Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Gündem

RTÜK Başkanı Şahin: Medyamız, bilgi kirliliğinden uzak durmalı

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, Kayseri’de 7 yaşındaki Suriyeli çocuğa tacizi iddiaları üzerine çıkan olaylara ilişkin, “Medyamız bilinçli veya bilinçsiz olarak oluşan bilgi kirliliği ortamından uzak durmalı, kaynağı belirsiz bilgilere haber bültenlerinde yer vermemelidir” dedi.

ANKARA-RTÜK Başkanı Şahin, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Kayseri ilimizde yaşanan münferit bir olay üzerinden yeni bir provokasyon girişimini ülke olarak dikkatle takip ediyoruz. Ülkemizde bulunan mültecilerle ilgili asılsız iddiaların yayıldığı, büyük bir bilgi kirliliğinin yaşandığı bir ortamda gerçek olayın seyrini maalesef çok kimse görmemektedir. Devletimizin yetkili birimleri anılan olaya ilişkin gerekli idari ve hukuki süreçleri titizlikle sürdürmektedir. İlgili mahkeme söz konusu olaya ilişkin yayın yasağı kararı almıştır. Konu hakkındaki çoğu sosyal medya kaynaklı yanlış bilgilere itibar edilmemesi, yalnız ve yalnız yapılan resmi açıklamaların dikkate alınması gerekmektedir. Sosyal medyayı ustalıkla manipüle eden odakların oyununa gelmemek millet olarak faydamıza olacaktır. Medyamız bilinçli veya bilinçsiz olarak oluşan bilgi kirliliği ortamından uzak durmalı, kaynağı belirsiz bilgilere haber bültenlerinde yer vermemelidir” dedi.(DHA)

Gündem

MSB: Suriye harekat alanlarında olumsuz bir durum yok

Milli Savunma Bakanlığı (MSB) kaynakları tarafından, Suriye‘de meydana gelen ve Türkiye aleyhinde faaliyet gösteren bazı unsurlarca yürütülen provokatif eylemlerin dikkatle takip edildiği, bu eylemlere yönelik gerekli önlemlerin alındığı belirtilerek, “Şu an Suriye harekat alanlarımızda herhangi olumsuz bir durum yoktur” açıklaması yapıldı.

Taha AYHAN
ANKARA-MSB Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, bakanlıkta son bir haftada yapılan faaliyetlere ilişkin bilgilendirme toplantısı düzenledi. Aktürk, son bir asrın en kapsamlı ve en etkili faaliyetlerini gerçekleştiren Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, tüm tehdit ve tehlikelere karşı mücadelesine kararlılıkla devam ettiğini söyledi. Aktürk, “Irak ve Suriye‘nin kuzeyinde icra edilen başarılı operasyonlarla; 57’si son bir haftada olmak üzere bu yılın başından itibaren 1327 terörist etkisiz hale getirilmiştir” diye konuştu. Aktürk, Irak’ın kuzeyindeki Metina, Gara, Hakurk, Kandil ve Asos’ta bulunan terör hedeflerine yönelik 3 Temmuz’da icra edilen hava harekatına ilişkin, “İçerisinde sorumlu düzeyde teröristlerin de bulunduğu değerlendirilen mağara, sığınak, barınak, depo ve terör örgütünün kullandığı tesislerden oluşan 37 hedef başarıyla imha edilmiştir. İcra edilen hava harekatında azami oranda yerli ve milli mühimmat kullanılmış, hedeflerdeki etki kıymetlendirmesi devam etmektedir” diye konuştu.

1216 GEÇİŞ ENGELLENDİ

Aktürk, hudutlarda 9’u terör örgütü mensubu olmak üzere 328 kişinin yasa dışı yollarla geçiş yapmak isterken yakalandığını, 1 Ocak’tan bugüne kadar yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısının 6 bin 29’a ulaştığını söyledi. Aktürk, son bir haftada geçişi engellenen 1216 kişi ile birlikte bu yıl engellenen kişi sayısının da 63 bin 433’e ulaştığını kaydetti.

‘ÖĞRENCİ ALIM VE TEMİN FAALİYETLERİ DEVAM EDİYOR’

Aktürk, personel ve askeri öğrenci alım ve temin faaliyetlerinin planlandığı şekilde devam ettiğinin altını çizerek, “‘Kara Kuvvetleri Komutanlığı 2024 Yılı Uzman Erbaş Temini’ kapsamındaki başvurular, 30 Haziran itibarıyla tamamlanmış olup, aday değerlendirme süreci devam etmektedir. ‘Milli Savunma Üniversitesi 2024 Yılı Askeri Öğrenci Temini Seçim Aşaması Faaliyetleri’ 20 Temmuz’a kadar sürecektir” diye konuştu.

