Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

Göçmenlerin trajedisi

IĞDIR- Yeni bir hayat umuduyla ülkelerinden binlerce kilometre uzağa gitmek zorunda kalan çıktıkları yolda donarak yaşamını yitirenlerin dramını Iğdır Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Sadık Aslan, ‘Beyaz Gölgeler’ sergisiyle anlattı.

Sebahattin Yum

Yeni bir yaşam için Avrupa’ya göç etmek isteyen ve dondurucu soğuklarda hayatlarını kaybeden göçmenlerin dramına dikkat çekmek için Iğdır Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Sadık Aslan, sanatsal bir çalışmaya imza attı. Yapılan sanat ile konu edilen sanat performansı, yaşanmakta olan bir trajediye farkındalık yaratma amacı taşımaktadır. Aslan, İran’a sınırı olan Van’ın Çaldıran ilçesinde yaşanmış trajik göçmen ölümlerine gönderme yapmak üzere çalışma gerçekleştirdi. Van Çaldıran, Asya’dan gelen düzensiz göçün Türkiye’deki ilk durak noktalarından biridir. Çoğunlukla Avrupa ülkelerine yeni bir yaşam için gitmeye çalışan göçmenlerin takip ettiği güzergâhlardan biridir. Sınırdan kış aylarında yürüyerek geçmeye çalışan göçmenler, Çaldıran’ın sert iklimine hazırlıksız yakalanmaktadır. Kış koşullarına uygun kıyafetlere sahip olmadıklarından, Çaldıran’da donarak ölürler. Cesetleri, ancak bahar aylarında karların erimesiyle ortaya çıkmaktadır. Söz konusu trajik son, bu sanat performansında işlenmiştir. Aslan, çalışmasında karda yürüme eylemiyle oluşturulan üç devasa boyutta figür, göçmenlerin var olmayan bedenlerinin iz düşümünü (gölgesini) temsil etti. Bu sanat performansının ana vurgusu olan yürüme eylemini ise göçmenlerin herhangi bir modern ulaşım aracı kullanmadan yürümek durumunda kalmalarına sembolik bir gönderme yaptı. Şubat ayında 4 kişilik bir ekiple Çaldıran’a giden Dr. Öğretim Üyesi Sadık Aslan, eksi 17 derece soğuk havada 3 ayrı devasa figür çizdi. Karda yürüyerek çizilen figürlerin görüntü ve fotoğrafları, ilk olarak Ankara’da sergilenmeye başladı. Çankaya Belediyesi Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde sergilenen çalışma davetlilerin büyük ilgisini görüyor. Sergiyi 2-16 Kasım tarihleri arasında ziyaretçilerine açık olacaktır. Göçmenlerin varlıklarının sembolü olarak gölge öğesine başvurduğunu belirten Dr. Öğretim Üyesi Sadık Aslan, yaşanılan zorluklardan çok etkilendiğini ve buna da sanatında yer verdiğini belirtti.

Aslan, “‘Beyaz Gölgeler’ Çaldıran’da gerçekleştirilmiş ve u ortam odaklı sanat saat uygulamasıdır. Çaldıran Türkiye’nin en soğuk bölgelerinden biridir özellikle kış aylarında göçmenler o güzergahı kullanıyorlar. Yaklaşık 70 metre uzunluğun var olduğu bu sınırı geçmeye çalışıyorlar. Uygun kıyafetlerin sahip olmayan göçmenler orayı maalesef geçemiyorlar. Çünkü sal çalının iklim koşullarıyla karşılaşıyorlar orada donarak yaşamlarının kaybediyorlar. Bu sefer karın altına gömülü ve bahar aylarında karların erimesiyle cesetler ancak köylerin görmesiyle ortaya çıkıyor bunu köylüler jandarmaya haber veriyor. Jandarma işlemleri yaptıktan sonra onları Van’a gönderiyorlar Van’da kimsesizler mezarlığına gömülüyorlar. Bu trajik olayı öğrendiğim zaman çok etkilenmiştim. 4 kişilik bir ekip ile Çaldıran’a gittim. Göçmenlerin gölgelerini temsil eden 3 figür çizdim. Çünkü gölge insanın varlığını temsil ediyor. Gölgelerin geçici tarafı karın geçici tarafı o sanat eserinde buluşuyor. Geçici bir sanat eseri ama orada yaşandığı için biz buna ortam odaklı sanat diyoruz. Hem sanatımı icra etmiş oldum hem de göçmen meselesine farkındalık oluşturmuş oldum” dedi.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ekonomi

Mesleki yaralanmalarda Türkiye 11. sırada

RÜMEYSA BULUT
HABER MERKEZİ-İş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin sadece yasal bir zorunluluk değil insanın en temel haklarından biri olduğunu vurgulayan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ülkemizde, iş sağlığı ve güvenliği konusunda önemli adımlar atılmakla birlikte hala iyileştirilmesi gereken alanlar bulunmaktadır. Özellikle küçük ölçekli işletmelerde ve belirli sektörlerde iş kazaları ve meslek hastalıkları daha sık görülmektedir. Bu nedenle, iş sağlığı ve güvenliği konusunda farkındalığın artırılması, yasal düzenlemelerin takip edilmesi, düzenli denetimlerin yapılması ve çalışanların eğitimine önem verilmesi büyük önem taşımaktadır. Sonuç olarak, iş sağlığı ve güvenliği sadece bir yasal zorunluluk değil, aynı zamanda insanların en temel haklarından biridir” dedi.

