Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan: İsrail ile ilişkilerimiz için adımlar başka, Kudüs davamız başkadır

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Küresel ve bölgesel ihtiyaçların gereği olarak İsrail ile siyasi ve ekonomik ilişkilerimizi geliştirmek için attığımız adımlar başkadır, Kudüs davamız başkadır” dedi.

Derya Yetim – Hülya Keklik
ANKARA-
TBMM’de AK Parti grup toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ramazan ayın nedeniyle esnaf, polis, asker, sanatçı ve toplumun her kesimiyle iftar sofrasında buluştuklarını söyleyerek, “Muhalefet, yandaşları ile birlikte boğaz manzaralı 5 yıldızlı lüks otellerin kral dairelerinde halkçılık oynarken biz kendi vatanseverlerimizle birlikte vatandaşlarımızın yanında, görül coğrafyamızdaki ihtiyaç sahiplerine de ulaşmanın mücadelesini veriyoruz” açıklamasında bulundu.

Erdoğan, konuşmasının başında, Bursa’da yaşanan saldırıda hayatını kaybeden infaz koruma memuruna rahmet, ailesine sabır ve yaralılara şifalar diledi.

“85 milyonun her bir ferdine ulaşmayı hedefliyoruz”

Parti teşkilatına seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AK Parti teşkilatları olarak kardeşlik ve kucaklaşma seferberliği başlatıyoruz. Besmelemizi çekip yeni bir heyecanla tekrar yola revan oluyoruz. 2023 seçimlerine kadar devam edecek bu yolculukta kapısı çalınmadık hane, hali hatırı sorulmadık insan bırakmayacağız. Hangi siyasi partiye mensup olursa olsun ayrım yapmadan, dışlamadan, 85 milyonun her bir ferdine ulaşmayı hedefliyoruz. Bir dönem AK Parti çatısı altında bu ülkeye hizmet etmiş, ancak daha sonra farklı sebeplerle teşkilatlarımızdan kopmuş kardeşlerimize ulaşmaya özel önem veriyoruz” dedi.

“28 Şubat ittifakı, bırakın 2023 seçimlerini Allah’ın izni ile 2023’ü bile göremeyeceklerdir”

Muhalefet ittifakını eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu süreç, muhalefetin ve 28 Şubat ittifakının kendi menfaatlerinden ve hırslarından başka hiçbir gayelerinin olmadığını, hiçbir amaçlarının olmadığını ortaya çıkartmıştır. Coğrafyamız kan ağlarken, komşularımız savaşırken, yanı başımızda çocuklar, kadınlar ölürken, tüm dünya son yarım asrın en büyük ekonomik krizi ile boğuşurken, muhalefetin ve 6 + 1’li masanın tek derdi birbirine gol atmak, sosyal medyadan birbirlerine ayar vermektir. Sadece geçtiğimiz hafta yaşanan tartışmalar bize zillette izzet aranamayacağını bir kez daha ispatlamıştır. Milletimiz masayı kimin kurduğunu, kimin yönlendirdiğini, masanın altında kimlerin olduğunu, masada hangi kirli pazarlıkların döndüğünü gayet iyi biliyor. Daha en basit, en temel meselelerde bile uzlaşamayan çeşitli grupların bile bu uzlaşmanın olamayacağını, ülkenin ve milletin hayrına hiçbir adım atamayacaklarını insanımız çok iyi görüyor. Vatandaşlarımız, 6’lı masanın her gün yenisi patlayan skandallarını, bol aldatmacalı, bolca yalan, ihtiras ve ihanet dolu bir pembe dizi gibi kimi zaman gülerek kimi zaman da utanarak takip ediyor. Sürekli kavga eden, birbirlerine çelme takan, kapris ve kumpas peşinde koşan 28 Şubat ittifakı, bırakın 2023 seçimlerini Allah’ın izni ile 2023’ü bile göremeyeceklerdi. Siyaset mühendislikleri ile siyasetçilik oynayanlar son 20 yıldır defalarca olduğu gibi yine başaramayacaklar, hezimete uğrayacaklardır. Türk milletinin demokratik kazanımlarına el koymak isteyenler, tıpkı daha öncekiler gibi yine kaybedecekler, tarih sahnesinden silinip gideceklerdir. Bu süreçte bize düşen sadece daha çok çalışmak, daha fazla sahada olmak. Milletimizle gönül bağımızı daha da güçlendirmektir. Türkiye’de siyasetin adresi de, merkezi de AK Parti ve Cumhur İttifakı’dır” diye konuştu.

