Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

TBMM Başkanı Kurtulmuş: Türkiye her bakımdan felaket riski altında olan bir ülke

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, Türkiye’nin doğal afetler konusunda felaket riski altında olan bir ülke olduğunu belirterek, “Özellikle Doğu Karadeniz için konuşacağımız konulardan birisi de her sene karşılaştığımız sel felaketleri. Bununla ilgili insani kayıpların en aza indirilmesi, bu felaketlerin sonuçlarının minimum seviyeye çekilebilmesi için insan eliyle ortaya koyulan mahsurlu yanlış uygulamaların da bir an evvel ortadan kaldırılması gerekiyor” dedi.

Selim Kuşcu
ORDU-
Çeşitli programlara katılmak üzere Ordu’ya gelen Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, ilk olarak Ordu Valisi Tuncay Sonel’i ziyaret etti. Kurtulmuş, Valilik Şeref Defteri’ni imzaladıktan sonra Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler, Ordu milletvekilleri, protokol üyeleri ve ilçe belediye başkanları ile birlikte AFAD Bilgilendirme Toplantısı’na katıldı. Toplantı öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Kurtulmuş, “Ne yazık ki 8-10 Temmuz tarihleri arasında yaşadığımız bir sel ve heyelan felaketinin arkasından bu ziyareti yapmak mümkün oldu. Öncelikle Ordu ilimize ve bütün bu bölgede yaşanan sel felaketi dolayısıyla bu felaketten zarar gören bütün yurttaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum. Tabii çok yoğun bir yağmurdu. Çok büyük bir felaketle karşı karşıya kalındı ama Allah’a çok şükür bir can kaybının olmaması, bu anlamda bir tesellidir” diye konuştu.

“Türkiye felaket riski altında olan bir ülke”

Ordu Valiliği, Büyükşehir Belediyesi ve tüm kamu kurum ve kuruluşlarının tamamının çok ciddi bir koordinasyonla kısa süre içerisinde duruma müdahale ettiklerini söyleyen Kurtulmuş, “Bu olaydan sonraki eş güdüm içerisindeki müdahaleleri dolayısıyla başta Ordu Valimiz ve Büyükşehir Belediye Başkanımız olmak üzere bütün kamu kurum ve kuruluşlarına teşekkürlerimizi ifade ediyorum. Bundan sonra maalesef Türkiye her bakımdan bir felaket riski altında olan bir ülke. Biz risklere karşı önceden hazırlıklı olmak zorundayız” şeklinde konuştu.

“İnsan eliyle ortaya koyulan mahsurlu yanlış uygulamaların da bir an evvel ortadan kaldırılması gerekiyor”

“Özellikle Doğu Karadeniz için konuşacağımız konulardan birisi de her sene karşılaştığımız sel felaketleri” diyen Kurtulmuş, şöyle devam etti:

“Bununla ilgili insani kayıpların en aza indirilmesi, bu felaketlerin sonuçlarının minimum seviyeye çekilebilmesi için insan eliyle ortaya koyulan mahsurlu yanlış uygulamaların da bir an evvel ortadan kaldırılması gerekiyor. Bunların en başında yanlış şehirleşmeler, dere yataklarına yapılan evler, konutlar, hatta iş yerleri, bunların tekrar gözden geçirilmesi ve bundan sonraki süreçlerde ‘geliyorum’ diyen bu felaketlere karşı tedbirli olmak ve felaketler gelmeden evvel şehirlerimizin direncini arttırmak mecburiyetindeyiz. Bu anlamda da yeni dönemde biliyorsunuz hükümet olarak da birinci önceliğimiz afetlere dirençli şehirleri oluşturmaktır. Hükümet de bunu ortaya koyacak ve bizler de bütün burada valilikler, belediyelerimiz, kamu kurum ve kuruluşlarımız büyük bir eş güdüm içerisinde şehirlerimizin afetlere karşı dirençli hale gelmesi için maksimum gayretle çabalarımızı ortaya koyacağız.”

“Karşılaştığımız sorunların neredeyse hemen tamamına yakını, insanların kendi elleriyle ortaya koymuş olduğu yanlış uygulamaların sonucudur”

Karşılaşılan sorunların neredeyse tamamının insan kaynaklı olduğuna değinen Kurtulmuş, “Mühim olan esenlik içerisinde, huzur içerisinde vatandaşlarımızın yaşamalarının temin edilmesidir. İnsan eliyle ortaya konulan zararların ortadan kaldırılabilmesidir. Yerkürede zaten bugün karşılaştığımız sorunların neredeyse hemen tamamına yakını, insanların kendi elleriyle ortaya koymuş olduğu yanlış uygulamaların sonucudur. En başta çevre kirliliği olmak üzere, aynı şekilde iklim değişiklikleri olmak üzere çok yüksek hava sıcaklıklarına ulaşan dünyanın dört bir tarafındaki bu iklim değişikliği vesilesiyle bunların hepsi insan eliyle ortaya çıkan sonuçlar. Bunları da ortadan kaldırmak için şuurlu olmak durumundayız. Hem insan olarak, insan toplulukları olarak toplumumuzu en iyi şekilde korumak, güçlendirmek mecburiyetindeyiz. Hem de bu toplumun güçlü, mesut ve müreffeh bir şekilde yaşayabilmesi için çevreyi de çok ciddi bir şekilde korumak mecburiyetindeyiz” ifadelerini kullandı.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Genel

