Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Siyaset

Numan Kurtulmuş: Dünya devi olmaya aday bir Türkiye’yi 7 tane ortak noktası olmayan insanlar, 7 kişi nasıl yönetecek

AK Parti Genel Başkanvekili ve AK Parti İstanbul 3’üncü Bölge Milletvekili adayı Numan Kurtulmuş, Çekmeköy Karadenizli Hemşehriler Buluşması’nda yaptığı konuşmasında, “Kaldı ki 85 milyonluk koskoca Türkiye’yi, dünya devi olmaya aday bir Türkiye’yi 7 tane ortak noktası olmayan insanlar, 7 kişi nasıl yönetecek? Aslında teklif ettikleri istikrarsız ve güvensiz bir yönetim şeklidir” dedi.

Cem Güney Kılıç
İSTANBUL-
AK Parti Genel Başkanvekili ve AK Parti İstanbul 3’üncü Bölge Milletvekili adayı Numan Kurtulmuş, Çekmeköy Nikah Sarayı’nda düzenlenen Çekmeköy Karadenizli Hemşehriler Buluşması’na katıldı. Kurtulmuş’a AK Parti İstanbul 1’inci Bölge Milletvekili adayı Hasan Turan ve Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz da eşlik etti.

“Bu seçim istikamet tayini seçimidir”

Numan Kurtulmuş, “Önümüzdeki seçim tam manasıyla asrın seçimidir. Türkiye’nin siyasi tarihinde 14 Mayıs tarihinin ne kadar önemli oluğunu bu salonda bulunan herkes biliyor. Seçim 14 Mayıs’ta yapılma kararı verilince muhalefet ’14 Mayıs Türkiye’de yeter söz milletin dönemiydi, siz bunu nasıl kullanacaksınız’ dedi. Biz de 14 Mayıs rahmetli Menderes ve arkadaşlarının Cumhuriyet Halk Partisi’nin tek parti dönemine, tek parti faşizmine karşı yeter söz milletindir dediği bir seçimdir. O seçimden bugüne 73 yıllık süre içerisinde darbe dönemlerini dışarıda bırakırsak CHP zihniyeti bu memlekette iktidar olamadı, sadece rahmetli Ecevit’in kısa bir iktidar dönemi hariç. 73 sene sonra yeniden bir 14 Mayıs’tayız. bu 14 Mayıs’ta da ‘yeter söz de karar da gelecek de milletin’ diyerek Türkiye Yüzyılının kapılarını açıyoruz. Bu seçim bu anlamda tarihi bir seçim olacak. Bu 73 yıl çok partili siyasi hayatımızda maalesef çok zor günler geçirdik. 5 darbe oldu, 1 darbe teşebbüsü oldu, 15 Temmuz. Bu millet darbelere karşı hep milli iradenin yanında oldu. Darbeciler ne istediyse tersini yaptı.

Bu seçim istikamet tayini seçimidir. Bir tarafta Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde devam eden, bu istikamette, bu yolda istikrar ve güven, yönetimde bir istikrar söz konusudur. Yönetimde istikrarın, hızlı karar almanın ne sonuçlar doğurduğunu pandemi sırasında hep beraber gördük. Bunları anlatacak değilim. Ama diğer tarafın teklif ettiği istikamette ne var? Orada da çift başlılık, hatta çok başlılık var. Ne diyorlar? ‘4-5 tane genel başkan cumhurbaşkanı yardımcısı olacak.’ Yetmez iki tane daha. Yedi tanesi bir araya gelecekler. Türkiye’nin bütün meselelerine karar verirken böyle yuvarlak masada bir araya gelip 7 yamalı bohçanın ortakları karar vererek, ne adım atacaklarını tespit edecekler. Şunu zaten biliyoruz. Bunların hiçbirisinin ortak 7 tane cümlesi yoktur ki hangi konuda bir araya gelip de ortak karar alacaklar? Bir tek ortak noktaları var, Tayyip Erdoğan gitsin de nasıl giderse gitsin. Şu Çekmeköy’ün arka sokağında köşe başındaki bakkalı bile 7 kişi beraber yönetemezsiniz. Kaldı ki 85 milyonluk koskoca Türkiye’yi, dünya devi olmaya aday bir Türkiye’yi 7 tane ortak noktası olmayan insanlar, 7 kişi nasıl yönetecek? Aslında teklif ettikleri istikrarsız ve güvensiz bir yönetim şeklidir. Ecevit, Cumhurbaşkanı Ahmet Sezer’in kafasına anayasa kitapçığı atmasıyla Türkiye’de krizler yaşandı. Aynı partiden gelmelerine rağmen Demirel ile Çiller arasındaki fikir ayrılıkları, Türkiye’yi çok önemli badirelerin içine sokmadı mı? Dolayısıyla bir tarafta istikrar ve güven, diğer tarafta çok başlılık ve yönetememe durumu var” dedi.