“İsrail ile siyasi ve ekonomik ilişkilerimizi geliştirmek için attığımız adımlar başkadır, Kudüs davamız başkadır”

İsrail’in Filistin topraklarında Filistinlilere uyguladığı zulmü gündeme getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ramazanı da kuzeyimizdeki kanlı savaşın trajik görüntüleri eşliğinde karşıladık. Son günlerde ise ilk kıblemiz Mekke ve Medine’nin ardından üçüncü mübarek şehrimiz olan Kudüs’teki Mescid-i Aksa’nın mahremiyetine yönelik yeni saldırılar sebebiyle yüreklerimiz bir kez daha dağlandı. İsrail’den hangi düzeyde olursa olsun görüştüğümüz her yetkiliye, her siyasi ve dini lidere Kudüs’ün statüsü ve Mescid-i Aksa’nın mahremiyeti konusundaki hassasiyetimizi açıkça söyledik. Uluslararası toplumu, BM başta olmak üzere her platformda Filistinlilere yapılan haksızlıklara ve uygulanan zulme karşı duyarlı olmaya, harekete geçmeye davete ettik, etmeyi sürdüreceğiz. Dünyadaki pek çok devletin ve toplumun Kudüs merkezli bu sorunun mahiyetini anlamakta zorlandığını görüyoruz ve düşünüyoruz. Şayet bu sorunun mahiyeti ve yol açabileceği felaketler bilindiği halde kasıtlı olarak bu şekilde davranılıyorsa o zaman işin içinde başka niyetler, başka hesaplar var demektir. Bizim BM üyeliği tescillenmiş ve tarafımızdan tanınmış her devlet gibi İsrail ile de küresel siyasi, ekonomik, sosyal parametrelere uygun ilişkilerimiz vardır, olacaktır. Afrika’nın Asya’nın, Güney Amerika’nın, okyanusların ücra köşelerindeki devletlerle bile ilişkilerimizi geliştirmenin yollarını ararken, coğrafyamızın en önemli bölgesindeki bu devleti görmezden gelemeyiz. Filistin davasını etkin savunmanın yolu da İsrail ile makul, mantıklı, tutarlı, dengeli bir ilişki sahibi olmaktan geçtiği açıktır. Ancak bu demek değildir ki, Kudüs’te ve diğer Filistin topraklarında yaşanan zulümlere, kutsallarımıza yönelik saldırılara, işgallere göz yumacağız, rıza göstereceğiz. Asla. Her ne kadar Mescid-i Aksa’nın 1969 yılında alçakça yıkılmaya çalışılmasının ardından kurulan İslam İşbirliği Teşkilatı dahi bu meseleye yeteri kadar sahip çıkmıyor olsa da, biz kendi tarihimizin, vakarımızın, inancımızın gereğini yerine getirmeyi sürdüreceğiz. Küresel ve bölgesel ihtilaçların gereği olarak İsrail ile siyasi ve ekonomik ilişkilerimizi geliştirmek için attığımız adımlar başkadır, Kudüs davamız başkadır. Atamız Selçuklu ‘Kudüs’ten bana ne’ dememiş. Asırlarca Haçlı seferlerine karşı bu davaya gövdesini set yapmıştı. Atamız Osmanlı, ‘Kudüs’ten bana ne’ dememiş, fethinden itibaren bu toprakları elinin, başının, kalbinin üzerinde tutmuştu. Ecdadımız asırlar boyunca dört bir yandan gelen saldırılara karşı bu toprakları korumuş şehirlere ve kadim eserlere sahip çıkmış, tarihinin ve inancının üzerine yüklediği tüm vazifeleri yerine getirmiştir. Kudüs’ten çekilen son Osmanlı birliğinin geride bıraktığı artçılardan son nefesine kadar Mescid-i Aksa’daki nöbetini sürdüren Iğdırlı Hasan Onbaşı’nın hikayesi hepimizin kalbindeki sızının ortak ifadesidir. Tüm dünya sessiz kalsa bile biz Kudüs davasını, Mescid-i Aksa’ya sahip çıkma irademizi yüksek sesle sürdüreceğiz. Nitekim hem Filistin Devlet Başkanı Sayın Abbas ile hem BM Genel Sekreteri Sayın Guterres ile hem Ürdün Kralı 2. Abdullah ile hem de sağduyusuna ve samimiyetine güvendiğim İsrail Cumhurbaşkanı Sayın Herzog ile yaptığım görüşmelerde bu konudaki duruşumuzu ve tavrımızı kendilerine ifade ettik. Temennimiz şu mübarek günlerde Kudüs’te yaşanan zulümlerin son bulması, bölgede yaşayan herkesin kendi inancına göre huzur içinde hayatını sürdürmesidir” şeklinde konuştu.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Siyasetin yumuşama dönemine girdiğini görüyoruz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bundan önceki süreçlerde bu tür maalesef adımlar atılmadı. Ve bu adımın atılmasıyla siyasetin ülkemizde çok daha yumuşama dönemine girdiğini görüyoruz. Ben de Özgür Bey’e ilk fırsatta böyle bir ziyaretin karşılığını yapacağımı söyledim. Türkiye’nin buna ihtiyacı var. Türk siyasetinin buna ihtiyacı var. Ve ilk fırsatta da bu ziyareti gerçekleştirerek Türkiye’de siyasetin yumuşama sürecini başlatalım istiyorum. Bu adımı da atacağız” dedi.

