Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Siyaset

Erdoğan: Güney Afrikalı dostlarımızın İsrail aleyhine açtığı ‘soykırım’ davasına biz de müdahil olmayı kararlaştırdık

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Güney Afrikalı dostlarımızın Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail aleyhine açtığı ‘soykırım’ davasına biz de müdahil olmayı kararlaştırdık. İsrail’in soykırım suçu işlediğine dair elimizdeki tüm belgeleri ve bilgileri muhataplarımıza iletiyoruz. Türkiye, Filistin halkının ve doğdukları toprakları kahramanca savunan Filistinli direnişçilerin yanındadır” dedi.

TAHA AYHAN
ANKARA-Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen ‘Uluslararası İyilik Ödülleri Töreni’nde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘6’ncı Uluslararası İyilik Ödülleri’ni 2022 yılında büyük bir coşkuyla gerçekleştirdiklerini hatırlatarak, “2 yılın ardından bu kez 7’nci uluslararası İyilik Ödülleri’nin tevcih töreni vesilesiyle tekrar bir aradayız. Bizleri iyiliğin cihan şumul şemsiyesi altında böylesine kıymetli bir programda buluşturan Diyanet Vakfımıza ve Diyanet İşleri Başkanlığımıza şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Tam 49 yıldır Türkiye’de ve dünyanın dört bir yanında yürüttüğü faaliyetlerle farklı coğrafyalara iyilik tohumları serpmeye, dostluk, dayanışma, kardeşlik köprüleri kurmaya devam ediyor. Üstat Necip Fazıl’ın, ‘Tohum saç, bitmezse toprak utansın, hedefe varmayan mızrak utansın’ ruhuna uygun şekilde karşılık beklemeden koşan, koşturan, ter döken vakfımızın kıymetli mevcutlarını kutluyor, özverili çalışmalarından ötürü kendilerine teşekkür ediyorum. Yurt içindeki özellikle de insanların en hayırlısı ‘insanlara faydalı olandır’ düsturunu kendisine rehber edinen Türkiye Diyanet Vakfı görüyoruz ki görkemli bir çınar gibi günden güne serpiliyor, büyüyor, tüm dünyaya dal budak salıyor. Yurt içindeki bin 3 şubesi ve dünyanın 149 ülkesindeki eğitim, kültür, sosyal hizmetler ve yardım faaliyetleriyle medarıiftiharımız olan Türkiye Diyanet Vakfı’mızla gurur duyuyoruz. Rabbim sizlerden tüm vakıf insanlarından razı olsun diyorum” dedi.

‘BİZ KOMŞUSU AÇKEN, TOK YATANLARDAN OLAMAYIZ’

Erdoğan, kendilerinin şefkat ve sevgi medeniyetinin mensupları olduğunu ifade ederek, “Mazlumların, yetimlerin, çaresizlerin, muhtaçların yardımına koşmak, kimsesizlerin kimsesi olmak esasen dinimizin bizlere emridir. Rabbimiz Nisan suresinin 36. ayetinde şöyle buyuruyor; ‘Allah’a kulluk edin ve ona hiçbir şey ortak koşmayın.’ Anne- babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlara iyi davranın. Allah kendini beğenen ve böbürlenip, duran kimseyi asla sevmez. Bir başka ayet-i celiyle de, ‘Allah-u Teala müminleri kendilerine rızık olarak verdiklerimizden, Allah yolunda gizli açık harcayan kimseler’ olarak tarif ediyor. Kendiniz için istediğinizi kardeşiniz için de istemedikçe, Kamil mümin olamazsınız diyen bir peygamberin ümmetiyiz. Dolayısıyla biz komşusu açken tok yatanlardan olamayız. Kardeşlerine sırtını dönenlerden olamayız. ‘Bana ne’ diyenlerden, ‘her koyun kendi bacağından asılır’ diyenlerden asla olamayız. İnançta kardeşlerimiz olan müminlere, hilkatte kardeşimiz olan insanlara karşı hepimiz sorumluluk taşıyoruz. Kendimiz huzur içinde sevdiklerimizle beraber barış ve ehemmiyet içinde yaşarken hemen yanı başımızdaki insani dramlara kayıtsız kalamayız. 13 yıldır vatan hasretiyle yürekleri kavrulan Suriyeli muhacirlere, bir lokma ekmek bulamadığı için anasının kucağında son nefesini veren Somalili, Sudanlı, Yemenli çocuklara, tam 76 senedir evlerine, yurtlarına, topraklarına geri dönmenin hayalini kuran Filistinli kardeşlerimize karşı mesuliyetimiz vardır. Bunları yok sayamaz, göz ardı edemeyiz. Ne mutlu kalplerinde hiçbir ayrım yapmadan mazlum ve muhtaçlara yer açabilenlere diyorum. Ne mutlu karşılığını sadece Allah’tan bekleyerek, infak edenlere diyorum. Mevla bizleri de kardeşlik görevlerini yerine getirenlerden eylesin diye dua ediyorum” diye konuştu.

