Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Ekonomi

Bakan Kirişci: Sulama konusunu Türkiye’nin gündeminden düşüreceğiz

Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci, öğrencilik yıllarında Türkiye’nin 8 buçuk milyon hektarlık sulanabilir tarım alanı olduğu belirterek, “Artık bu 2 milyonun altına düşmüş durumda. Sulanmayan alan kısmı itibarıyla söylüyorum. Önümüzdeki yıllarda buna da çok büyük bir hız vereceğiz. Biz son hamlemizle 10 yıllar sürecek bu süreci, çok daha kısaya çekerek, daha kısa zaman aralığına getirerek bu sulama konusunu Türkiye’nin gündeminden düşüreceğiz” dedi.

Mustafa Cenik – Nurullah Geylani
ANKARA-
Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü Etlik Tesisleri’nde, kurumun makine parkında yer alan 2 bin 87 iş makinesine 70 adet yeni ekskavatör (kepçe) kazandırılması için düzenlenen teslim törenine katıldı. 2024 yılına kadar 650 adet daha kazandırılacak ekskavatörler taşkın öncesi, taşkın esnası ve taşkın sonrasında dere yatağı ıslahatından kanal temizliğine, rüsubat temizliğinden arama kurtarma çalışmalarına kadar farklı birçok alanda kullanılıyor.

Bakan Kirişci burada yaptığı konuşmasında, makine parkına kazandırmak istedikleri 650 makineden 70 adet 30 tonluk paletli ekskavatörleri parka kazandıracaklarını belirterek, “Benim öteden beri üzerinde hassasiyetle durduğum konulardan bir tanesi de şu; eğer bizler, kendi işletmelerimizde veya kendi işlerimizde veya birey olarak artık ‘bu yaşlandı, bize masraf açıyor, bizim mutlaka yenilememiz, elden çıkarıp yenisi almamız gerekir’ dediğimiz hadiseleri kamu ile ilgili konularda daha hızlı hareket ederek mutlaka göstermemiz gerekir. Bu 70 adet ekskavatör ve yine 650 adet toplam aracın makine parkımıza kazandırılması ile 0-10 yaş aralığındaki araçlarımızın toplam makine parkı içerisindeki payının yüzde 55’lere çıkacağı yönünde bir bilgi aldım. Bundan da gerçekten mutlu oldum” dedi.

“Sulama konusunu Türkiye’nin gündeminden düşüreceğiz”

Bakan Kirişci, değişen teknolojiye ayak uydurduklarını ifade ederek, “Bu alacağımız ve şu anda aldığımız araçlarımız da teknolojik olarak bu manada bizim ihtiyaçlarımızı karşılayabilecek durumda. Bu yönü itibarıyla da ben bunu çok önemli görüyorum. Bu kurum her şeyin en iyisine layık. Bu güzide kurumu makine parkları ile insan kaynakları ile stratejik planları ile takip etmemiz, geliştirmemiz gerekiyor. Türkiye, su zengini bir ülke değil. Buna rağmen suyun en verimli şekilde kullanılması konusu Devlet Su İşleri’nin alanına giriyor. Bir yerde suyu toplayacağız, topladığımız suyu suya ihtiyacı olan alan ile mutlaka buluşturacağız. O alana getirdikten sonra da uygun teknolojilerle bunların en moderni olanlarıyla onların tarlaya, bağa, bahçeye verilmesini sağlayacağız. Bu konuda öğrencilik yıllarıma atıfta bulunayım. 8 buçuk milyon hektarlık Türkiye’de sulanabilir tarım alanı var derdik. Artık bu 2 milyonun altına düşmüş durumda. Sulanmayan alan kısmı itibarıyla söylüyorum. Önümüzdeki yıllarda buna da çok büyük bir hız vereceğiz. Biz son hamlemizle 10 yıllar sürecek bu süreci, çok daha kısaya çekerek, daha kısa zaman aralığına getirerek bu sulama konusunu Türkiye’nin gündeminden düşüreceğiz” diye konuştu.

Bakan Kirişci’nin, konuşmasının ardından 70 adet yeni ekskavatörün teslimi için temsili kurdele kesimi gerçekleştirildi. Daha sonra Bakan Kirişci, teslim edilen ekskavatörlerden birine binerek çalışanlardan detaylı bilgi aldı.

Ekskavatörün içinde yetkililerle konuşan Kirişci, törene gelmeden önce Ukrayna Tarım Bakanı ile görüştüğünü belirterek, “Bir taraftan araç gereç, makine parkı öbür taraftan da taşkınlar veya sulama hizmetlerinin hepsini konuştuk. İnşallah orada DSİ’ye ve DSİ üzerinden de özel sektörümüze çok büyük bir fırsat alanı doğacak. Tabii ki Allah onları o duruma düşürmemiş olsaydı ama şu anda bizim bu hizmetimize muhtaç olduklarını ilgili mevkidaşım ifade etti” dedi.

