Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Ekonomi

Bakan Karaismailoğlu: Karadeniz önümüzdeki on yıllarda Avrasya’nın ticaret gölü olacak

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Karadeniz’in önümüzdeki on yıllarda Avrasya’nın ticaret gölü olacağını belirterek “Karadeniz’in artan ticari trafiğini ve buradan sağlayacakları kazançları ön gören tüm Karadeniz ülkeleri liman yatırımlarına hız vermiş, hummalı hazırlıklara başlamıştır. Karadeniz’de hakimiyet yarışının kazananı olmak herkesten çok bize yakışacak” dedi.

Bekir Koca – Ersen Küçük – Ozan Köse
TRABZON-
Ankara’dan havayolu ile bu sabah Trabzon’a gelen Bakan Adil Karaismailoğlu, Araklı Belediyesi’ni ziyaretinin ardından Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Sürmene Deniz Bilimleri Fakültesi Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği öğrencileri ile bir araya geldi. KTÜ Deniz Bilimleri Fakültesi’ndeki buluşmanın ardından Bakan Adil Karaismailoğlu, Çamburnu Tersanesi’nde Başaran Gemi Sanayii tarafından yapılan balık avlama gemisinin suya indirme törenine katıldı.

Törende konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Türkiye’nin özellikle balıkçı gemisi ihracatında son yıllarda önemli mesafeler aldığını söyledi. “Yerli ve millî gemi sanayimiz ile gurur duyuyoruz” diyen Karaismailoğlu “Karadeniz’i Türk Ticaret Gölü’ne çevirmek için attığımız adımlarda, bölgemize Bakanlık olarak yaptığımız yatırımlar geniş yer tutuyor. Bölgemizde denizcilik sektörümüze çok önemli yatırımlar yaptık. Bir çok projemizde halihazırda devam ediyor. Tamamı 440 bin metrekare olan Yeniçam tersanemizde 11 adet üretici firma faaliyet gösteriyor. Bu alanda, 300 kardeşimiz de istihdam ediliyor. Her tonajdaki balıkçı teknelerimiz ile diğer gemilerin bakım ve onarımının yapılabildiği tersanemizde, birçok Avrupa, Asya ve Afrika ülkesi için de gemi yapımı devam ediyor. Yatırımlarımızla bölgenin ekonomik gelişimini, bütünsel kalkınma yaklaşımımız doğrultusunda destekliyoruz” diye konuştu.

İki gün sonra 14 Mayıs’ta dünyanın sayılı, ülkemizin de 2. deniz dolgusuyla inşa edilen havalimanı olan Rize-Artvin havalimanını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımı ile açacaklarını da hatırlatan Karaismailoğlu “Uygulamalarımız, politikalarımız ve düzenlemelerimiz sayesinde küresel bir güce dönüşen Türk havacılığı 58. havalimanına kavuşacak. Avrupa’da başka bir örneği olmayan, 3 milyon metrekare alanda inşa edilen Rize-Artvin Havalimanı’mızı tamamlandık. Havalimanımız yılda 3 milyon yolcu kapasiteli, coğrafi özellikleri nedeniyle karayolu ulaşımının güç olduğu Doğu Karadeniz bölgemizin ulaşım ihtiyacı daha hızlı ve konforlu bir şekilde sağlayacak. Rize Artvin Havalimanımızı Trabzon havalimanı ile birlikte Türkiye’mizin de ötesinde, Karadeniz’e kıyısı olan tüm ülkelere ve Asya ile Avrupa arasındaki en önemli ticaret yollarından olan ‘Orta Koridor’a, kısacası dünyanın hizmetine sunuyoruz. Karadeniz önümüzdeki on yıllarda Avrasya’nın ticaret gölü olacak. Karadeniz’in artan ticari trafiğini ve buradan sağlayacakları kazançları ön gören tüm Karadeniz ülkeleri liman yatırımlarına hız vermiş, hummalı hazırlıklara başlamıştır. Karadeniz’de hakimiyet yarışının kazananı olmak herkesten çok bize yakışacak” şeklinde konuştu.

