Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Asayiş

FETÖ, Mehmet Öz, Sağlık Bakanı!… Can sıkıcı bağlantılar…

Gazeteci Mert Taşcılar mide bulandıran bağlantıları ortaya koyan bir yazı kaleme aldı. “Pandemi yalanı”nın neden uzatıla uzatıla sürdürüldüğü, bunlardan kimlerin nasıl çıkar sağladığı yazılan yazı ile daha iyi anlaşılıyor. Bu yalanlara devletin tepesinin, İçişlerinin ve tüm kamunun ortak edilmesi ise insanların devlete olan güvenini zedeliyor. İşte Mert Taşçılar’ın o yazısı…

Avuç avuç içirilen ilacın Mehmet Öz ile ne ilgisi var?

Koronavirüs tedavilerinde kullanılan ilaçlar üzerindeki tartışmalar bitmiyor.
Özellikle Türkiye’de koronavirüse yakalananlara, filyasyon ekipleri tarafından kapıya getirilen “Favipiravir” ilacına yönelik yüksek kullanım sayısı nedeniyle tepkiler var.
Koronavirüse yakalananlardan ilacı, ilk gün 8 saat arayla 8’er tane olmak üzere toplamda 16 adet içmeleri isteniyor.


Fakat bu ilaç üzerinden Fahrettin Koca’dan Mehmet Öz’e kadar uzanan ilişkiler ortaya çıktı.
Adı: Cem Fadıl Bozkurt
FETÖ Çatı davasında tanık olarak 2018 yılında bir iddiayı ortaya attı.
Söylediğine göre Chicago’ya gönderdikleri FETÖ lideri Fethullah Gülen‘i, Mustafa Öz’ün oğlu Mehmet Öz, hastaneye yatırdı ve tetkikler yaptırdı.
İşi daha da ileriye götürüp Öz’ün Gülen için, “Ülkesinde tedavi yapılamaz, burada kalması uygundur” raporu aldırdığını iddia etti.
Öz hakkında bu iddialar varken koronavirüslü hastalara içirilen ilacı üreten firmayla Mehmet Öz’ün ilişkisi dikkat çekti.

Adı: Atabay Kimya…
Bu ilaç Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın üniversitesi Medipol ile bu firma tarafından ortaklaşa üretiliyor.

İstanbul Medipol Üniversitesi Türkiye Eğitim Sağlık ve Araştırma Vakfı (TESA) tarafından kuruldu. Vakfın kurucusu da Bakan Fahrettin Koca.

Geçen Haziran ayında yapılan tanıtımda ise ilacı Sağlık Bakanı Fahrettin Koca yerine Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank tanıtmıştı.

Atabay Kimya Odatv’ye yaptığı açıklamada, “İlacın İstanbul Medipol Üniversitesi ile ortaklaşa üretildiği iddiası kesinlikle gerçeği yansıtmamaktadır. Ayrıca Atabay’ın İstanbul Medipol Üniversitesi ile hiçbir ortaklığı yoktur” diyerek sadece sentez çalışmalarının yapıldığını belirtti.
Fakat bu yerli sentezin üretildiği haberini Medipol Üniversitesinin internet sitesinden yapılan duyuruyla açıklanmıştı.

Üniversitenin açıklamasında, “Favipiravir isimli ilacın yerli sentezi; Sağlık Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), İstanbul Medipol Üniversitesi ve Atabay İlaç iş birliğiyle üretildi” denilmişti.

Firmanın internet sitesini açınca bile sağlıkçıysanız “Sağlıkçılara yardımcı kuvvet” diyerek ilacın tanıtım reklamı açılıyor.

Firmanın sahibi Bülent Atabay
Şirketi 1939 yılında kuruldu. Köklü ilaç firması olarak tanınıyor.  Atabay, “İlaç kralı” diye de biliniyor.

Yıllar önce Kadıköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi, “Resmi belgede sahtecilik” suçundan Atabay ve finans müdürüne 45’şer yıl hapis cezasına çarptırmış.
Ailesinde ise bir isim dikkat çekiyor.
Suna Atabay…


Sonradan soy ismi “Öz” olan Suna Atabay, Mehmet Öz’ün annesi olmasıyla tanınıyor.
Favipiraviri üreten Bülent Atabay, Mehmet Öz’ün amcası olarak çalışmalarını gerçekleştiriyor.
Atabay Kimya da bu akrabalık ilişkisinin doğru olduğunu belirterek yaptığı açıklamada, “Mehmet Öz ile akrabalık ilişkisi olduğu doğrudur; fakat Mehmet Öz’ün firmamızla ve firma faaliyetlerimizle herhangi bir ilişkisi bulunmamaktadır” ifadelerini kullanıyor.