Kurtulmuş, “Kızılelma yapılmaya başlandığında bu yedi yamalı bohçanın ortakları ne dediler? ‘bu teneke bu uçmaz’ dediler. TEKNOFEST’te 2,5 saat milletin arasına girdim. Keşke daha vaktim olsa da akşama kadar kalsaydım. Yüz binlerce insan, yaşlı dedeler, teyzeler, ufacık çocuklar, pusetlerde çocuklar. Üç yüz küsur bin takım bu teknoloji festivalinde yarıştı. Yüzlercesi Hakkari’den, Şırnak’tan katıldı. Gelin, birlikte milletin şu sevincine ortak olsanız ya. Bırakın ortak olmayı, adam ne diyor? ‘İHA’lar, SİHA’lar, yeni JİTEM’dir’ diyor. Çünkü rahatsızlık duyuyorlar. SİHA’lar, İHA’lar, terör örgütlerinin başında her türlü imkanları kullanarak onların hareket etmesini önlüyor.” ifadelerini kullandı.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Asayiş

Vali Gül’den okul müdürünün öldürülmesiyle ilgili açıklama

İstanbul Valisi Gül, İstanbul emniyeti verilerinin açıklandığı toplantının ardından soruları yanıtladı. Vali Gül, Eyüpsultan’da özel bir okulda öğrencisinin saldırısıyla hayatını kaybeden okul müdürü ile ilgili, “Dünkü hadisede, okul müdürümüzün hayatını kaybetmesi, böyle bir saldırının olması hepimizi çok derinden üzdü. Ama İstanbullular şunu biliyor; İstanbul’da 16 milyon insan yaşıyor. Her gün içinize sinmeyen, vicdanımıza sinmeyen birçok suçun işlendiğini görebiliyoruz. Önemli olan o suçların azalması ve o suçların faili meçhul kalmaması ve cezalandırılması.” dedi.

Altan ÇİMEN – Özkan ÖZGER
İSTANBUL-İstanbul emniyet değerlendirme toplantısı İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü binasında, Vali Davut Gül’ün katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantı’nın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Vali Gül, Eyüpsultan’da öğrencisi tarafından uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybeden okul müdürü İbrahim Oktugan ile ilgili konuştu.

“OKUL MÜDÜRÜMÜZÜN HAYATINI KAYBETMESİ HEPİMİZİ ÇOK DERİNDEN ÜZDÜ”