“Rakibi İspanya’yı geride bırakan Türkiye, en fazla balıkçı gemisi ihracatı yapan ülke oldu”

Konuşmasında Türk gemi sanayisinin geldiğini noktayı verdiği rakamlarla anlatan Bakan Adil Karaismailoğlu, “Türk gemi sanayisi son teknolojileri kullanan, çevre duyarlılığı yüksek olan, bilgi birikim ve tecrübesi yerinde, kalite ve süre taahhütlerine sadık kalan dünyada saygın bir yere sahip bir sektördür. Bilişim sektörünün de desteği ile gemi adamı ve belgeleme süreçlerinde de ciddi yenilikler yapıyoruz. Gemi sanayimizin, istihdam ve ülke ekonomisine katkısı da önemli oranlara ulaştı. Gemi sanayimizin inovatif, çevreci ve alternatif enerji kullanma yeteneği gün geçtikçe artıyor. 2003’ten itibaren hükûmetlerimizin izlediği akılcı politikalarla, 0,55 milyon DWT olan tersane kapasitemizi, 7,5 katına çıkararak 4,65 milyon DWT’e ulaştırdık. Bunun yanında tersanelerimizin gemi bakım-onarım miktarı son 10 yılda yüzde 95 oranında artmıştır. Gemi inşa sektöründeki istihdam oranı son on yılda yüzde 115 artışla yaklaşık 80 bin kişiye ulaştı. 2020 yılında rakibi İspanya’yı geride bırakan Türkiye, en fazla balıkçı gemisi ihracatı yapan ülke oldu. Tersanelerimizde son iki yıl içinde 131 adet balık avlama gemisi tamamlanırken, 59 geminin de inşasına devam ediyoruz. Dünyanın ilk hibrit balıkçı gemisi ile birlikte dünyanın en büyük canlı balık taşıma gemisinde yine Türk mühendislerinin imzası vardır. Dünya balıkçılığında en önde yer alan Norveç, İzlanda, İrlanda ve İngiltere’ye balık avlama gemisi ihraç ediyoruz. Türkiye, gemi geri dönüşüm sanayiinde 1,5 milyon gross tonluk kapasitesi ile de dünyada 4. sırada yer alıyor” ifadelerini kullandı.

“Ülkemizi ‘denizci’ ülke yapmak için çalışmalarımızı hızlandırdık”

3 tarafı denizlerle kaplı olan Türkiye’yi ‘Mavi Vatan’da da etkin ve söz sahibi yapmak için canla başla çalıştıklarını vurgulayan Bakan Adil Karaismailoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ülkemizi ‘denizci’ ülke yapmak için çalışmalarımızı hızlandırdık. 2003’de Türk sahipli deniz ticaret filosu 9 milyon detveytten bugün 31 milyon detveyte yükseldi. Limanlarımızda elleçlenen yük miktarını 190 milyon ton iken, bunu 526 milyon tona çıkarmanın gururunu yaşıyoruz. 2022 yılının ocak-nisan döneminde limanlarımızda elleçlenen yük miktarını bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 6,6 artırarak, 180 milyon 590 bin 500 ton olarak gerçekleşti. Aynı şekilde, ocak-nisan döneminde limanlarımızda elleçlenen konteyner miktarı da bir öncesi yılın aynı dönemine göre yüzde 4,1 oranında artarak 4 milyon 254 bin 531 TEU oldu. 2022’nin Ocak-Şubat döneminde denizyolunun parasal payı, geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 29 oranında artarak 82,3 milyar dolara yükseldi. Yeni Türkiye’yi gençlere en güçlü şekilde emanet etmek için, her alanda olduğu gibi denizcilik alanında da bugünü-yarını değil, 30 yıl sonrasını planlıyoruz. Türkiye’nin denizciliğini her alanda daha da geliştirmek için akılcı yaklaşımlarla, ortak akılla, devlet hassasiyetiyle planlarımızı yapıyoruz.”

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ekonomi

Bakanlıktan altında ‘ithalat kotası’ açıklaması

Hazine ve Maliye Bakanlığı, altın ithalatında yaşanan artışın cari dengeye olumsuz etkisinin azaltılması amacıyla işlenmemiş altın ithalatına yönelik tedbir alınmasına ihtiyaç duyulduğunu açıkladı.

ANKARA-Bakanlık, işlenmemiş altın ithalatındaki kota tedbirlerine ilişkin son günlerde gündeme gelen sorulara yazılı açıklama yaparak, yanıt verdi.

1- Kota uygulamasına neden ihtiyaç duyuldu?

