Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

Bakan Çavuşoğlu: Türkiye’nin bu üyelik sürecini ayırmak gibi bir çalışması yok

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Estonya’da düzenlediği basın toplantısında, “İsveç ve Finlandiya’nın üyelik başvurusuyla ilgili imzalanan bir üçlü mutabakat var. Bu protokol, üye devletlerin tamamı tarafından onaylandığında her ikisi de NATO’ya üye olacaklar. Ancak şu aşamada Türkiye’nin bu üyelik sürecini ayırmak gibi bir çalışması yok” dedi.

TALLİNN-
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Macaristan temaslarının ardından Estonya’ya geçti. Çavuşoğlu, başkent Tallin’de Estonya Dışişleri Bakanı Urmas Reinsalu ile ortak basın toplantısı düzenledi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, toplantının son derece verimli geçtiğini ifade ederek, “İki ülke arasındaki karşılıklı ziyaretler yoğun hale geldi ve son derece de sonuç odaklı ziyaretler gerçekleştiriyoruz. Estonya ile çok güçlü ilişkilerimiz var, hem dost ülke hem müttefikimiz. Önümüzdeki yıl diplomatik ilişkilerimizin tesisinin de 100. yılını kutluyor olacağız” dedi.

Bugünkü görüşmelerde ikili ilişkilerin ele alındığını kaydeden Bakan Çavuşoğlu, “Estonya’nın AB ile ilgili programının da Türkiye’den ilgi çekiyor olması önemli. Daha fazla vatandaşımız ve firmalarımız ziyaret ediyor. Antalya ve Alanya’ya olan ziyaretlerin sayısı arttı. Yaz aylarında Bodrum ve Antalya’ya doğrudan uçuşlar var. Türk öğrenciler ise eğitimlerini burada devam ettirme konusunda son derece istekliler. Estonyalı öğrencilerin Tallin Üniversitesi’nde Türkçeye olan ilgileri beni mutlu ediyor” ifadelerini kullandı.

Estonya’da FETÖ’nün mevcudiyeti konusuna değinen Bakan Çavuşoğlu, “Estonya’da da böyle bir mevcudiyet var. Bu konudaki endişelerimi ve beklentilerimi paylaştım. Bölgesel konuları değerlendirme fırsatımız oldu. NATO’nun genişlemesi de bizim gündemimizde. Savaşı reddediyoruz. Ukrayna’yı desteklemeye devam ediyoruz. Adil barışın olması gerektiğine inanıyoruz. Ukrayna’nın toprakları işgal edildi. Bu seviyede çabalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz. Rusya ile diyalogumuzu sürdürüyoruz. Şu anda durum biraz daha komplike hale geldi. Savaşın daha ilk günlerinde biraz daha kolaydı ancak çabalarımızı sürdürmeliyiz” açıklamasını yaptı.

“İsveç’ten bu taahhütlerini yerine getireceklerine dair henüz somut bir adım görmedik”

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Estonyalı bir basın mensubunun İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyesi olması durumunda kendilerini daha güvende hissedeceklerini ve Türkiye’nin, müttefiki olan Estonya için gerekeni yapıp yapmadığına ilişkin soruyu şu şekilde yanıtladı:
“Estonya’nın bu konudaki güvenlik endişelerini anlıyoruz. Bu iki ülkenin güvenlik endişelerini de anlıyoruz. Finlandiya ve İsveç’ten kuzeyde sizin komşularınız. İşte bu nedenle Türkiye zaten NATO misyonlarını ve özellikle de buradaki NATO faaliyetlerini güçlendirmek için elinden geleni yapıyor. NATO için aslında iki tehdit var. Rusya Federasyonu ve terörizm. Estonya’nın ve diğer iki aday ülkenin meşru endişelerini anlıyoruz. Ancak müttefiklerimizden Türkiye’nin ve diğer ülkelerin terörizm ve terörizmle mücadele konusunda güvenlik endişelerini anlamalarını beklemek de bir o kadar meşru bir sebep. Kısaca şunu söylemek istiyorum. Bu ülkeler başvurularını yaptıklarında, endişelerimizi dile getirdik ve bu iki ülkeyle müzakereler yapıldıktan sonra Madrid’de üçlü bir mutabakat zaptı imzalandı. Ben kendi ülkem adına bunu imzaladım. Şu anda bu iki ülkenin bir taahhüdü var. Bu mutabakat zaptını uygulamakla ilgili bir taahhütte bulundular. Evet, tabii ki İsveç’te yeni bir hükümet kuruldu. Çok daha güçlü bir siyasi irade görüyoruz. Finlandiya’yla görece olarak Finlandiya üyeliğiyle ilgili biraz daha az sorun var. Ancak siyasi bir irade ifade etmiş olmalarına rağmen özellikle İsveç’ten bu taahhütlerini yerine getireceklerine henüz somut bir adım görmedik. Bu üçlü mutabakat zaptının uygulanması için somut adımlar bekliyoruz. Dostlar ve müttefikler olarak birbirimizin meşru güvenlik endişelerini anlamalıyız. Sadece tek taraflı bir meşru endişeyi anlamak yeterli değil. Türkiye her zaman NATO’nun açık kapı politikasını destekleyen bir ülke oldu. Türkiye, Bükreş Zirvesi’nden bu yana NATO’ya her zirvede ve her bakan seviyesindeki toplantıda bu ülkelerle ilgili onların NATO üyesi olmasıyla ilgili hatırlatmalar yapıyor. Dolayısıyla biz NATO’nun genişlemesine karşı değiliz. Bunu güçlü bir biçimde destekliyoruz ancak bizim güvenlik endişelerimizin de karşılanması gerekiyor.”

