Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

Obama: Paris’ten bu yana anlamlı bir ilerleme kaydedildi

GLASGOW – ABD’nin eski Başkanı Barack Obama, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’nda (COP26) 2015 yılında imzalanan Paris İklim Anlaşması’ndan bu yana iklim değişikliğine ilişkin “anlamlı ilerleme” kaydedildiğini belirterek, konferansta metan, ormanları yok etme ve daha yoksul ülkelere yardım konularında anlaşmalar da dahil olmak üzere bir dizi “önemli başarı” elde edildiğini kaydetti.

İskoçya’nın Glasgow kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’na katılan ABD’nin eski Başkanı Barack Obama yaptığı konuşmada Paris İklim Anlaşması, COP26 Konferansı ve ABD’nin eski Başkanı Donald Trump’a ilişkin açıklamalarda bulundu. İklim konusunda zamanın tükenmek üzere olduğuna dikkat çeken Obama, 2015 yılında imzalanan Paris İklim Anlaşması’ndan bu yana iklim değişikliğine ilişkin “anlamlı ilerleme” kaydedildiğini aktardı. Obama, “Geçen hafta dünya liderlerinden de aynı mesajı duydunuz ve şimdi burada rapor edebileceğimiz şeyi bıraktılar. Paris’ten ve burada Glasgow’da yapılan anlaşmalardan bu yana yorulmak bilmeyen arkadaşım John Kerry de dahil olmak üzere birçoğunuz sayesinde anlamlı ilerleme kaydedildi” ifadelerini kullandı.

“Bu krizi ele almak için yeterince şey yapmadık”

İklim değişikliğine ilişkin yeterli çalışmaların yapılmadığını belirten Obama, eski Başkan Trump’ın Paris İklim Anlaşması’ndan çekilmesini eleştirdi. Obama, “Çabalarınız sayesinde daha fazla ilerleme umudu görüyoruz. Aynı zamanda doğru olan şu ki, toplu ve bireysel olarak hala yetersiz kalıyoruz. Bu krizi ele almak için yeterince şey yapmadık, daha fazlasını yapmak zorunda kalacağız” dedi.

Ayrıca Trump’ın Paris Anlaşması’ndan çekilmesinden “gerçekten mutlu olmadığını” belirten Obama, “ABD’ye döndüğümüzde ise Trump, görevdeki ilk yılında Paris Anlaşması’ndan tek taraflı olarak çekilmeye karar verdiğinde ilerlememizin bir kısmı durdu. Bundan gerçekten mutlu değildim. Yine de devletimizin ve yerel yönetimlerimizin kararlılığı, yönetimimin yapmış olduğu düzenlemeler ve yatırımlarla birlikte ülkemizin ilerlemesini sağladı” dedi.

“Artık böyle zirvelere katılmam gerekmese de eski alışkanlıklar zor ölür”

COP26 Konferansı’na katılma zorunluluğu olmamasına rağmen katıldığına dikkat çeken eski Başkan Obama, “Artık böyle zirvelere katılmam gerekmese de eski alışkanlıklar zor ölür. Söz konusu olan gezegenimizin sağlığı ile çocuklarımızın ve torunlarımızın miras alacağı dünya olursa o zaman beni uzak tutmakta zorlanacaksınız. Bugün işte bu yüzden buradayım” ifadelerini kullandı.

“Çin ve Rusya, müzakerelere katılmayı bile reddediyor”

Konferansta Rusya ve Çin’i hedef alarak iklim eyleminin jeopolitik gerilimleri “aşması gerektiğini” bildiren Obama, çoğu ülkenin “olması gerektiği kadar hırslı olmayı başaramadığını” kaydetti. “6 yıl önce Paris’te bekledikleri hırs artışının aynı şekilde gerçekleşmediği” uyarısında bulunan Obama, “İtiraf etmeliyim ki, dünyanın en büyük iki salıcısı olan Çin ve Rusya’nın liderlerinin duruşmalara katılmayı bile reddettiğini görmek özellikle heves kırıcıydı” ifadelerini kullandı. Konulmasında ülkelerin ulusal planlarına yönelik eleştiride bulunan Obama, “Şimdiye kadar tehlikeli bir aciliyet eksikliği, statükoyu koruma istekliliğini yansıtıyor” dedi.

“Daha büyük bir jeopolitik gerilim ve stres anında yaşadığımızın farkındayım”

Tıpkı ABD ve Avrupa’da olduğu gibi Çin, Hindistan ve Rusya’nın yanı sıra Endonezya, Güney Afrika ve Brezilya’nın da iklim değişikliği konusunda liderlik etmesi gerektiğinin altını çizen Obama, “Kimseyi açığa akmaya tahammülümüz yok. Kısmen korona virüs (Covid-19) salgını nedeniyle, kısmen de dünya çapında milliyetçiliğin ve kabile dürtülerinin yükselişi nedeniyle ve evet, ABD’nin bir dizi çok taraflı konuda 4 yıl boyunca liderlik eksikliği nedeniyle uluslararası işbirliğinin azaldığı, daha büyük bir jeopolitik gerilim ve stres anında yaşadığımızın farkındayım” diye konuştu.
Eski Başkan Obama, bu gerilimler arasında uluslararası işbirliğini sağlamanın daha zor olsa da iklim değişikliğinin normal siyaseti aşması gerektiğine dikkat çekti.

