Merkez Bankasının hazırlık çalışmalarını sürdürdüğü kripto para piyasalarıyla ilgili regülasyon (düzenleme) yeni bir dönemin başlangıcı olacak. Yatırımcıların dört gözle beklediği düzenlemeyle ilgili konuşan Bahçeşehir Üniversitesi BlockchainIST Center Direktörü Dr. Öğr. Üyesi Bora Erdamar’a göre bu düzenlemeyle Thodex benzeri dolandırıcılıkların önüne geçilecek, piyasaya güven ve yatırımcı gelecek.
İSTANBUL-Finansal teknoloji sektörünün enstrümanlarından kripto paralar, ülkemizde de milyonlarca insan tarafından kullanılıyor. Kripto para piyasaları her geçen gün daha fazla büyürken, Merkez Bankası ve SPK başta olmak üzere düzenleyici kurumlar bu konuyla ilgili uzun süredir regülasyon çalışması yapıyor. Kripto para piyasalarının aktörleri ve yatırımcıların bir süredir beklediği düzenlemelerin ne getireceği merak konusu olurken Bahçeşehir Üniversitesi BlockchainIST Center Direktörü Öğr. Üyesi Dr. Bora Erdamar, beklenen düzenleme ve ülkemizdeki kripto para piyasalarının geleceğiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Türkiye pazarına girmek için fırsat kolluyorlar
Erdamar, ülkemizde şu ana kadar yaklaşık 25 milyon kişinin kripto para piyasalarında işlem yaptığını belirterek şu ifadelere yer verdi: “Bu veriye baktığımızda gelişmiş ülke ortalamalarının çok üzerinde bir ilgi görüyoruz. Genç nüfusumuzun yüksek olmasının ve Türkiye’nin gelişmekte olan bir ülke olarak yeni teknolojilere çok açık olmasının bu duruma büyük etkisi var. Bu nedenle dünyadaki kripto para projelerinin, alım satım platformlarının ve yatırımcıların Türkiye pazarına giriş yapmak için fırsat kolladığını, bunun yollarını aradığını ve bir yol haritasına ihtiyaç duyduklarını biliyoruz. Türkiye genel olarak bu alandaki ilk 7 ülkeden birisi durumundadır.”

‘Regülasyon, Thodex ile gündeme geldi’
Ülkemizde kripto paraya olan ilginin, bazen ne yazık ki bilinçsiz yatırım ve dolandırıcılıklara sebep olduğunu vurgulayan Erdamar, düzenleme kararının özellikle binlerce kişinin mağdur olduğu Thodex olayından sonra gündeme geldiğini söyledi. “Tekrar böyle bir vakanın yaşanmaması için nasıl düzenlemeler yapmalıyız?” sorusunun konunun özü olduğunu vurgulayan Erdamar, Thodex olayı sürecinin aslında tehlike çanlarıyla birlikte geldiğini ifade etti. “Yakından incelendiğinde fark edildi ki işin başında profesyonel bir ekip yok, alım satım platformu olarak işleyen doğru düzgün bir yazılım bile yok. Pek çok iş sadece göstermelik yapılmış. Çok ciddi reklam bütçeleri varken, arka plandaki çok amatör ve belli ki nihayetinde art niyetle işleyen prosedür gizlenmiş. Ne yazık ki ve en acısı yatırımcılar bu reklamlara ve vaatlere kanmışlar.”

Fısıltı gazetesi ve suistimal şartları
Ülkemizde, insanların kripto para piyasalarında yatırım yaparken, çoğunlukla çevreden duyduklarıyla hareket ettiklerini, bunun da beraberinde kandırılma ve dolandırılma riskini artırdığını belirten Erdamar, “Türkiye özelinde bu durumun çoğunlukla, ‘benim komşum şu kadar yatırdı, şu kadar kısa zamanda parasını beşe, ona katladı, bak sen de kaçırma sakın’ gibi bizim ‘fısıltı gazetesi’ diye tabir ettiğimiz şekilde yaşandığını gördük. Bu da ne yazık ki bir suistimal ortamı oluşturdu. Bir yanda bu yeni teknolojileri ve kripto para piyasalarını hızlıca çözen, yazılım ve finans bilgisi gayet yüksek bir kesim var. Öte yanda da finansal teknoloji araçlarını hiç anlamadan ve öğrenmek için hiç emek vermeden, sadece kısa yoldan zengin olmayı hedefleyenler var. Bu işleri çözmüş ama bilmeyenleri kandırmak isteyenlerle, açgözlülük içerisinde çok kısa zamanda çok yüksek kârlar peşinde koşanların bir araya gelmesi ne yazık ki hazin sonuçlara yol açıyor.”

