Milyonlarca işçiyi ilgilendiren haftalık izin konusunda Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nden emsal nitelikte bir karar çıktı. Yüksek Mahkeme; haftalık iznin 24 saatten az olamayacağına, bölünemeyeceğine ve biriktirip izinle telafi edilemeyeceğine hükmetti. Kararda; haftalık tatilin bölünmesi halinde hiç kullandırılmamış sayılacağı belirtildi.
Süleyman Aydın BURSA-Özel bir şirkette çalışan işçi, işten çıkarılınca İş Mahkemesi’nin yolunu tuttu. Davacı işçi, davalı şirkete ait yurtiçi ve yurtdışı projelerinde çalıştığını, haftanın yedi günü 08.00-22.00/23.00 saatleri arası ve dini bayramların ilk günü hariç tüm genel tatillerde çalıştığını, davalı işverence iş sözleşmesinin haksız olarak feshedilmesine rağmen işçilik haklarının ödenmediğini belirterek bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etti. Davalı şirket avukatı ise davacının şirketin farklı inşaat projelerinde görev aldığını, projelerin tamamlanması ile iş sözleşmesinin de sona erdiğini, brüt ücret hesaplamasında yurt dışında çalışan işçi olduğu dikkate alınması gerektiğini, emsal ücret araştırmasına gerek olmadığını öne sürdü. İş sözleşmesinde ücretinin belirlendiğini, buna göre bordrolar düzenlendiği ve banka kanalıyla ödemelerin yapıldığını, bordro ve banka kayıtları birbirini teyit ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etti. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne hükmetti. Kararı davalı şirket istinafa götürdü. Bölge Adliye Mahkemesi, itirazı reddetti. Davalı şirket kararı temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi.
Emsal nitelikte bir karara imza atan Yüksek Mahkeme, haftalık iznin bölünmesi halinde kullanılmamış sayılacağına dikkat çekti. Kararda şu ifadelere yer verildi: “4857 sayılı İş Kanununun 46’ncı maddesinde, işçinin tatil gününden önce iş günlerinde çalışmış olması koşuluyla, yedi günlük zaman dilimi içinde yirmi dört saat dinlenme hakkının bulunduğu belirtilmiş, işçinin hafta tatili gününde çalışma karşılığı olmaksızın bir günlük ücrete hak kazanacağı da 46’ncı maddenin ikinci fıkrasında hüküm altına alınmıştır. Hafta tatili izni kesintisiz en az yirmi dört saattir. Bunun altında bir süre haftalık izin verilmesi durumunda, usulüne uygun şekilde hafta tatili izni kullandığından söz edilemez. Hafta tatili bölünerek kullandırılamaz. Buna göre hafta tatilinin yirmi dört saatten az olarak kullandırılması halinde hafta tatili hiç kullandırılmamış sayılır. Somut olayda, İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının haftanın yedi günü çalıştığı kabul edilerek hafta tatili alacağı hesaplanmıştır. Davacı tanıkları haftada bir gün Pazar günleri tatil günleri olduğunu, fakat işin durumuna göre hafta tatilinde de çalıştıklarını beyan etmişlerdir. Dosya çerçevesinde davacının hafta tatili çalışma iddiasına ilişkin olarak tanık beyanı dışında yazılı belge bulunmamaktadır. Dosyadaki mevcut delil durumuna göre, davacı tanık beyanlarının ispata elverişli açık ve net olmadığı dikkate alındığında hafta tatili çalışması iddiasının ispatlanamadığı anlaşılmakla, davacının hafta tatili alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.”
Hazine ve Maliye Bakanlığı: Güncel gelişmeler istişare edilmiştir
ANKARA-Hazine ve Maliye Bakanlığı: Finansal İstikrar Komitesi, Bakanımız Mehmet Şimşek başkanlığında bugün toplanmıştır. Toplantıda, dünya ve Türkiye makroekonomik görünümü kapsamlı bir şekilde değerlendirilmiştir. Ayrıca, bankacılık, sermaye piyasaları ve sigortacılık sektörüne ilişkin güncel gelişmeler istişare edilmiştir. (DHA)
TÜİK: Tavuk eti, yumurta ve içme sütü üretimi şubatta azaldı
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), şubat ayında aylık tavuk eti, tavuk yumurtası ve içme sütü üretim miktarlarının azaldığını açıkladı.
