Danışmanlık şirketi EY-Parthenon tarafından yayımlanan Mart 2025 tarihli bir araştırmaya göre, beş kuruluştan dördünün 2025’te kripto yatırımlarını artırmayı planladığı belirtildi. CoinTR CEO’su Ali Eşelioğlu, “Araştırma, kayıplara rağmen özellikle kurumsal yatırımcıların ve şirketlerin kripto varlıklara yönelik ilgisinin devam ettiğini ortaya koyuyor. Kurumsal şirketler ve yatırımcılar, başta Bitcoin olmak üzere öne çıkan kripto varlıkları, üç yıllık bir vadede riski kontrol ederek getiri elde edebilmek için önemli bir fırsat olarak görüyor. Bunun yanı sıra, blokzinciri ve Web3’ün geleneksel finansla kesişimi arttıkça, şirketlerin finansın geleceğine dair heyecanı da tazeleniyor” dedi.
İSTANBUL-Araştırmaya göre, Ripple ve Solana’nın kurumsal yatırımcılar arasında popülerliklerini sürdürdüğünü belirten Ali Eşelioğlu, “Araştırmaya katılan dört şirketten üçü, Bitcoin ve Ethereum dışındaki kripto varlıklara yatırım yaptıklarını ve halihazırda bu varlıklara sahip olduklarını söyledi. Öte yandan önemli bir çoğunluk, portföylerinin yüzde 5’ini veya daha fazlasını kriptoya ayırmayı planladığını ifade etti. Her ne kadar çalkantılı dönemlerde gözden çıkarılan varlıklar olsa da sermayesine güvenen ve stratejik planlama yapan kurumsal şirketler, özellikle ABD’de yaşanabilecek yeni ETF (borsa yatırım fonu) gelişmelerini hesaba katarak orta-uzun vadeli bir oyun planı kuruyor. Çok sayıda altcoin için geliştirilen, o altcoin’lere yatırım yapan borsa yatırım fonu, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) masasında bekliyor. Özellikle daha gelişmiş hazine ve yatırım yönetimi stratejisi gerektiren vadeli işlem sözleşmeleri ve benzeri ürünler, CME gibi küresel borsalarda işlem görüyor. Tüm bu gelişmeler, yatırımcıların potansiyeline inandıkları, düzenleyici ilişkileri güçlü projeleri de portföylerine dahil ediyor” dedi.
‘DEFİ KURUMSAL AJANDALARDA YER BULUYOR’
Stabelcoin gibi itibari parayı blokzincirine taşıyan enstrümanların çoğalmasıyla kullanım senaryolarının arttığını kaydeden Eşelioğlu, “Geleneksel finans ve blokzinciri kesişimi de bu gibi kullanım senaryolarından doğuyor. Akıllı yatırımcılar, blokzinciri ve Web3’e bir teknoloji olarak yaklaşıyor ve iş süreçlerine en iyi uyarlayabilecekleri senaryoları tasarlıyor. Örneğin şirketlerin yüzde 68’i, iç işlerinde nakit yönetimi için stabilcoin’leri kullandıklarını söylüyor. Öte yandan halihazırda kurumsal kullanıcıların yalnızca dörtte biri merkeziyetsiz finans (DeFi) platformlarından yararlandıklarını belirtse de bu rakamın önümüzdeki iki yıl içinde yüzde 75’e çıkacağı tahmin ediliyor. Kurumsal finansmana ilişkin yenilikçi yollar sunan DeFi, pazar alanını ve sahasını günden güne genişletiyor. Tüm bunlar, küresel düzenleyici ortamın belirginleşeceğine dair beklentilerle şekilleniyor” diye konuştu.
