Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Çevre

İklim değişikliği için bir araya geldiler

Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan Yerel İklim Değişikliği Eylem ve Uyum Planı kapsamında düzenlenen Balıkesir Yerel İklim Değişikliği Sektörel Değerlendirme Çalıştayı gerçekleştirildi. Çalıştayda kamu, özel sektör, akademisyen ve sivil toplum kuruluşlarından katılımcılar gün boyunca iklim kriziyle mücadele konusunda görüşmelerde bulundu

Ömer Kantarlıoğlu
BALIKESİR
-Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, BASKİ, Balıkesir Kent Konseyi ve Şehir Araştırmaları ve Teknoloji Geliştirme Merkezi’nin düzenlediği Balıkesir Yerel İklim Değişikliği Sektörel Değerlendirme Çalıştayı Avlu Kongre Merkezi’nde yapıldı. Çalıştayın açılış töreninin ardından Prof. Dr. Abdullah Soykan’ın moderatörlüğünde kurum ve özel sektör temsilcilerinin katıldığı panelle devam etti. Panelin ardından ulaşım, tarım, sanayi, enerji, su yönetimi, belediyeler ve kent konseyleri masalarında iklim değişikliği konusunda değerlendirmelerde bulunuldu.

Vehbi Yörük: “İklim değişikliğiyle mücadelede son dönemeçteyiz”

Çalıştayın açılış töreninde konuşan Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanı Vehbi Yörük çalıştayın amaçları hakkında bilgi vererek Büyükşehir belediyesi olarak iklim değişikliğinin önlenmesi için yaptıkları çalışmalara değindi. Yörük, “Son yıllarda dünyada artan doğal afet ve felaketlerle birlikte iklim değişikliği krizi ve küresel ısınma kavramları hepimizin gündeminde yer almaktadır. Fosil yakıtların yakılması, sanayi süreçleri, arazi kullanımı değişiklikleri ve ormansızlaştırma gibi çeşitli insan faktörleriyle doğal kaynakların azalmasına bağlı olarak hızla artan olumsuz etkiler hepimizi nefessiz bırakmaktadır. İklim krizi covid-19 pandemisi sonrasında dünya gündemini en meşgul eden konu başlığı olacaktır. Bu mesele kalkınma meselesi olduğu kadar sağlık, tarım ve hayvancılık, su, kuraklık ve enerji meselesidir. Önceden oluşan felaketler sonrasında kendimizi toparlamak için yeterli zaman bulabiliyorduk. Ama şimdi yaşadığımız şeyi tam boyutlarıyla anlamlandıramadan yeni bilinmezliklerle karşılaşıyoruz. Ne yazık ki küresel ısınma sadece insan yaşamını değil, bütün eko sistemi etkilemekte ve tabiatın dengesini bozmaktadır. Birçok canlı türü yok olmakta, emanet aldığımız dünya çocuklarımıza eksilerek kalmaktadır. Sürdürülebilir ekosistemin sağlanması, doğallığın korunması ve evlatlarımızın geleceği adına iklim değişikliğiyle mücadele çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğiz. Bunun için önümüzde maalesef kısa bir dönem bulunmakta ve son dönemeçteyiz. Bu nedenle sorumluluk bütün dünyanındır, hepimizindir.

“Büyükşehir yaptıklarıyla iklim değişikliğini önlemeye çalışıyor”