‘DİL, IRK, RENK, MEZHEP AYIRT ETMEDİĞİNİ BİZLERE BİR KEZ DAHA HATIRLATIYOR’

Diyanet Vakfının, uluslararası ‘İyilik Ödülleri’ marifetiyle şefkat ve yardımlaşma sancağını ülkenin ve dünyanın dört bir yanında yücelttiğini ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:

“İmanlı ellerin, ihlaslı kalplerin, aydınlık yüzlerin, vicdan sahiplerinin yaptığı iyilikler, uluslararası iyilik ödülleriyle takdir ediliyor, destekleniyor. İyilik ödüllerinin dalga dalga büyüyen etkilerinden memnuniyet duyuyoruz. Rabbim iyilik neferlerinin ecillerini artırsın, çalışmalarını bereketli kılsın diyorum. Az önce hep beraber izledik. Bu güzel hikayeleri görüp de duygulanmamak elde değil. Hepimizin içini ısıtan güzel örnekler, iyiliğin, dürüstlüğün ve merhametin evrensel olduğunu, sınır tanımadığını, dil, ırk, renk, mezhep ayırt etmediğini bizlere bir kez daha hatırlatıyor. Yurt içi iyilik ödüllerini kazanan kardeşlerimize ve temsilcilerine takdim edeceğiz. Ödüller vereceğimiz tüm kardeşlerimizin iyilik ve başarı öykülerinin istikrarlı bir şekilde sürmesini temenni ediyorum. Şunu hepimiz çok çok iyi biliyoruz; dünya işte buradakiler gibi hamiyetperver insanların yüzü suyu hurmetine dönmektedir. Etrafımızı kuşatan onca acıya, kötülüğe, zulme, mazlumların gökyüzünü çınlatan feryadına rağmen dünya halen ayaktaysa sebebi iyi insanların, güzel insanların sizin gibi iyiliksever insanların varlığıdır. Depremde başkaları için gerektiğinde canını tehlikeye atan, bir ihtiyaç sahibine daha ulaşmak için kendini paralayan, hakkı ve adaleti savunmak için her türlü riski göze alan, Kur’an’ın nuruyla aydınlanan nesillerin yetişmesi için gayret eden, yetimlere, öksüzlere, yaşlılara hatta kuşlara bile el uzatan koca yürekli, yüce gönüllü insanların eksikliğini Rabbim bizlere hissettirmesin diyorum. Sizlere müteşekkiriz, minnettarız. Ülkemizde ve yeryüzünün farklı noktalarında iyiliği, kardeşliği ve güzelliği yaymak için yaptığınız çalışmaların daim olmasını diliyorum.”(DHA)

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Siyaset

Özgür Özel: Türkiye’nin en büyük direnişini kira yardımı için başlatacağım

HP Genel Başkanı Özgür Özel, depremzedeler için bu ay son kez kira yardımı yapıldığını belirterek, “Büyük bir belirsizlik ve haksızlık var. Türkiye’nin en büyük direnişini kira yardımı için başlatacağım” dedi.

