Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

TEMAD Genel Başkanlığı’nda nöbet değişimi…


Mazisi insanlık tarihi ile başlayan şanlı ve şerefli Türk Silahlı Kuvvetlerimizin omurgasını oluşturduğu kahraman Astsubaylar; muvazzafı, emeklisi, ailelesiyle birlikte ülke nüfusuna oranla %1 karşılığı olan yaklaşık 850.000 gibi önemli bir sayıya sahiptirler.

MUSTAFA DEĞİRMENCİ YAZDI

Astsubaylar Türk Silahlı Kuvvetlerinin önemli bir oranını teşkil etmekle birlikte kara hava deniz Jandarma ve Sahil güvenlik komutanlıkları bünyesinde iç ve dış mihraklara karşı Devletimizin bekasını sağlamak maksadıyla teknik ve idari konularda vatani görevini yapan erbaş ve erlerin eğitim atış spor barınma iaşe ve ikmal faaliyetlerinin yansıra tüm araç ve gereçlerin teknik bakımlarını yapan, her türlü askeri malzemelerin zimmet sorumluluğunu taşıyan, sağlık cephesinde hastalarına şefkat ellerini uzatan tıbbi enstrümanları kullanılması ile bakım ve onarımını yapan savaşta ve terörle mücadelede cephede en ön saflarda sevk ve idare görevini icra eden ilçelerde jandarma komutanlığı, askerlik şubesi başkanlığı, karakol komutanlığı bomba imha uzmanlığı, gibi birçok hayati önem arz eden faaliyetleri canı pahasına yerine getirirler.
 
Astsubaylar gerek yurt içinde gerekse yurt dışında oluşacak tehditlere karşı tıpkı 15 Temmuz’da ülkemizi ele geçirmeye çalışan vatan hainlerine karşı geçit vermeyerek canı pahasına mücadele eden Şehit Astsubay Ömer Halis Demir’leri, Şehit Astsubay Bülent Aydın’ları gibi kahramanlık destanları mazhar olmuş yiğitlerin örnekleri ile yasalar çerçevesinde görev yapan onurlu ve cefakar bir meslek toplumudur.
Bu hizmetlere karşın askeri personelin kendilerini ifade etmeleri hususunda kamuda görevli diğer meslek gruplularında olduğu gibi sendikal hakları yoktur, seslerini yetkililere TEMAD üzerinden duyurmaya çalışırlar.

Kısa adı TEMAD olan Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği 2847 ve 2908 sayılı dernekler kanunu hükümlerine uygun olarak 17 Ekim 1984 tarihinde kurulmuş olup “kamu yararına çalışan dernek” statüsündedir. Kurulduğu günden bugüne hızla büyüyen dernek yurt genelinde 95 şubesi ile kayıtlı 30.000 üyesi ile toplamda 130.000 emeklisi olan meslek grubunun tek yasal temsilcisidir. Merkezi Ankara olan dernek Astsubay meslektaşlarımızın olmazsa olmazıdır.
 
Derneğimizin amacı; Astsubaylar ve ailelerinin dayanışmalarını güçlendirmek maksadıyla sağlık, sosyal, kültürel faaliyetler ile bir araya gelip iletişimlerini sağlayarak ihtiyaçlarını karşılamak, Hukuki alanda mesleki sorunlarınından kaynaklanan özlük hakları konusuna yönelik çözüm önerileri getirmek, Kamu yararına çalışan benzer kuruluşlarla ortak projeler geliştirerek toplumsal faydayı ön planda tutan çalışmalar içinde yer almaktır.
Geçtiğimiz günlerde buruk kutladığımız 17 Ekim kuruluşumuz 37. yılı ve Dünya Astsubaylar gününde hiç hatırlamamış olmamızla birlikte siyasi ve askeri otoriteler tarafından sadece şehit cenazelerinde hatırlanır olmamız buda yetmez gibi birde “hakları ödenmez” dediklerini çokca duyar olmamız bizleri derinden yaralamakta ve üzüntüye sevk etmektedir.

