Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Park ve bahçelerde yatanların bir kısmının öğrencilikle alakası yok” dedi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Son zamanlarda bazı park, bahçe, buralardaki bankların üzerinde yatanlar, şunu açık ve net söylüyorum, bunların bir kısmının öğrencilikle alakası yok. Bunlar kendilerine göre güya sözde öğrenci, bunlar aynen Gezi Parkı olayı neyse bunun bir başka versiyonudur” dedi.

Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı sonrasında kameraların karşısına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yükseköğrenim öğrencilerinin yurt sorunu yaşadıklarına dair iddialara cevap verdi. Eğitim alanının en büyük yatırımı yaptıkları alan olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle salgın döneminde teknolojinin imkanlarından istifade ile uzaktan yürütülen eğitim öğretim faaliyetlerinin yüz yüze eğitim öğretimin yerini alamadığını gördük. Bunun için bu yıl her kademedeki eğitim kurumunun faaliyetini yüz yüze sürdürmesi konusunda kararlı bir tutum ortaya koyduk. Ülke genelindeki resmi ve özel 71 bin 320 okulda bir milyon 172 bin öğretmenle 17 milyon 436 bini aşkın öğrencimizle eğitim öğretim faaliyetleri devam ediyor. 1,5 yıllık aranın ardından elbette ufak tefek aksaklıklar olmuştur ama bunlar da ilgili kurumlarımız tarafından süratle giderilmiştir. Okullarımızda yüz yüze eğitimin sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi amacıyla bu dönem için 722 milyonluk bir ödeneği yerlerine ulaştırdık. Temizlik konusunda herhangi bir aksaklık yaşanmaması için mevcut 71 bin temizlik personelini 42 bin ilave ile 113 bine çıkarttık. Öğrencilerimizin neredeyse tamamının derslere katılması çocuklarımızın okulu özlediğini gösteriyor. Öğretmenlerimizin aşılama oranı artarken, velilerimizi ve aşı sırası gelen öğrencilerimizi de yüz yüze eğitimin kesintisiz şekilde devamı için aşı olmaya davet ediyoruz. Bugünden itibaren de pak çok üniversitemiz önceden ilan ettikleri akademik takvime uygun şekilde eğitim öğretim faaliyetlerini başlattı. İnşallah önümüzdeki hafta da Külliyemizde üniversitelerimizin tamamını kapsayan ortak bir akademik yıl açılış töreni gerçekleştireceğiz” diye konuştu.

“Öğrencilikle alakaları yok”

Üniversitelerin açılmasıyla öğrencilerin barınma ihtiyaçları konusunda 2 yılın birikimine bağlı yoğun bir talebin ortaya çıktığını belirten Erdoğan, “Her şeyden önce şu gerçeği milletimin dikkatine sunmak istiyorum, Türkiye, dünyanın en fazla sayıda kamu yükseköğrenim öğrenci yurduna ve yatağına sahip ülkesidir. Bunu altını çizerek özellikle vurgulamak istiyorum, son zamanlarda bazı park, bahçe, buralardaki bankların üzerinde yatanlar, şunu açık ve net söylüyorum, bunların bir kısmının öğrencilikle alakası yok, bunlar kendilerine göre güya sözde öğrenci, bunlar aynen Gezi Parkı olayı neyse bunun bir başka versiyonudur. Hükümete geldiğimizde ülkemizde 190 olan yurt sayısını 774’e, 182 bin olan yatak kapasitesini 719 bine biz çıkarttık. Ayrıca özel yurtlarımızın 300 binin üzerindeki kapasitesi de öğrencilerimizin hizmetindedir. Kamu ve özel olarak yurt sayıları İngiltere’de 550 bin, Fransa’da 365 bin, Almanya’da 290 bin, Hollanda’da 113 bin, İspanya’da 91 bin seviyesindedir. Ülkemiz bir milyonu aşkın yurt kapasitesiyle bu konuda açık ara birincidir. 81 ilimizin tamamında güzelim yurt binalarımız öğrencilerimizin hizmetindedir. 245 ilçemizde ve Kuzey Kıbrıs’ta yurtlarımız vardır. Bu yıl Yurt başvuruları kurum tarihinin en yüksek rakamı olan 624 bine yükselmiştir” diyerek yurt binaları ve odalarını salonda bulunan ekranlardan gösterdi.