Sonuç olarak vatandaşa avuç avuç içirilen Favipiravir denilen bir ilacın üstünde ilaç tekeli bir firma, Sağlık Bakanı ve ABD’li Öz’ün buluşması şüphe uyandırıyor.

Üstüne üstlük buraya kadar yazdığımız isimler iki sene önce bir araya gelmiş. Fotoğraflarını da Atabay firmasının sosyal medya hesabından paylaşılmış.

Buluşan isimler Fahrettin Koca, Mehmet Öz, Bülent Atabay…

Kamuoyunda özellikle sosyal medyada bu ilaç yüzünden kronik hasta olduğunu hatta yakınlarının öldüğünü bile söylemeye başlayanlar ortaya çıkınca iki gün önce Atabay Kimya apar topar bir açıklama yaptı.

“İddialar asılsızdır” denilen açıklamada, “Atabay İlaç olarak vatandaşlarımız ve ülkemiz menfaatleri için her zaman olduğu gibi bugün de var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada her ne kadar “iddialar asılsızdır” denilse de iki yıl öncesine ait fotoğrafların şirket tarafından paylaşılması, on binlerce hastaya neredeyse “avuç avuç” içirilen ilaç üzerinde tartışmaları sonlandırmadı.


ATABAY KİMYA AÇIKLAMASINDA NELER SÖYLEDİ

Odatv’nin haberinin ardından bir açıklama yapan Atabay Kimya, paylaştığı metinde şu ifadeleri kullandı:

“Öncelikle belirtmek isteriz ki; Atabay’ın ilk ve tek önceliği, insan sağlığıdır. Ülkemizde KOVID-19’a karşı geliştirdiğimiz Favipiravir hammaddesi içeren Favicovir ilacı Bilim Kurulu’nun hazırladığı Kovid-19 tedavi protokolü çerçevesinde hastalara verilmektedir. Bu ilaç eczanelerde satılan bir ilaç değildir. Atabay’ın tekelinde değildir. Favipiravir ruhsatı alan bizim şirketimiz dışında 6 şirket daha vardır. Dolayısıyla 7 şirket tarafından üretilen ve etkinliği kanıtlanan bu ilacın kullanılmasına yönelik güveni azaltmak veya insanları sağlık protokolünden uzaklaştırmak birçok insanın hayatını tehlikeye atmaktır.


İlacın İstanbul Medipol Üniversitesi ile ortaklaşa üretildiği iddiası kesinlikle gerçeği yansıtmamaktadır. Ayrıca Atabay’ın İstanbul Medipol Üniversitesi ile hiçbir ortaklığı yoktur.  TÜBİTAK KOVİD-19 Türkiye İlaç ve Aşı Platformu’nda bulunan İstanbul Medipol Üniversitesi’nden bilim insanları ile sentez çalışmaları yürütülmüştür; kamu-üniversite-sanayi iş birliği kapsamı altında çalışılmıştır. Bu çalışma, Atabay’ın üniversite-sanayi işbirliği çerçevesinde değişik üniversitelerle sürdürmekte olduğu birçok Ar-Ge çalışmasından biridir. TÜBİTAK KOVID-19 Türkiye İlaç ve Aşı Platformu destekli projelerin tanıtımı Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yapılmaktadır.


Mehmet Öz ile akrabalık ilişkisi olduğu doğrudur; fakat Mehmet Öz’ün firmamızla ve firma faaliyetlerimizle herhangi bir ilişkisi bulunmamaktadır.

Atabay firması, 81 yıldır faaliyet gösterdiği ilaç sektöründe ülkemizde ilaç etkin maddesi geliştirmeyi temel yetkinlik olarak yürüten birkaç ilaç şirketinden biridir.  Ürettiğimiz ilaç etkin maddelerini ülkemizde kullanmanın yanında Avrupa ve Amerika kıtalarındaki gelişmiş ilaç piyasalarına ihraç etmekteyiz.


Tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüsü yüzünden pek çok vatandaşımız olumsuz etkilenmiştir.  Sınırların kapandığı, ülkelerin birbirlerinin sağlık siparişlerine el koyduğu pandemi döneminde, tedarik zincirini hiçbir aksaklığa uğratmadan üretimimizi başarıyla gerçekleştirdik ve gerçekleştireceğiz.