Öğrencisinin saldırısının ardından hayatını kaybeden okul müdürü hakkındaki soruyu yanıtlayan Gül, “Aslında biraz önce açıkladığımız 4 aylık veriler bize şunu gösteriyor. Suçla, suçluyla kararlı bir mücadelede bahsettiğimizi ve bunu yaptığınızı gösterin. Dünkü hadisede, okul müdürümüzün hayatını kaybetmesi, böyle bir saldırının olması hepimizi çok derinden üzdü. Ama İstanbullular şunu biliyor; İstanbul’da 16 milyon insan yaşıyor. Her gün içinize sinmeyen, vicdanımıza sinmeyen birçok suçun işlendiğini görebiliyoruz. Önemli olan o suçların azalması ve o suçların faili meçhul kalmaması ve cezalandırılması. Baktığımızda, dört aylık rakamlarda bu kararlılığın olduğunu görüyoruz. İstemediğimiz, hiç kimsenin tasvip etmediği olaylarla bundan sonra da karşılaşabiliriz ama güvenlik kuvvetlerimiz, devlet olarak, millet olarak herkes, hem vicdani anlamda hem hukuki anlamda yapılması gereken neyse onları zaten yapıyor. Burada özellikle trafik ve buna benzer kamusal alanlarda, genelde sosyal medyada arkadaşlarımız bizleri de etiketleyerek ‘Bakın gördünüz mü, şu araç kural ihlali yaptı. Ya da şu silahını gösterdi. Şu suç işledi’ Doğrudur, hepsi yapılıyor. Ama 4 aylık rakamların bize gösterdiği şey, suç işleyenlerle ilgili mutlaka işlem yapıldı. Bu şehirde suç işleyenlerin, işledikleri suçların yanına kar kalmadığını görüyoruz. Bundan sonra da aynı kararlılıkla devam edeceğiz” diye konuştu.(DHA)

Okumaya devam et

Siyaset

TBMM Genel Kurulu’nda ‘Deniz Gezmiş’ tartışması

TBMM Genel Kurulu’nda, CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan’ın, Deniz Gezmiş‘in idamını hatırlatarak, “1400 senedir yapıyorsunuz bunu. Durun, düşünün ve vazgeçin bu mezalimden” demesi üzerine CHP’li ve AK Parti’li milletvekilleri arasında tartışma çıktı. Tartışmalar üzerine oturuma ara verildi.

Aliekber METE
ANKARA-TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkan Vekili Gülizar Biçer Karaca başkanlığında toplandı. Gündem dışı konuşmalar bölümünde CHP milletvekilleri ile AK Parti milletvekilleri arasında Deniz Gezmiş tartışması yaşandı. CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın idamından herkesin ders çıkarması gerektiğini belirterek, “Ey zalimler; ister kaymakam olun, ister vali, ister hakim olun, ister savcı, ister vekil olun, ister bakan, boşa çiğniyorsunuz yalan dünyayı. 1400 senedir yapıyorsunuz bunu, Nesimi’nin derisini yüzerken yaptınız bunu, Hallacı Mansur’u asarken yaptınız bunu, Kubilay’ın başını keserken yaptınız bunu, sağcı solcu, kardeşi kardeşe kırdırırken yaptınız bunu, Mustafa Pehlivanoğlu’nu annesi son kez görmeden asarken, Erdal Eren’i asmadan önce yaşını büyütürken yaptınız bunu. Durun, düşünün ve vazgeçin bu mezalimden. Vicdanınızın zindanlarında inim inim inlersiniz de durup bakanınız olmaz” ifadelerini kullandı.

AK PARTİ’Lİ USTA: ÖZÜR DİLEYECEK CHP ZİHNİYETİDİR

AK Parti Grup Başkan Vekili Leyla Şahin Usta, Akdoğan’ın sözlerine tepki göstererek, “Sayın Vekil konuşmasında, ‘1400 yıldır yapıyorsunuz’ derken neyi kastettiğini, ne demek istediğini açıklayacak. Bu itham ve iftiralarla artık, Müslümanlar üzerindeki bu yaftayı ve bu iftiraları bitirmek zorundalar. ‘1400 senedir’ demek bu ülkenin Müslümanlarına çok ciddi bir iftira ve hakaret etmek demektir. Deniz Gezmiş, arkadaşları ve onlarca genç idam edildi. Tarihten ve utanmaktan bahsediyoruz. Deniz Gezmiş’in asılması için Meclis’e bir kanun teklifi geliyor. CHP milletvekillerinden 28’i kabul yönünde, 2’si çekimser, 47’si ret yönünde oy kullanmış, 67’si ise oylamaya katılmamışlar. Şimdi soruyorum. O zaman bu idama, ‘Evet’ verenler, CHP’nin 28 milletvekili utanmayacak da kim utanacak. Deniz Gezmiş ve yakınlarından, ailesinden, bu ülkenin gençlerinden özür dileyecek olan CHP ve CHP zihniyetidir” dedi.