Bununla birlikte ülkemizde hassasiyetle sürdürülen iklim kriziyle mücadele kapsamında Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın Bölgesel İklim Değişikliği Eylem Planları ve net sıfır emisyon hedeflerini dikkatle takip ediyor ve dikkate alıyoruz. Bu doğrultuda Balıkesir Büyükşehir Belediyemiz Çevre Koruma ve İklim Değişikliği Müdürlüğü oluşturarak iklim krizine daha dirençli bir şehir ortaya çıkarmak amacıyla şehrin bütün dinamikleriyle birlikte Yerel İklim Değişikliği Eylem Planı hazırlama çalışmalarımızı başlattık. Ulusal ve uluslararası literatür çalışmalarını gerçekleştirerek Körfez Çevre ve İklim Değişikliği Çalıştayı ve Balıkesir Yerel İklim Değişikliği Planı Çalıştaylarını düzenledik. Şehir dinamiklerinden elde ettiğimiz verilerin desteğiyle sera gazı envanter raporumuzu oluşturduk. Yerel yönetim olarak yenilenebilir enerjiye önem veriyoruz. Kapalı Pazar yerlerinin üzerinde oluşturduğumuz güneş enerji santralleri ve güneş tarlalarıyla temiz enerji üretimine devam ediyoruz. İlçelerimizden her gün topladığımız günlük bin 350 ton evsel atığı düzenli depolama sahamızda havaya, suya, toprağa zarar vermeden depoluyoruz ve çöp gazından enerji üretimi vasıtasıyla metan gazının atmosfere olan olumsuz etkilerini ortadan kaldırıyoruz. Balıkesir Su ve Kanalizasyon İdaremiz ile dere ıslah çalışmalarını yürütüyor, atık su yönetimiyle ilgili projeleri bir bir hayata geçiriyoruz. Suyun yönettiği değil, suyu yöneten şehir olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Su kaynaklarımızı doğru yönetiyoruz. İnşa ettiğimiz tesis ve binalarda yağmur suyu hasadına önem veriyoruz. 10 Numara Şehrin 10 Numara Çocukları Projesiyle okullarımızda çocuklarımıza su kullanımı ve suyun tasarrufu yönünde eğitim çalışmalarına devam ediyoruz. Temiz enerji kadar temiz yakıta da önem veriyoruz. İlimizde fosil yakıt kullanımının azaltılması amacıyla ısınmadan kaynaklı alternatif enerji kullanımının yaygınlaştırılması için fosil yakıt yerine temiz enerji kullanımı noktasında karar aldık. Ulaşım ve lojistik sektörlerinin iklim krizine olan etkilerini azaltmak amacıyla araç filolarımızda doğalgazlı araç dönüşümü başlattık. Projelerimizde yeşil alan ve bisiklet yollarına önem veriyoruz, yeni alanlarla, yollar inşa ediyoruz. İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz ile koordine ettiğimiz “Artık Yok, Sıfır Atık ve İklim Değişikliği” Projemiz kapsamında sıfır atık ve iklim değişikliği konusunda okullarımızda bilinçlendirme çalışmalarını yürütüyoruz. İklim kriziyle mücadele konusunda çalışmalarımıza bağlı olarak kapsayıcı, adil, düşük emisyonlu ve iklime dayanıklı gelecek amacına yönelik iklim değişikliği ve enerji için Belediye Başkanları Küresel Sözleşmesini bu yıl itibariyle imzalamış bulunuyoruz” diye konuştu.

Çalıştaya, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı ve Balıkesir Kent Konseyi Başkanı Mürsel Sabancı, daire başkanları, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve akademik odaların temsilcileri katıldı.

Çevre

Bursa Valiliği’nden toz taşınım uyarısı

Bursa Valiliği tarafından vatandaşlara toz taşınımı uyarısı yapıldı.

BURSA-
Bu gece 23:59’a kadar sürmesi beklenen meteorolojik olayla ilgili şu ifadelere yer verildi: “Yapılan son değerlendirmelere göre; Çarşamba günü bölge genelinde (Eskişehir, Bursa, Kütahya, Bilecik) toz taşınımı beklenmektedir. Toz taşınımı nedeni ile görüş mesafesinde düşme, hava kalitesinde azalma ve ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır.”

Okumaya devam et

Çevre

Tokat’ta 191 konut zarar gördü, 2 bin yıllık köprüde çatlak bile yok

Tokat’ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen depremde üç ilçede toplam 191 konutta hasar oluşurken, 2 bin yıllık tarihi köprüde çatlak dahi oluşmadı.

Yasin Kıras – Yunus Çiftci
TOKAT-
Tokat, aynı gün içinde üst üste gelen depremlerle sarsıldı. Önceki gün meydana gelen 4.7, 4.1 ve 5.6 büyüklüğündeki depremlerin ardından Sulusaray, Yeşilyurt ve Artova ilçelerinde ve 30 köyde 191 konutta hasar tespit edildi. Deprem sonucunda ahır duvarları yıkıldı, cami minareleri hasar gördü ve birçok evde çatlaklar oluştu. Ancak ilçe merkezinde bulunan ve halen çevre köylere ulaşımı sağlayan Roma döneminden kalma tarihi Sulusaray Köprüsü depremde zarar görmedi. 2 bin yıllık tarihi yapı, köylere olan karayolu ulaşımını güvence altına almaya devam ediyor.
Öte yandan, depremin etkileri gün ağarırken dronla havadan görüntülendi.

