Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

Usta’dan “başörtüsü” açıklaması: Tarih Cumhur İttifakı’nı affetmeyecek

İYİ Parti TBMM Grup Başkanvekili Erhan Usta, başörtüsü düzenlemesine ilişkin değişiklik önergelerinin reddedilmesiyle, teklifin Genel Kurul’dan da geçemeyeceğine dikkat çekti. “Tarih bu durumda Cumhur İttifakı’nı asla affetmeyecek.” diyen Usta, “Değişikliğin daha muhteşem bir şekilde geçirme fırsatını ellerinin tersi ile ittiler. AK Parti bu meselenin çözümünden korkmuştur.” ifadesini kullandı.

İYİ Parti TBMM Grup Başkanvekili Erhan Usta, başörtüsü düzenlemesine ilişkin değişiklik önergesinin reddedilmesi konusunda TBMM’de basın toplantısı düzenledi.

Başörtüsünün siyaset malzemesi olmasını istemediklerini vurgulayan Usta, “Aslında sadece başörtüsü değil. Kadınların kıyafeti konusu istismar edilmemesi gereken bir konudur.” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuyu gündeme getirdiğinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın verdiği “Gollük pas” tepkisini hatırlatan Usta, “Biz bu meseleyi gollük pas olarak görmüyoruz. Siyasi malzeme yapılmasından da son derece rahatsız olduğumuzu ifade etmek istiyoruz” şeklinde konuştu.

AK Partililerin “Konuyu biz çözdük” dediklerini aktaran Usta, “Ancak bir yandan da Anayasa değişikliği teklifini gündemde tutmaya çalışıyorlar. O zaman kendilerine şu soruyu sormak çok meşru oluyor; 20 yıllık iktidarsınız, 2010’da Anayasa değişikliği yaptınız, 2017’de yine kapsamlı bir Anayasa değişikliği yapıldı, Türkiye’de sistem değişikliğine gidildi. Madem bunu bir zaruret olarak görüyorsunuz, o zaman başörtüsü meselesini niye anayasal güvence altına almadınız?” ifadelerini kullandı.

Düzgün yapılmayan kanun değişikliklerinin ve anayasa değişikliklerinin sonrasında daha büyük sorunlarla karşılarına çıktığını kaydeden Usta, “Eksik metinle bir mutabakat aranmasının ya da mutabakat aranıyormuş gibi görünmenin yanlışlığını ifade etmek istiyorum. AK Parti grubu bir metin almış. Metin son derece eksikliği olan bir metin. Yazım tekniğine, kanun tekniğine uygun değil. İçerisinde birtakım sıkıntılar var.” değerlendirmesini yaptı.

“AK Parti esas meseleler konuşulmasın istiyor”

Usta şöyle devam etti:
“Biz net bir şekilde şunu ifade ettik; ‘Anayasa teklifinize, değişiklik önergemizle destek vermek istiyoruz. Biz bu iş çözülsün istiyoruz’ Evet, kanun ihtiyacı yok; Anayasa düzenlemesine ihtiyaç yok ama madem toplumun gündemine geldi, biz de bir siyasi parti olarak buna sırtımızı dönemeyiz. Biz bu mesele çözülsün istiyoruz. İYİ Parti olarak biz çalışmalarımızı yaptık. Yaptığımız çalışmaları CHP ile paylaştık. CHP bizim yaptığımız çalışmalara destek verdi. Ortak karar olarak komisyonda düşüncelerimizi ifade ettik. Bizim amacımız, bu meselenin tamamen kapanmasıdır. Bu meseleyi tarihe gömelim, bu meseleyi çözelim. Bu mesele bir daha açılmasın istiyoruz. Bundan sonra kanayan yaralara dönmemiz lazım. Fakirlik, açlık, yoksulluk var. Hürriyetlerle ilgili sıkıntılar var. Demokrasiyle ilgili sıkıntılarımız var. Dış politikada sıkıntılarımız var. Sosyal hayatta sıkıntılarımız var. Bunları konuşalım istiyoruz ancak AK Parti öyle anlaşılıyor ki; esas meseleler konuşulmasın, sadece başörtüsü meselesi konuşulsun diye arzu ediyor.”

“Teklif, Anayasa da aykırı”

AK Parti teklifi ile kendi önergeleri arasındaki farklara dikkat çeken Usta, “Başlatılan kampanyaya da bakarsak; İYİ Parti sanki dini inanç meselesine takılmış gibi gösteriyorlar. ‘Dini inanç’ kelimesinin geçmesinden rahatsız olduğumuzu ifade ediyorlar. Bu eksik ve yanlış bir bilgilendirmedir. Biz başörtüsü meselesini dini inanca bağlarsak, bundan en fazla dindar insanlar, başını örten insanlar zarar görür. Şimdi bir kadın başını örtmüş olacak. Ona da birisi ‘Siz bunu dini inancınız nedeniyle mi örtüyorsunuz, başka bir nedenle mi örtüyorsunuz?’ diye soracak. Böyle bir vesayet oluşturmanın nasıl bir mantığı olabilir? Başını örtüyorsa örtüyordur. Dini inancı ya da başka bir nedenle örtebilir. Biz bunun sorgulanmasını istemiyoruz. Biz başını örten insanların din ve vicdan hürriyetinin; başını örtme hürriyetinin tam bir teminat altına alınmasını istiyoruz. Yarın birisi sorgulayabilir. ‘Siz başınızı dini hassasiyetle örtmüyorsunuz, siyasi simge olarak örtüyorsunuz’ demiş olsa başörtüsünün yasaklanması gibi bir durumla karşılaşabiliriz. Neden böyle bir sorgulanma olsun. Kimse din ve dini inancını açıklamak zorunda bırakılamaz’ diye anayasal hüküm var. Getirilen hüküm buna da aykırı.” açıklamasını yaptı.