Zorlu mesai, günde 12 saat çalışan tarım işçileri 900 TL yevmiye elde ediyor

Şanlıurfa’dan Hatay’ın Kumlu ilçesine gelen mevsimlik işçiler, günde çift vardiya sisteminde 12 saat çalışarak ortalama 900 TL kazanç sağlıyorlar.

Ayşe Güler Tokdemir
HATAY-
Hatay’ın bereketli topraklarında bir çok tarım ürünü yetişiyor. Binlerce insana ekmek kapısı olan bereketli topraklara bir çok ilden tarım işçileri geliyor. Baharın gelmesiyle Amik Ovası’nda başlayan soğan hasadı için Şanlıurfa’dan Hatay’ın Kumlu ilçesine de tarım işçileri göç etti. Zorlu şartlarda çalışmasını sürdüren tarım işçileri günde tek vardiya çalışarak 450 TL, çift vardiya sisteminde 12 saat çalışarak 900 TL kazanç sağlıyorlar. Tarım işçilerini en çok zorlayansa Nisan ayı olmasına rağmen 35 dereceyi geçen hava sıcaklığı oluyor.

Mevsimlik işçi olarak çalışmanın çok zor olduğunu dile getiren Süleyman Budak, “Biz mevsimlik işçi olarak Kumlu tarafında çalışmaya geliyoruz. Burada biz soğan hasadı yapıyoruz. Günün 12 saatini tarlada geçiriyoruz. Çok zor biz burada ailecek çalışıyoruz. Mevsimlik işçi olarak burada iş çok zor. Hava şimdi güzel serin esiyor ama gün sıcağının olduğu zamanlar çok kötü oluyor. Biz Kumlu’da 2 ay kadar kalıyoruz. Yevmiye soğanın kötü olmasından dolayı biraz düşük, ortalama 450 TL alıyoruz” dedi.

Tarlada çalışmanın kadınlar için çok daha zor söyleyen Çiğdem Karaçil, günde 2 vardiya çalışarak 900 TL gelir elde ettiğini belirterek “Soğan zamanı olduğu için Şanlıurfa’dan Kumlu’ya soğan hasat etmeye geldik. Yaklaşık 2 ay burada kalıyoruz. Soğan hasat etmek zor, kadınlar için çok daha zor. Günlük 10 dönüm hasat ediyorum. Bu işi yapıyoruz evde de çamaşır, bulaşık ve evi temizliyoruz. Yani kadınlar için daha zor. Sabah 5’ten gelip akşam 7 gibi gidiyoruz. Günlük yaklaşık 900 TL alıyoruz. Buraya ailecek geliyoruz. Havalar biraz daha ısındığında daha zor oluyor” şeklinde konuştu.

20 yıldır bu işte çalıştığını dile getiren Nusret Karaçil, “Biz Şanlıurfa’dan Kumlu’ya soğan hasadını yapmaya geldik. Bizim için çok zor bir iş yaklaşık 20 yıldır bu işe geliyoruz. Havalar ısındığında baya zorlanıyoruz. 1 ay sonra buradan Bursa’ya gideceğiz. Bursa’dan sonra Eskişehir’e gideceğiz. Aralık ayına kadar dışarıdayız sonra memlekete gidiyoruz. Memlekette 5 ay kalıp bu işe tekrar geliyoruz. Hayatımız artık bu iş oldu. Günlük yevmiye değişiyor, bazen çok az bazen de idare oluyor. Sabit bir yevmiye yok. Soğan hasadı gerçekten meşakkatli bir iş, güneş doğmadan geliyoruz, güneş batana kadar tarlada çalışıyoruz. Kumlu’da en fazla 2 ay kalıyoruz” dedi.

Okumaya devam et

Genel

CHP lideri Özel: 23 bin 900 öğretmenin atanması asla kabul edilemez

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, “Maalesef Milli Eğitim Bakanı 2024’te, 2023 yılında emekli olan kadar öğretmen atayacaklarını söyledi. Sayın Erdoğan da ‘Bir miktar atama yapacağız’ dedi, gençleri de çok üzdü. Bu rakam maalesef 23 bin 900’dür. 23 bin 900 öğretmenin atanması asla kabul edilemez” dedi.