MİKAİL BIYIKLI – ERDİ DEMİR
İSTANBUL-Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, öğle saatlerinde Üsküdar Kısıklı’da bulunan konutundan çıkarak, Cuma namazı için Çilehane Camii’ne geçti. Burada cuma namazını kılan Erdoğan, cami çıkışı gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile görüşmesini sorması üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bildiğiniz gibi Özgür Bey şu anda CHP’de genel başkan oldu. Genel başkan olduktan sonra böyle bir ziyareti kendisinin gerçekleştirmiş olması iktidar ve ana muhalefet arasında aslında olumlu bir gelişme oldu. Bundan önceki süreçlerde bu tür maalesef adımlar atılmadı. Ve bu adımın atılmasıyla siyasetin ülkemizde çok daha yumuşama dönemine girdiğini görüyoruz. Ben de Özgür Bey’e ilk fırsatta böyle bir ziyaretin karşılığını yapacağımı söyledim. Türkiye’nin buna ihtiyacı var. Türk siyasetinin buna ihtiyacı var. Ve ilk fırsatta da bu ziyareti gerçekleştirerek Türkiye’de siyasetin yumuşama sürecini başlatalım istiyorum. Bu adımı da atacağız” dedi.(DHA)

Okumaya devam et

Eğitim

Canik Belediyesi’nden mesleki istihdama katkı

Samsun Canik Belediyesi’nin ilçede gerçekleştirdiği ücretsiz Mesleki Türkçe Eğitimleri vatandaşların yoğun ilgisiyle devam ediyor. Vatandaşların mesleki istihdamına katkılar sunan eğitim programında, sözlü iletişim, okuma, yazma ve dil bilgisi konularında eğitimler gerçekleştiriliyor.