AK Parti’nin teklifinin hem başını örtenleri hem de örtmeyenleri korumadığını vurgulayan Usta, “Biz, başını örten de örtmeyen de toplumda bu hakka sahip olsun ve bu konuda kimse sorgulanmasın istiyoruz.” diye ekledi.

İkili olarak görüştükleri AK Partililerin “Sizin getirdiğiniz teklif yanlıştır, sıkıntılıdır” demediğini , her birinin “Ben bunun altına imza atarım” karşılığını verdiğini aktaran Usta, buna rağmen kurumsal bir karşı çıkışla karşılaştıklarını ekledi.

“Başörtülüler elinde belgeyle gezmek zorunda kalacak”

Usta, “AK Parti’nin, Anayasa değişliği teklifi geçmiş olsa başörtülüler elinde belgeyle gezmek zorunda kalacak. ‘Ben başımı dini inancım nedeniyle örtüyorum’ diye bir belge zorunluluğu var. Bu artık bu noktaya gider. Bu belgeyi kim verecek? Böyle bir şey olabilir mi? 20. yüzyılda başını örten insanları bu kadar zor ve sıkıntılı duruma sokmaya kimsenin hakkının olmadığını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

“Başörtüsüne ihanet ediyorsunuz”

“AK Parti ve MHP bu meselenin çözülmesini istemiyor” diyen Usta, “Bu çok net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Hatta kendilerine ‘Siz başörtüsüne ihanet ediyorsunuz. Yaklaşan seçimlerin ana kampanya maddesi olmasını istiyorsunuz’ dedik. Bu önergenin reddedilmesinin bir takım sonuçları olacak. Çok net bir şekilde söyledik; ‘Haklı talebimizin yerine getirilmesi durumunda İYİ Parti olarak olumlu oy kullanacağız’ dedik. Asgari 510 milletvekili ile teklifin Meclis’ten geçme imkanının da ellerinin tersiyle itmiş oldular.” diye ekledi.

“Seçim kampanyası haline getirmek istiyorlar”

Usta şunları söyledi:
“AK Parti ve MHP bu önergeyi reddederek, meseleyi ‘gollük pas’ meselesine dönüştürmek istiyorlar. Bunu seçim kampanyasının ana gündem maddesi haline getirmek istiyorlar. Tarih bu durumda Cumhur İttifakı’nı asla affetmeyecek. Çünkü az önce de ifade ettiğim gibi 500’ün üzerinde bir kabul oyu ile Genel Kurul’da kabul olması mümkün olan başörtüsü serbestisi Cumhur İttifakı’nın bu tutumu ile maalesef olmayacak. HDP ile bu konuda doğrudan ya da dolaylı bir temasımız olmadı. HDP’nin de oy vermemesi durumunda 360’in altında kalacak ve bu değişiklik gerçekleşmeyecek. Oysaki bu değişikliğin daha muhteşem bir şekilde geçirme fırsatını ellerinin tersi ile ittiler. AK Parti bu meselenin çözümünden korkmuştur.”
Basın toplantısının sonunda İYİ Parti Antalya Milletvekili Feridun Bahşi de konuya ilişkin açıklamalarda bulundu.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Genel

CHP lideri Özel: 23 bin 900 öğretmenin atanması asla kabul edilemez

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, “Maalesef Milli Eğitim Bakanı 2024’te, 2023 yılında emekli olan kadar öğretmen atayacaklarını söyledi. Sayın Erdoğan da ‘Bir miktar atama yapacağız’ dedi, gençleri de çok üzdü. Bu rakam maalesef 23 bin 900’dür. 23 bin 900 öğretmenin atanması asla kabul edilemez” dedi.

Ömer Faruk Karataş
ANKARA-
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) gerçekleştirilen grup toplantısında konuştu. Konuşmasında gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Özel, öğretmen atamalarının daha yüksek oranlarda yapılmasını ve atamalarda mülakatların kaldırılması gerektiğini söyledi. 1 Mayıs hakkında da konuşan Özel, Taksim Meydanı’na kefil olduklarını ve kutlamaların orada olması gerektiğini ifade etti.

