor fakat uzun mesafe kat edemiyor. Dünyada en yaygın olarak bulunan sülün türleri halkalı ve Kafkas sülünüdür. Kafkas sülünleri Türkiye’nin yerli kuşları arasında bulunuyor. Doğu Karadeniz ve Marmara Bölgelerinde tarlaların ormanla karıştığı yerlerdeki kısa boylu bitkilerin dibi ve buradaki sulak alanlar, açık araziler ağaçlık araziler, ağaçlık ve fundalıklar ve orman kenarlarında yaşayan sülünler doğadaki başlıca yiyecekleri arasında tahıllar, bitki tohumları, meyveler ve yeşil filizler bulunuyor. Bunların yanı sıra sülünler eklem bacaklı böcekler ile bunların larvaları, karıncalar, çekirgeler, örümcekler, sinekler, salyangozlar ve solucanlarla da besleniyor. Sülünlerin üreme dönemi mart ayında hayvanın güneşli gün sayısının artmasıyla başlar ve haziran ayının sonuna kadar devam ediyor. Yeşilimsi griden yeşil zeytin rengine çalan ortalama 35 gram ağırlığında yumurta üreten sülünler normal şartlarda kuluçka süreleri 24 günü buluyor. Çıkan civcivler, gerekli sıcaklık ve ışık ve havalandırma ortamının sağlandığı büyütme kafeslerine alınıyor. Uygun büyüklüğe ulaşan civcivler doğaya salınma döneminde gelene kadar yaşlarına uygun yemlerle beslenerek büyütülüyor. Doğaya salınma zamanı gelen sülünler, doğaya uyum ve adaptasyonunu ve kanat gelişimini tamamlaması için doğal yaşam ortamlarına benzer voliyerlerde 2 hafta geçirdikten sonra ve 8-10 haftalık yaşta doğaya yerleştirmeleri yapılıyor.

Çevre

Bursa Valiliği’nden toz taşınım uyarısı

Bursa Valiliği tarafından vatandaşlara toz taşınımı uyarısı yapıldı.

BURSA-
Bu gece 23:59’a kadar sürmesi beklenen meteorolojik olayla ilgili şu ifadelere yer verildi: “Yapılan son değerlendirmelere göre; Çarşamba günü bölge genelinde (Eskişehir, Bursa, Kütahya, Bilecik) toz taşınımı beklenmektedir. Toz taşınımı nedeni ile görüş mesafesinde düşme, hava kalitesinde azalma ve ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır.”

Okumaya devam et

Çevre

Tokat’ta 191 konut zarar gördü, 2 bin yıllık köprüde çatlak bile yok

Tokat’ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen depremde üç ilçede toplam 191 konutta hasar oluşurken, 2 bin yıllık tarihi köprüde çatlak dahi oluşmadı.

Yasin Kıras – Yunus Çiftci
TOKAT-
Tokat, aynı gün içinde üst üste gelen depremlerle sarsıldı. Önceki gün meydana gelen 4.7, 4.1 ve 5.6 büyüklüğündeki depremlerin ardından Sulusaray, Yeşilyurt ve Artova ilçelerinde ve 30 köyde 191 konutta hasar tespit edildi. Deprem sonucunda ahır duvarları yıkıldı, cami minareleri hasar gördü ve birçok evde çatlaklar oluştu. Ancak ilçe merkezinde bulunan ve halen çevre köylere ulaşımı sağlayan Roma döneminden kalma tarihi Sulusaray Köprüsü depremde zarar görmedi. 2 bin yıllık tarihi yapı, köylere olan karayolu ulaşımını güvence altına almaya devam ediyor.
Öte yandan, depremin etkileri gün ağarırken dronla havadan görüntülendi.

Okumaya devam et

Çevre

Deprem uzmanından uyarı: Tokat’ın üzerinde bulunduğu fay hattında beklenen büyük şiddetli deprem hala olmadı

Gazi Üniversitesi DEMAR (Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi) Müdürü Prof. Dr. Abdussamet Arslan, Tokat’ın da üzerinde bulunduğu Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda beklenen büyük şiddetli depremin hala olmadığını kaydetti.

Muhammed Musab Gümüşer – Tolga Başer
ANKARA-
Prof. Dr. Abdussamet Arslan, Tokat’ta meydana gelen ve Samsun, Yozgat, Çankırı ve Çorum gibi çevre illerde de hissedilen 5.6 büyüklüğündeki depreme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Arslan, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, Bingöl çevresinde birleşen Doğu Anadolu Fay Hattı ve Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın birbirleri üzerinde sürekli hareket halinde olduğunu kaydederek, “Son 1 ayda özellikle Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın her iki ucunda hareketlenmeler mevcut. 4’ün üzerinde çok fazla sayıda deprem oldu. Hem Doğu bölgesinde özellikle Adıyaman’ın biraz daha ilerisinde depremler oldu hem de hattın batı ucunda yani Yunanistan’da 4’ün üzerinde depremler oldu. Dolayısıyla bu fay hattının üzerinde bir hareketlenmenin olduğu çok net bir şekilde ortaya çıkıyor” ifadelerini kullandı.

Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası Doğu Anadolu Fay Hattı’nın, Kuzey Anadolu Fay Hattı’na doğru 9 metre kaydığını kaydeden Arslan, yukarıya doğru meydana gelen hareket sonucu Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda kırılmalar meydana geldiğini ve Tokat’ın da bu hat üzerinde olduğunu kaydetti.

Arslan, iki hattın birleştiği noktalarda bulunan Bingöl, Erzincan, Bitlis ve Muş çevresinde stres birikimi yaşandığını kaydetti. Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde ortaya çıkan jeolojik verilere değinen Arslan, 10 yıl içerisinde bu hat üzerinde 7.0 ila 7.5 büyüklüğünde bir deprem olma ihtimalinin yüzde 90 olduğuna dikkati çekti.

“Deprem olan bir bölgede bir kırılmanın tekrar yaşanma ihtimalinin neredeyse sıfır”

Deprem olan bir bölgede bir kırılmanın tekrar yaşanma ihtimalinin neredeyse sıfır olduğunu belirten Arslan, sözlerine şöyle devam etti:
“Ne zamana kadar? Periyodu doluncaya kadar. Kahramanmaraş depreminin periyodu 450 ila 500 yıl civarındadır. Dolayısıyla da Pazarcık bölgesinde fayın tekrar kırılması için 450 yıla daha ihtiyacımız var ancak buradaki kırık meydana geldiğinde hem Elazığ ve Bingöl’e doğru olan bir bölgede hem de Hatay’ın daha güneyinde olan bölgelerde gerilme birikmesi meydana geldi. 9 metreye ileriye doğru giden hareket, Malatya civarında durdu. Sonra bu hareket bir türlü devam edecek, kırılmayı tamamlayacak.”

“Önümüzdeki 10 yılda Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde 7.0 ila 7.5 civarında deprem beklemek yanlış olmaz”

Bingöl civarında büyük şiddetli depremin hala olmadığını ifade eden Arslan, “İki fay hattının buluştuğu kavşak nokta olan Bingöl’de henüz beklediğimiz deprem olmadı. Bu depremi de hakikaten bekliyoruz. Kuzey Anadolu Fay Hattı boyunca 7.0 ila 7.5 büyüklüğündeki depremi beklememek çok hata değil ama zamanlamasını söyleyebilmek çok zor. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde kesinlikle 7.0 ila 7.5 civarında deprem beklemek yanlış olmaz” değerlendirmesinde bulundu.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.