ANKARA-TÜİK, Şubat 2025 dönemine ilişkin kümes hayvancılığı ile süt ve süt ürünleri üretimi verilerini açıkladı. Buna göre; bir önceki aya göre tavuk eti üretimi yüzde 6,4 oranında azalarak 218 bin 260 ton, tavuk yumurtası üretimi de yüzde 6,4 oranında azalarak 1 milyar 547 milyon 93 bin adet oldu. Bir önceki yılın aynı ayına göre ise tavuk yumurtası üretimi yüzde 10,8 azaldı, kesilen tavuk sayısı yüzde 5,8 arttı, tavuk eti üretimi yüzde 8,2 arttı. Ocak-şubat döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre, tavuk yumurtası üretimi yüzde 10,4 azaldı, kesilen tavuk sayısı yüzde 8,8 arttı, tavuk eti üretimi yüzde 11,5 arttı.
Şubat ayında bir önceki aya göre ticari süt işletmelerince toplanan inek sütü miktarı yüzde 8,9 oranında azalarak 857 bin 821 ton oldu. İçme sütü üretimi ise yüzde 11,9 oranında azalarak 132 bin 720 ton olarak gerçekleşti. Ticari süt işletmeleri tarafından toplanan inek sütü miktarı, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 5,4 azaldı, ocak-şubat döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1,5 azaldı.
Ayrıca, şubat ayında bir önceki yılın aynı ayına göre, inek peyniri üretimi önemli bir değişiklik göstermedi, ayran ve kefir üretimi yüzde 6,9 arttı, yoğurt üretimi yüzde 4,6 arttı, içme sütü üretimi yüzde 0,6 azaldı, tereyağı ve sadeyağ üretimi yüzde 1,5 azaldı. Ocak-şubat döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre, inek peyniri üretimi yüzde 0,6 azaldı, ayran ve kefir üretimi yüzde 5,9 arttı, yoğurt üretimi yüzde 3,6 arttı, içme sütü üretimi yüzde 1,4 azaldı, tereyağı ve sadeyağ üretimi yüzde 0,4 arttı. (DHA)
Elektrikli araç şarj istasyonu destek programına başvurular başladı
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, elektrikli araç kullanımının yaygınlaştırılması ve Türkiye’nin sürdürülebilir ulaşım hedeflerine katkı sağlanması amacıyla ‘Elektrikli Araçlar Hızlı Şarj Altyapısı Destek Programı 2’nci Çağrısı’ kapsamında yeni başvuru döneminin başladığını duyurdu.
ANKARA-Bakan Kacır, sosyal medya hesabından paylaştığı mesajında, ‘Elektrikli Araçlar için Hızlı Şarj Altyapısı Destek Programı’ ile Türkiye’nin her şehrinde hızlı şarj istasyonları kurulmasını desteklediklerini belirtti. Kacır, “Birinci çağrı döneminde 81 şehrimizin tümünde hızlı şarj istasyonları kuruldu. Ülke geneline yayılan yaklaşık 12 bin hızlı şarj, toplam 30 bine yakın şarj noktası ile elektrikli araç sahipleri ülkemizin tamamında kesintisiz seyahat imkanına sahip. İlan ettiğimiz 2’nci çağrı ile; özellikle nüfus yoğunluğunun daha az olduğu bölgelere de şarj ünitesi kurulumu gerçekleştirilmesini, elektrikli araç kullanımının tüm ülke sathında yaygınlaşmasını hızlandırmayı amaçlıyoruz. Türkiye’yi yenilikçi teknolojilerin öncü ülkelerinden biri haline getirecek adımlar atmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
HIZLI ŞARJ ALTYAPISI GÜÇLENİYOR
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre; elektrikli araç kullanıcılarına kesintisiz, eşit ve erişilebilir bir şarj ağı sunulması ve temiz enerji dönüşümüne ve karbon emisyonlarının azaltılmasına katkı sağlanması hedefleniyor. 2’nci çağrı ile özellikle nüfus yoğunluğu ve mobilitenin daha düşük olduğu bölgelere de şarj ünitesi kurulumu gerçekleştirilerek, tüm Türkiye’de elektrikli araç şarj altyapısının dengeli bir şekilde dağılımı, elektrikli araç kullanımının tüm ülke sathında yaygınlaşması ve her bölgede eşit erişim sağlanması amaçlanıyor.
1’inci çağrı döneminde Türkiye genelinde 35 farklı proje desteklenmiş ve 81 il ve 400 ilçede şarj istasyonları kurulmuştu. (DHA)