Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Siyaset

İYİ Parti lideri Akşener: Tek başımıza aziz milletimizin huzuruna çıkacağız

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Önümüzdeki yerel seçimlerde 81 ilde kendi adaylarımızla, hür ve müstakil siyasetimizle, tek başımıza aziz milletimizin huzuruna çıkacağız” dedi.

Doğukan Gürel – Ömer Faruk Karataş
ANKARA-
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) gerçekleştirilen grup toplantısında konuştu. Yerel seçimlerde 81 ilin tamamında kendi adaylarını çıkartacaklarını ve seçime tek başlarına gireceklerini söyleyen Akşener, böylece Millet İttifakı’na kapıları tamamen kapatmış oldu.

“Milletten değil, pazarlıktan medet uman ittifak siyasetini reddediyoruz”

Mevcut siyasi ittifaklara dikkat çekerek, ittifak siyasetini reddettiklerini belirten Akşener, “İşin en acısı da ne biliyor musunuz? Bugün yaşadıklarımızın tek suçlusu AK Parti olmasına rağmen mesuliyetin sadece AK Parti’de olmaması. Eğer ki siyasetin popülizmle değil akılla, şahsi çıkarlarla değil milletin sesiyle yapılmasını sağlayabilseydik bugün her şey çok farklı olabilirdi. İYİ Parti olarak biz sadece yaptıklarımızdan değil, yapamadıklarımızdan da mesuliyet hissedenleriz. Çünkü bizim anlayışımıza göre mesuliyeti reddederek siyaset yapılmaz. Evet, ne yazık ki bugünlere gelmemize engel olamadık. Ancak yarın için mücadele etmekten vazgeçecek değiliz. Einstein der ki, ‘Delilik, aynı şeyleri yapıp, farklı sonuç beklemektir.’ İşte bu yüzden biz herkesin kendi iktidar sahasında, halinden gayet de memnun olduğu statüko siyasetini reddediyoruz. Ceketlerin, kola kutularının millete seçenek olarak sunulduğu dayatma siyasetini reddediyoruz. Her türlü öfkeyi, kini, kutuplaşmayı besleyen popülist siyaseti reddediyoruz. Toplum vicdanının yaralarını, merhem elindeyken kaşıyıp kanatmayı seçen çıkarcı siyaseti reddediyoruz. Her daim siyaset esnafının kazanıp milletin kaybettiği basiretsiz siyaseti reddediyoruz. Ez cümle milletten değil, pazarlıktan medet uman ittifak siyasetini reddediyoruz” ifadelerini kullandı.

“Tek başımıza aziz milletimizin huzuruna çıkacağız”

Yaklaşan yerel seçimler hakkında da konuşan Akşener, “Aslında biz bundan sonra da en iyi bildiğimiz şeyi yapmaya devam edeceğiz. İl il, ilçe ilçe, sokak sokak, kapı kapı gezip milletimizin ayağına gideceğiz. Her bir vatandaşımızın taleplerini, isteklerini ve varsa eleştirilerini dinleyeceğiz. Onlara bahaneler değil, çözümlerimizi anlatacağız. Kayıkçı kavgalarını, suni gündemleri değil, milletin gerçek gündemini konuşacağız. Nasıl ki, dün korkaklığın sessizliği her yeri sarmışken milletin sesini haykırdıysak, bugün de milletin sesini yine tek başımıza duyuracağız. Nasıl ki 25 Ekim 2017’de çıktığımız bu kutlu yolda tüm engelleri, iftiraları, baskıları tek başımıza göğüslediysek, bugünden sonra da tek başımıza olacağız. Önümüzdeki yerel seçimlerde 81 ilde kendi adaylarımızla hür ve müstakil siyasetimizle tek başımıza aziz milletimizin huzuruna çıkacağız” dedi.

“İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya da milletimiz adına teşekkür ediyorum”

İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğüne gerçekleştirilen terör saldırısı girişimi hakkında konuşan Akşener, “Biliyorsunuz, geçtiğimiz pazar günü hep birlikte büyük bir endişeyle uyandık. Ankara’da İçişleri Bakanlığı’nın önünde hain bir terör saldırısı yaşandı. Şükürler olsun ki saldırı amacına ulaşamadan bertaraf edildi. Bu vesileyle buradan kahraman Türk polisimizi yürekten kutluyor, şükranlarımızı sunuyorum. Yaralanan polislerimize de acil şifalar diliyorum. Ayrıca uzunca bir süredir alışılagelenin aksine süreci ciddiyet ve şeffaflıkla yürüten İçişleri Bakanı Sayın Ali Yerlikaya’ya da milletimiz adına teşekkür ediyorum. Gerek bu süreçte, gerekse de son dönemde emniyet teşkilatımızın suç örgütlerine karşı yürütmüş olduğu başarılı operasyonlar, sayın bakanın kararlı bir duruş sergilediğini gösteriyor. Ancak tabii ki AK Parti bünyesindeki bazı odakların bu duruştan ne kadar memnun olduğu meçhul. Çünkü bu odakların, bu devletin, bu Cumhuriyetin yetiştirdiği liyakatli insanlarla problemi olduğunu çok iyi biliyoruz. Onların önünü açmak yerine yolunu kesmek istediklerini de biliyoruz. Nitekim geçtiğimiz günlerde benzer bir durumun Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek için de geçerli olduğunu söylemiştim. Dolayısıyla buradan sormak istiyorum: Artık, kendi kendini tüketen bir cadı kazanına dönüşen AK Parti bünyesinde dün Sayın Mehmet Şimşek’i, bugün Sayın Ali Yerlikaya’yı hedef alanlar acaba yarın kime odaklanacak? Sıradaki şanslı yarışmacı acaba kim olacak? Yoksa Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan mı?” ifadelerini kullandı.

Genel

Altun: Türkiye, İsrail’in katliamlarına karşı insani ve diplomatik imkanlarını seferber etmiştir

İletişim Başkanı Fahrettin Altun New York’taki ‘Türk Günü Yürüşü’ etkinlikleri dolayısıyla katılımcılara video konferans yoluyla seslendi. Altun, “İsrail‘in Filistin’deki saldırıları küresel sorunları artıran, barışa olan inancı zayıflatan, uluslararası değerlere olan güveni ortadan kaldıran bir mahiyet arz ediyor. Bu katliamlara karşı da Türkiye ilk günden itibaren saldırıların durması için insani ve diplomatik imkanlarını seferber etmiştir” dedi.

ANKARA-İletişim Başkanlığınca, New York’taki Türk Günü Yürüyüşü etkinlikleri kapsamında Türkevi’nde ‘Kültürel Bağları Güçlendirmek Türk Amerikan İlişkilerinde Yeni Bir Vizyon’ paneli düzenlendi. Video mesajla panelin katılımcılarına hitap eden İletişim Başkanı Altun, düzenlenen panel ve organizasyonları Türk- Amerikan ilişkilerinin mevcut durumunu ele almak, gelecekteki muhtemel seyrini konuşmak için fırsat olarak gördüklerini, bugünkü programı da 41’inci Türk Günü Yürüyüşü Etkinlikleri kapsamında gerçekleştirdiklerini söyledi. Türk Günü Yürüyüşü’nün ilk kez 1981 yılında Türk diplomatların terör örgütü ASALA tarafından şehit edilmesine tepki amacıyla yapıldığına değinen Altun, yıllar içinde geleneksel hale gelerek Türk- Amerikan toplumunun ABD’deki en önemli etkinliklerinden biri haline geldiğini belirtti. İletişim Başkanı Altun, “Türk Günü Yürüyüşü artık, Amerika’nın ekonomik ve sosyokültürel hayatına önemli katkılarda bulunan Türk-Amerikan toplumunun birlik ve beraberliğini pekiştirten bir etkinliktir. Türkiye-ABD ilişkileri açısından da son derece kıymetli olan etkinlik kapsamında düzenlediğimiz bu program, iki ülke ilişkilerinin farklı boyutlarıyla ele alınmasını hedefliyor” ifadelerini kullandı.

Türkiye-ABD ilişkilerinin uzun yıllara sâri bir geçmişe sahip olduğuna işaret eden İletişim Başkanı Altun, bu süreçte dünyanın karşı karşıya olduğu bölgesel ve küresel sınamalar dikkate alındığında iki ülke arasındaki iş birliği ve diyalogun ne denli önemli olduğunun daha iyi anlaşılacağını belirtti.