 Recep BAĞDAT
MALATYA-CHP Genel Başkanı Özgür Özel, çeşitli temaslarda bulunmak üzere geldiği Malatya’da ilk olarak Yazıhan ilçesini ziyaret etti. Yerel seçimlerde CHP’li adayın belediye başkanlığını kazandığı Yazıhan’da düzenlenen halk buluşmasında kalabalığa hitap eden Özel, orman yangınlarının önüne geçilmesi için Mecliste komisyon kurulması için çalışacaklarını söyledi. Türkiye’nin orman varlıklarının kaybedilmemesi için konuyu TBMM’ye taşıyacaklarını dile getiren Özel, “2024 yılının teknolojisine, imkanına rağmen bu kadar ciddi zorluklara, bu kadar ciddi hatalara dönüp bakmak gerekiyor. Orman yangınları konusunda bir kez daha Cumhuriyet Halk Partisi olarak bütün yapıcı, yol gösterici önerilerimizle birlikte bu konuyu önümüzdeki hafta Meclis’te gündeme getirip, bu konuda komisyon kurulmasını sağlayacağız. Bu meseleye artık Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin el koyması gerekmektedir. Buradan Türkiye’ye ilan ediyoruz; orman yangınlarına bu milletin vekilleri dur diyecek” diye konuştu.

‘BARINMA, EN BÜYÜK SORUN’

6 Şubat 2023 depremlerinde Malatya’nın da hasar aldığını ve evleri yıkılanlara yapılan kira yardımının bu ay son kez verildiğini dile getiren Özel, şöyle konuştu:

“Malatya’da 103 bin konut yapacaklarını söylediler, 7 bin 881 konut verdiler. Bir yılda sorunu çözeceklerini söyleyenler Malatya’da 1,5 yılda 100 kişiden 93’ü sokakta. Barınma sorunu, en büyük sorun. Orta hasarlıların yıkılacağını söylediler, herkes kapısını penceresini satıp kendisine katık yaptı, şimdi yıkılmayacağını söylüyorlar. Büyük bir belirsizlik ve haksızlık var. Bu ay son kez kira yardımı yapıyorlar. Türkiye’nin en büyük direnişini kira yardımı için başlatacağım. Sana depremzedeyi ezdirmeyiz. Biz kira yardımını yeniden uzatın dedik ama bize ‘Para bulamayız’ diyorlar. Milyonlarca kişiyi kira yardımından mahrum bırakırsanız, depremzedeler mücadele etmek isterlerse Türkiye’nin en büyük direnişini bu kira yardımı için başlatacağım. Önümüzdeki pazartesi ekonomiden sorumlu genel başkan yardımcımız, Mehmet Şimşek’e gidip parayı nereden bulabileceklerini gösterecek, 22 yıllık AKP iktidarının yanlışına doğru diyecek halimiz yok. Onların hatasını düzeltmek için onlara yanaşacak halimiz yok. Doğrusunu biliyoruz. Biz zenginlerin yüksek vergi vereceği, az kazananın az vereceği, hiç kazanmayanın hiç vergi vermeyeceği sistemi savunuyoruz.” (DHA)

Okumaya devam et

Siyaset

Cevdet Yılmaz: Vergi paketi tamamlanmadan yapılan yorumlar spekülasyondan öteye geçmeyecektir

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, bayramdan sonra Meclis’e gelmesi beklenen vergi paketi çalışmalarına ilişkin, “Çalışmalar tamamlanıp resmi bir teklif niteliği kazanmadan yapılacak yorumlar, spekülasyondan öteye geçmeyecektir. Bu çerçevede, kaynağı şeffaf olmayan haberlere ve yetkili kişi ve kurumlar dışında yapılan paylaşımlara itibar edilmemelidir” dedi.