“Henüz olmamız gereken yere yakın değiliz”

Paris Anlaşması’na uymayan ülkelerle birlikte dünyanın yeterince hızlı hareket etmediğini aktaran Obama, iklim değişikliğindeki ilerleme konusunda umutsuz hissettiğinde kendisine “şüpheciliğin korkakların yardım kaynağı olduğunu” hatırlattığını kaydetti. Obama, “Umutsuzluğa tahammülümüz yok. Bunun yerine vatandaşların iradesini, tutkusunu ve aktivizmini bir araya getirerek hükümetleri, şirketleri ve diğer herkesi bu zorluğun üstesinden gelmeye zorlayacağız” ifadelerini kullandı. Bu hareketteki en önemli enerjinin ise gençlerden geldiğini belirten Obama, gençlere “hayal kırıklığına uğramakta haklısınız çünkü benim kuşağımdaki insanlar, şu anda devraldığınız felaket bir sorunla başa çıkmak için yeterince şey yapmadılar” dedi.

“Hangi yara vardır ki yavaş yavaş iyileşmesin?”

Obama, sözlerini sona erdirmeden önce Shakespeare’in Othello oyunundan bir alıntı yaparak, “Hangi yara vardır ki yavaş yavaş iyileşmesin?” dedi. Bu yaranın yavaş yavaş iyileşebileceğini ve doğru bir çalışmayla bu yaranın tedavi edilebileceğini aktaran Obama, “Gezegenimiz bizim eylemlerimizle yaralandı. Bu yaralar, bugün, yarın ya da bir sonraki gün iyileşmeyecek, ama yavaş yavaş iyileştirilebilirler. Bu ruhla başlarsak ve her birimiz, ara sıra yaşanan hayal kırıklığı ve korkuyla savaşabilirsek, üzerimize düşeni yapmaya söz verirsek ve sonra bu taahhütleri yerine getirirsek, daha iyi bir geleceği güvence altına alabileceğimize inanıyorum. Zorundayız. Kendimize vermek için ne derin ve asil bir görev. Eğer uzun mesafe için hazırsan bende hazırım, hadi işe koyulalım” dedi.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ekonomi

Mesleki yaralanmalarda Türkiye 11. sırada

RÜMEYSA BULUT
HABER MERKEZİ-İş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin sadece yasal bir zorunluluk değil insanın en temel haklarından biri olduğunu vurgulayan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ülkemizde, iş sağlığı ve güvenliği konusunda önemli adımlar atılmakla birlikte hala iyileştirilmesi gereken alanlar bulunmaktadır. Özellikle küçük ölçekli işletmelerde ve belirli sektörlerde iş kazaları ve meslek hastalıkları daha sık görülmektedir. Bu nedenle, iş sağlığı ve güvenliği konusunda farkındalığın artırılması, yasal düzenlemelerin takip edilmesi, düzenli denetimlerin yapılması ve çalışanların eğitimine önem verilmesi büyük önem taşımaktadır. Sonuç olarak, iş sağlığı ve güvenliği sadece bir yasal zorunluluk değil, aynı zamanda insanların en temel haklarından biridir” dedi.

– “2023’TE 2 BİN İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ”

İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası vesilesiyle yazılı bir mesaj yayınlayan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “ILO verilerine göre 2023 yılında Türkiye, ölümcül olmayan mesleki yaralanmalar bakımından dünyada 11. sırada, ölümlü iş kazası sayısı bakımından ise 15. sırada yer alıyor. İş kazaları üzerine veriler toplayan ve paylaşan İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) verilerine göre 2023 yılında en az bin 929 işçi hayatını kaybetti. Bir ülkede meydana gelen iş kazalarının sayısının azalması, o ülkenin iş sağlığı ve güvenliği açısından ne kadar başarılı olduğunun bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. İş sağlığı ve güvenliği yönetiminin uygulanabilirliği ile iş kazalarının önceden engellenmesi oldukça önemlidir. Unutulmamalıdır ki her iş kazası önlenebilir nitelikte bir risktir ve bu konuda alınacak önlemler hayati önem taşır. Herkesin sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamına sahip olması, daha verimli ve mutlu bir işgücü yaratmaya yardımcı olur” ifadelerini kullandı.