​’İSRAİL’İN FİLİSTİN’DEKİ SALDIRILARI, BARIŞA OLAN İNANCI ZAYIFLATAN VE ULUSLARARASI GÜVENİ SARSAN BİR NİTELİK TAŞIYOR’

Yakın zamanda Rusya- Ukrayna Savaşı’na, tedarik zincirinin bozulmasından gıda krizinin çözümüne kadar Türkiye’nin bu süreçteki yapıcı rolünün, daha büyük ve derin krizlerin önüne geçilmesini sağladığını vurgulayan Altun, sözlerine şöyle devam etti:

“Bölgemizi ve tüm küresel aktörleri etkileyen son gelişme ise sizlerin de malumu olduğu üzere İsrail‘in 7 aydan beri devam eden saldırılarıdır. İsrail’in Filistin’deki saldırıları küresel sorunları artıran, barışa olan inancı zayıflatan, uluslararası değerlere olan güveni ortadan kaldıran bir mahiyet arz ediyor. Bu katliamlara karşı da Türkiye ilk günden itibaren saldırıların durması için insani ve diplomatik imkânlarını seferber etmiştir. Türkiye, Gazze’de İsrail’in yol açtığı insanlık dramını sona erdirecek çözüm perspektifi ile diplomatik girişimlerini sürdürmektedir. Türkiye’nin ABD ile iş birliği yapmayı beklediği konular bunlarla sınırlı değil. Türkiye-ABD ilişkilerinin müttefiklik ve stratejik ortaklık anlayışına saygı çerçevesinde bölgesel ve küresel meselelere barış, güvenlik ve refah odaklı yaklaşımlar geliştirme potansiyeline olan inancımızı hâlâ koruyoruz.”

Bölgesel bir güç ve küresel bir aktör olarak Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı meselelere dair gerçekçi ve kapsayıcı politikalar üreten, parçası olduğu ittifak ve ortaklıkları güçlendiren, onları değerli kılan bir ülke olduğunu dile getiren Altun, Türkiye’nin düzensiz göç, mülteciler ve terör başta olmak üzere yerel ve uluslararası düzlemde her soruna kapsayıcı ve kalıcı çözümler getirmeyi odağına alan bir perspektif ve vizyona sahip olduğunu bildirdi. Altun, sahip olduğu imkânlar, bu imkânları kullanma biçimi, hedefleri ve vizyonunun Türkiye’nin bölgesel ve küresel düzlemde istikrar sağlayıcı rolünü pekiştirdiğinin altını çizdi.

‘TERÖR ÖRGÜTLERİNE DESTEĞİN KESİLMESİ, TÜRKİYE’NİN MÜTTEFİKLERİNDEN EN DOĞAL BEKLENTİSİDİR’

Türkiye’nin, milli güvenliğini tahkim ederken bölgesel ve küresel istikrarı da hedefleyen çok boyutlu mücadelesinin müttefikleri nezdinde hak ettiği değeri görmesinin müttefiklik ruhunun gereği olduğuna dikkati çeken İletişim Başkanı Altun, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bu bağlamda FETÖ’nün ABD’deki varlığı ve faaliyetleri bizim için olduğu kadar, Amerikan toplumu için de bir tehdittir. Türkiye’nin mücadele ettiği terör örgütlerinin desteklenmesi, teröristlerin teslim edilmemesi stratejik ortaklık ve müttefiklik anlayışı ile örtüşmemektedir. Teröristlerin teslimi, terör örgütlerine desteğin kesilmesi, Türkiye’nin müttefiklerinden en doğal beklentisidir. İkili ilişkilerimizi olumsuz etkileyen sorun alanlarının ve görüş ayrılıklarının yapıcı, gerçekçi ve kararlı bir yaklaşımla etkin bir şekilde yönetilmesi hem Türkiye’nin hem de ABD’nin faydasına olacaktır. Türkiye ve ABD’nin aynı zamanda NATO müttefiki olduğunu da hatırlatmak istiyorum. NATO müttefiki iki ülkenin ilişkilerindeki çok boyutlu ve derinlikli iş birliğinin ülkelerimizin güvenlik, istikrar ve barışı için elzem olduğunu tekrar vurgulamak istiyorum.” (DHA) 

Okumaya devam et

Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yeni bir tarım ve kırsal kalkınma süreci başlatıyoruz

Ziraat Bankası Tarım Ekosistemi programında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Tarımın ana vatanı olan Anadolu’da yeşil kalkınma ve yerelden kalkınma ilkesiyle yeni bir tarım ve kırsal kalkınma süreci başlatıyoruz. Kırsal kalkınma, hibe programlarımızı üretim planlamasını dikkate alarak, yeniden düzenledik. 2024 yılı kırsal kalkınma yatırımlarının desteklerini ise programı hibe desteğine esas proje limitini 7 milyon liradan 14 milyon liraya yükselttik. 5 milyar lira hibe desteği sağlayacağımız 7 bin projeyi ve hak sahiplerini bugünden itibaren Tarım ve Orman Bakanlığımız açıklamaya başlayacak. Bu projeler toplam 13 milyar lira yatırım yapılacak olup yaklaşık 20 bin vatandaşımıza istihdam sağlayacağız.” dedi.