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre; 2022 yılında işlenmemiş altın ithalatı bir önceki yıla göre miktar bazında yaklaşık yüzde 200’ün üzerinde bir artışla 379,2 ton (20,4 milyar dolar), 2023 yılı ilk 7 ayında ise yaklaşık 320 ton (19,2 milyar dolar) gerçekleşmiştir. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından yayımlanan ödemeler dengesi istatistiklerine göre; 2022 yılında 49,1 milyar dolar gerçekleşen cari işlemler açığının 19,4 milyar doları (yüzde 39’u) net altın ithalatı kaynaklı olmuştur. 2023 yılının ilk 7 ayında ise cari işlemler açığı 42,3 milyar dolar gerçekleşmiş, net altın ithalatı 17,7 milyar dolar ile açığın yüzde 42’sini oluşturmuştur. Altın ithalatında yaşanan artışın cari dengeye olumsuz etkisinin azaltılması amacıyla işlenmemiş altın ithalatına yönelik tedbir alınmasına ihtiyaç duyulmuştur.

2- Kota miktarı nasıl belirlendi?

İşlenmemiş altın ithalatının azaltılmasına yönelik çeşitli politika tedbirleri değerlendirilerek hızlı ve etkili bir tedbir olarak kota uygulanmasına karar verilmiştir. Kota uygulamasına 7 Ağustos 2023 tarihinden itibaren geçilmiş olup, aylık kota miktarı işlenmemiş altın ithalatının uzun dönem aylık ortalaması olan 8 tonun 1,5 katı olacak şekilde 12 ton olarak belirlenmiştir.

3- Kota uygulaması hangi ithalat işlemlerini kapsamaktadır?

Kambiyo mevzuatı uyarınca işlenmemiş altın ithalatı Bakanlığımızca yetkilendirilen kıymetli madenler aracı kuruluşları aracılığıyla yapılabilmekte olduğundan, bahse konu kota söz konusu şirketler tarafından gerçekleştirilen ithalat işlemlerinde uygulanmaktadır. Kıymetli madenler aracı kuruluşu olmayan kişilerce yalnızca Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında işlenmemiş altın ithal edilmesi mümkün bulunmakta olup. DIR kapsamında gerçekleştirilen işlenmemiş altın ithalatı işlemleri kota uygulamasının dışında tutulmuştur.

4- Kota dağılımı nasıl yapıldı?

Aylık kota miktarının dağılımı için belirleyici kriter olarak kıymetli madenler aracı kuruluşlarının Ocak 2022-Temmuz 2023 döneminde gerçekleştirdikleri ve kota uygulamasının kapsamına giren işlenmemiş altın ithalatı miktarları esas alınmış olup dağılım nesnel şekilde, kural bazlı olarak gerçekleştirilmektedir. Ayrıca, belirtilen dönemde kota kapsamına giren işlenmemiş altın ithalatı gerçekleştirmemiş, ancak kota uygulamasından sonra ithalat yapmak isteyen firmalar için bir rezerv miktarı ayrılmıştır.

5- Kota uygulaması sürecinde hangi değişiklikler yapıldı?

Kota uygulaması sürecinde kıymetli madenler aracı kuruluşu olmayan mücevher ihracatçısı firmaların ham maddeye sınırlı erişim ve uluslararası piyasalarla oluşan fiyat marjlarının yüksekliği sebebiyle sorun yaşadıkları Bakanlığımıza iletilmiş, sorunların giderilmesini teminen kotanın bir bölümü sadece mücevher ihracatçıları için bankalar üzerinden kullanılmak üzere tahsis dilmiştir. Böylelikle, mücevher ihracatçılarının söz konusu bankalara başvurarak DİR dışında gerçekleştirdikleri ihracat işlemlerini teşvik etmek suretiyle, yaptıkları ihracatın miktarına uygun şekilde işlenmemiş altın satın alabilmelerine imkan sağlanmıştır. Takip eden dönemde sektörle gerçekleştirilen toplantılarda dile getirilen hususlar, Bakanlığımıza intikal eden talepler ve geri bildirimler sonucunda, uluslararası piyasalarla oluşan fiyat marjlarının azaltılması ve uygulamanın etkinliğinin artırılabilmesi için kota dağılımında kıymetli madenler aracı kuruluşlarının payı azaltılarak mücevher ihracatçılarına satış için tahsis edilen kota artırılmış; ayrıca üretici ve ihracatçıların ham madde ihtiyacının daha geniş kapsamda karşılanabilmesini teminen Ticaret Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş kuyum işletmelerine satılmak üzere iki kamu bankasına kotanın bir bölümü tahsis edilmiştir.