Yapılan başvuruların yaklaşık yüzde 70’ine denk gelen 430 bin kişinin yurtlara yerleştirildiğinin altını çizen Erdoğan, “Yangın ve sel afetlerinin yaşandığı bölgelerden gelen ve belirlenen şartları taşıyan öğrencilerimize yurtlarda öncelik verilmiş, kredileri de bursa dönüştürülmüştür. Ailelerinin yanında kalmakta olan, burs ve kredi olarak, bunu da milletimle paylaşmak istiyorum, yaklaşık 1,5 milyon öğrencimize burs ve kredi veriyoruz. Bay Kemal bunlardan haberin var mı? Ev veya pansiyon türünde yerlerde kalmayı tercih eden öğrencilerimiz bulunmakta. Pek çok şehrimizde başvuran öğrencilerimizin tamamı Kredi ve Yurtlar Kurumumuzun yurtlarında kendine yer bulmuştur. Zaten kaydı olanlarla birlikte yurt kapasitelerinin tamamına yakını öğrencilerimizin hizmetine sunulmuştur. Yurtlarımızın kapasitesini artırmaya yönelik çalışmalarımızı da kesintisiz sürdürüyoruz. Halihazırda yapımı devam eden, proje ve ihale aşamasında olan yurtlarımızda 110 binin üzerinde yeni yatağı daha yükseköğrenim öğrencilerimizin hizmetine sunacağız. Eskiden CHP’nin dönemlerinde 30-40 kişilik koğuş tipi yerlerden oluşan ranza tipi yataklarda yatan, biz de oralardan geçtik, böyle yurtlarımız vardı. Şimdi ise 3-4 kişilik, banyolu, bazalı, çalışma masalı, internetli, dolaplı, otel standardında odalara dönüştürdük. Yurtlarda kalan öğrencilerimize biz geldiğimizde 45 liracık veriyorlardı. Bunu 650 liraya çıkarttık. Ayrıca aylık 570 lira beslenme yardımı yaparak sağlıklı ve dengeli gıda almalarını temin ediyoruz. Yılın 12 ayı boyunca yaklaşık 1,5 milyon öğrencimize lisans için 650 lira, yüksek lisans için bin 300 lira, doktora için bin 950 lira burs veya kredi veriyoruz. Biz hükümete geldiğimizde bu rakamın sadece 45 lira olduğunu da hatırlatmak isterim. Tüm bunlar evlatlarımızın eğitimine verdiğimiz önemin ifadesi olan eser ve hizmetlerimizin sadece bir kısmıdır. Bu ülkenin gençlerinin diledikleri seviyeye kadar eğitim görmelerini sağlayacak imkanı da alt yapıyı da biz kurduk. Varsın birileri sadece lafla, sadece yalan ve iftira ile kendilerini göstermeye çalışsınlar. Biz eser ve hizmet siyasetiyle milletimizin emrinde olmayı sürdüreceğiz” açıklamasında bulundu.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ekonomi

Mesleki yaralanmalarda Türkiye 11. sırada

RÜMEYSA BULUT
HABER MERKEZİ-İş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin sadece yasal bir zorunluluk değil insanın en temel haklarından biri olduğunu vurgulayan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ülkemizde, iş sağlığı ve güvenliği konusunda önemli adımlar atılmakla birlikte hala iyileştirilmesi gereken alanlar bulunmaktadır. Özellikle küçük ölçekli işletmelerde ve belirli sektörlerde iş kazaları ve meslek hastalıkları daha sık görülmektedir. Bu nedenle, iş sağlığı ve güvenliği konusunda farkındalığın artırılması, yasal düzenlemelerin takip edilmesi, düzenli denetimlerin yapılması ve çalışanların eğitimine önem verilmesi büyük önem taşımaktadır. Sonuç olarak, iş sağlığı ve güvenliği sadece bir yasal zorunluluk değil, aynı zamanda insanların en temel haklarından biridir” dedi.

– “2023’TE 2 BİN İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ”

İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası vesilesiyle yazılı bir mesaj yayınlayan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “ILO verilerine göre 2023 yılında Türkiye, ölümcül olmayan mesleki yaralanmalar bakımından dünyada 11. sırada, ölümlü iş kazası sayısı bakımından ise 15. sırada yer alıyor. İş kazaları üzerine veriler toplayan ve paylaşan İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) verilerine göre 2023 yılında en az bin 929 işçi hayatını kaybetti. Bir ülkede meydana gelen iş kazalarının sayısının azalması, o ülkenin iş sağlığı ve güvenliği açısından ne kadar başarılı olduğunun bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. İş sağlığı ve güvenliği yönetiminin uygulanabilirliği ile iş kazalarının önceden engellenmesi oldukça önemlidir. Unutulmamalıdır ki her iş kazası önlenebilir nitelikte bir risktir ve bu konuda alınacak önlemler hayati önem taşır. Herkesin sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamına sahip olması, daha verimli ve mutlu bir işgücü yaratmaya yardımcı olur” ifadelerini kullandı.