– “2023’TE 2 BİN İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ”

İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası vesilesiyle yazılı bir mesaj yayınlayan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “ILO verilerine göre 2023 yılında Türkiye, ölümcül olmayan mesleki yaralanmalar bakımından dünyada 11. sırada, ölümlü iş kazası sayısı bakımından ise 15. sırada yer alıyor. İş kazaları üzerine veriler toplayan ve paylaşan İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) verilerine göre 2023 yılında en az bin 929 işçi hayatını kaybetti. Bir ülkede meydana gelen iş kazalarının sayısının azalması, o ülkenin iş sağlığı ve güvenliği açısından ne kadar başarılı olduğunun bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. İş sağlığı ve güvenliği yönetiminin uygulanabilirliği ile iş kazalarının önceden engellenmesi oldukça önemlidir. Unutulmamalıdır ki her iş kazası önlenebilir nitelikte bir risktir ve bu konuda alınacak önlemler hayati önem taşır. Herkesin sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamına sahip olması, daha verimli ve mutlu bir işgücü yaratmaya yardımcı olur” ifadelerini kullandı.

-“SAĞLIKLI ÇALIŞMA ORTAMI İŞLETME YARARINDIR”

İş sağlığı ve güvenliği konusunun seçenek değil zorunluluk olduğunu belirten Palandöken, “Çalışanların daha güvenli bir ortamda çalışmalarını sağlamak, hem işverenlerin hem de çalışanların ortak sorumluluğudur. İşverenlerin ve çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusunda bilinçlenmeleri, uygun ekipmanların kullanımı, risklerin değerlendirilmesi ve önleyici tedbirlerin alınması önemlidir. Sağlıklı çalışma ortamları oluşturarak, çalışanların daha mutlu, daha sağlıklı ve daha verimli olmalarını sağlamak hem işletmelerin hem de toplumun yararınadır. Esnaf ve sanatkarlar için iş sağlığı ve güvenliği konularına uyum sağlamak, yasal sorunlardan kaçınmak ve işletmelerini güvende tutmak açısından hayati öneme sahiptir. İşletmelerin itibarını korumak için düzenli olarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmalı ve çalışanlara gerekli eğitimler verilmelidir. Bu vesile ile 4 – 10 Mayıs İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası’nda tüm işletmelere kazasız bir çalışma hayatı dilerken, bu konuda daha bilinçli, duyarlı ve sorumlu olmamız gerektiğinin altını çiziyorum” dedi.

Okumaya devam et

Genel

Sudan Cumhurbaşkanının oğlu Ankara’da son yolculuğuna uğurlandı

Ankara’da motosikletiyle otomobile arkadan çarptığı kazada yaralanıp, tedavi gördüğü hastanede 2 ay sonra hayatını kaybeden Sudan Cumhurbaşkanı Abdulfettah el-Burhan’ın oğlu Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, Karşıyaka Mezarlığı’nda son yolculuğuna uğurlandı.

Gizem KARADAĞ- Canberk ÖZTÜRK
ANKARA-Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, 7 Mart’ta akşam saatlerinde Gölbaşı ilçesine bağlı Kızılcaşar Mahallesi Kiraz Bulvarı’nda motosikleti ile hafif ticari araca çarptı. Çarpmanın etkisiyle savrulan Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, ağır yaralandı. Olay yerindeki ilk müdahalenin ardından ambulansla Bilkent Şehir Hastanesi’ne kaldırılan el-Burhan Rahman, hastanenin yoğun bakım sevisine alındı. Yaklaşık 2 aydır yaşam mücadelesi veren Sudan Cumhurbaşkanı‘nın oğlu Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman, dün hayatını kaybetti.

Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman için Ankara’da Karşıyaka Camii’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene, Sudan Cumhurbaşkanı Abdulfettah el-Burhan, ailesi, yakınlarının yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, MİT Başkanı İbrahim Kalın, AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Bekir Bozdağ ile çok sayıda kişi katıldı. Cenaze namazını Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş kıldırdı. Öğle kılınan namazın ardından Mohamed Abdulfettah el-Burhan Rahman’ın cenazesi Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verildi.(DHA)

Okumaya devam et

Asayiş

İliç’teki maden faciasında cansız bedenine ulaşılan 2 işçi, toprağa verildi

Erzincan’ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında cansız bedenlerine ulaşılan işçilerden Ramazan Çimen ile Kenan Öz’ün cenazeleri, bugün törenle toprağa verildi.

Muzaffer KOŞAN
ERZİNCAN-İliç ilçesinde Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye ait altın madeninde, 13 Şubat’ta yaklaşık 10 milyon metreküp toprağın yamaçtan akması ile heyelan altında kalan 9 işçiden kıdemli kırıcı vardiya süpervizörü Ramazan Çimen ile kıdemli istifleme ve aglomeratör süpervizörü Kenan Öz’ün, dün akşam saatlerinde cansız bedenlerine ulaşıldı.
Evli ve 3 çocuk babası olan Ramazan Çimen ile evli ve 2 çocuk babası olan Kenan Öz için bugün cenaze töreni düzenlendi. İliç ilçesindeki Yusuf Ziya Demir Camisi’nde öğlen kılınan cenaze namazına protokol, Çimen ve Öz’ün ailesi, yakınları ve vatandaşlar katıldı. Erzincan Müftüsü Muharrem Gül’ün kıldırdığı cenaze namazı sonrası Çimen ve Öz’ün cenazeleri ilçe mezarlığında toprağa verildi.

5 İŞÇİ ARANIYOR

Faciada toprak altında kalan 9 işçiden Ramazan Çimen ile Kenan Öz ile birlikte 4 işçinin cansız bedenine ulaşıldı. Çok sayıda iş makinesi ve personelin katıldığı aramalarda ilk olarak 5 Nisan’da Uğur Yıldız’ın, 19 Nisan’da Adnan Keklik’in cenazesi bulunmuştu.

Halen toprak altında olan 5 işçiye ulaşmak için çalışmalar aralıksız sürüyor. (DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.