“Finlandiya’nın üyeliğiyle ilgili daha az sorun var”

Finlandiya’nın İsveç olmadan da NATO’ya kabul edilmesine ilişkin bir karar alınıp alınmadığı sorusunu yanıtlayan Bakan Çavuşoğlu, “En başından bu yana ifade ettiğimiz gibi Finlandiya’yla ilgili daha az sorun var. Finlandiya’da da FETÖ ve PKK destekçileri var. Ancak bu provokasyonlarla ilgili, bir radikal kişi gidip bizim kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’i yakıyor. İsveç burada buna sadece izin vermekle kalmıyor, bir güvenlik imkanı tanıyor. Tabii ki her ülkede bu tür olaylarda bile herhangi bir başka güvenlik tehlikesinin oluşmaması için atması gereken adımlar var. Bu süre içerisinde Finlandiya hiçbir şekilde böyle bir provokasyona izin vermeyeceğini duyurdu ve açıkladı. Dolayısıyla böyle bir siyasi iradeye ihtiyacı var. Hemen hemen mevzuatlar zaten birbirine benziyor. Finlandiya’nın üyeliğiyle ilgili daha az sorun var. Biz zaten başından beri bunun altını çiziyoruz. Ancak yine de bu iki ülkenin üyelik süreçlerini ayırmak benim görevim değil. Bu iki ülkeyle ilgili bir durum, bir imza attılar. Tek bir protokol var. İsveç ve Finlandiya’nın üyelik başvurusuyla ilgili imzalanan bir üçlü mutabakat var. Bu protokol, üye devletlerin tamamı tarafından onaylandığında her ikisi de NATO’ya üye olacaklar. Ancak şu aşamada Türkiye’nin bu üyelik sürecini ayırmak gibi bir çalışması yok. Bu, NATO çerçevesinde atılacak bir adım. Eğer iki ülke üyelik süreçlerini ayırmaya karar verirlerse NATO da bu üyelik süreçlerini ayırmaya karar verirse Türkiye, Finlandiya’nın üyeliğini ayrı bir biçimde o aşamada değerlendirecektir. Daha da olumlu bakacaktır” ifadelerine yer verdi.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ekonomi

Mesleki yaralanmalarda Türkiye 11. sırada

RÜMEYSA BULUT
HABER MERKEZİ-İş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin sadece yasal bir zorunluluk değil insanın en temel haklarından biri olduğunu vurgulayan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ülkemizde, iş sağlığı ve güvenliği konusunda önemli adımlar atılmakla birlikte hala iyileştirilmesi gereken alanlar bulunmaktadır. Özellikle küçük ölçekli işletmelerde ve belirli sektörlerde iş kazaları ve meslek hastalıkları daha sık görülmektedir. Bu nedenle, iş sağlığı ve güvenliği konusunda farkındalığın artırılması, yasal düzenlemelerin takip edilmesi, düzenli denetimlerin yapılması ve çalışanların eğitimine önem verilmesi büyük önem taşımaktadır. Sonuç olarak, iş sağlığı ve güvenliği sadece bir yasal zorunluluk değil, aynı zamanda insanların en temel haklarından biridir” dedi.

– “2023’TE 2 BİN İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ”

İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası vesilesiyle yazılı bir mesaj yayınlayan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “ILO verilerine göre 2023 yılında Türkiye, ölümcül olmayan mesleki yaralanmalar bakımından dünyada 11. sırada, ölümlü iş kazası sayısı bakımından ise 15. sırada yer alıyor. İş kazaları üzerine veriler toplayan ve paylaşan İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) verilerine göre 2023 yılında en az bin 929 işçi hayatını kaybetti. Bir ülkede meydana gelen iş kazalarının sayısının azalması, o ülkenin iş sağlığı ve güvenliği açısından ne kadar başarılı olduğunun bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. İş sağlığı ve güvenliği yönetiminin uygulanabilirliği ile iş kazalarının önceden engellenmesi oldukça önemlidir. Unutulmamalıdır ki her iş kazası önlenebilir nitelikte bir risktir ve bu konuda alınacak önlemler hayati önem taşır. Herkesin sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamına sahip olması, daha verimli ve mutlu bir işgücü yaratmaya yardımcı olur” ifadelerini kullandı.