Okumaya devam et

Çevre

Deprem uzmanından uyarı: Tokat’ın üzerinde bulunduğu fay hattında beklenen büyük şiddetli deprem hala olmadı

Gazi Üniversitesi DEMAR (Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi) Müdürü Prof. Dr. Abdussamet Arslan, Tokat’ın da üzerinde bulunduğu Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda beklenen büyük şiddetli depremin hala olmadığını kaydetti.

Muhammed Musab Gümüşer – Tolga Başer
ANKARA-
Prof. Dr. Abdussamet Arslan, Tokat’ta meydana gelen ve Samsun, Yozgat, Çankırı ve Çorum gibi çevre illerde de hissedilen 5.6 büyüklüğündeki depreme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Arslan, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, Bingöl çevresinde birleşen Doğu Anadolu Fay Hattı ve Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın birbirleri üzerinde sürekli hareket halinde olduğunu kaydederek, “Son 1 ayda özellikle Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın her iki ucunda hareketlenmeler mevcut. 4’ün üzerinde çok fazla sayıda deprem oldu. Hem Doğu bölgesinde özellikle Adıyaman’ın biraz daha ilerisinde depremler oldu hem de hattın batı ucunda yani Yunanistan’da 4’ün üzerinde depremler oldu. Dolayısıyla bu fay hattının üzerinde bir hareketlenmenin olduğu çok net bir şekilde ortaya çıkıyor” ifadelerini kullandı.

Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası Doğu Anadolu Fay Hattı’nın, Kuzey Anadolu Fay Hattı’na doğru 9 metre kaydığını kaydeden Arslan, yukarıya doğru meydana gelen hareket sonucu Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda kırılmalar meydana geldiğini ve Tokat’ın da bu hat üzerinde olduğunu kaydetti.

Arslan, iki hattın birleştiği noktalarda bulunan Bingöl, Erzincan, Bitlis ve Muş çevresinde stres birikimi yaşandığını kaydetti. Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde ortaya çıkan jeolojik verilere değinen Arslan, 10 yıl içerisinde bu hat üzerinde 7.0 ila 7.5 büyüklüğünde bir deprem olma ihtimalinin yüzde 90 olduğuna dikkati çekti.

“Deprem olan bir bölgede bir kırılmanın tekrar yaşanma ihtimalinin neredeyse sıfır”

Deprem olan bir bölgede bir kırılmanın tekrar yaşanma ihtimalinin neredeyse sıfır olduğunu belirten Arslan, sözlerine şöyle devam etti:
“Ne zamana kadar? Periyodu doluncaya kadar. Kahramanmaraş depreminin periyodu 450 ila 500 yıl civarındadır. Dolayısıyla da Pazarcık bölgesinde fayın tekrar kırılması için 450 yıla daha ihtiyacımız var ancak buradaki kırık meydana geldiğinde hem Elazığ ve Bingöl’e doğru olan bir bölgede hem de Hatay’ın daha güneyinde olan bölgelerde gerilme birikmesi meydana geldi. 9 metreye ileriye doğru giden hareket, Malatya civarında durdu. Sonra bu hareket bir türlü devam edecek, kırılmayı tamamlayacak.”

“Önümüzdeki 10 yılda Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde 7.0 ila 7.5 civarında deprem beklemek yanlış olmaz”

Bingöl civarında büyük şiddetli depremin hala olmadığını ifade eden Arslan, “İki fay hattının buluştuğu kavşak nokta olan Bingöl’de henüz beklediğimiz deprem olmadı. Bu depremi de hakikaten bekliyoruz. Kuzey Anadolu Fay Hattı boyunca 7.0 ila 7.5 büyüklüğündeki depremi beklememek çok hata değil ama zamanlamasını söyleyebilmek çok zor. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde kesinlikle 7.0 ila 7.5 civarında deprem beklemek yanlış olmaz” değerlendirmesinde bulundu.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.