Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Ekonomi

Yaş meyve sebze ihracatının yıldızları ödüllendirildi

Türkiye’nin 2021 yılındaki 3,1 milyar dolarlık yaş meyve sebze ihracatına 1,3 milyar dolar değer ile yüzde 42 oranında destek veren Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği, en fazla ihracat gerçekleştiren 30 üyesini ödüllendirdi. Düzenlenen ödül töreninde Türk yaş meyve ve sebze sektörüne çeşitli unvanlarla uzun yıllar hizmet veren duayen ihracatçılara onur ödülleri de takdim edildi.

MERSİN-
Akdeniz İhracatçılar Birliği (AKİB) hizmet binasındaki Mersin Salonu’nda Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ferhat Gürüz’ün ev sahipliğinde gerçekleştirilen 2021 Yılı Yaş Meyve Sebze İhracatının Yıldızları Ödül Töreni’ne Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, Hazine ve Maliye Eski Bakanı Lütfi Elvan, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ayhan Kızıltan, Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Yönetim Kurulu Üyesi Ali Kavak, AKİB’e bağlı ihracatçı birliklerinin başkanları, sivil toplum kuruluşları yöneticileri ile çok sayıda sektör temsilcileri katıldı.

“Pestisit kalıntısı ile yasaklı ve ruhsatsız ilaç kullanımında ortak hareket etmeliyiz”
Törenin açılışında konuşan Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ferhat Gürüz, tarım sektörünün stratejik önemine dikkat çekerek yaş meyve ve sebze sektörünün sağladığı istihdam ve net döviz girdisiyle ülke ekonomisinin gözbebeği konumunda olduğunu vurguladı. Sektörün sorunlarına değinen Başkan Ferhat Gürüz, pestisit kalıntısı ile yasaklı ve ruhsatsız ilaç kullanımının önlenmesine yönelik ortak hareket edilmesi çağrısında bulundu.

Yasaklı ve ruhsatsız zirai ilaç kullanımının ülke ekonomisine, sağlık sistemine, ekolojik yaşama ve ülke imajına çok ciddi zararlar verdiğini dile getiren Başkan Ferhat Gürüz, “Özellikle Avrupa Birliği ülkelerine yönelik ihracatımızda daha çok kontrol ve yasaklama olmaktadır. Bu yasaklamalar üretici bazında veya ihracatçı bazında değil ülke bazında, yani Türk portakalını veya Türk biberini yasaklama şeklinde oluyor. Dolayısıyla bizim ivedilikle MRL değerlerine uygun, kalıntı sorunu olmayan tek tip üretime geçmemiz gerekmektedir. Bunun sağlanabilmesi için Tarım ve Orman Bakanlığımıza inşaatlardaki yapı denetim şirketleri gibi zorunlu ve sorumlu zirai danışmanlık ofisleri modelini önerdik. Çiftçilerimiz ilaçlama ve gübreleme programlarını bu ofislerin kontrolünde, gözetiminde yapacaklar ve eğer ürünlerde ilaç kalıntısına rastlanırsa zirai danışmanlık ofisleri sorumlu olacaktır. Bu konuda sektörümüzle ilgili herkesin desteğine ihtiyacımız var.” dedi.

Başkan Ferhat Gürüz, Türk yaş meyve ve sebze sektörünün sorunlarına çözüm sağlanması noktasında desteklerinden dolayı Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Eski Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’e teşekkür etti.

“Mersin 27 ürünle yıllık 17 milyar liralık değer üretiyor”

Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan ise konuşmasında yaş meyve sebze sektöründe en fazla ihracat gerçekleştiren ihracatçıların yanı sıra emek veren her bireyin kahraman olduğunu dile getirip, küresel arenada ülke ekonomisine döviz kazandıran tüm ihracatçıları tebrik etti. Mersin’in yaş meyve sebze sektöründe lider illerin başında olduğunu vurgulayan Vali Pehlivan, bitkisel üretimde 27 ürünle ülke ekonomisine yıllık yaklaşık 17 milyar liralık katkı sağladığını dile getirdi. Şırnak Valiliği döneminde pandemi şartları altında ihracatın sürekliliğini sağlamak için ihracatçılarla istişare kültürüyle hareket ederek Habur Sınır Kapısı’nda temassız ticaret modelini hayata geçirdiklerini anlatan Vali Pehlivan, o dönemde günlük sıfıra düşen TIR trafiğini kısa zamanda bin 300’lere kadar çıkardıklarını ve ihracatın devamını sağladıklarını aktardı.

“Tarladan sofraya değer zincirinde izlenebilirlik ön plana çıkıyor”

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de çiftçi bir ailenin bireyi ve ziraat mühendisi olmasından dolayı tarımla iç içe bir yaşam sürdüğünü, sektörün ülke ekonomisi için taşıdığı değeri çok iyi bildiğini söyledi. Türkiye’de yoğun emek vererek yılda 55 milyon ton yaş meyve ve sebze üretimi yapıldığını belirten Başkan Vahap Seçer, bu rekoltede Mersin’in lokomotif iller arasında bulunduğunu, üreticilerin ve ihracatçıların faaliyetlerinin sürdürülebilir şekilde devamı için belediye olarak çok yönlü çalışmalar yaptıklarını anlattı. Başkan Seçer, tarladan sofraya değer zincirinde izlenebilirliğin ön plana çıktığını, Avrupa Yeşil Mutabakatı’na uyum kapsamında zirai ilaç kalıntısı ve zararlılarla mücadelede belediye olarak her zaman üreticilerin ve ihracatçı firmaların yanında olmayı sürdüreceklerini ifade etti.