Astsubaylar hayatlarının en verimli dönemlerini alın teri dökerek ülkesine ve milletine hizmet ederek geçirirken emekli olduklarında da sağlıklı huzurlu ve refah içerisinde bir hayat sürdürmeleri en doğal beklentileridir. Günümüz şartlarında Subaylar emekli olduklarında %85 oranında maaş alırken Astsubaylara %55 oranında maaş reva görülmesi sonucu ekonomik sorunlar karşısında kaderleriyle yalnızlığa terkedilerek ek iş yapmak zorunda bırakılmışlardır.
Astsubayların sorunları bu güne kadar hiç bir çözüm üretilmediğinden çığ gibi büyüyerek çoğalmıştır zincirleme yumak haline gelmiştir. Üstelikte sorunlarını yaratan yetkililerden sorunlarının çözülmesini beklemektedirler. İmtiyaz değil haklı nedenlerle yasal haklarını istemektedirler. Kimsenin cebindeki bütçesini değil  emsallerine göre adaletli bir gelir dağılımı olması talepleri vardır.

Defaten verilen sözlerin yerine getirilmemesi ile birlikte kangren olan göreve başlama derecesinin diğer benzer çalışan personeller gibi 9/2 seviyesine getirilmesi, yarbay ve üstü rütbelere reva görülen makam, görev, temsil vb. tazminatları kıdemli Başçavuş rütbesinde olanlarada reva görülmesi istemektedirler. Bu mehvalde yetkililerin kararlılığı yeterli olmakla birlikte zorluğu da yoktur, maliyetin hazineye yük getireceği söylemide inandırıcı değildir.
TSK kendi yapısı içerisinde barışı samimiyetle sağlayarak adalet tesis etmeli aidiyet duygusunu güçlendirmelidir. Çağın gereksinimi olan eğitim düzeyi sürelerini emsalleri ile eşitleyerek 2 yıllık Astsubay meslek yüksek okulunu 4 yıllık lisans seviyesine çıkartılmalı mezun olacak Astsubayların 8/1 derece/kademe ile memuriyete başlatılması sağlanmalıdır.

Astsubayların yüksek oranda sayısal çoğunluk olmalarına karşın lojman dağıtımında, orduevi kamp gibi vb. sosyal imkanlardan eşit yararlanmaları konusunda tecrit anlayışının kaldırılması müşterek fayda sağlanmasında adaletli olacaktır. En önemli finans kaynağı olan OYAK yapısı içerisinde Astsubaylar ve aileleri sermayede etkin olmalarına rağmen finansal yönetimde söz hakkı ile destek kuruluşlarında oluşturulacak istihdamlarda haksızlık hukuksuzluğun ve adaletsizliğin giderilmesi gerekmektedir.
Yakın gelecekte verilmiş olan ve başarılamayan sözler fayda sağlamadığı gibi erdemli olma vasfınıda yitirmiştir. Bu anlamda yerine Liyakatli, dürüst, şeffaf olmakla birlikte toplumun menfaatlerini öncelikli gözetecek, kucaklayıcı samimi adımların atılması gerekmektedir. Milli bir güç olduğumuzdan bahsetmek de yetmez, uygulamada destekleyici adımlar atılması da gerekir.

Artık bu söylemler doğrultusunda bu güzel toplumun hasretle beklediği hizmet; sorumluluk almakla birlikte maddi ve manevi ihtiyaçların yerine getirilmesi, bir program dahilinde hızlı ve emin adımlarla sonuçların alınması aslolan ulvi bir görevdir.
Velhasıl bu güzel topluma hizmet doğrultusunda itimat ile başlayan, İtibar ile devam eden, maddi ve manevi ihtiyaçlarınında öncelik sırasına göre belirlendiği icraatlar safhası izlenecek tek doğru yol olacaktır.
Topluma hizmet yolunda yerelden gelen 12 yıllık başarı öyküsü tecrübesi ile sabit makam, mevki ve ikbal peşinde olmadığım gibi çaresizliğe çare olma gayreti gösterdiğimi bilenler bilir.
Sahsımla başlayan tüm olumsuz gelişmelere rağmen “doğru duvar yıkılmaz” inancıyla hareket ettiğimi, hiç bir zaman husumetin tarafı olmadığımı ve aydınlık geleceğe bakarak hep birlikte bu karanlıktan çıkma gayreti içinde olacağımın bilinmesini isterim. Amacımız hizmet, beklentimiz ise; destek ile vücut bulan sağlıklı bir gelecektir.

