Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Asayiş

Bursa’da büyük dram…Dişi çekilen 5 yaşındaki çocuk hayatını kaybetti

Bursa’da diş ağrısı şikayeti ile gittiği özel bir klinikte fenalaşıp kaldırıldığı hastanede 3 gün sonra hayatını kaybeden 5 yaşındaki Deniz Sönmez’in ailesi olayda ihmaller zinciri olduğunu iddia ederek savcılığa şikayette bulundu. Minik Deniz, gözyaşları içinde toprağa verilirken Rus asıllı annesi Elena cenaze namazında oğlunu yalnız bırakmadı.

BURSA-
10 Kasım Cuma günü Bursa’da faaliyet gösteren bir diş kliniği zincirinin Hürriyet şubesinde olay meydana geldi. Babası Aydın Sönmez ve annesi Elena Sönmez ile diş ağrısı şikayetiyle diş kliniğine gelen 5 yaşındaki Deniz Sönmez’e 4 dolgu ve 1 diş çekimi için narkoz verilerek genel anestezi yapıldı. Anestezi sonrası odaya alınan minik Deniz’in ateşi yükseldi. Su isteyen Deniz’e verilen su sonrasında küçük çocuk içtiği suyu geri çıkarttı. Annenin iddiasına göre 3 kez doktor çağırılmasına rağmen ‘Doktor ateş düşürücü ilaç yazalım’ dedi. Annenin ambulans çağırma talebine de olumsuz cevap veren doktorlar durumun ‘normal’ olduğunu söyleyerek Deniz ve annesi evine yolladı. Kısa bir süre sonra baba Aydın Sönmez eve geldiğinde oğlunun yarı baygın inleme sesleri çıkarttığını duydu. Bunun ardından Baba Aydın çocuklarını Bursa Dörtçelik Çocuk Hastanesi’ne götürdü. Doktorların çabasına rağmen Deniz’in durumu ciddileşti. Entube edilen minik Deniz’in organlarının iflas ettiği öğrenildi. 3 gün boyunca yoğun bakımda kalan Deniz, çocuk organ yetmezliğine bağlı olarak dün hayatını kaybetti.

Babasının köyü olan Keles ilçesi Sarıyar Mahallesi’nde bugün gözyaşları ile toprağa verilen Deniz’in annesi Rus asıllı Elena Sönmez cenaze namazında bile çocuğunu yalnız bırakmadı.

Cenaze sonunda acılı anne ve baba yaşananları anlattı. Baba Aydın Sönmez, “Çocuğumun diş ağrısı için MESAM Diş Kliniği’ne gittik. Orada çocuk durmadığı için genel anestezi ile yapalım dediler. 1 diş çekildi, 4 dişe dolgu yapıldı. İşlem bittikten sonra anestezi doktoru, bize işlem yapan doktor çıkıp, gitmiş. Çocuğun ayılmasını annesi yarım saat kadar beklemiş. Kendine geliyor çocuk, ‘ama ölüyorum, çok kötüyüm’ diyor. Ateşi var, titriyor. Eşim doktora bağırıyor, durumu izah ediyor. Hemşire ‘Her şey normal hiçbir sıkıntı yok bunda, sadece anesteziden dolayı böyle, geçecek’ diyor. Çocuk daha sonra titremeye başlıyor, ateşi daha yükseliyor ve eşim tekrar söylüyor. Doktor dışarıdan kalkıp çocuğun yanına gelip gözüne, ağzına baksa zaten anlayacak. Ağzında kanaması da var. Ben eminim diş doktoru olmasına rağmen onun eğitimini almıştır. Bir anormallik olduğunu hissedecek. Ama yerinden kalkıp çocuğun yanına gelmedi. İş yeri kameraları da var gelmediğini görebilirler” dedi.