“Yaş meyve ve sebzede daha çok katma değerli üretime yönelmeliyiz”

Hazine ve Maliye Eski Bakanı Lütfi Elvan ise ödüle layık görülen ihracatçı firmaları tebrik ederek başladığı konuşmasında Mersin’de OSB sayısının 9’a ulaştığını, bu sanayi üslerinde yatırım için 400’e yakın iş insanın sıra beklediğini vurguladı. Lütfi Elvan, ihracatçı firmaların ülke ekonomisine daha fazla döviz kazandırması için yaş meyve ve sebzede katma değerli üretimi artırmaya yönelik yatırımlara yönelmesi çağrısında bulundu. Mersin’in Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilecek Uluslararası Turunçgil Kongresi’ne ev sahipliği yapacağını da belirten Lütfi Elvan, 6-11 Kasım’daki organizasyonun dünyanın dört bir yanından çok sayıda kişiyi ağırlayacağını belirterek, bu çalışmada emeği geçenlere teşekkür etti.

Kavak, Mersin, Adana ve Hatay’a analiz laboratuvarları müjdesi verdi

TİM Yönetim Kurulu Üyesi Ali Kavak da Türk yaş meyve ve sebze sektörüne 35 yıldır hizmet veren bir birey olarak tarım sektörüne pozitif ayrımcılık yapılması gerektiğini dile getirirken Ticaret Bakanı Mehmet Muş ile yaptıkları görüşme sonrasında pestisit kalıntısı analizlerine yönelik ihracatçı birliklerinin kendi laboratuvarlarını kurması için olur aldıklarını, Mersin, Adana ve Hatay’da bu yapıyı kar amacı gütmeden kuracaklarını müjdeledi.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ekonomi

Araştırma: Kadınlar işinden memnun, erkekler daha iyi bir iş ve pozisyon arıyor

Araştırma şirketi Areda Survey, Türkiye’de kadın ve erkeklerin iş ve pozisyon memnuniyetini ölçen bir araştırma yaptı. Araştırmaya göre erkekler daha iyi bir iş ve pozisyon arıyor. Kadınların yalnızca yüzde 34,5’i daha iyi bir iş veya pozisyon arayışındayken erkeklerde bu oran yükselerek yüzde 51,1 olarak kayıtlara geçiyor.

İSTANBUL-Araştırma şirketi Areda Survey’in Türkiye genelinde 3 bin 764 kişinin katılımıyla gerçekleştirdiği araştırmaya göre, Türk halkının yüzde 42,7’si mevcut işine veya pozisyonuna göre daha iyi bir iş veya pozisyon arıyor. Yüzde 57,3’ünün ise böyle bir talep ve isteği bulunmuyor. Araştırmaya katılanlar arasında kadınların yalnızca yüzde 34,5’i daha iyi bir iş veya pozisyon arayışındayken erkeklerde bu oran yükselerek yüzde 51,1 olarak kayıtlara geçiyor.

Aynı araştırma 2022’de de gerçekleştirilmiş ve daha iyi bir iş veya pozisyon arayışında olanların oranı yüzde 57,2 olarak kayıtlara geçmişti. Son araştırmayla beraber değerlendirildiğinde, Türk halkının mevcut iş veya pozisyonuna göre daha iyi bir iş veya pozisyon arayışında yüzde 14,5 oranında bir azalma olduğu görülüyor.

ERKEKLERİN MEVCUT İŞİNDEN DAHA İYİ BİR İŞ VEYA POZİSYON ARAYIŞI KADINLARDAN DAHA FAZLA

Araştırmaya katılan kadınların yüzde 65,5’i mevcut iş veya pozisyonunda memnunken, erkeklerin yüzde 51,1’i mevcut işini veya pozisyonunu yeterli görmüyor.

18 – 34 yaş aralığındaki katılımcıların yüzde 46,8’i mevcut işinden daha iyi bir iş veya pozisyon arayışında olduğunu belirtirken, 35 – 54 yaş aralığındakilerde ise bu oran yüzde 48,9 olarak görülüyor. 55 yaş ve üzerindeki katılımcıların yüzde 71,3’ünün ise bu yönde bir arayışı olmadığı görülüyor.

ARAŞTIRMANIN METODOLOJİSİ

Türkiye genelinde 3 bin 764 kişinin katıldığı 5 – 8 Nisan – tarihleri arasında yapılan araştırma, kantitatif araştırma yöntemlerinden CAWI tekniği ile ‘Areda Survey’in Profil Bazlı Dijital Paneli’ kullanılarak gerçekleştirildi.