Daha sonra makine parkını gezen Bakan Kirişci, marangoz atölyesini ve merkez atölyeyi ziyaret etti. Çalışanlarla sohbet eden Bakan Kirişci, personelden çalışma şartlarına ilişkin bilgi aldı.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ekonomi

Bakan Şimşek, G20 Brasil 2024’te konuştu

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Brezilya’da düzenlen G20 Brasil 2024 toplantılarında, küresel ekonomi ve vergi politikaları ile Türkiye’nin istikrar ve reform programına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

ANKARA-Bakan Şimşek, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “G20Brasil toplantılarında, küresel ekonomi ve vergi politikaları ile istikrar ve reform programımıza ilişkin değerlendirmelerde bulundum. Toplantılarda artan oranlı vergilendirmenin gelir ve servet eşitsizliğini azalttığı, mali disiplini güçlendirdiği, vergi adaletini ve kapsayıcı büyümeyi desteklediği konusunda uzlaşı sağlanırken G20 tarihinde ilk kez vergide iş birliği odaklı bir bildirge yayınlandı. Küresel ekonomide zorlukların devam ettiği, düşük verimliliğin küresel büyümeyi sınırlandırdığı günümüzde yapay zeka ve benzeri teknolojilere hazırlık büyük önem arz ediyor. Programımızla makro istikrarı güçlendirirken yapısal reformlarla kazanımlarımızı kalıcı hale getirerek büyüme potansiyelimizi artıracağız” ifadelerini kullandı. (DHA)

Okumaya devam et

Ekonomi

Esnaf Perakende Yasası’nı çıkarmayan meclise veryansın etti

TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, tüm sektörlerin sermayenin elinde olduğuna dikkat çekerek, bu şekilde enflasyonun düşmesinin mümkün olmadığını dile getirdi

ABUDALLAH GONCA
HABER MERKEZİ-Enflasyonla mücadelenin en önemli ayağı olan esnaf ve sanatkarların haksız rekabet karşısında dayanacak gücü kalmadığını hatırlatan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ülkede haksız rekabet çok ciddi boyuta ulaştı. Tüm sektörler sermayenin elinde. Maalesef perakende yasası bir türlü çıkmıyor. Çıkmayınca da haksız rekabetle birlikte fiyatları regüle edecek mahalle esnafı neredeyse yok noktasına geldi. Artan nüfusa karşı esnaf sayısında büyük bir artış yok. Sokakta kasap, manav kalmadı. Karşılıklı fiyatların ucuzlamasını sağlayacak bir sistem gerekiyor. Öncelikle zincirlerin haftada 1 gün tatil ve açma kapama saati belli olmalı. Bunun içinde perakende yasası şart. Yasanın olmaması, Hakkari’de, İstanbul’da, Ankara’da veya Bursa’da da aynı fiyatları dayatmaya yol açıyor. Oysa esnaf ve sanatkarlarımız enflasyonla mücadelenin en önemli ayağıdır. Anayasanın 173. Maddesinde olduğu gibi esnaf ve sanatkar korunmalı. Meclis tatile girmek üzere bundan sonraki süreçte açılır açılmaz perakende yasası tartışılacak ilk madde olmalı” dedi.

-“ESNAFI TEZGAHTAR, ÇİFTÇİYİ İŞÇİ KONUMUNA GETİRDİLER”

Haksız rekabet yüzünden esnafın tezgahtar çiftçinin ise işçi konumuna geçtiğini söyleyen Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Türkiye’de, gelişmiş ülkelerden örneği alınanla hiç uyuşmayan bir haksız rekabet var. Tüm sektörler sermayenin elinde. Tüm sektörlerdeki ürünleri sattıkları yetmiyormuş gibi ülkenin her yerindeki ürünlerin fiyatını tek tuşla belirleyebiliyorlar. Esnafı bitirdiler, tezgahtar yaptılar. Çiftçiyi de kendilerine işçi yaptılar. Fideyi veriyor, ürettiriyor. Ondan sonra ürünü toplayıp kendi mağazalarına gönderiyor. Fiyatı da kendisi belirliyor. Bir tarafta işsizler ordusu varken diğer tarafta da iştigal edecek, kendi kendine iş yeri müteşebbis olacak insan yok. Artık her şey sermayenin elinde. Ben yaparım, ithal ederim diyor. Bireysel işletme kalmadığı müddetçe etin fiyatının düşmesini kimse beklemesin” şeklinde konuştu.