Eşi çocuğu ile eve gittikten sonra yazdıkları ilacı almak için eve 20 dakika geç gittiğini aktaran Aydın Sönmez, “Doktor “istiyorsa ilaç yazayım” deyince annesi “istiyorum” demiş. Sonra taksi çağırıp annesi ve oğlumu eve gönderiyorlar. İlaçları almaya gidince eve 20 dakika geç gittim ve çocuğun inlediğini duydum. Ben ilk defa oğlumun altını ıslattığını gördüm. 1 yaşından beri bunu yapmazdı. Sonra apar topar aldım hem gidiyorum hem diş kliniğini arıyorum. Bana istiyorsanız ‘Doktora gidin’ diyor. Ben direkt Dörtçelik Çocuk Hastanesi’ne götürdüm. Doktorlar ilk geldiği andan itibaren inanılmaz bir mücadele verdiler. 3 gün boyunca canıyla cebelleşti, biz dışarıda dualarla bekledik. En son doktor ümidin azaldığını söyledi. ‘Ben tomogrofi çekmek istiyorum’ dedi. Çektiler tomografiyi, onlar zaten şeyden şüpheleniyordu, kanama durmuyor, ilk geldiği gün boğazında da kanaması vardı, operasyon yapmışlardı. Tomografide her şey göründü. Kandaki oksijen oranının yüzde 40’a düşmesiyle o anda çocuk gitmiş. Aslında bu ilk şeyler MESAM’da başlıyor, çocuğun ateşi, kusması. Ben yerde bir hayvanı bile inlerken görsem gider bakarım bu hayvan niye inliyor diye. İçerideki çocuk ya, bebek yani. Niyetimiz kimsenin hakkına girmek, kimseyi suçlamak değil. Ama Allah her şeyi görüyor. Bizim canımız yandı. Ben oynayarak bıraktım evladımı buraya. Ben bıraktım kendi ellerimle. Sonuç bu şu anda. Genel anestezi, diş çekimi, doktorun umursamazlığı. Çocuğun genetik bir hastalığı bile olsa, diyelim ki biz bilmiyoruz öyle bir şey var. Bir kere bak ya, bir kere bak çocuğun ağzından kan geliyor. Çocuk kusuyor, ateşi var, titriyor. Zaten adli tıp uzmanları gelip baktığında ilk başta, söylediler ondan kaynaklı bir sıkıntı olduğunu. Otopsi sonucunu bekleyeceğiz ama çok uzun bir süreç diyorlar. Tabii o insanlar bu zamana kadar başka çocuklara bu işlemleri yapmaya devam edecekler. Önce Rabbimin adaletine, sonra devletin adaletine inanıyorum. Bekleyeceğiz. Şikayetçi olduk. Soruşturulsun en sonuna kadar. Bir insan canı bu kadar basit olmamalı. Hak eden hak ettiğini alsın, gerçekten alsın. Bizim canımız, ciğerimiz yandı. Şu anki acım tarifsiz zaten, başka birinin canı ciğeri yanmasın. O kadar sağlıklı bir çocuktu ki. Anaokuluna gidene kadar, 5 yaşına kadar çocuk bir kere bile doktora gitmedi. Okula gittiği zaman öksürük gibi okul rahatsızlıkları oldu. Onun haricinde en ufak bir problemi yoktu, gayet sağlıklı bir çocuktu” diye konuştu.

Asayiş

Eski eş dehşet saçtı: 2 ölü, 1 yaralı

Çorum’un İskilip ilçesindeki bıçaklı bir şahıs, sokakta karşılaştığı eski eşinin kocası ile kavgayı ayırmaya çifti bıçaklayarak yaraladı. Olayda 2 kişi öldü, 1 kişi yaralandı.

ÇORUM-
Olay, dün gece saatlerinde İskilip ilçesinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, ilçede yaşayan Murat Ç. iki yıl önce boşandığı Emine Sungurlu ve eşi Fatih Sungurlu ile sokakta karşılaştı. Murat Ç. ile Sungurlu çifti arasında çıkan tartışma kısa sürede kavgaya dönüştü. Sungurlu çiftinin misafirliğe gittiği öğrenilen Ramazan Balaban ve Şerife Balaban tartışma sesleri üzerine aşağı sokağa ve tarafları ayırmak için araya girdi. Bu sırada Murat Ç., elindeki bıçakla Fatih Sungurlu ile Balaban çiftini yaraladı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi.

Sağlık ekiplerinin yaptığı incelemede Fatih Sungurlu’nun olay yerinde hayatını kaybettiği belirlenirken, Balaban çifti ise ambulansla İskilip Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Şerife Balaban, hastanede yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Ramazan Balaban’ın ise tedavisinin devam ettiği öğrenildi.