Aynı doğrultuda Atatürk ilke ve inkılaplarından taviz vermeden TEMAD çatısı altında şahsi ikbalden uzak her bir ferdininde taleplerine kayıtsız kalmadan çözüm noktasında yetkililer ile yürütülecek müzakereler sonucu sorunlarına çare olarak izlenecek yolla körelmiş meslektaş ruhuna pozitif enerji katarak iletişim bağını yeniden tesis edilmesi gerekmektedir. Aslolan Astsubay kimliğini hak ettiği noktaya taşımak, üyelikten uzaklaştırılan kendi isteği ile ayrılan ve hiç üye olmayan meslektaşlarımızı da üye yapmaya çalışmaktır.

Çok söze ne hacet, aslolan icraat düşüncesiyle seçim sathına girdiğimiz bugünlerde gelişmelerin normal olmadığı zorlu bir süreçten geçiyoruz.
Bu sebeple değerli ekip arkadaşlarımla talip olduğumuz yüce görevi genel kurulun takdir ve vicdanlarına sunuyoruz. Toplumun sözcüleri olan delegelerinde gösterecekleri duruş genel kurula kadar önümüze çıkacak muhtemel ayıplı tuzaklara karşın, bertaraf edilecek adımların hep birlikte atılmasıyla tesis edilecek güven ortamı ile demokratik sonuçların hayırlı olmasına vesile olacaktır.

Bu vesileyle Başta Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşları olmak üzere vatanın bölünmez bütünlüğü uğruna Şahadet mertebesine ulaşan tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum kahraman gazilerimize acil şifalar diliyorum.
Saygılarımla

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Çevre

7 dakikada tsunami uyarısı

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, 19 adet yeni ‘Çok Disiplinli Tsunami Erken Uyarı’ istasyonunu devreye aldı. Tsunami Erken Uyarı Sistemi hakkında bilgi veren Kandilli Rasathanesi Müdürü Haluk Özener, “Uluslararası standartlarda biz bir deprem olduktan sonra 7 dakika içerisinde bir tsunami olup olmayacağını AFAD üzerinden vatandaşlarla paylaşacağız. Dolayısıyla uluslararası standartlar 7 dakika, Marmara Denizi için istasyon sayımızı ne kadar arttırırsak bu uyarı mesajını daha erken verme şansımız var. Bu biz bunu 4-5 dakika civarlarına indirmeyi planlıyoruz” dedi.

Feridun AÇIKGÖZ
İSTANBUL-Beklenen İstanbul depreminin yıkıcı etkisi kadar Marmara Denizi kıyılarında oluşturacağı tsunami ihtimali de endişe yaratıyor. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) kapsamında yerleştirilmesi planlanan 20 adet yeni ‘Çok Disiplinli Tsunami Erken Uyarı’ istasyonlarından 19’unu devreye aldı. Yapımı devam eden İmralı istasyonunun devreye alınmasıyla birlikte daha önce yapılan 28 istasyonla birlikte toplam erken uyarı sistemi sayısı 48’e ulaşılmış olacak. Türkiye genelinde faaliyet gösteren istasyonlar sayesinde depremin ardından 7 dakika içerisinde tsunami olup olmayacağı yönünde vatandaşların uyarılabileceğini belirten Kandilli Rasathanesi Müdürü Haluk Özener, istasyon sayısını arttırarak süreyi 4 dakika seviyesine indirmeyi planladıklarını söyledi.