Aliekber METE
ANKARA-Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, güncel ekonomik konular ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın kayıt dışılıkla mücadele faaliyetlerini yasal düzenlemelerle güçlendirmek için hazırladığı vergi paketine yönelik oluşan spekülasyonlara ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Yılmaz, geçen yıl Orta Vadeli Program’ın (OVP) hazırlık sürecinde; çalışan ve işveren temsilcileri ile yapılan istişareler sonucunda vergi adaletini güçlendirmek için doğrudan vergi paylarının artırılması konusunda uzlaşma sağlandığını hatırlatarak, “2023 Eylül ayında ilan ettiğimiz OVP’de bu politikayı resmi dokümanımıza dahil ettik ve kamuoyu ile paylaştık. Bir süredir hazırlıkları yapılan, etki analizleri tamamlandıktan sonra Meclisimizin takdirine sunulacak olan vergi düzenleme taslakları, esas itibarıyla bu politikayı yansıtmaktadır. Teknik çalışmalarda doğal olarak çeşitli alternatifler değerlendirilmektedir. Çalışmalar tamamlanıp resmi bir teklif niteliği kazanmadan yapılacak yorumlar, spekülasyondan öteye geçmeyecektir. Bu çerçevede, kaynağı şeffaf olmayan haberlere ve yetkili kişi ve kurumlar dışında yapılan paylaşımlara itibar edilmemelidir. Etki değerlendirmede temel çerçevemiz; vergide adaleti artırırken enflasyonist yan etki oluşturmamak, gelir dağılımını gözetmek, yatırım, istihdam, üretim ve ihracatı korumaktır. Harcama ve gelir tedbirleriyle mali dengelerde sağlanacak iyileşme, haziran ayı ile başlayacak dezenflasyon dönemini destekleyecek, yıllık bazda trilyon Türk Lirası düzeyinde seyreden deprem harcamaları başta olmak üzere, kamu harcamalarını sağlıklı kaynaklarla finanse etme imkanı sunacaktır. Böylece, kamunun borçlanma ihtiyacı ve faiz giderleri de azaltılmış olacaktır” ifadelerini kullandı.

‘DÖVİZ İHTİYACIMIZ AZALIYOR’

Yılmaz, bütçe açığının milli gelire oranının 2023 yılı için yüzde 10 olarak tahmin edildiğini ancak alınan tedbirlerle bu rakamın yüzde 5,2’ye düştüğünü kaydederek, “Geçici nitelikte olan deprem harcamaları hariç bütçe açığı oranı ise yüzde 1,6 olarak gerçekleşmişti. 2024 yılı başında milli gelire oranla yüzde 6,4 olarak öngördüğümüz bütçe açığının, yıl sonunda geçen yılki orana yakın düzeylerde gerçekleşmesini bekliyoruz. 2025 yılında ise deprem harcamalarının azaldığı döneme girilecek, bütçe açığımız çok daha düşük seviyelere gerileyecektir. Bir yandan bütçe açığını azaltırken, diğer yandan dış dengemizi iyileştiriyoruz. 12 aylık mal ihracatımız 260 milyar doları aşarken, yıl sonunda 60 milyar dolara ulaşmasını hedeflediğimiz turizm geliri başta olmak üzere hizmet ihracatımız artmaya devam ediyor. Geçen yıl milli gelire oranla yüzde 4 olan cari açık için 2024 beklentimiz yüzde 2- 2,5 seviyelerinde. Dış finansa erişim imkanı ve döviz kurunda istikrar artarken, döviz ihtiyacımız azalıyor. Nisan ayında yüzde 8,5’a inen işsizlik oranımız, Aralık 2012 sonrası en düşük seviyede. 2024 ilk çeyrekte yüzde 5,7 olan büyümede, programımız ile uyumlu olarak tüketimin katkısı azalırken, dış talebin pozitif katkı verdiği daha dengeli bir yapı oluşmaktadır” dedi.

‘ENFLASYONDA BELİRGİN BİR DÜŞÜŞ GÖRECEĞİZ’

OVP’nin eylül ayında güncellendiğini hatırlatan Yılmaz, ekonomide uygulanacak temel politika ve yaklaşımın korunacağını vurgulayarak, “Rakamsal değerler ve tahminler ise dünyada ve ülkemizde yaşanan gelişmeler ışığında yeniden şekillendirilecektir. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da teknik çalışmaların yanı sıra, katılımcı bir anlayışla ilgili tüm tarafların görüş ve önerileri değerlendirilecektir. Büyüme, ihracat ve istihdam artışı sürdürülürken, bütçe açığının ve cari açığın düştüğü, rezervlerin ve risk göstergelerinin iyileştiği sağlam bir zeminde, haziran ayından başlamak üzere aylık ve yıllık enflasyon oranlarında belirgin düşüş göreceğiz. Temmuz-Eylül döneminde baz etkisinin de katkısıyla enflasyon oranında düşüşün hızlanmasını ve yıl sonunda oranın Merkez Bankası tahminlerine yaklaşmasını bekliyoruz. 2025 yılında yüzde 20’nin altında, 2026’da ise tek haneli enflasyon için kararlı ve koordineli bir şekilde programımızı hayata geçirmeye devam edeceğiz. Para politikalarının yanı sıra, maliye politikaları ve yapısal reformlarla hedeflerimize ulaşacağız” değerlendirmesinde bulundu.