Olayın ardından kaçan Murat Ç. kısa süre sonra yakalanarak gözaltına alındı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Morga kaldırılan vatandaşların yakınları arasında ise hastane bahçesinde gerginlik yaşandı.

Okumaya devam et

Asayiş

Gazze’de patlamayan İsrail füzesi endişe saçıyor

İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ndeki Nuseyrat Mülteci Kampı’nda bir eve isabet eden, ancak patlamayan bir füzesi siviller arasında ciddi güvenlik tehdidi oluşturuyor.

GAZZE ŞERİDİ-
Gazze Şeridi’nin farklı noktalarında bulunan İsrail’e ait patlamamış füzeler, her ana patlama korkusuna neden oluyor. İsrail savaş uçaklarının 1 aydan fazla bir süre önce Gazze Şeridi’nin merkezindeki Nuseyrat Mülteci Kampı’nı hedef alması sonucu Rayan ailesine ait eve isabet eden 1 tonluk füze patlamadı. Füzenin patlamamasıyla facianın eşiğinden dönüldü. Ancak uzun süredir yerleşim yerinde duran patlamamış füze, siviller arasında büyük korkuya yol açtı. Bölge sakinlerinden Alaa Al-Talaa, “Nüfusun yoğun olduğu bölgeyi hedef alan füze çok şükür patlamadı. Füze patlasaydı evler birbirine yakın ve eski olduğundan felaket yaşanacaktı” dedi. Füzenin bölge sakinleri arasında korkuya neden olduğunu belirten Al-Talaa, uluslararası kuruluşlara füzenin bölgeden çıkarılması için çağrıda bulundu.

“Gazze, büyük miktarda patlamamış bomba riski nedeniyle en tehlikeli aşamada”

Birleşmiş Milletler Mayın Eylem Servisi (UNMAS) Filistin Şefi Mungo Birch, dün Cenevre’de başlayan “27. Uluslararası Mayın Faaliyetleri Ulusal Direktörleri ve BM Danışmanları Toplantısı” çerçevesinde açıklamalarda bulundu. Birch, Gazze’nin büyük miktarda patlamamış bomba riski nedeniyle “en tehlikeli aşamada” olduğu yönünde uyarı yaptı. Birch, “Bu en tehlikeli dönemdir. Kazaların çoğu insanlar kuzeye dönmeye başladıklarında meydana gelecektir, çünkü patlamamış mühimmatın nerede olduğunu bilmiyorlar. Geri dönüşler başladıktan sonra onların ihtiyaç duyduğu risk eğitimini sağlamaya hazır olmamız önemli” ifadelerini kullandı.

Okumaya devam et

Asayiş

Araç alırken dikkat: Sazan sarmalı’na düşmeyin

Bursa İl Emniyet Müdürlüğü sosyal medya hesabında yapılan açıklamada, araç alıp satacak vatandaşlar uyarılarak, “Çok ucuza buldum demeyin, sazan sarmalı oyununa gelmeyin” denildi.

Ahmet Berke Erdal – Emir Aktaş
BURSA-
Bursa İl Emniyet Müdürlüğü sosyal medya hesabından, araç alım-satımı yapılırken “sazan sarmalı” olarak adlandırılan dolandırıcılık türüne karşı vatandaşların dikkatli olması uyarısında bulunuldu.

Bursa İl Emniyet Müdürlüğü’nün sosyal medya hesabından yapılan açıklama şu şekilde:
“Çok ucuza buldum demeyin, sazan sarmalı oyununa gelmeyin. Araç satış işlemleri boyunca ruhsatın asıl sahibi haricinde hiçbir kişiyle görüşmeyiniz. Noterdeki araç devri esnasında aracın ücretini arkadaş, akraba ve kuzen olarak tanıtılan üçüncü kişilere göndermeniz isteniyorsa dolandırılıyor olabilirsiniz. Dikkatli olalım ve birikimlerimizi dolandırıcılara kaptırmayalım.”

Ayrıca, dolandırıldığını fark edenlerin 112 acil çağrı merkezini aramaları da hatırlatıldı.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.