İlk çeyreğin geneline yayılan ve 2. çeyrekte de artan piyasa dalgalanmalarının karamsarlığı beraberinde getirdiğini belirten Eşelioğlu, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı:
“En sıra dışı kriz anları dahi teknoloji için yeni fırsatlar oluşturabilir. Problem çözmeye odaklanan, hikayesi olan, ilkleri temsil eden projelere dair iyimserlik, kurumsal yatırımcıların araştırmaya verdikleri yanıtlardan okunuyor. Küresel paradigmada değişimler yaşansa dahi sular durulduğunda fırsatlar açığa çıkacak. 2021’den bu yana faaliyet gösteren, Sermaye Piyasası Kurulu düzenlemelerine yüzde 100 uyum taahhüt eden CoinTR, herkes için güvenli ve sağlam bir çatı olarak belirlediği marka kimliğiyle bu iyimser gelecek için çalışıyor. Kriptonun güvenli noktası CoinTR, Türk yatırımcılar için istikrarlı ve güvenli bir çatı oluşturmak amacıyla modern teknolojinin sorun çözme kapasitesine inanıyor. Açık ve şeffaf iletişim, son teknoloji platform, küresel standartlarda güvenlik önlemleri aracılığıyla 280’i aşkın kripto varlıkta işlem yapma olanağı sunan CoinTR, piyasa değişimlerini yakından izleyerek kullanıcı memnuniyetini en üst seviyeye taşıyacak adımları hızla atıyor. Önümüzdeki dönemin Türkiye’de ve dünyada kripto ekosistemi için verimli, üretken, yenilik dolu ve başarılı geçeceğine inancımız tam.” (DHA)
Esnaf KDV muafiyeti ve 7200 günle emeklilik istiyor
ABDULLAH GONCA HABER MERKEZİ– Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) tarafından esnaf ve sanatkârların sorunlarını yerinde tespit etmek ve çözüm önerilerini birlikte istişare etmek amacıyla düzenlenen Bölge Toplantılarının üçüncüsü, Adana’da gerçekleştirildi. Toplantıya Antalya, Hatay, Kahramanmaraş, Mersin, Osmaniye, Konya, Karaman, Gaziantep ve Kilis illerinden gelen Birlik ve Federasyonların Yönetim Kurulu Üyeleri ile Birlik Genel Sekreterleri katılım sağladı. Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan, Esnaf, Sanatkârlar ve Kooperatifçilik Genel Müdürü Taha Enes Şener, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Adana Ticaret Odası Başkanı Yücel Bayram ve Ticaret Borsası Başkanı Şahin Bilgiç ile Ticaret İl Müdürü Hüseyin Gödelek de toplantıda hazır bulundu.
-“ESNAF VE SANATKARLAR ŞURASI DÜZENLENECEK”
Toplantıda konuşan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken şu ifadelere yer verdi: “5262 sayılı yasa deyince akla ne gelir? Esnaf ve sanatkârın yasası. Bu yasanın belirttiği gibi, NACE kodlarının etkin şekilde uygulanması ve bu kodlara göre düzenlemelerin yapılması şart. Esnaf ve sanatkâr odalarının tabanındaki sıkıntılarla ilgili olarak Bakanlık bazı çalışmalar yürütüyor. Bu toplantılar da bu çalışmaların bir parçası. Bu çalışmalar sonrasında Sayın Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımı ile de bu yıl bir esnaf şurası düzenlenecek” dedi.
Esnaf ve sanatkarlar için düzenlenecek esnaf şurasının yanı sıra sahada yaşanan birçok sorunun da zaman kaybedilmeden giderilmesi gerektiğini belirten Palandöken, “Sadece iş yeri kiralarındaki artış bile ciddi bir sorun. Bugün 10 bin TL’ye tuttuğunuz bir dükkân, önümüzdeki yıl 16 bin TL’ye çıkacak. Üstelik bu 16 bin TL’nin yüzde 20’si kira stopajı olarak Maliye’ye yatırılacak. Bu kirayı alan mülk sahibi de ayrıca kendi vergisini verecek. Bu durumda çifte vergilendirme söz konusu oluyor. Oysa bunun çözümü son derece basit. Maliye Bakanı diyecek ki: ‘Kardeşim, bu yüzde 20’lik tutarı zaten biz tahsil ediyoruz. Esnaf bu dükkânın kirasını niye artırıyor?’ ve bu uygulamayı kaldıracak. Bu kaldırıldığında kira fiyatlarında doğrudan yüzde 20 oranında bir düşüş sağlanacak. Yine aynı şekilde ulaştırma ve nakliye sektöründe çalışan esnafımıza ticari akaryakıt verilmesi halinde fiyatlar aşağı gelecektir. Bugün köylü tarlasında işçi, esnaf ise zincir markette ya da AVM’de tezgahtar oldu. Kendi iş yerlerine sahip olamıyorlar, ayakta duramıyorlar. Çünkü karşılarında bankası, sanayisi, fabrikası olan devlerle rekabet etmek zorundalar. Sonra da küçük esnaf denilerek, yüreği büyük ama ismi küçük bu insanlar yalnız bırakılıyor. Oysa esnafın olmadığı bir toplumda düzen olmaz. Komşuluk ilişkisi kalmaz, rol model insanlar yetişmez. Dara düşenin başını okşayacak kimse bulunmaz. Milli Eğitim’de yaşanan sıkıntıları da hepimiz biliyoruz. Çocukların sanayiye yönelmesi için mesleki eğitimde ciddi bir düzenleme gerekiyor. Çıraklık okullarında staj dönemlerinde sağlık sigortası nasıl yapılıyorsa, aynı şekilde emeklilik hakkı da tanınmalı ki aileler çocuklarını bu okullara gönül rahatlığıyla gönderebilsin” diye konuştu.