Okumaya devam et

Ekonomi

Türkiye’nin hayvan varlığı azaldı

Türkiye’nin büyük ve küçükbaş hayvan varlığı, son 2 yılda azaldı. 2021’de 75 milyon 555 bin 321 baş ile son 23 yılın en yüksek seviyesine ulaşan hayvan varlığı, 2022’de 73 milyon 289 bin 541, 2023’te ise 68 milyon 946 bin 415 baş oldu.

 Caner ÜNVER
ANKARA-Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre; 2023 yılında Türkiye genelinde toplam büyük ve küçükbaş hayvan nüfusu 68 milyon 946 bin 415 oldu. Bunun 42 milyon 60 bin 470’i koyun, 16 milyon 421 bin 256’sı sığır, 10 milyon 302 bin 940’ı keçi ve 161 bin 749’u manda oldu. 2019’da 66 milyon 353 bin 810 olan büyük ve küçükbaş hayvan nüfusu, 2020 ve 2021’de artış gösterdi. 2021’de Türkiye’nin hayvan varlığı 75 milyon 555 bin 321 ile son 23 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Ardından düşüşe geçerek; 2022’de 73 milyon 289 bin 541, 2023’te ise 68 milyon 946 bin 415 oldu.

23 YILIN EN YÜKSEK KIRMIZI ET ÜRETİMİ

Hayvansal ürünlerde 2023’te 2 milyon 384 bin 47 ton ile son 23 yılın en yüksek kırmızı et üretimi gerçekleştirildi. 2023’te bir önceki yıla göre kırmızı etin yanı sıra tavuk yumurtası ve yaş ipek kozası üretimi artarken; tavuk eti, çiğ süt, bal, yapağı, keçi kılı ve tiftik üretiminde azalma oldu. 2023’te 21 milyon 481 bin 567 ton çiğ süt üretimi yapılırken; bunun 19 milyon 961 bin 908 tonu inek sütü, 933 bin 576 tonu koyun sütü, 543 bin 58 tonu keçi sütü ve 43 bin 25 tonu manda sütü oldu. Ayrıca, son 4 yılda çiğ süt üretim miktarında azalma görüldü. 2020’de 23 milyon 503 bin 790 ton, 2021’de 23 milyon 200 bin 306 ton ve 2022’de 21 milyon 563 bin 492 ton çiğ süt üretimi kaydedilmişti.

Kesilen hayvan sayılarında ise 2023 yılında kesilen 5 milyon 811 bin 698 baş sığırdan 1 milyon 670 bin 606 ton, 69 bin 597 baş mandadan 15 bin 386 ton, 25 milyon 437 bin 813 baş koyundan 569 bin 66 ton ve 6 milyon 753 bin 478 baş keçiden 128 bin 989 ton kırmızı et elde edildi. Kırmızı et üretimi, bir önceki yıla göre 2019’da yüzde 4,7, 2020’de yüzde 2,6, 2021’de yüzde 9,3, 2022’de yüzde 12,3 ve 2023’te yüzde 8,8 arttı. (DHA)

Okumaya devam et

Ekonomi

TÜİK: Kırmızı et üretimi arttı, çiğ süt üretimi azaldı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2023 yılında kırmızı et üretiminin bir önceki yıla göre, yüzde 8,8 arttığını, çiğ süt üretiminin yüzde 0,4 azaldığını açıkladı.

ANKARA-TÜİK, 2023 yılına ilişkin kırmızı et ve çiğ süt üretim istatistiklerini açıkladı. Buna göre; 2022 yılında 2 milyon 191 bin 625 ton olan kırmızı et üretimi, 2023 yılında yüzde 8,8 artarak 2 milyon 384 bin 47 ton oldu. Bir önceki yıla göre, sığır eti üretimi yüzde 6,2 artarak 1 milyon 670 bin 606 ton, koyun eti üretimi yüzde 16,3 artarak 569 bin 66 ton, keçi eti üretimi yüzde 11,3 artarak 128 bin 989 ton, manda eti üretimi ise yüzde 13,3 artarak 15 bin 386 ton olarak gerçekleşti. Ayrıca, 2023 yılında kırmızı et üretiminin yüzde 70,1’ini sığır eti, yüzde 23,9’unu koyun eti, yüzde 5,4’ünü keçi eti ve yüzde 0,6’sını manda eti oluşturdu.

ÇİĞ SÜT ÜRETİMİ YÜZDE 0,4 AZALDI

2022 yılında 21 milyon 563 bin 492 ton olan çiğ süt üretimi, 2023 yılında yüzde 0,4 azalarak 21 milyon 481 bin 567 ton oldu. Bir önceki yıla göre, keçi sütü üretimi yüzde 0,5, inek sütü üretimi yüzde 0,2 artarken; koyun sütü üretimi yüzde 12,5 ve manda sütü üretimi yüzde 1,3 azaldı. 2023’te çiğ süt üretiminin yüzde 92,9’unu inek sütü, yüzde 4,3’ünü koyun sütü, yüzde 2,5’ini keçi sütü ve yüzde 0,2’sini manda sütü oluşturdu.(DHA)


Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.