‘EKONOMİYİ GÜÇLENDİREREK KALICI REFAHI ARTIRACAĞIZ’

Yılmaz, OVP’de yer alan 81 reform tedbiri ile ilgili gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirterek, “Söz konusu düzenlemelerin 20 tanesi ilk çeyrek itibarıyla tamamlanmıştır. Enflasyon oranını düşürdüğümüz ortamda, istikrar içinde ve kapsayıcı büyüme yaklaşımı ile temel amacımız; yeşil ve dijital dönüşümü esas alan kalkınma stratejisi ile yatırımları desteklemek, verimliliği artıran yapısal reformları sürdürmek, teknolojik atılımlar ile rekabet gücümüzü yükselterek ihracatımızı geliştirmek, oluşacak kalıcı refah artışını ise geniş sosyal kesimlere yansıtmaktır. Ülkemiz için altın değerinde olan seçimsiz 4 yıllık süre, siyasi ve sosyal sahiplenme ile birleştiğinde, tarihi bir fırsat penceresi oluşturmaktadır. Tüm çabamız, Sayın Cumhurbaşkanımızın tecrübeli ve dirayetli liderliğinde, siyasi istikrar ve güven ortamında, AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak, Türkiye Yüzyılı’nda ülkemiz ve milletimiz için daha müreffeh ve güçlü yarınlar inşa etmektir” dedi.(DHA)

Okumaya devam et

Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Siyasette yumuşama iklimi milletimizin kucaklaşmasına katkı sağladı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kurban Bayramı mesajında, “Siyasette oluşan yumuşama ikliminin milletimizin tekrar kucaklaşmasına katkı sağladığını memnuniyetle müşahede ediyoruz. İnşallah, hep birlikte gönül gönüle vererek bu bayramı tam anlamıyla bir kardeşlik şölenine dönüştüreceğimize inanıyorum” dedi.

Kaan ULU
ANKARA-Cumhurbaşkanı ErdoğanKurban Bayramı nedeniyle video mesaj paylaştı. Erdoğan, “Bu mübarek günlerin milletimize, İslam alemine ve tüm insanlığa hayırlar getirmesini Rabbimden niyaz ediyorum. Cenab-ı Allah kestiğimiz kurbanları, yaptığımız ibadetleri katında kabul ve makbul eylesin. Tüm milletimizin, Ümmet-i Muhammed’in daha nice bayramlara sağlıkla, huzurla, mutlulukla erişmesini temenni ediyorum. Özellikle Gazze’de, soykırımcı İsrail’in mezalimi altında bayramı idrak eden kardeşlerimin Kurban Bayramı’nı yürekten tebrik ediyor; acı çeken, zulme ve her gün katliama uğrayan kardeşlerimizin de bir an önce huzura, güven ve istikrar ortamına kavuşmasını diliyorum” dedi.

‘DAYANIŞMAYA İHTİYACIMIZ OLAN GÜNLERDEN GEÇİYORUZ’