“Anayasaya uymak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına, bağlayıcılığına uymakla olur”

Anayasa değişikliği konusunda öncelikle herkesin anayasaya uyması gerektiğini, sonrasında bu konuda değişiklik için destek verebileceklerini söyleyen Özel, “Türkiye Cumhuriyeti bir anayasa devletidir. Sahip çıktığımız maddelerin yanında elbette eleştirdiğimiz, değiştirilmesini istediğimiz maddeler olabilir. Ama bu ülkede eğer devlet olacaksa, yani insanların canı ve malı güvende olacaksa bu ülkede en üstteki cumhurbaşkanından en sade vatandaşa kadar herkes bu anayasaya bağlı olacak. Bir ülkede anayasanın işine gelen kısımlarını uygulayıp, oradan güç alıp, yetki alıp kullanıp, işine gelmeyen kısımlarını ihlal edersen bu hak bir kişide değil herkeste olur. Orada devlet ortadan kalkar, anayasal düzen ortadan kalkar ve keşmekeş olur, karmaşa olur. İşte o zaman beka sorunu olur. O yüzden bu ülkedeki en sade yurttaştan en yeni kamu görevlisine, en kıdemli devlet memurundan cumhurbaşkanına kadar herkesin bu anayasaya harfiyen öncelikle uyması gerekir. Anayasaya uymak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına, bağlayıcılığına uymakla olur” ifadelerini kullandı.

“1 Mayıs’ın kutlanmasına ve o meydanın boşalmasına kefaleti ben koyuyorum”

1 Mayıs kutlamaları için Taksim Meydanı’nın açılması gerektiğini söyleyen Özel, “Şimdi buradan karar alıcılara sesleniyorum. Var mısın? Ben kefilim, orada olacağım. İşçilerle birlikte, bir kişinin burnu kanamadan 1 Mayıs’ın kutlanmasına ve o meydanın boşalmasına kefaleti ben koyuyorum. Taksim’i 1 Mayıs’a açın, 31 Mart’ın mesajını aldığınızı anlatın. Açın, özgüvenli olduğunuzu gösterin. Ben 31 Mart’ın birinci partisinin genel başkanı olarak, son genel seçimlerin birinci partisinin genel başkanına diyorum ki ‘Elimizi uzatıyoruz, elimiz emekçinin elidir, elimiz barışır elidir, elimiz öz güvenin elidir. 1 Mayıs’ta Taksim’in kazanılması, bu ülkenin yeni iklimine hizmet edecektir.’ Emekçilerin elini havada bırakmayınız, elimizi havada bırakmayınız” ifadelerine yer verdi.

Okumaya devam et

Genel

Mehmet Ali Yılmaz evinde ölü bulundu

İstanbul Beşiktaş’taki evinde ölü bulunan Mehmet Ali Yılmaz, 49. ve 50. Hükümette Spordan Sorumlu Devlet Bakanı olarak yer aldı. Bakanlığı döneminde Türkiye Futbol Federasyonuna özerklik getirdi. Futbolda havuz sistemini düzenleyen kişidir. Trabzonspor’a tesis kazandırdı.

İSTANBUL-
Spordan Sorumlu eski Devlet Bakanı Mehmet Ali Yılmaz, İstanbul Beşiktaş’taki evinde ölü bulundu. Mehmet Ali Yılmaz, 21 Ekim 1948 günü Trabzon’da dünyaya geldi. İstanbul Mühendislik ve Mimarlık Akademisi İnşaat Fakültesini bitirdi. Bankacılık, Basın alanlarıyla ilgilendi. Tek-Art Holding ve Yılmaz Yayınları AŞ Yönetim Kurulu Başkanı, Güneş Gazetesi sahibi, Titibank Yönetim Kurulu Başkanı, Trabzonspor Kulübü Başkanı, Mühendisler Odası, Müteahhitler Sendikası, İstanbul gazeteciler Cemiyeti, Gazete sahipleri Sendikası ve Türkiye Spor Yazarları Derneği Üyesi olarak görev yaptı.

Yılmaz, 1991 genel seçimlerinde DYP’den Trabzon Milletvekili seçilerek, 20.10.1991-24.12.1995 arası TBMM’de yasama çalışmalarına katıldı. 49. ve 50. Hükümette Spordan Sorumlu Devlet Bakanı olarak yer aldı. Bakanlığı döneminde Türkiye Futbol Federasyonuna özerklik getirdi. Futbolda havuz sistemini düzenleyen kişidir. Trabzonspor’a tesis kazandırdı. Evli, 5 çocuk babasıdır.

Okumaya devam et

Genel

Bakan Tunç: Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun

Adalet Bakanı Tunç, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı.

Burak Can Ekizoğlu
ANKARA-
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabı X üzerinden yaptığı paylaşımda 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı. Tunç paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
“Şanlı tarihimizin en önemli sembollerinden biri olan Türkiye Büyük Millet Meclisi, milli iradenin tecelligahıdır.

Geleceğimizin teminatı evlatlarımız istiklalimize daima sahip çıkacak, Gazi Meclisimiz ilelebet millet egemenliğinin ve demokrasinin merkezi olmaya devam edecektir. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 104. yıl dönümü ve tüm çocuklarımızın Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun.”

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.