-“SAĞLIKLI ÇALIŞMA ORTAMI İŞLETME YARARINDIR”

İş sağlığı ve güvenliği konusunun seçenek değil zorunluluk olduğunu belirten Palandöken, “Çalışanların daha güvenli bir ortamda çalışmalarını sağlamak, hem işverenlerin hem de çalışanların ortak sorumluluğudur. İşverenlerin ve çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusunda bilinçlenmeleri, uygun ekipmanların kullanımı, risklerin değerlendirilmesi ve önleyici tedbirlerin alınması önemlidir. Sağlıklı çalışma ortamları oluşturarak, çalışanların daha mutlu, daha sağlıklı ve daha verimli olmalarını sağlamak hem işletmelerin hem de toplumun yararınadır. Esnaf ve sanatkarlar için iş sağlığı ve güvenliği konularına uyum sağlamak, yasal sorunlardan kaçınmak ve işletmelerini güvende tutmak açısından hayati öneme sahiptir. İşletmelerin itibarını korumak için düzenli olarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmalı ve çalışanlara gerekli eğitimler verilmelidir. Bu vesile ile 4 – 10 Mayıs İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası’nda tüm işletmelere kazasız bir çalışma hayatı dilerken, bu konuda daha bilinçli, duyarlı ve sorumlu olmamız gerektiğinin altını çiziyorum” dedi.

Okumaya devam et

Genel

Sudan Cumhurbaşkanının oğlu Ankara’da son yolculuğuna uğurlandı

Ankara’da motosikletiyle otomobile arkadan çarptığı kazada yaralanıp, tedavi gördüğü hastanede 2 ay sonra hayatını kaybeden Sudan Cumhurbaşkanı Abdulfettah el-Burhan’ın oğlu Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, Karşıyaka Mezarlığı’nda son yolculuğuna uğurlandı.

Gizem KARADAĞ- Canberk ÖZTÜRK
ANKARA-Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, 7 Mart’ta akşam saatlerinde Gölbaşı ilçesine bağlı Kızılcaşar Mahallesi Kiraz Bulvarı’nda motosikleti ile hafif ticari araca çarptı. Çarpmanın etkisiyle savrulan Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, ağır yaralandı. Olay yerindeki ilk müdahalenin ardından ambulansla Bilkent Şehir Hastanesi’ne kaldırılan el-Burhan Rahman, hastanenin yoğun bakım sevisine alındı. Yaklaşık 2 aydır yaşam mücadelesi veren Sudan Cumhurbaşkanı‘nın oğlu Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, dün hayatını kaybetti.

Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman için Ankara’da Karşıyaka Camii’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene, Sudan Cumhurbaşkanı Abdulfettah el-Burhan, ailesi, yakınlarının yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, MİT Başkanı İbrahim Kalın, AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Bekir Bozdağ ile çok sayıda kişi katıldı. Cenaze namazını Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş kıldırdı. Öğle kılınan namazın ardından Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman’ın cenazesi Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verildi.(DHA)

Okumaya devam et

Asayiş

İliç’teki maden faciasında cansız bedenine ulaşılan 2 işçi, toprağa verildi

Erzincan’ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında cansız bedenlerine ulaşılan işçilerden Ramazan Çimen ile Kenan Öz’ün cenazeleri, bugün törenle toprağa verildi.

Muzaffer KOŞAN
ERZİNCAN-İliç ilçesinde Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye ait altın madeninde, 13 Şubat’ta yaklaşık 10 milyon metreküp toprağın yamaçtan akması ile heyelan altında kalan 9 işçiden kıdemli kırıcı vardiya süpervizörü Ramazan Çimen ile kıdemli istifleme ve aglomeratör süpervizörü Kenan Öz’ün, dün akşam saatlerinde cansız bedenlerine ulaşıldı.
Evli ve 3 çocuk babası olan Ramazan Çimen ile evli ve 2 çocuk babası olan Kenan Öz için bugün cenaze töreni düzenlendi. İliç ilçesindeki Yusuf Ziya Demir Camisi’nde öğlen kılınan cenaze namazına protokol, Çimen ve Öz’ün ailesi, yakınları ve vatandaşlar katıldı. Erzincan Müftüsü Muharrem Gül’ün kıldırdığı cenaze namazı sonrası Çimen ve Öz’ün cenazeleri ilçe mezarlığında toprağa verildi.

5 İŞÇİ ARANIYOR

Faciada toprak altında kalan 9 işçiden Ramazan Çimen ile Kenan Öz ile birlikte 4 işçinin cansız bedenine ulaşıldı. Çok sayıda iş makinesi ve personelin katıldığı aramalarda ilk olarak 5 Nisan’da Uğur Yıldız’ın, 19 Nisan’da Adnan Keklik’in cenazesi bulunmuştu.

Halen toprak altında olan 5 işçiye ulaşmak için çalışmalar aralıksız sürüyor. (DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.