İlaca erişimin en önemli konu olduğu bu olağanüstü dönemde, bu tür asılsız ve mesnetsiz iddiaları üzüntü ile karşılıyoruz. Toplum sağlığı için bundan önce olduğu gibi, bundan sonra da elimizden gelenin en iyisini yapmaya devam edeceğimizi bilmenizi isteriz.”


Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Asayiş

Beyoğlu’nda inşaat çalışmasında mühimmat bulundu

Beyoğlu‘nda inşaat çalışması sırasında mühimmat bulundu.

İSTANBUL-İstanbul Valiliği’nden yapılan açıklamada, “Saat 10:30 sıralarında Beyoğlu İlçesi Örnektepe Mahallesi İmrahor Caddesi üzerinde devam eden Beyoğlu Beyoğlu İmam Hatip Ortaokulu inşaat alanında 30 adet askeri mühimmat bulunmuştur. Korozyona uğrayan havan topu olduğu değerlendirilen mühimmat, savcılık talimatıyla bertaraf edilmek üzere emniyet birimlerimizce muhafaza altına alınmıştır” (DHA)

Okumaya devam et

Asayiş

Minibüs şoförleri, servis kiralayan üniversitelileri darbetti; olay anı kamerada

TRABZON’un Sürmene ilçesinde Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği öğrencilerince kiralanan öğrenci servisi minibüsü, ilçede hat üzerinde çalışan minibüs şoförleri tarafından durduruldu. Önleri kesilen dolmuşçuların saldırısına uğradığını öne süren servis sürücüsü ve öğrenciler, darp raporu alıp şikayetçi odu. Yaşananlar da cep telefonu kamerasına yansıdı.

Salim SARIKOÇ
TRABZON-
Olay akşam saatlerinde Çarşı Mahallesi’nde meydana geldi. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Bölümü’nde öğrenim gören bir grup öğrenci, fakültelerine gidip, gelmek için bir süre önce özel öğrenci servisi kiraladı. İddiaya göre öğrencilerin servis kiralamasına tepki gösteren bazı minibüs sürücüleri, okul çıkışında ilçe merkezinde seyir halinde olan öğrencilerin kiraladığı servisin önünü araçlarıyla keserek, durdurdu. Önü kesilen servis şoförü ve öğrenciler ile minibüs şoförleri arasında tartışma çıktı. Hat üzerinde çalışan sürücülerin saldırısına uğradığını öne süren servis sürücüsü ve öğrenciler, durumu polise bildirdi. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edilirken, darp raporu alan öğrenciler, şikayetçi odu. Servis içi ve dışında yaşananlar da öğrenciler tarafından cep telefonu kamerasıyla kayda alındı. Şikayet üzerine polis ekiplerince soruşturma başlatıldı.

DARGEB’TEN AÇIKLAMA

Deniz Araştırma ve Geliştirme Gönüllüleri Kültür, Sanat Öğrenci ve Mezun Derneği (DARGEB), sosyal medyasından paylaşımda bulunarak, öğrencilerin şiddete maruz kaldığını ifade etti. Paylaşımda, “Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği öğrencileri kendilerine servis kiraladı. Durumu öğrenen Sürmene dolmuşçuları bir araya gelip, özel minibüsün önünü kesti. İddiaya göre bazı öğrenciler darbedildi. Öğrencilerin gitmesine izin vermeden öğrenci kardeşlerimizi, arkadaşlarımızı da araçtan indirip bütün değerlerine küfür ederek darbettiler. Öğrencilerin ellerinde darp raporları ve olaya ait görüntüler mevcut. Bu şiddete maruz bırakılan öğrencilerin 2004 ve 2005 doğumlu olduklarını da hatırlatmak isteriz. Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde okuyan tüm öğrenci kardeşlerimize, arkadaşlarımıza bu olaydan dolayı geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Bu durumun sorumlusu olan kişiler için gerekli cezaların ve yaptırımların uygulanmasını, geleceğin umudu olan öğrencilerin eğitim öğretim sürecinde maruz kaldıkları haksızlığın ortadan kalkması için ilgili kurumlara sesimizi duyurmak istiyoruz” denildi. (DHA)

Okumaya devam et

Asayiş

SİBERGÖZ-37 operasyonlarında 156 şüpheli yakalandı

ANKARA-İçişleri Bakanı Yerlikaya: 77 ilde Çevrimiçi Çocuk Müstehcenliği ve Tacizi ile Mücadele kapsamında düzenlenen “SİBERGÖZ-37” operasyonlarında 156 şüpheli yakalandı. (DHA)


Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.