-“ FATURALARI DÜŞÜRÜN ÖTV VE KDV MUAFİYETİ GETİRİN”
Küçük sanayiye sahip çıkılmanın esnaf ve sanatkâr geleneğini yaşatacağına değinen Palandöken, “Elektrik ve su faturalarını düşürün. Çiftçiye verdiğiniz desteği bireysel çiftçiye doğrudan verin. Piyasayı canlandırın, araçları yenileyin. Beş yıl önce ticari araç alanlara sağlanan ÖTV ve KDV muafiyetini yeniden devreye sokun. O dönemde devlet zarar etmedi, aksine bugün altı firma Türkiye’de fabrika kuruyor veya kurma aşamasında. Ayrıca, esnafın yanında çalışan kişi 7 bin 200 günde emekli olurken, dükkan sahibi neden 9 bin günde emekli oluyor? Bu çözülemeyecek bir sorun değil. Biz maaş da istemiyoruz. 7 bin 200 günde emekli statüsüne alının, sağlık hizmetimiz devam etsin, ödediğimiz 8 bin lira primi de bari ödemeyelim. Pazarlarda tezgâh açan esnaf sayısı 200’den 100’e düştü. Yük artıyor ama iş yerinde süreklilik sağlanamıyor. Çoğu esnaf iki-üç yılda faaliyetini sonlandırıyor. Bu durumun düzelmesi için yapılacak işler belli. Enflasyonun neden yükseldiği ortada: Dolmuş, taksi ve otobüs fiyatları. Bu taşıma araçlarının kullandığı mazottaki ÖTV ve KDV’yi kaldırın ki vatandaş uygun fiyata binebilsin” ifadelerini kullandı.
Ticaret Bakan Yardımcısı Sayın Mahmut Gürcan ise yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi, “ Bilindiği üzere devletimizce ve sayın Cumhurbaşkanımızca esnaf ve sanatkarımızın korunması ve güçlendirilmesi hususuna her zaman ayrı bir ehemmiyet göstermiş olup bu doğrultuda pek çok tedbir ve destekler hayata geçirilmiştir.”
Adana Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Niyazi Göger ise toplantıda yaptığı konuşmada şunları söyledi, “Adana, tarımın, sanayinin ve ticaretin kalbinde yer alır; tarihi boyunca emeğiyle büyümüş bir şehirdir. Bu topraklarda sadece üretim yapılmaz; dayanışma, komşuluk ve birlikte ayakta durma kültürü de yaşatılır.”
Palandöken: Esnafa verilen prim müjdesi hayata geçirilmeli
MUSTAFA YUNUS GONCA ANKARA- Bağkurlu esnaf ve sanatkarlara verilen prim günü müjdesinin artık hayata geçirilmesi gerektiğini söyleyen TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Esnaf ve sanatkârla, sosyal güvenlik çatısı altında bulunan memurlar, işçiler, Bağ-Kur olmak üzere bir norm birliği yapıldı. Burada bir hakkaniyetsizlik var; çalışma sürelerindeki fazlalık, fazla çalışıp daha az maaş alma ile ilgili. Sayın Cumhurbaşkanımız da daha önceleri söz verdi, ilgili bakanlıklarımızla birlikte açıklamalarda da bulunduk. Bu 7200 gün meselesi insanların beklentisini çok yükseltiyor. Diyorlar ki; “En azından 7-8 bin lira tekrar para veriyoruz, işte 7200 günü doldurduk, emekli olmaya hak kazandık ama işletmemiz devam ettiği için biz emekli aylığından feragat edelim. Aynı zamanda da 7200 günü doldurmuş varsayılalım, sağlık hizmetlerinden de yararlanalım. Bildiğiniz üzere, esnaf ve sanatkârlar, Bağ-Kur’lular ilaç alamıyorlar. Şimdi işçinin primini patron ödüyor, memurun primini devlet ödüyor. Esnaf ise dükkânındaki sermayesinden kazansa da kazanmasa da mutlak surette sosyal güvenlik primini yatırmak zorunda kalıyor” dedi.