-“SAĞLIKLI ÇALIŞMA ORTAMI İŞLETME YARARINDIR”

İş sağlığı ve güvenliği konusunun seçenek değil zorunluluk olduğunu belirten Palandöken, “Çalışanların daha güvenli bir ortamda çalışmalarını sağlamak, hem işverenlerin hem de çalışanların ortak sorumluluğudur. İşverenlerin ve çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusunda bilinçlenmeleri, uygun ekipmanların kullanımı, risklerin değerlendirilmesi ve önleyici tedbirlerin alınması önemlidir. Sağlıklı çalışma ortamları oluşturarak, çalışanların daha mutlu, daha sağlıklı ve daha verimli olmalarını sağlamak hem işletmelerin hem de toplumun yararınadır. Esnaf ve sanatkarlar için iş sağlığı ve güvenliği konularına uyum sağlamak, yasal sorunlardan kaçınmak ve işletmelerini güvende tutmak açısından hayati öneme sahiptir. İşletmelerin itibarını korumak için düzenli olarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmalı ve çalışanlara gerekli eğitimler verilmelidir. Bu vesile ile 4 – 10 Mayıs İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası’nda tüm işletmelere kazasız bir çalışma hayatı dilerken, bu konuda daha bilinçli, duyarlı ve sorumlu olmamız gerektiğinin altını çiziyorum” dedi.

Okumaya devam et

Genel

Sudan Cumhurbaşkanının oğlu Ankara’da son yolculuğuna uğurlandı

Ankara’da motosikletiyle otomobile arkadan çarptığı kazada yaralanıp, tedavi gördüğü hastanede 2 ay sonra hayatını kaybeden Sudan Cumhurbaşkanı Abdulfettah el-Burhan’ın oğlu Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, Karşıyaka Mezarlığı’nda son yolculuğuna uğurlandı.

Gizem KARADAĞ- Canberk ÖZTÜRK
ANKARA-Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, 7 Mart’ta akşam saatlerinde Gölbaşı ilçesine bağlı Kızılcaşar Mahallesi Kiraz Bulvarı’nda motosikleti ile hafif ticari araca çarptı. Çarpmanın etkisiyle savrulan Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, ağır yaralandı. Olay yerindeki ilk müdahalenin ardından ambulansla Bilkent Şehir Hastanesi’ne kaldırılan el-Burhan Rahman, hastanenin yoğun bakım sevisine alındı. Yaklaşık 2 aydır yaşam mücadelesi veren Sudan Cumhurbaşkanı‘nın oğlu Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, dün hayatını kaybetti.

Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman için Ankara’da Karşıyaka Camii’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene, Sudan Cumhurbaşkanı Abdulfettah el-Burhan, ailesi, yakınlarının yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, MİT Başkanı İbrahim Kalın, AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Bekir Bozdağ ile çok sayıda kişi katıldı. Cenaze namazını Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş kıldırdı. Öğle kılınan namazın ardından Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman’ın cenazesi Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verildi.(DHA)

Okumaya devam et

Asayiş

İliç’teki maden faciasında cansız bedenine ulaşılan 2 işçi, toprağa verildi

Erzincan’ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında cansız bedenlerine ulaşılan işçilerden Ramazan Çimen ile Kenan Öz’ün cenazeleri, bugün törenle toprağa verildi.

Muzaffer KOŞAN
ERZİNCAN-İliç ilçesinde Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye ait altın madeninde, 13 Şubat’ta yaklaşık 10 milyon metreküp toprağın yamaçtan akması ile heyelan altında kalan 9 işçiden kıdemli kırıcı vardiya süpervizörü Ramazan Çimen ile kıdemli istifleme ve aglomeratör süpervizörü Kenan Öz’ün, dün akşam saatlerinde cansız bedenlerine ulaşıldı.
Evli ve 3 çocuk babası olan Ramazan Çimen ile evli ve 2 çocuk babası olan Kenan Öz için bugün cenaze töreni düzenlendi. İliç ilçesindeki Yusuf Ziya Demir Camisi’nde öğlen kılınan cenaze namazına protokol, Çimen ve Öz’ün ailesi, yakınları ve vatandaşlar katıldı. Erzincan Müftüsü Muharrem Gül’ün kıldırdığı cenaze namazı sonrası Çimen ve Öz’ün cenazeleri ilçe mezarlığında toprağa verildi.

5 İŞÇİ ARANIYOR

Faciada toprak altında kalan 9 işçiden Ramazan Çimen ile Kenan Öz ile birlikte 4 işçinin cansız bedenine ulaşıldı. Çok sayıda iş makinesi ve personelin katıldığı aramalarda ilk olarak 5 Nisan’da Uğur Yıldız’ın, 19 Nisan’da Adnan Keklik’in cenazesi bulunmuştu.

Halen toprak altında olan 5 işçiye ulaşmak için çalışmalar aralıksız sürüyor. (DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.