Erdoğan, bayramların, birlik, beraberlik, dayanışma ve kardeşlik duygularının en üst seviyede yaşandığı müstesna günler olduğuna işaret ederek, “Bayramlar, yetimlerin, öksüzlerin garip gurebanın hatırlandığı, akrabalık ve komşuluk münasebetlerinin sıklaştığı, millet olarak birbirimize daha sıkı kenetlendiğimiz özel günlerdir. Koronavirüs salgını sebebiyle maalesef komşuluk, akrabalık, dostluk ilişkilerimizde araya mesafeler girdi. Bayramlar vasıtasıyla bu mesafeleri kapatıyor, sıla-i rahimi daha çok hatırlıyoruz. Atalarımız ‘Gözden ırak olan gönülden de ırak olur’ demişlerdir. Millet olarak her zamankinden daha fazla gönül birliğine, kalp birliğine, dayanışmaya ihtiyacımız olan günlerden geçiyoruz. Siyasette oluşan yumuşama ikliminin milletimizin tekrar kucaklaşmasına katkı sağladığını memnuniyetle müşahede ediyoruz. İnşallah, hep birlikte gönül gönüle vererek bu bayramı tam anlamıyla bir kardeşlik şölenine dönüştüreceğimize inanıyorum” açıklamasında bulundu.

‘ENFLASYONU TEK HANELİ RAKAMLARA İNDİRECEĞİZ’

Erdoğan, 1 yıl içerisinde üst üste üç seçim yaşadıklarını hatırlatarak, “Bu seçimlerin hepsinden de demokrasimiz güçlenerek çıktı. Hükümet olarak önümüzde 4 yıllık icraat dönemi bulunuyor. Dünyada yüksek seyreden enflasyon halen endişe kaynağı olmaya devam ediyor. Aşımıza, işimize, ekmeğimize ortak olan enflasyon canavarından kurtulma sürecine girdik. Ekonomi programımız üretim, istihdam ve ihracat tarafında meyvelerini veriyor. Enflasyonda da yılın ikinci yarısından itibaren inşallah daha güzel neticeler alacağız. Çiftçisinden memuruna, beyaz yakalısından işçisine kadar bu milletin refahını yükselten, gelişmiş ülkeler seviyesine getiren bir iktidarız. Salgın, savaşlar, küresel krizler gibi sebeplerle tekrar nükseden enflasyon sorununu, geçmişte olduğu gibi, tek haneli rakamlara mutlaka indireceğiz. Terörle mücadele konusunda elde ettiğimiz tarihi kazanımlarımızdan taviz vermemiz asla söz konusu değildir. 40 yıldır milletimizin kanını ve kaynaklarını sülük gibi emen bölücü terör belasına son verinceye kadar operasyonlarımızı devam ettireceğiz” dedi.

‘ZAFER, FİLİSTİN HALKININ OLACAKTIR’

Erdoğan, İsrail’in, 7 Ekim’den beri Gazze’de ve işgal edilmiş Filistin topraklarında yürüttüğü soykırım politikası karşısında dik duruşu sürdürdüklerini kaydederek, “Gazze’ye gönderdiğimiz insani yardımların miktarı 55 bin tonu aştı. İsrail ile olan tüm ticari işlemleri durdurduk. Uluslararası Adalet Divanı’ndaki soykırım davasına müdahil olma kararı aldık. Filistin devletinin tanınması için en yoğun çaba harcayan ülkelerdeniz. Siyonist şebekenin tüm baskısına rağmen, her platformda hakkı, adaleti ve barışı savunuyor, doğruları cesaretle haykırmaktan çekinmiyoruz. Çocuk katili İsrail’in ve destekçilerinin tüm barbarlıklarına rağmen zafer inşallah, Filistin halkının olacaktır. Bu zorlu mücadelelerde en büyük kuvvet ve ilham kaynağımız milletimizin duası, desteği, birliği, beraberliği ve kendi arasındaki kardeşlik ruhudur. Millet olarak birbirimize ne kadar sıkı sarılırsak sorunların üstesinden o derece kolay gelir, mücadelemizi o derece başarılı veririz. Bayramlar vasıtasıyla yeniden tazelediğimiz kardeşliğimiz, yardımlaşma ve dayanışma şuurumuz bu bakımdan ayrıca önemlidir. Bu bayramda yine büyüklerimizin ellerinden, küçüklerimizin gözlerinden öpecek, eşimizin, dostumuzun, komşumuzun kapısını çalacak, dargınsak barışacak inşallah, ezeli ve ebedi kardeşliğimizi daha da perçinleyeceğiz” değerlendirmesinde bulundu. (DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.