Bedelli askerlik tutarına ilişkin Aktürk, “Bedelli askerlik tutarı, daha önce yapılan düzenleme ile memur maaş katsayısındaki artış oranına sabitlenmiş ve miktar konusundaki belirsizlik ortadan kaldırılmıştı. Hazine ve Maliye Bakanlığınca 2024 yılı 2’nci 6 ayı için bedelli askerlik tutarına ilişkin bilgilendirme ‘Mali ve Sosyal Haklar’ genelgesi yayınlandıktan sonra yapılacaktır” ifadelerini kullandı.

‘TERÖR KORİDORUNA KARŞI SURİYE’DEYİZ’

Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, Suriye’de Türkiye aleyhine yaşanan olaylarla ilgili sorular üzerine, “Suriye’de meydana gelen ve Türkiye aleyhinde faaliyet gösteren bazı unsurlarca yürütülen provokatif eylemler dikkatle takip edilmiş ve edilmektedir. Bu eylemlere yönelik gerekli önlemler alınmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne yönelik yapılan bu eylemlere hiçbir şekilde izin verilmeyecektir. O gün yaşanan olaylar bittikten ve kontrol altına alındıktan sonra akşam saatlerinde sanki olaylar yeni başlamış ve devam ediyormuşçasına sosyal medyadan yoğun paylaşımlar yapılmıştır. Bunun için sosyal medya üzerinden yapılacak provokasyonlara özellikle dikkat edilmesi önem arz etmektedir. Şuan Suriye harekat alanlarımızda herhangi olumsuz bir durum yoktur” ifadelerine yer verildi.(DHA)

Okumaya devam et

Asayiş

İsrail istihbaratına casusluk yapan 57 sanık için 12’şer yıla kadar hapis talebi

İsrail istihbaratına casusluk yaptıkları iddiasıyla 18’i tutuklu 57 sanığın yargılandığı davada mütalaa açıklandı. Savcı 57 sanığın “yasaklanan bilgilerin casusluk maksadıyla temini” suçundan 12’şer yıla kadar hapsini istedi. Mahkeme heyeti tutuklu bulunan 18 sanığın tahliyesine karar vererek mütalaaya karşı savunmaların hazırlanması için duruşmayı erteledi.

İSTANBUL-İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya 20 sanık tutuklu bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Duruşmada, 8 tutuksuz sanık ve avukatları da hazır bulundu. Duruşmada savcı mütalaasını açıkladı. Mütalaada, İsrail istihbarat servisinin internet tabanlı mobil uygulamalar üzerinden uzaktan, çevrim içi operasyon ekibi oluşturduğunu, bu ekip tarafından “Abdalla Qassem”, “Abu Halid Abdalla Qassem”, “Janet Foster”, “Ali Al Jafrı”, “Şhirin Alayan”, “Roman Romanov”, “Cemal”, “Igor” ve “Ilya” isimlerinin kullanıldığını ifade edildi. Canlı kuryelerle MOSSAD’ın sahadaki hedeflerine yönelik taktik bazda işler yapılmasının amaçlandığı kaydedilen mütalaada, sanıkların elde ettikleri bilgilerin devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken bilgilerden olduğunun sabit olmadığı, bu bilgilerin nitelikleri itibarıyla gizli kalması gereken bilgilerden olduğu anlatıldı.

57 SANIĞA AYRI AYRI 12’ŞER YIL HAPİS TALEBİ

Mütalaada, 57 sanığın “yasaklanan bilgilerin casusluk maksadıyla temini” suçundan 8’er yıldan 12’şer yıla kadar hapis cezası talep etti. Mütalaanın ardından söz alan tutuklu sanıkların avukatları, tahliye talebinde bulundu. Tutuksuz sanıkların avukatları da müvekkilleri haklarındaki yurt dışı çıkış yasağının kaldırılmasını talep etti.

18 SANIĞA TAHLİYE KARARI

Mahkeme heyeti, tutuklu bulunan 18 sanığın cezaevinde geçirdikleri süre ve delil karartma ihtimallerinin olmadığı gerekçesiyle tahliyesine karar verdi. Heyet sanık ve avukatlarına mütalaaya karşı savunma yapmak üzere süre vererek duruşmayı erteledi.