“13 FARKLI ÜLKEDE 19 TANE KURUMA TSUNAMİ UYARI MESAJI YOLLUYORUZ”

Tsunami Erken Uyarı Sistemi hakkında bilgi veren Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Haluk Özener, “Hepimizin bildiği gibi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü sadece Türkiye’de değil, Ege, Akdeniz, Karadeniz ve bağlantılı denizlerde tsunami uyarı merkezi. Bu merkezin görevi sadece Türkiye’ye değil bize abone olan 13 farklı ülkede 19 tane farklı kuruma biz tsunami uyarı mesajı yolluyoruz. Bir denizde bahsetmiş olduğum denizlerde veya karadan 100 kilometre içeride, 5 buçuğun üzerinde bir deprem olduktan sonra bu depremlerin tsunami yaratma riski bulunuyor. Enstitümüzde bu konuda bir depremden sonra arkadaşlarımız bir algoritma çalıştırdıktan sonra bunun bir tsunami yaratma imkanı varsa bunu Türkiye’de AFAD aracılığıyla kamuoyuyla paylaşılıyor. Onun dışında dediğim gibi farklı ülkelere gönderiliyor” ifadelerini kullandı.

“MARMARA DENİZİ’NDE HEYELANLARDAN DOLAYI TSUNAMİ OLMA RİSKİ VAR”

Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü’nün 10 yılı aşkın süredir bu konuda yetkili olduğunu söyleyen Haluk Özener, “Sadece Türkiye içinde değil, bakın şu ana kadar Harita Genel Müdürlüğü’nün kurmuş olduğu 20 tane deniz seviyesi istasyonlarının verileri Kandilli’ye geliyor. Bizim kurmuş olduğumuz 8 tane daha öncesinde deniz seviyesi istasyonları var. Tsunami istasyonları diyoruz, mareograf diyoruz. Fakat önceki 8 tanenin farklılıkları, içinde sismik gözlem yapan cihazların da olmasıydı. Bununla birlikte İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) kapsamında, tabii ki bunun büyük ölçekteki organizasyonda TARAP, Türkiye Afet Risk Azaltma planı. Marmara Denizi çevresinde yakın alan tsunamisini belirlemek için Kandilli’ye verilmiş bir görev var. Yani hepiniz biliyorsunuz olası bir Marmara depremi, Marmara Denizi içinde olacak ve özellikle meydana gelecek heyelanlardan dolayı tsunami olma riski var. Biz de mümkün olan en kısa sürede vatandaşlarımıza tsunami riskine karşı haberdar etmek için bu istasyonları kuruyoruz. Bu görev bize verildi” dedi.(DHA)

Okumaya devam et

Asayiş

Trafik kazalarında 5 yılda 20 bin kişi öldü

TESK, trafik kazalarına dikkat çekmek için trafik kazalarında ölenleri sergi ile anacak…

ABDULLAH GONCA
HABER MERKEZİ-Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) ile Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu’nun (TŞOF), Karayolu Trafik Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlediği “Trafik Kazalarında Kaybettiğimiz Değerler” konulu fotoğraf sergisi, TESK Sanat Galerisi`nde açıldı. Karayolu Trafik Haftası kapsamında açılan sergi hakkında bilgi veren TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Son 5 yılda meydana gelen 4 milyon 143 bin 376 trafik kazasında 18 bin 546 vatandaşımız hayatını kaybetti, 1 milyon 251 bin 310 kişi yaralandı. Bu yılın ilk 4 ayında ise 184 bin 590 trafik kazasında 665 kişi hayatını kaybederken 107 bin 410 kişi de yaralandı. Canımızı acıtan bu trafik kazalarına dur demek için her yıl geleneksel haline gelen sergimizde trafik kurallarına uymamanın doğurduğu sonuçlara dikkat çekmek istedik” dedi.