-“BAĞKURLU ESNAFIN EMEKLİLİK VE SAĞLIK PRİMLERİ AYRILMALI”
Prim günlerini doldurarak emeklilik için yaşı bekleyen esnaf ve sanatkarların sadece sağlık primi ödemesi yapması gerektiğini ifade eden Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Esnaf 18 saat çalışıyor, yanında çalışan 8 saat çalışıyor. O 7200 günde emekli oluyor; ancak esnaf 9000 günde emekli oluyor. Biz bu adaletsizliğin önüne geçilmesini istiyoruz. Dolayısıyla şimdiye kadar ekonomideki sıkıntıların giderilmesiyle ilgili çalışmalar olduğunu biliyoruz. İnşallah bundan sonraki süreçte, en azından 7200 güne indirilmesi, norm birliğinin sağlanması, Bağ-Kur’lu çalışanların rahat etmesini ve bu serzenişin ortadan kalkmasını sağlayacak. Bizim talebimiz tahmin ediyorum ki bu yılın sonuna kadar bunun gerçekleşmesi. Hem de bu çalışan kesimin, esnaf ve sanatkârların, tarım sektöründekilerin de bu Bağ-Kur sistemine entegrasyonunun yapılmış olması. Norm birliği dediğimiz zaman üç şey aklımıza geliyor Bağ-Kur, SGK ve Emekli Sandığı. Dolayısıyla bu ayrımcılığın ortadan kalkması için ilgililere bir kez daha bunları iletiyoruz. Daimi görüşüyoruz; ancak bu söylemlerimizin uygulanması, insanları mutlu edecek ve beklentiler bu yönde karşılanmış olacak” diye konuşu.
Kayyım atanan Esenyurt Belediyesi’nde bayram sevinci: Personele 100 Milyon TL ikramiye ödendi
İstanbul’un en büyük ilçesi olan Esenyurt’ta, Kurban Bayramı öncesi belediye personeli için yüzleri güldüren bir gelişme yaşandı. Hakkında yürütülen soruşturmalar nedeniyle görevden alınan belediye başkanının yerine İçişleri Bakanlığı tarafından kayyım olarak atanan Esenyurt Belediye Başkan Vekili Can Aksoy, belediye çalışanlarına toplam 100 milyon TL ikramiye ödenmesini sağladı.
Belediye bünyesinde çalışan yaklaşık 3 bin personel, 30 günlük maaş tutarındaki ikramiyelerini bayramdan önce hesaplarında gördü. Ülke genelinde birçok belediye maaşları ödemekte zorlanırken, Esenyurt Belediyesi’nde yapılan bu ödeme hem kamuoyunun hem de çalışanların dikkatini çekti.
Sendikadan kayyım başkan vekiline teşekkür
Hizmet-İş Sendikası İstanbul Temsilciliği’nden yapılan açıklamada, yapılan ikramiye ödemesi nedeniyle Başkan Vekili Aksoy’a teşekkür edildi. Sendika yetkilileri, “Esenyurt Belediyesi ESPAŞ A.Ş. bünyesinde görev yapan 3 bin emekçimizin Toplu İş Sözleşmesi gereği hak ettikleri 30 günlük ikramiyelerinin bayram öncesi ödenmesi, çalışanlarımızın moralini yükseltmiştir. Bu süreçte emeği geçen başta Belediye Başkan Vekili Sayın Can Aksoy olmak üzere tüm yönetim ekibine teşekkür ederiz” ifadelerini kullandı.
Borçla devir aldı, disiplinle yönetiyor
Kayyım olarak görevlendirildiği günden bu yana 5.6 milyar TL’lik borç yüküyle karşı karşıya kalan Can Aksoy, görevi devraldıktan sonra belediyede mali disiplini sağlamak için sıkı önlemler aldı. Savurganlığa son veren, şeffaflığı önceleyen ve hizmete odaklanan bir yönetim anlayışı benimseyen Aksoy’un bu adımı, kamu kaynaklarının etkin kullanımı açısından olumlu bir örnek olarak gösteriliyor.