İDDİANAME

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, İsrail istihbarat servisinin, internet tabanlı mobil uygulamalar üzerinden uzaktan, çevrim içi operasyon ekibi oluşturduğu, bu ekip vasıtasıyla uzaktan kaynak temini, canlı kurye ile kaynaklarına para transferi ve sahadaki hedeflerine yönelik taktik bazda işler yapılmasının amaçlandığı kaydediliyor. İlk temasın, cep telefonlarına kodlanan Telegram ve WhatsApp uygulamaları, sosyal medya hesapları, e-posta üzerinden sağlandığı anlatılan iddianamede, irtibatın operasyonel Telegram ve WhatsApp uygulamaları üzerinden sürdürüldüğü, kesinlikle görüntülü veya sesli görüşme yapılmadığı, yapılan işler karşılığında ödemelerin uluslararası para transfer şirketleri, kripto paralar, havale ofisleri ve canlı kuryeler vasıtasıyla gerçekleştirildiğine yönelik tespitlere yer veriliyor. İddianamede, profesyonelce yapılması istenilen işlerde dedektiflerden istifade edildiği, taktik işlerde ise ağırlıklı olarak şüphe uyandırmayan şahıslardan faydalanıldığı, taktik iş verilen şahıslara WhatsApp grubu kurma ve yönetme, web sitesi kurma ve yönetme, internet haber gazetesi tasarlama, araştırma, para transferi, foto ve video dokümante, takip, darp ve yaralama, soygun, operasyonel hat temini, Suriye ve Lübnan’da araştırma yapması yönünde talimatların verildiği anlatılıyor. Dedektiflere biyografik bilgi toplama, keşif tahkikat, fotoğraf/video dokümante, canlı takip, takip cihazı yerleştirme, canlı kurye bulma ve siber faaliyet görevlerinin verildiği de belirtilen iddianamede, dedektiflerin sistem açıklarından ve kritik öneme haiz devlet kurumlarında görev yapan çevrelerinden, devletin veri tabanında bulunan bilgileri temin edebildiklerinin belirlendiği vurgulanıyor. İddianamede, 57 sanığın, “devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme” suçundan 15’er yıldan 20’şer yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.(DHA)

Okumaya devam et

Gündem

TBMM Genel Kurulu’nda ‘Sığınmacı’ tartışması

TBMM Genel Kurulu’nda CHP’nin Meclis Başkanlığına sunduğu, ‘AKP İktidarlarının Suriye ve Sığınmacı Politikalarının Ülkemizde Neden Olduğu Toplumsal Sorunların Araştırılması ve Alınacak Önlemlerin Belirlenmesi’ başlıklı araştırma önergesinin görüşüldüğü sırada DEM Parti, CHP milletvekilleri ile AK Parti milletvekilleri arasında tartışma çıktı. Tartışmaların sürmesi üzerine Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ, birleşime 15 dakika ara verdi. Aranın ardından oylanan önerge, AK Parti ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.

Ali Ekber METE
ANKARA-TBMM Genel Kurulu, ‘Türk Sivil Havacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ görüşmek üzere Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ başkanlığında toplandı. Parti gruplarının Meclis Başkanlığına sunduğu önergeler bölümünde CHP’nin, ‘AKP İktidarlarının Suriye ve Sığınmacı Politikalarının Ülkemizde Neden Olduğu Toplumsal Sorunların Araştırılması ve Alınacak Önlemlerin Belirlenmesi’ başlıklı araştırma önergesinin görüşüldüğü sırada DEM Parti milletvekilleri ile AK Parti milletvekilleri arasında, ‘sığınmacı’ tartışması yaşandı. Önerge üzerine partisi adına söz alan DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Şimdi, bakın, 6-7 Eylül olaylarının bir benzeri yapılıyor. Şu çocuğun cinayetinde parmağınız var ey iktidar. İktidar yalnız değil, Ümit Özdağ’a da söylüyorum, sorumsuz söylemleri, kim olursa olsun, iktidarıyla muhalefetiyle sorumsuz söylemler. Can gidiyor ya can. Bu can geri gelmez arkadaşlar. Ne yapıyor Göç İdaresi, İçişleri Bakanlığı’na bağlı. Soruyorum, ya gidip Kayseri’de bir rapor çalışması yaptın mı? ‘Sadece sığınmacıları gönderiyoruz, şu kadar gönderdik, elimize sağlık’ diyorsun. Ya, insanlar linç ediliyor ya, katliam var” ifadelerini kullandı.