-“KAZALARIN BAŞLICA SEBEBİ EĞİTİMSİZLİK VE DİKKATSİZLİK”

Her yıl Mayıs ayının ilk haftasının Karayolu Trafik Güvenliği Haftası olarak belirlendiğini hatırlatan Palandöken, “Tüm sürücü ve yayaların trafik kazaları konusunda duyarlılığının artırılması, trafik kuralları hakkında daha çok bilinçlenmesi gerekiyor. Trafik kazalarının en büyük sebebi trafik canavarı değil, eğitimsizliktir. 2020’de 983 bin 808 olan kaza sayısı 2021de 1 milyon 186 bin 353e yükseldi. 2022 yılında ise toplam kaza sayısı 2020 ve 2021 yılına göre daha da artarak yüzde 10`a yakın yükseldi. 2023 yılında ise toplam kaza sayısı ciddi bir şekilde gerileyerek 555 bin 668 oldu. 2023 yılında meydana gelen trafik kazalarında 2 bin 424 kişi hayatını kaybederken 354 bin 323 kişi de yaralandı. Ancak trafik kazası sayılarındaki düşüş yeterli değil” ifadelerini kullandı.

-“TRAFİKTE KAYBETTİKLERİMİZİ SERGİ İLE ANIYORUZ”

‘Trafikte Kaybettiğimiz Değerler’ isimli sergi ile trafik kazalarına yönelik farkındalık oluşturmak istediklerinin altını çizen Palandöken, “Trafik kurallarına uyulması ve bu kazaların önüne geçilmesi için duyarlılık yaratmak istiyoruz. Trafik kazaları can alırken yaşa, cinsiyete veya unvana bakmıyor. Bu durumun örnekleri olan trafik kazalarında kaybettiğimiz değerler arasında maalesef siyasetçilerimizden futbolcularımıza, gazetecilerimizden şarkıcılarımıza kadar birçok önemli isim var. Vali Recep Yazıcıoğlu, Eski Bakanlarımızdan Mustafa Taşar, Sanatçılarımızdan Barış Akarsu, Kıvırcık Ali, Sporcularımızdan Metin Oktay, Ahmet Çalık ve niceleri gibi” diye konuştu.

-“DAHA ÇOK DİKKAT ETMELİYİZ”

Sürücü kusurlarından kaynaklanan kazaların oranının yüzde 90`ın üzerinde olduğuna dikkat çeken Palandöken, “Kültürümüzü, devlet adamlarımızı, siyasetçilerimizi, birçok değerimizi bu kazalar neticesinde yitiriyoruz. Bu değerler geri gelmiyor. Yola, araca, yayaya haddinden fazla dikkat etmeliyiz” diye konuştu.

Aralarında Recep Yazıcıoğlu (vali), Metin Oktay (futbolcu), Kerim Tekin (sanatçı), Barış Akarsu (sanatçı), Kıvırcık Ali (sanatçı), Ercan Arıklı (gazeteci), Erdal Tosun (oyuncu), Ahmet Çalık(futbolcu) gibi ünlü isimlerin fotoğraflarının yer aldığı sergi, vatandaşlar tarafından büyük ilgiyle karşılandı.


Okumaya devam et

Asayiş

İstanbul Havalimanı’nda uçak gövde üstü indi

İstanbul Havalimanı‘nda kargo uçağı gövdesi üzeri iniş yaptı. Edinilen bilgiye göre FEDEX şirketine ait kargo uçağının iniş takımları açılmadı. Uçak gövdesi üstü indi. Olayda ölen yada yaralanan olmadığı öğrenildi.

İbrahim YILDIZ 
İSTANBUL-Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’ndan olayla ilgili yapılan açıklamada şöyle denildi:

“Bugün FX6238 Fransa/İstanbul kargo seferi yapmakta olan Fedex Havayolları’na ait N110FE tescil işaretli, Boeing 763 tipi hava aracı, saat 07:55 lokalde (pilot ifadesine göre hidrolik arızası nedeniyle) ön iniş takımının açılmadığı bilgisini İstanbul Havalimanı ATC ünitesine bildirmiş ve 08:17 lokalde ön iniş takımı kapalı vaziyette 16R pistine iniş yapmış ve pist içerisinde kalmıştır.

Havalimanına iniş yapan uçağa Havalimanı Kurtarma ve Yangınla mücadele Servisi ekipleri (ARFF) tarafından müdahale edilmiş olup, pist notamlanmıştır. Kazada ölen ya da yaralanan olmamıştır. Başkanlığımız tarafından uzmanlar görevlendirilerek araştırma ve inceleme çalışmaları başlatılmıştır”(DHA)



Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.