RÜMEYSA BULUT
SAMSUN-Canik Belediyesi ve RET International Derneği Samsun Temsilciliği iş birliğiyle ilçe sakinlerinin hizmetine sunulan Benim Hayatım Toplum Merkezi’nde, vatandaşlar ücretsiz Mesleki Türkçe Eğitimleri ile bir araya geliyor. Mesleki istihdama katkılar sunan Mesleki Türkçe Eğitimleri çerçevesinde, kursiyerlere zihinlerinde düşünüp tasarladıklarını, gördüklerini, izlediklerini, sözlü ve yazılı bir biçimde anlatabilme becerisi kazandırılıyor. Uzman eğitmelerin eşliğinde sürdürülen Mesleki Türkçe Eğitimleri’nde konuşma pratiği çalışmaları da gerçekleştiriliyor. (DHA)

Okumaya devam et

Siyaset

Bahçeli’den ‘Türkçülük Günü’ mesajı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “1944 Türkçülük ve Turancılık Davası’nın 80’inci yıl dönümünde, Türk milliyetçiliğinin merhum ve muhterem inanç anıtlarını rahmetle, hürmetle, minnetle anıyorum” dedi.

ANKARA-Bahçeli, 3 Mayıs Türkçülük Günü mesajında, “Türk milliyetçiliği, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu fikriyatı, Türk milletinin kurtuluş ilhamı, aynı zamanda var oluş iradesidir. Merhum Peyami Safa’nın isabetle temas ettiği üzere, yeni Türk devletinin iki ana davasından birisi çağdaşlaşmak ise diğeri milliyetçiliktir. Şayet millet ortak değerler etrafında kenetlenmişse, şayet birlik ve dayanışma hissiyatıyla kaderini tayin etmişse, bunun dibacesi, en bariz dinamiği milliyetçiliktir.

3 Mayıs meşalesi, esas itibarıyla Türk milliyetçilerinin iç ve dış çalkantılar karşısında göstermiş oldukları direncin aydınlığı; baskı, dayatma ve zor şartlarda sivil, meşru ve demokratik duruşun ahkamıdır. Merhum Hüseyin Nihal Atsız’ın dediği gibi, 3 Mayıs milli şuurun ayağa kalkışı, küresel güç blokları arasında sarkaç gibi gidip gelen köşesiz politikalara karşı Türk milliyetçilerinin hür ve ahlaki direniş kararıdır. Bugün bir bayram veya kutlama gününden ziyade bir idrak, bir ifade, bir anma, istikbale yönelik milliyetçi çağrının maşeri vicdanda kök salma özleminin bir hamlesidir” dedi.

Bahçeli, 1 Mayıs kutlamalarına değinerek, “Emek ve değer nedir bilmeyen, adalet ve hukuk nedir tanımayan; yağma, talan ve yıkımı ideoloji haline getiren başıbozuk güruhun 1 Mayıs’ta sahneledikleri vandallıklar medeniyet ve meşruiyet ölçüleriyle bağdaşmazken, Türk milliyetçilerinin tam 80 yıl evvel kanuni sınırlar içinde, fikir ve demokrasi namusuna riayet ederek yaptıkları gösteriler hala takdir ve tazimle hatırlanmaktadır. Diyor ya Merhum Hüseyin Nihal Atsız; ‘Maviyi unutsak bile mazi kökümüzdür, en tatlı gülen yüz bize mazideki yüzdür.’ İnancım odur ki, mazinin parlayan yüzü hiç solmayacak, Türk tarihinin derinliklerinden çağlayarak yükselen milliyetçi çağrı Türk milletinin diriliş azmini canlı tutacak, geleceğini de inşa ve ihya edecektir. Dünyanın çetin ve çetrefilli bir tarih aralığında, İkinci Dünya Savaşı’nın beşeriyeti yakıp yıktığı bir zaman sürecinde Merhum Hüseyin Nihal Atsız’ın devrin Başbakanına yazmış olduğu iki açık mektup sonucunda başlayan 1944 Türkçülük ve Turancılık Davası’nın 80’inci yıl dönümünde, Türk milliyetçiliğinin merhum ve muhterem inanç anıtlarını rahmetle, hürmetle, minnetle anıyorum. 3 Mayıs ruhunun, Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerine ulaşma mücadelesinde sahip olduğumuz milli şuura daha da güç ve feyz vermesini temenni ediyorum” ifadelerini kullandı. (DHA)



Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.