-“SAĞLIKLI ÇALIŞMA ORTAMI İŞLETME YARARINDIR”

İş sağlığı ve güvenliği konusunun seçenek değil zorunluluk olduğunu belirten Palandöken, “Çalışanların daha güvenli bir ortamda çalışmalarını sağlamak, hem işverenlerin hem de çalışanların ortak sorumluluğudur. İşverenlerin ve çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusunda bilinçlenmeleri, uygun ekipmanların kullanımı, risklerin değerlendirilmesi ve önleyici tedbirlerin alınması önemlidir. Sağlıklı çalışma ortamları oluşturarak, çalışanların daha mutlu, daha sağlıklı ve daha verimli olmalarını sağlamak hem işletmelerin hem de toplumun yararınadır. Esnaf ve sanatkarlar için iş sağlığı ve güvenliği konularına uyum sağlamak, yasal sorunlardan kaçınmak ve işletmelerini güvende tutmak açısından hayati öneme sahiptir. İşletmelerin itibarını korumak için düzenli olarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmalı ve çalışanlara gerekli eğitimler verilmelidir. Bu vesile ile 4 – 10 Mayıs İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası’nda tüm işletmelere kazasız bir çalışma hayatı dilerken, bu konuda daha bilinçli, duyarlı ve sorumlu olmamız gerektiğinin altını çiziyorum” dedi.

Okumaya devam et

Genel

Sudan Cumhurbaşkanının oğlu Ankara’da son yolculuğuna uğurlandı

Ankara’da motosikletiyle otomobile arkadan çarptığı kazada yaralanıp, tedavi gördüğü hastanede 2 ay sonra hayatını kaybeden Sudan Cumhurbaşkanı Abdulfettah el-Burhan’ın oğlu Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, Karşıyaka Mezarlığı’nda son yolculuğuna uğurlandı.

Gizem KARADAĞ- Canberk ÖZTÜRK
ANKARA-Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, 7 Mart’ta akşam saatlerinde Gölbaşı ilçesine bağlı Kızılcaşar Mahallesi Kiraz Bulvarı’nda motosikleti ile hafif ticari araca çarptı. Çarpmanın etkisiyle savrulan Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, ağır yaralandı. Olay yerindeki ilk müdahalenin ardından ambulansla Bilkent Şehir Hastanesi’ne kaldırılan el-Burhan Rahman, hastanenin yoğun bakım sevisine alındı. Yaklaşık 2 aydır yaşam mücadelesi veren Sudan Cumhurbaşkanı‘nın oğlu Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, dün hayatını kaybetti.

Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman için Ankara’da Karşıyaka Camii’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene, Sudan Cumhurbaşkanı Abdulfettah el-Burhan, ailesi, yakınlarının yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, MİT Başkanı İbrahim Kalın, AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Bekir Bozdağ ile çok sayıda kişi katıldı. Cenaze namazını Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş kıldırdı. Öğle kılınan namazın ardından Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman’ın cenazesi Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verildi.(DHA)

Okumaya devam et

Asayiş

İliç’teki maden faciasında cansız bedenine ulaşılan 2 işçi, toprağa verildi

Erzincan’ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında cansız bedenlerine ulaşılan işçilerden Ramazan Çimen ile Kenan Öz’ün cenazeleri, bugün törenle toprağa verildi.

Muzaffer KOŞAN
ERZİNCAN-İliç ilçesinde Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye ait altın madeninde, 13 Şubat’ta yaklaşık 10 milyon metreküp toprağın yamaçtan akması ile heyelan altında kalan 9 işçiden kıdemli kırıcı vardiya süpervizörü Ramazan Çimen ile kıdemli istifleme ve aglomeratör süpervizörü Kenan Öz’ün, dün akşam saatlerinde cansız bedenlerine ulaşıldı.
Evli ve 3 çocuk babası olan Ramazan Çimen ile evli ve 2 çocuk babası olan Kenan Öz için bugün cenaze töreni düzenlendi. İliç ilçesindeki Yusuf Ziya Demir Camisi’nde öğlen kılınan cenaze namazına protokol, Çimen ve Öz’ün ailesi, yakınları ve vatandaşlar katıldı. Erzincan Müftüsü Muharrem Gül’ün kıldırdığı cenaze namazı sonrası Çimen ve Öz’ün cenazeleri ilçe mezarlığında toprağa verildi.

5 İŞÇİ ARANIYOR

Faciada toprak altında kalan 9 işçiden Ramazan Çimen ile Kenan Öz ile birlikte 4 işçinin cansız bedenine ulaşıldı. Çok sayıda iş makinesi ve personelin katıldığı aramalarda ilk olarak 5 Nisan’da Uğur Yıldız’ın, 19 Nisan’da Adnan Keklik’in cenazesi bulunmuştu.

Halen toprak altında olan 5 işçiye ulaşmak için çalışmalar aralıksız sürüyor. (DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.