CHP’Lİ GÜNAYDIN: RET OYU VERENLERLE GURUR DUYUYORUZ

CHP Grup Başkan Vekili Gökhan Günaydın ise “Deniz’lerin idamına kalkan 48 ret oyu var. Bunlardan 47’si CHP’nin oyudur. Bu oyların içerisinde rahmetli İsmet İnönü’nün, rahmetli Bülent Ecevit’in oyları vardır ve biz o arkadaşlarımızla, o büyüklerimizle gurur duyuyoruz. 273 kabul var. Bu 273 kabulün içerisinde söyledikleri gibi 28 Cumhuriyet Halk Partilinin de oyu var. O 28 CHP’linin 1972’de Deniz’lerin idamına kalkan oylarının doğru olmadığını bugün buradan açıkça ifade ediyoruz. Peki, bu 28 oyun dışında 273 el kalkmış, ‘Evet’ diyen. Kimin müktesebatından, kimin geçmişini takip ediyorlar bunlar? Hani övündüğünüz, ‘Liderimiz’ dediğiniz, alayınızın Deniz’lerin idamına iki eliyle beraber oy kullandırdığını görüyoruz” dedi.

CHP’li Umut Akdoğan tekrar söz alarak, “‘Ey zalimler’ diye başladım. Siz önce bunu üstünüze alındınız. Tekrar söylüyorum, ‘Ey zalimler, tarih önünde yargılanacaksınız” ifadelerini kullandı.

AK PARTİ’Lİ USTA: MÜSLÜMANLARDAN ÖZÜR DİLEMELİ

AK Parti’li Usta ise “1400 seneyle neyi kastettiğini açıklaması için söz aldı; ancak neyi kastettiğini söylemeden geri döndü. 1400 seneden ne kastettiğini buradaki herkes çok iyi anlıyor. Bir özür borçlu, hem Meclis’teki herkesten, hem de bu Türk toplumundan. ‘1400 senedir zalime ve zulme devam ediyorsunuz’ demek bütün Müslümanlara ‘zalimsiniz’ demektir. 1400 sene için, Müslümanlara yapılan bu hakaret için vekil çıkıp özür dilemeli. Bu ülkenin 85 milyon Müslümanına kimse bu ithamı yapıştıramaz. Bu bir Siyonizm ağzıdır, bu bir İsrail ağzıdır” dedi.

Meclis Başkan Vekili Gülizar Biçer Karaca, tartışmanın devam etmesi üzerine oturuma ara verdi.(DHA)


Okumaya devam et

Dünya

Katar Dışişleri Bakanlığı’ndan Refah için uluslararası eylem çağrısı

Katar Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Gazze’nin güneyindeki Refah kentine yönelik operasyonunu kınayarak uluslararası eylem çağrısında bulundu.

VAHDET AYAZ
Katar Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Katar Devleti, İsrail işgal güçlerinin Refah kentini hedef alan bombardımanını, karadan işgal etmesini ve vatandaşları barınma ve konut merkezlerinden uzaklaştırma tehdidini en güçlü ifadelerle kınamaktadır. Şehrin işgalini ve soykırım suçunun işlenmesini önlemek ve uluslararası ve yerel hukuka uygun olarak sivillere tam koruma sağlamak için acil uluslararası eylem çağrısında bulunmaktadır. Dışişleri Bakanlığı, Gazze Şeridi’nde yerinden edilmiş yüz binlerce insan için son bir sığınak haline gelen şehirden sivillerin zorla çıkarılmasının uluslararası hukukun ciddi bir ihlali anlamına geldiği ve kuşatma altındaki Şerit’te kötüleşen insani krizi ikiye katlayacağı uyarısında bulunur” denildi.(DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.