Altan ÇİMEN – Erdi DEMİR 
İSTANBUL-Ziraat Bankası Tarım Ekosistemi programı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Programa Erdoğan’ın yanı sıra Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar, akademisyenler ve çiftçiler katıldı. Sürdürülebilir tarım, iklim değişikliği, coğrafi işaretli ürünler ve tarımda markalaşma konulu panellerin düzenlediği programa katılan Erdoğan, alana kurulan çiftçi stantlarını ziyaret ettikten sonra katılımcılara konuşma yaptı.

“İNSANIMIZIN İLİĞİNİ SÖMÜREN FAİZ LOBİLERİNİN PENÇESİNE DÜŞMEMESİ NOKTASINDA HAYATİ ROL ÜSTLENDİ”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Tarımda sürdürülebilirlik ve coğrafi işaretli ürünler ve tarımda markalaşma, tarımın geleceği teması altında yapılan ve yapılacak olan tartışmaların sektörümüz açısından yol gösterici olmasını temenni ediyorum. Bu vesileyle 160 yılı aşkın süredir çiftçimizin, üreticimizin yanında yer alan Ziraat Bankamıza, ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum. 1863 yılından beri Ziraat Bankamız Türk Tarımını lokomotifi oldu. Savaş dönemleri dahil ülkemizin yokluk günlerinde bankamız çiftçinin, esnafın, tüccarın, girişimcinin yanında yer aldı. Üreticilerimizin, insanımızın iliğini sömüren tefecilerin ve faiz lobilerinin pençesine düşmemesi noktasında hayati rol üstlendi. Ziraat Bankası dün olduğu gibi bugün de ülkeyi ve milleti önceleyen kurşunu muhafaza ediyor. Ziraat varsa memleketin dört bir yanında ziraat var anlayışıyla Türkiye’nin tarım sektörüne güçlü destek veren bankamızı ve çalışanlarını yürekten tebrik ediyorum dedi.

“ÜLKEMİZİN KALKINMASINA, EKONOMİMİZİN BÜYÜMESİNE VESİLE OLAN ÇİFTÇİLERİMİZE SELAMLARIMI İLETİYORUM”

Erdoğan, “Şunu bir kez daha hatırlatmak isterim, Ziraat Bankası sadece kar peşinde koşan bir banka değildir. Bunun yanı sıra Ziraat ihtiyaç duydukları anda çiftçinin, esnafın, sanayici, tüccar ve ihracatçının elinden tutan bir kara gün dostudur. Her iktisadi teşekkül çalışmalarını sürdürmeyi, yeni yatırımlarla faaliyet sahasını büyütmeyi ve genişletmeyi hedefler. Ziraat Bankamızın da hem ülke içinde hem de yurt dışında mevcudiyetini arttırdığını görmekten artık memnuniyet duyuyoruz. 2015 yılında ziraat katılımının faaliyete geçmesiyle birlikte bankamız hızla gelişen alternatif inanç piyasasında da yerini almıştır. Daha nice seneler boyunca Ziraat’ın bir bankadan daha fazla olma iddiasını devam ettirmesini bekliyorum. Bugünkü programımız Ziraat Bankası’nın kuruluş gayesini misyonunu ve asli vazifesini yerine getirdiğini gösteriyor. 81 ilden 2 binden fazla sektör temsilcisinin bir araya geldiği bu buluşmanın tarım ekosisteminin değişmesine katkı sunacağına yürekten inanıyorum. Biraz evvel genç ve kadın çiftçilerimiz ile kooperatif ürünlerinin yer aldığı stant alanını ziyaret ettik. Ülkemiz tarımının çeşitliliğine ve zenginliğine burada tekrar şahit olduk. Bu hazineyi ne kadar ileriye taşırsak Türkiye için o kadar iyi olacaktır. Tabii bunun için tarım sektörünün tüm paydaşlarının el ele vermesi, iş birliği ve dayanışma içinde hareket etmesiyle mümkündür. Tarım sektörünün bütün aktörlerini aynı zamanda buluşturan bu tarz programlar anlayış birliğinin tesisini de kolaylaştırmaktadır. Değerli fikirleriyle bugünkü buluşmaya katkı sunan tüm hocalarımıza ve sektör temsilcilerine teşekkür ediyorum. Ziraat Bankası yönetiminin buluşmaya öncülük ettikleri için tebrik ediyorum. Ülkemizin kalkınmasına, ekonomimizin büyümesine, sofralarımıza ulaşan çeşitli nimetlerin üretimine alın teri dökerek vesile olan çiftçilerimize buradan bir kez daha selamlarımı, saygılarımı gönderiyorum” diye konuştu.