-“HAKSIZ REKABETİN ÖNÜNE GEÇİLMELİ”

Her şeyi bol olan ülkemizde fiyatları düşürememe sıkıntısı olduğunu dile getiren Palandöken, “Küçük esnafımız enflasyonla mücadelenin olmazsa olmaz ayağıdır. Her şeyi bol olan bir ülkede fiyatları düşürememenin sıkıntısı var. Sorunun çözümü belli. Perakende Yasası acilen esnafın ihtiyaçları doğrultusunda güncellenmeli. Devletimizin enflasyonla mücadele ederken aldığı tedbirlerin işe yarayabilmesi için önce esnaf ve sanatkarların korunması şart. Küçük işletmeler ayakta kalmalı ki vatandaş fiyatları mukayese edip gerçek indirimin farkına varılmalı.” dedi

Okumaya devam et

Ekonomi

TÜFE oranını az bulan ev sahiplerine uyarı

Antalya Emlakçılar iş Takipçileri ve Oto Galericiler Esnaf Odası Başkanı İsmail Çağlar, TÜFE oranını az bulan ev sahiplerinin kendi isteği doğrultusunda zam yapamayacağını belirterek, “Kiracı TÜFE oranı kadar zam yapıp gönderebilir. Evi tahliye etmesi istenemez. Kiracılar kira yenileme döneminde TÜFE’nin o aylık oranını kiralarının üzerine ekleyip gönderdiklerinde yasal olarak sorumluluklarını yerine getirmiş olur” dedi.

 Tolga YILDIRIM
ANTALYA-Antalya Emlakçılar iş Takipçileri ve Oto Galericiler Esnaf Odası Başkanı İsmail Çağlar, kira artışında 11 Haziran 2022’de uygulanmaya başlanan yüzde 25 artış sınırlamasının 1 Temmuz’da sona erdiğini anlattı. Kiracısıyla sözleşmesi 1 Temmuz itibarıyla sona eren ev sahiplerinin 2 Temmuz’dan sonra Tüketici Fiyat Endeksi’nin (TÜFE) o aya ait 12 aylık ortalaması kadar zam yapılabileceğini vurgulayan Çağlar, yenilenecek kira kontratlarında artış üst sınırının yüzde 65,07 olarak belirlendiğini dile getirdi.

‘YÜZDE 65 ARTIŞ KİRACIYI ZORLAYABİLİR’

Kira artışı sınırlaması uygulamasının kaldırılmasının ardından ev sahibi-kiracı anlaşmazlıklarının yaşandığına değinen Çağlar, “Sınırlamanın kaldırılması fahiş kira bedellerini tekrar gündeme getirdi. Çoğu ev sahibi yüzde 25 uygulamasına uymadı ve kira bedeline fazla zam yaptı ya da mahkeme kararıyla güncelleme yapıldı. Bundan 1-2 yıl önce TÜFE oranları yüzde 10-20 arasındayken şimdi yüzde 65 civarında. Kira ücretlerine yüzde 65 artış kiracıları yine zora soktu” ifadelerini kullandı.

‘EVİN DEĞERİNDEN FAZLA KİRA ÜCRETİNE NEDEN OLABİLİR’

Kira ücreti geçen sene güncellenen konutlarda, yüzde 65 civarında artış sonrası kiracının değerinden fazla ücret ödemesi gibi durumlarla karşılaşabildiğini anlatan İsmail Çağlar, “Kira bedeli geçen sene 10 bine çıkarılmış bir evin, değeri 12 bin ise kiracı 16 bin 500 lira ödemek zorunda kalacak. Bu sefer de eve değerinden fazla para vermiş olacak. Yüzde 25 sınırlaması çözüm olmadığı gibi kaldırılması da çözüm olmadı” diye konuştu.

‘MAYIS 2024’TE YAPILAN KONTRAT 2025 MAYIS’A KADAR GEÇERLİ’

Kira artış sınırlamasının kalkmasıyla 1 Temmuz öncesi yenilenen kontrata sahip ev sahibi ile kiracı arasında anlaşmazlıklar yaşandığını dile getiren Çağlar, “Kontratlarda 1 yılı doldurduktan sonra artış oranı güncel olarak uygulanır. Örneğin, Mayıs 2024’te yapılan kontrat 2025 Mayıs’a kadar geçerlidir. Yani güncel artışı 2025 Mayıs ayında yapabilirler. Bu durumdaki ev sahipleri ile kiracılar arasında uyuşmazlıklar yaşanmaya başladı” dedi.

EV SAHİPLERİNE UYARI

TÜFE oranını az bulan ev sahiplerinin isteğe göre artış yaptığını belirten İsmail Çağlar, şu uyarıda bulundu:

“Ev sahipleri, TÜFE’yi az bulursa kendi isteği doğrultusunda zam yapamaz. Kiracı TÜFE oranı kadar zam yapıp gönderebilir. Evi tahliye etmesi istenemez. Kiracılar eğer 5 yılını doldurmadılarsa ve bu uygulama devam etmiyor ise kira yenileme döneminde TÜFE’nin o aylık oranını kiralarının üzerine ekleyip gönderdiklerinde yasal olarak sorumluluklarını yerine getirmiş olur. 5 yılı doldurmuş kiracılar, rayiç kira bedelleri üzerinden kira bedellerini güncellemeli, ev sahipleriyle anlaşması gerekmektedir. Aksi halde mahkemeye başvuru yapıldığında talep edilen kira dönemi itibarıyla mahkemenin artırdığı rakamla ödedikleri kira bedeli arasındaki kira farkını toplu şekilde ev sahiplerine öder.”(DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.