‘BİZ HANGİ CHP’YE İNANACAĞIZ’

Önerge adına partisi adına söz alan AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu, Suriyeli sığınmacıların gönüllü dönüşlerine ilişkin verileri paylaştı ve CHP’nin Sığınmacı Raporu’nda yer alan ifadeleri gündeme getirdi. Uslu, “Bakın, CHP’nin hazırladığı bir rapor var. Bu raporu okuyorum size, kimler olduğunu göreceksiniz. ‘1951 Cenevre Sözleşmesi’nin koyduğu çekinceyi kaldırmalı.’ Dünyanın neresinden gelirse gelsin herkese mülteci hakkı verelim, 5 yıl sonra vatandaş yapalım demektir. Biz geçici koruma statüsünü devam ettiriyoruz. Oraya şirin görünmek için rapora bunu yazıyorsunuz. Bakın, raporunuzda ne yazıyorsunuz? ‘Açık kapı politikası uygulanıyor ama yetersiz,’ sayfa 145, bunu CHP raporunda söylüyor. ‘Mültecilere sağlanan hizmetler yetersiz’ bunu siz söylüyorsunuz. Bu mu yerlilik? Bu egemen güçlerin vekili olmak, biz güvenli bölgeye dönüşle ilgili çalışma yapıyoruz, siz güvenli bölgeye destek vermiyorsunuz, bununla ilgili tezkerelere destek vermiyorsunuz. Raporunuz başka, söyleminiz başka; biz hangi CHP’ye inanacağız, kime inanacağız? Çünkü bu rapor bir yerlere şirin gözükmek için yazıldı. Keşke bu raporu okusaydınız. Biz okuduk, istifade ettik” diye konuştu.

‘BU MİLLETTEN ÖZÜR DİLEYECEKSİNİZ’

Uslu’nun açıklamaları üzerine kürsüye gelen CHP İstanbul Milletvekili Yunus Emre, “Öyle birtakım iftiralar atarak, birtakım karalar çalarak bütün bu yıkımı muhalefetin üstüne yükleyemezsiniz. Sorumluluğunuzun farkında olacaksınız, bu milletten özür dileyeceksiniz. Türkiye’yi bir sığınmacı deposu haline getirdiniz. Suriyeliden, Iraklıdan, Afganlıdan, Pakistanlıdan geçilmiyor İstanbul’un caddelerinde. Türkiye büyük bir güvenlik kaosuyla karşı karşıya, daha birkaç yıl önce İstanbul’da eğlence merkezlerinde büyük saldırılar olmadı mı yabancılar tarafından yapılan? Terör saldırıları Taksim’in göbeğinde gerçekleşmedi mi? Bu insanlar hakkında hangi incelemeler vardı, bu insanlar Türkiye’ye nasıl geldiler? Bu olayın sizin Orta Doğu politikanızla, Suriye politikanızla, sığınmacı politikanızla bir bağlantısı yok mu? Bütün bunlar ortada duracak, bizi suçlayacaksınız ha. Yazıklar olsun” dedi.

‘KAYSERİ’DE DEDİKODULAR ÜRETİLDİ’

Gergerlioğlu’nun açıklamaları üzerine söz alan AK Parti Kayseri Milletvekili Cahid Cıngı, “Sayın Gergerlioğlu, çok doğru tespitlerde bulundu. Solingen’de yanan Türk evleri için biz neler hissediyorsak burada yapılan haksız ve gayri adil uygulamalar için de aynı şeyi hissetmek zorundayız ama objektifliğinize halel gelmesini istemiyorsanız hadisenin tamamına doğru bakmanız lazım. Orada insanlar arasında bir şayia yayıldı ve bazı tahrikçi gruplar, ‘Çocuk Türk çocuğu, ciğeri patlatıldı, öldürüldü, tecavüz edildi’ falan gibi bir dedikodu ürettiler, insanları tahrik etmek için. Sayın Valimiz Gökmen Çiçek ve Emniyet Müdürümüz çıkıp bu çocuğun Suriyeli bir çocuk olduğunu ama Suriyeli dahi olsa çocuk çocuktur, bu suç dünyanın her yerinde aynı sıkıntıyı doğurur ve aynı şekilde cezalandırılmalıdır dediler” değerlendirmesinde bulundu.

Cıngı’nın sözleri üzerine CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır ve DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Emniyet Müdürü’nün yazılı açıklaması olduğunu söylerken AK Parti’li milletvekilleri tepki gösterdi.(DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.