“MUHALEFETİN EZBERİ OLAN ‘TARIM BİTTİ’ TEZLERİNİN NE KADAR İÇİ BOŞ OLDUĞUNU RAKAMLARLA İSPAT ETTİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü Ankara’da Ziraat Odası başkanlarımız ve üretici birliklerimizle bir araya geldik, kucaklaştık, hasbihal ettik. Türkiye’nin tarımda son 21 yılda nereden nereye geldiğini, karşılaştırmalı olarak çok detaylı bir şekilde ortaya koyduk. Ülkemizde muhalefetin ezberi olan tarım bitti tezlerinin ne kadar içi boş, temelsiz ve gerçek dışı olduğunu rakamlarla ispat ettik. Biraz önce Tarım ve Maliye bakanlarımızla yaptıkları konuşmalarla bunu tekrar teyit ettiler. Özellikle hemen her sene tedavüle konulan ‘saman ithalatı’ söylemi tarım sektörünün tüm paydaşlarına yapılmış bir hakarettir. Türkiye gerçekler yerine çarpıtmalar, özellikle bunun üzerinden muhalefeti artık geride bırakmalıdır. Açıkçası eski muhalefet tarzında laf ömrünü tamamladığı görülüyor” ifadelerini kullandı.(DHA)

Okumaya devam et

Genel

Kamuoyunda ‘kripto yasası’ olarak bilinen ‘Sermaye Piyasası Kanunda Değişiklik Teklifi’, TBMM’de

AK Parti, kripto varlık sağlayıcılarının Sermaye Piyasası Kurulu’ndan (SPK) izin almadan faaliyette bulunmaları halinde 3 ile 5 yıl arasında hapis cezası almasını öngören, varlık sağlayıcılarının ise 1 ay içerisinde SPK’ya başvurmalarını zorunlu kılan kanun teklifini TBMM Başkanlığına sundu.

Aliekber METE- Muhammet BAYRAM
ANKARA-AK Parti, kamuoyunun kripto yasası olarak nitelendirdiği, ‘Sermaye Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifini’ TBMM Başkanlığına sundu. AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, 19 maddeden oluşan kanun teklifiyle, kripto varlıkların hukuki bir zemine oturtulmasının sağlanacağını belirterek, “Dünya genelinde kripto varlık hizmet sağlayıcıların, lisanslanması, kuruluş süreçleri, denetimi, izlenmesi ve tabi olduğu yaptırımlara ilişkin düzenlemeler konusunda hızla adımlar atılmaya başlandı. Dünyada, ülkeler kripto varlıklara ilişkin benimsedikleri regülasyon stratejilerini homojen bir şekilde değil, birbirinden çok farklılıklar göstererek geliştirmeye devam ediyor. Kripto maddi para madenciliği ve alım- satımını yasaklayan ülkeler de var. Bitcoini yasal para birimi olarak kabul eden ülkeler de var. Bunların yanında bekle gör yaklaşımı ile kripto varlıkların gelişimini isteyen ülkelerin yanı sıra, yürürlükteki hukuki düzenlemeleri yeni alana uyarlamaya çalışan ülkeler var. Bunlarla birlikte kripto varlıkların yapısını dikkate alarak yeni hukuki düzenlemeler ve altyapı hazırlayan ülkeler de söz konusu” diye konuştu. 