Ömer Faruk Karataş
ANKARA-
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) gerçekleştirilen grup toplantısında konuştu. Konuşmasında gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Özel, öğretmen atamalarının daha yüksek oranlarda yapılmasını ve atamalarda mülakatların kaldırılması gerektiğini söyledi. 1 Mayıs hakkında da konuşan Özel, Taksim Meydanı’na kefil olduklarını ve kutlamaların orada olması gerektiğini ifade etti.

“Anayasaya uymak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına, bağlayıcılığına uymakla olur”

Anayasa değişikliği konusunda öncelikle herkesin anayasaya uyması gerektiğini, sonrasında bu konuda değişiklik için destek verebileceklerini söyleyen Özel, “Türkiye Cumhuriyeti bir anayasa devletidir. Sahip çıktığımız maddelerin yanında elbette eleştirdiğimiz, değiştirilmesini istediğimiz maddeler olabilir. Ama bu ülkede eğer devlet olacaksa, yani insanların canı ve malı güvende olacaksa bu ülkede en üstteki cumhurbaşkanından en sade vatandaşa kadar herkes bu anayasaya bağlı olacak. Bir ülkede anayasanın işine gelen kısımlarını uygulayıp, oradan güç alıp, yetki alıp kullanıp, işine gelmeyen kısımlarını ihlal edersen bu hak bir kişide değil herkeste olur. Orada devlet ortadan kalkar, anayasal düzen ortadan kalkar ve keşmekeş olur, karmaşa olur. İşte o zaman beka sorunu olur. O yüzden bu ülkedeki en sade yurttaştan en yeni kamu görevlisine, en kıdemli devlet memurundan cumhurbaşkanına kadar herkesin bu anayasaya harfiyen öncelikle uyması gerekir. Anayasaya uymak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına, bağlayıcılığına uymakla olur” ifadelerini kullandı.

“1 Mayıs’ın kutlanmasına ve o meydanın boşalmasına kefaleti ben koyuyorum”

1 Mayıs kutlamaları için Taksim Meydanı’nın açılması gerektiğini söyleyen Özel, “Şimdi buradan karar alıcılara sesleniyorum. Var mısın? Ben kefilim, orada olacağım. İşçilerle birlikte, bir kişinin burnu kanamadan 1 Mayıs’ın kutlanmasına ve o meydanın boşalmasına kefaleti ben koyuyorum. Taksim’i 1 Mayıs’a açın, 31 Mart’ın mesajını aldığınızı anlatın. Açın, özgüvenli olduğunuzu gösterin. Ben 31 Mart’ın birinci partisinin genel başkanı olarak, son genel seçimlerin birinci partisinin genel başkanına diyorum ki ‘Elimizi uzatıyoruz, elimiz emekçinin elidir, elimiz barışır elidir, elimiz öz güvenin elidir. 1 Mayıs’ta Taksim’in kazanılması, bu ülkenin yeni iklimine hizmet edecektir.’ Emekçilerin elini havada bırakmayınız, elimizi havada bırakmayınız” ifadelerine yer verdi.

Okumaya devam et

Genel

Mehmet Ali Yılmaz evinde ölü bulundu

İstanbul Beşiktaş’taki evinde ölü bulunan Mehmet Ali Yılmaz, 49. ve 50. Hükümette Spordan Sorumlu Devlet Bakanı olarak yer aldı. Bakanlığı döneminde Türkiye Futbol Federasyonuna özerklik getirdi. Futbolda havuz sistemini düzenleyen kişidir. Trabzonspor’a tesis kazandırdı.

İSTANBUL-
Spordan Sorumlu eski Devlet Bakanı Mehmet Ali Yılmaz, İstanbul Beşiktaş’taki evinde ölü bulundu. Mehmet Ali Yılmaz, 21 Ekim 1948 günü Trabzon’da dünyaya geldi. İstanbul Mühendislik ve Mimarlık Akademisi İnşaat Fakültesini bitirdi. Bankacılık, Basın alanlarıyla ilgilendi. Tek-Art Holding ve Yılmaz Yayınları AŞ Yönetim Kurulu Başkanı, Güneş Gazetesi sahibi, Titibank Yönetim Kurulu Başkanı, Trabzonspor Kulübü Başkanı, Mühendisler Odası, Müteahhitler Sendikası, İstanbul gazeteciler Cemiyeti, Gazete sahipleri Sendikası ve Türkiye Spor Yazarları Derneği Üyesi olarak görev yaptı.

Yılmaz, 1991 genel seçimlerinde DYP’den Trabzon Milletvekili seçilerek, 20.10.1991-24.12.1995 arası TBMM’de yasama çalışmalarına katıldı. 49. ve 50. Hükümette Spordan Sorumlu Devlet Bakanı olarak yer aldı. Bakanlığı döneminde Türkiye Futbol Federasyonuna özerklik getirdi. Futbolda havuz sistemini düzenleyen kişidir. Trabzonspor’a tesis kazandırdı. Evli, 5 çocuk babasıdır.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.