Okumaya devam et

Ekonomi

Tüketici enflasyonunda en yüksek ağırlık, gıda harcamalarında

Tüketici fiyatlarına etki eden ana harcama grupları içinde Nisan 2024 döneminde en yüksek ağırlığı yüzde 24,98 oranla gıda ve alkolsüz içecekler oluşturdu.

CANER ÜNVER
ANKARA-Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre; nisan ayında yıllık tüketici enflasyonu yüzde 69,80 oranla bu yılın en yüksek seviyesine çıktı. Tüketici enflasyonunu oluşturan toplam 12 ana harcama grubunda ağırlığı en yüksek harcamalar, yüzde 24,98 oranla gıda ve alkolsüz içecekler, yüzde 17,35 oranla ulaştırma, yüzde 14,20 oranla konut, yüzde 8,17 oranla lokanta ve oteller, yüzde 8,12 oranla ev eşyası ve yüzde 6,94 oranla giyim ve ayakkabı oldu.

Toplam 37 harcama kalemi içeren gıda ve alkolsüz içecekler harcama grubunda en yüksek payı yüzde 2,62 oranla patates ve bazı yumru bitkileri hariç sebze harcamaları aldı. İkinci sırada yer tutan harcama grubu ulaştırmada yüzde 7,07 oranla benzinli otomobil fiyatları tüketici enflasyonuna etki etti. Konut harcamalarının yüzde 5,06 oran ile büyük bir bölümünü kira ödemeleri oluşturdu. Lokanta ve otellerde en yüksek harcama kalemi yüzde 6,01 oranla yiyecek hizmetleri olurken; ev eşyası grubunda yüzde 1,40 oranla temizlik malzemeleri, giyim ve ayakkabı grubunda ise yüzde 2,29 oranla kadın giyimi tüketici enflasyonuna en fazla etki eden harcama kalemi oldu.

AĞIRLIKLARIN TESPİTİ

Ağırlıkların tespitinde ve endeks hesaplamasında Amaca Göre Bireysel Tüketim Sınıflaması kullanıldı. Harcamalar 12 ana grup altında toplandı. Endekste toplam 404 madde kapsama alındı. Ağırlıkların kaynağı ise tüm sosyo-ekonomik gruplardan yaklaşık yıllık 15 bin hane halkı ile yapılan hane halkı bütçe anketi, kurumsal nüfus bireysel tüketim harcamaları anketi, yabancı uyrukluların Türkiye’de yapmış oldukları harcamalar için çıkış yapan yabancı ziyaretçiler anketi ve idari kayıtlardan elde edilen harcama ve ciro bilgileri, ulusal hesaplar hane halkı nihai tüketim harcama verilerinin değişim hızları ile genişletilerek hesaplandı.

Okumaya devam et

Asayiş

Fahiş fiyat artışı ve stokçuluk yapan işletmelere 61,6 milyon lira ceza uygulandı

Ticaret Bakanlığı, Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu tarafından fahiş fiyat artışı ve stokçuluk yaptığı tespit edilen işletmelere toplam 61 milyon 66 bin 431 lira idari para cezası uygulandığını açıkladı.

ANKARA-Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre; Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu’nun 2 Mayıs 2024 tarihinde gerçekleştirilen toplantısında başta marketlerdeki temel gıda ve ihtiyaç ürünlerindeki fahiş fiyat artışları olmak üzere; otomotiv sektöründeki stokçuluk eylemleri, hazır beton ve çimento sektöründeki fahiş fiyat artışları ve ekmek fiyat tarifelerine aykırı satışlar kurul gündemine alınarak incelendi. Böylece, Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu tarafından fahiş fiyat artışı ve stokçuluk yaptığı tespit edilen işletmelere toplam 61 milyon 66 bin 431 lira idari para cezası uygulandı. Ayrıca; Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu tarafından 2023 yılında fahiş fiyat artışı ve stokçuluk yaptığı tespit edilen işletmelere 355 milyon 804 bin 957 lira idari para cezası uygulandı. (DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.