‘KRİPTO VARLIK SAĞLAYICILARININ SPK’DAN İZİN ALMALARI GEREKECEK’

Kripto varlıklara ilişkin hukuki düzenleme yapan ülkelerden bahseden Güler, Türkiye’nin uluslararası uygulamalara benzer bir şekilde hareket ettiğini ifade etti. Güler, “Kripto varlık hizmet sağlayıcılarının kurulabilmesi ve faaliyeti başlayabilmesi için SPK’dan izin almaları zorunlu hale getirilmektedir. Böylece hizmet sağlayıcılarda işlem yapan kullanıcıların, SPKdenetiminde güvenli bir şekilde işlem yapmaları da amaçlanmaktadır. Kripto varlık hizmet sağlayıcıları, sistemlerini güvenli kılmakla hükümlüdür. Bu anlamda bilgi sistemleri ve teknolojik altyapıları kullanan da TÜİK’in belirleyici kriterleri de bu teklifimiz de yer almaktadır” ifadelerini kullandı.

‘MÜŞTERİLERİN İTİRAZ VE ŞİKAYETLERİNİN ÇÖZÜLEBİLECEĞİ MEKANİZMA KURULUYOR’

Kripto varlıkların satış veya dağıtım yapılabilmesi için de SPK’dan izin alınması gerektiğini kaydeden Güler, “Kripto varlıkların ülkemizde gelişiminin önünün açılması, blok zinciri ekosisteminde uluslararası mukayeseli üstünlük sağlanabilmesi ve aynı zamanda öncülük yapabilmesinin de bu teklifimizle beraber önü açılmaktadır. Kripto varlık hizmet sahibi ve alıcı müşterileri ile ilk ilişkiyi ne şekilde kuracaklarına ve kimlik tespitini ne şekilde yapacaklarına ilişkin belirleme öngörülmektedir. Kripto varlık hizmet sağlayıcıların müşterilerine karşı sorumluluğunu ortadan kaldıran veya sınırlandıran her türlü sözleşme şartının geçersiz olduğu da düzenlenmekte ve müşterilerin itiraz ve şikayetlerinin çözüleceği de dahili mekanizmalar da oluşturulmaya çalışılmaktadır” dedi.

‘İZİNSİZ FAALİYET YÜRÜTENLER 3 İLE 5 YIL ARASINDA HAPİS CEZASI ALACAK’

Güler, Sermaye Piyasası Kurulu’ndan izin almadan faaliyette bulunan kurum, kuruluş ve şahıslarla ilişkili her türlü tedbirin alınacağını vurgulayarak, “Gerekli görüldüğü takdirde sorunlara yönelik hukuki ve cezai süreci takip etmeye de SPK’yı yetkili kılıyor. Teklif ile izinsiz Sermaye Piyasası faaliyetlerinin internet aracılığı yürütüldüğü hallerde, yurt içi ve yurt dışı ayrımı kaldırılmaktadır. Kurulun internet üzerinden gerçekleştirilen hukuk dışı faaliyetler üzerindeki etkinliği de artırılmıştır. İzinsiz kripto varlık hizmeti sağlayıcılığı faaliyetini bir suç olarak yeniden teklifimiz ile düzenlenmiş ve cezasını da 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası olarak öngörülmüştür. Halihazırda faaliyet yürüten kripto varlık hizmet sağlayıcıların durumuyla ilgili olarak da oluşacak işaretlere yönelik bir geçiş düzenlemesi ve hükümleri de bu kanun teklifimiz de yer almaktadır. Bu kapsamda faaliyet yürüten kripto varlık hizmet sağlayıcılar 1 ay içinde kurula başvurmalı ya da 3 ay içerisinde tasfiye kararı alacak şekilde planlama yapacaklardır. Tasfiye sürecinin 3 ay gibi bir süre zarfında öngörülmesi bu kurumların mali yapısını oluşturmaları ve tasfiye kararı için gereken genel kurul işlemlerinin tamamı olmasını sağlamak için olduğunu ifade ediyoruz” diye konuştu.

‘VATANDAŞLAR VARLIKLARINI KENDİ HESAPLARINDA TUTMALI’

Vatandaşların kripto varlıklarını kendi cüzdanlarında tutması yönünde çağrı yapan Güler, şu ifadeleri kullandı:

“Vatandaşlar, varlıklarını üçüncü bir tarafta tutması ve platformların kötü niyetli hareket etmesi halinde, izinin takip edilmesi ve yatırımcıların korunması için gerekli işlemlerin yapılması pratik olarak mümkün bulunmamaktadır. Bu çerçevede kanun taslağında müşterilerin varlıklarının kendi cüzdanlarında bulundurulmasının esas olduğu ve kendi cüzdanlarında bulundurmamaları sebebiyle uğrayabilecekleri hak kayıplarının da müşterilerin kendi sorumluluğunda olduğu teklifimiz de açıkça yer almaktadır.”(DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.